Türkgün 3. Sayfa Eşini defalarca bıçakladı, savunması pes dedirtti!

Eşini defalarca bıçakladı, savunması pes dedirtti!

Edirne'nin Uzunköprü ilçesinde, üç çocuk annesi Cansu Tarak, eşi Uğur Tarak tarafından 15 bıçak darbesiyle öldürüldü.

Edirne'nin Uzunköprü ilçesinde, geçen yıl Temmuz ayında yaşanan trajik olayda, üç çocuk annesi Cansu Tarak, eşi Uğur Tarak tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Olayın ardından tutuklanan Uğur Tarak hakkında Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.

Tartışma Kanlı Bitti: Genç Kadın Hayatını Kaybetti

Olay, Uzunköprü ilçesine bağlı Aşçıoğlu Mahallesi Hızır Caddesi üzerinde meydana geldi. Eşler arasında çıkan tartışma kısa sürede büyüyerek şiddete dönüştü. Uğur Tarak, eşi Cansu Tarak’ı karın ve kollarından defalarca bıçakladı. Ağır yaralanan genç kadın, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Olay öncesinde Uğur Tarak’ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, eşine yönelik sitem dolu ifadeler kullandığı görüldü. Paylaşımında, “Bu hayat yolunda benim yoldaşımdın ele döndün… ömrümü yesin yüreğiyle karşıma çıkan… küle döndün” şeklindeki sözler dikkat çekti.

15 Bıçak Darbesi: İddianame Detaylarında Kan Donduran Ayrıntılar

Cinayetin ardından gözaltına alınıp tutuklanan Uğur Tarak hakkında hazırlanan iddianamede, Cansu Tarak’ın vücudunda 11’i öldürücü toplam 15 bıçak darbesi tespit edildi. Zanlı hakkında, "canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme" ve "eşe karşı kasten öldürme" suçlarından iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.

“Aldatıldım, Pişmanım” Dedi

Uğur Tarak savunmasında, eşinin telefonunda gördüğü bir mesaj sonrası aldatıldığını düşündüğünü belirtti. Küçük kızlarının kendisine mesajı gösterdiğini ifade eden Tarak, eşine bu nedenle boşanma davası açtığını, ancak sonrasında barıştıklarını dile getirdi. Olay günü yaşanan tartışmada eşinin elinde bıçakla üzerine geldiğini öne süren Tarak, "Bıçağı elinden aldım, sonra karın bölgesinden bir kez bıçakladım. Diğer yaraları hatırlamıyorum. O an bilincim bulanmış olabilir, çok pişmanım" dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Siyaset AK Parti'de anayasa çalışmaları: 4'üncü Yeni Anayasa Çalıştayı başladı

AK Parti'de anayasa çalışmaları: 4'üncü Yeni Anayasa Çalıştayı başladı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, bugün dördüncüsü düzenlenecek Yeni Anayasa Çalıştayı'na ilişkin, 'Parlamentoda bir anayasa yapmanın gerektirdiği çoğunluğu sağlayabilirsek Türkiye Yüzyılı'nın anayasasını bu Meclis inşa eder diye düşünüyoruz.' dedi.

KAYNAK: AA

AK Parti Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığınca düzenlenen "yeni anayasa çalıştayları"nın dördüncüsü, Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı başkanlığında alanında uzman akademisyenlerin katılımıyla bugün AK Parti Genel Merkezi'nde gerçekleştirilecek.

Çalıştaya ilişkin basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Yazıcı, AK Parti'nin Türk siyasi hayatında var olduğu günden bu yana gündeminde yer alan konulardan birinin yeni bir anayasa olduğunu söyledi.

Yazıcı, Anayasa'nın ilk dört maddesiyle ilgili herhangi bir sorunlarının olmadığını vurgulayarak, "Değiştirilemez, teklif dahi edilemez.' denen kısımlar elbette ki mahfuz kalmak kaydıyla yeni bir anayasa yapma hedefimiz var." ifadesini kullandı.

Türkiye'de bütün siyasi partiler, STK'ler, meslek odaları, barolar birliği ve sendikaların da anayasa yapma konusunda çalışmalarının olduğunu hatırlatan Yazıcı, bu çerçevede her siyasi partinin programında yeni anayasa vaadinin bulunduğunu belirtti.

Yeni anayasa hedefini gerçekleştirmek için en önemli çalışmalardan birini 2007 yılında gerçekleştirdiklerini dile getiren Yazıcı, "Çalışmalarımız, daha sonraki yıllarda da periyodik olarak devam etti. Kovid sürecinde de bir taslak çalışmamız yapıldı. Onu da geniş bir şekilde müzakere ettik. Şimdi de bu çalışmalarımızı 2024 yılının Ekim ayından itibaren çalıştaylar yapmak suretiyle sürdürüyoruz." diye konuştu.

Hayati Yazıcı, ilk çalıştayda "Anayasa yapma yöntemi ne olmalı?" sorusunun cevabını akademisyen ve konusunda uzman kişilerin görüşlerini alarak derlediklerini belirtti.

İkinci çalıştayda STK, meslek ve esnaf odaları, sendikalar, Türkiye Barolar Birliği'nin temsilcilerinin katılımıyla "Meslek kuruluşlarının anayasadan beklentileri nelerdir?" sorularına cevap aradıklarını anlatan Yazıcı, üçüncü çalıştayda ise "Temel hak ve özgürlükler, anayasada hangi çerçevede yer almalı?" sorusunu ele aldıklarını söyledi.

Çalıştayların sonuçlarının raporlandığını, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sunulduğunu dile getiren Yazıcı, bugün yapılacak çalıştayda da "Yeni bir anayasada yasama ve yürütme organlarının şekillenmesi nasıl olmalı? Bunların görev ve yetkileri için düşünceler nelerdir? Bu temel iki organın birbirleriyle olan ilişkileri, birbirini dengeleme ve denetleme mekanizmaları nasıl gerçekleşmeli? Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin pratiğine ilişkin görüş ve önerileriniz neler?" sorularına hukuk, kamu yönetimi, siyaset bilimi, sosyoloji ve felsefe alanlarında uzman akademisyenlerle cevap arayacaklarını ifade etti.

Bundan sonra yargı konulu çalıştay yapmayı planladıklarının bilgisini veren Yazıcı, şunları kaydetti:

"Siyasette deneyimi olan, çalışmalar yapmış kişilerin de katıldığı bir çalıştayla bu süreci tamamlayacağız. Böylece bu çalıştaylarımızla oluşacak birikimleri de esas almak suretiyle parlamentoda bir anayasa yapmanın gerektirdiği çoğunluğu sağlayabilirsek Türkiye Yüzyılı'nın anayasasını bu Meclis inşa eder diye düşünüyoruz. Çalıştaylarımızı birkaç ay içerisinde bitireceğiz. Bundan sonra bir veya iki çalıştay daha yapacağız."

“ANAYASA YAPMAK MİLLETİN HAKKI”

Anayasa yapmanın milletin hakkı olduğuna dikkati çeken Yazıcı, "Ama millet, bu hakkını bugüne kadar kullanamamış. Millet, bu hakkını kullanmak suretiyle bir anayasayı inşa eder. Onun için de Mecliste anayasa yapma konusunda konsensüsün oluşması gerekir yoksa 'Biz anayasa yaptık, buyurun gelin, oy verin.' demekle bir anayasa gerçekleştiremeyiz. Bunun farkındayız. İnşallah bu ortaklığı, paydaşlığı da gerçekleştiririz." şeklinde konuştu.

Yazıcı, soru üzerine Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin tıkanması gibi bir durumun söz konusu olmadığına işaret ederek, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Ama her sistemin uygulama süreçlerinde gözlemlenen eksiği, fazlalığı olabilir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne ilişkin de o değerlendirmeleri alacağız. Bakalım bu konuda uzman akademisyenlerin bakışları ne, perspektifleri ne. Biz de kendi görüş ve kanaatlerimizi o çerçevede paylaşacağız. Anayasalar dogma değil. Dokunulmaz, vazgeçilmez değil. Nihayetinde bunları insan yapıyor. İnsanın ihtiyacına göre, zamanın şartlarına göre, uygulamada gözlemlediğiniz durumları dikkate almak suretiyle her zaman revize eder, rasyonaliteyle düzeltirsiniz."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *