Türkgün 3. Sayfa Karabük'te tüyler ürperten cinayet! Aile içinde kanlı hesaplaşma

Karabük'te tüyler ürperten cinayet! Aile içinde kanlı hesaplaşma

Karabük'te yaşanan korkunç olayda, kardeşi ve yengesini silahla öldüren zanlı, polis ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı. Cinayet sırasında evdeki 5 çocuk koruma altına alındı.

KAYNAK: İHA

Edinilen bilgiye göre, olay Yeşil Mahalle Kavşak Sokak'ta bulunan 5 katlı Şirin Apartmanı'nın son katında meydana geldi. Aynı evde yaşayan 29 yaşındaki Norooz Ahmedi, henüz belirlenemeyen bir nedenle kardeşi Kurban Ali Ahmedi (25) ile yengesi Leeqa Azemi'yi (27) kafalarından silahla vurdu. Komşuların evden silah sesleri gelmesi üzerine yaptıkları ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis ekibi ve sağlık ekibi sevk edilirken, yapılan kontrollerde Kurban Ali ve Leeqa'nın olay yerinde hayatını kaybettiği belirlendi.
 

Olayın ardından cinayet zanlısı ticari taksi ile Eskipazar ilçesi istikametine kaçarken, Asayiş ekipleri ekipleri zanlının yakalanması için çalışma başlattı. Ekiplerin zanlının kaçtığı ticari taksi sürücüsüne ulaşmasının ardından zanlının Eskipazar ilçesinde indiği belirlendi. Karabük'ten yola çıkan Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri ilçede zanlıyı kısa sürede cinayet silahıyla birlikte yakalayarak gözaltına aldı. Ekipler tarafından gözaltına alınan cinayet zanlısı Karabük'te bulunan özel bir hastanede sağlık kontrolünden geçirilerek soruglanmak üzere Cinayet Şube Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi.
 

Çocuklar koruma altına alındı

Öte yandan cinayet sırasında evde ölen Kurban Ali Ahmedi ile Leeqa Azami'nin 2, zanlı Nooroz Ahmedi ve diğer kardeşlerine ait 3 çocuk olmak üzere yaşları 2 ile 5 arasında toplam 5 çocuk bulunduğu belirlendi. 5 çocuk evden alınarak polis ekipleri tarafından koruma altına alındı.
Karabük Emniyet Müdürü Mehmet Ali Hasan Köse'de olay yerine gelerek incelemelerde bulunurken, silahla vurularak hayatını kaybeden Afgan uyruklu karı kocanın cansız bedenleri cenaze aracına konularak otopsi yapılmak üzere Karabük Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Morgu'na kaldırıldı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Başyazı Amedspor ve Türk bayrağı

Amedspor ve Türk bayrağı

Kaynak: Yıldıray Çiçek

• 1972–1985: Melikahmet Turanspor
• 1985–1990: Melikahmetspor
• 1990–1993: Diyarbakır Belediyespor
• 1993–1999: Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor
• 1999–2010: Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi DİSKİspor
• 2010–2015: Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor
• 2015–günümüz: Amed Sportif Faaliyetler

Görüldüğü gibi, kulübün zaman içerisindeki isim değişimleri bir dönüşüm sürecine işaret etmektedir. Turanspor’dan Amedspor’a uzanan bu yolculuk, yalnızca bir isim değişikliği değil; aynı zamanda kimlik ve duruş bakımından da farklı bir çizgiyi yansıtmaktadır. Ancak gelinen noktada, maalesef provokasyon ve tahriklere dönüşen bir çark hâlini almıştır.

Amedspor, Diyarbakır’daki bir spor kulübü olarak yalnızca sportif faaliyetleriyle anılmak yerine, bu ismi aldığı günden itibaren kamuoyunda sürekli olarak bölücü tartışmaların odağı hâline gelmiştir. Maçlarında İstiklal Marşı’nın ıslıklanması, bölücü sembollerin dalgalandırılması ve terörizmle ilişkilendirilen simgelerle poz veren futbolcular gibi olaylar, kulübün bölücülükle anılmasına neden olmaktadır. Bu nedenle, hem kendi sahasında hem de deplasmanlarda oynadığı maçlarda sürekli gerginlikler yaşanmaktadır.

Nitekim Amedspor, MKE Ankaragücü maçı öncesinde de bir tahrik unsuruna başvurmuştur. Kulübün resmî sosyal medya hesabından paylaşılan “Maça Doğru” temalı görselde, Ankara Kalesi üzerinde dalgalanan Türk bayrağı, görselde Amedsporlu futbolcunun tam o noktaya yerleştirilmesiyle örtülmüş ve görünmez hâle getirilmiştir. Bu durum, kamuoyunda büyük tepkiye yol açmıştır. Özellikle millî konularda oldukça hassas olan Ankaragücü taraftarlarının karşılayacağı bir maç öncesinde böyle bir paylaşım yapılması, provokasyondan başka bir anlam taşımamaktadır.

Sosyal medyada oluşan yoğun tepkiler üzerine Amedspor, “Bayrağın futbolcumuzun arkasında kalmasının tamamen tasarımsal yerleşimden kaynaklandığı açıkça görülecektir” açıklamasını yapmak zorunda kalmıştır. Ancak “bayrağımız” demeye dahi çekinen Amedspor’un ne formasında ne de sosyal medya hesaplarında Türk bayrağına yer verilmektedir. Ayrıca, millî bayramlara ilişkin tek bir paylaşımda dahi bulunmamaktadır. Bu durum, Ankara Kalesi’ndeki Türk bayrağı görselinin kaldırılmasına dair yapılan savunmayı da geçersiz kılmaktadır. Zira bugüne kadar Türk bayrağına yönelik herhangi bir hassasiyet göstermemişlerdir.

“Terörsüz Türkiye” yolunda ciddi adımlar atılırken ve iç cepheyi Türk bayrağı altında güçlendirmeyi hedefleyen çağrılar yapılırken, bu tür tahrikler ve provokasyonlar yalnızca Türkiye düşmanlarının işine yaramaktadır.

Logosunda kalp içinde Türk bayrağı bulunan Türkiye Futbol Federasyonu’na bağlı olarak sportif faaliyetlerini sürdüren Amedspor’un yalnızca geçmiş sicili değil; adının kullanılış biçimi dahi bölücülüğe hizmet edecek şekilde araçsallaştırılmaktadır.

DEM Partisi’nin Türkiye partisi olma yolunda bir siyasi güzergâha girdiği bir dönemde, Amedspor’un bağlılık gösterdiği terör örgütü PKK’nın kurucusu Abdullah Öcalan dahi, “Ayrı ulus-devlet, federasyon, idari özerklik ve kültüralist çözümler, tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamamaktadır” açıklamasında bulunmuş; kendi kurduğu örgüte “Devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın; tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir” çağrısını yapmıştır.

Bu durumda Amedspor, toplumda gerginlik yaratacak provokasyonları kim adına ve ne amaçla yapmaktadır?

Madem Amedspor, Ankara Kalesi görselindeki Türk bayrağının kaldırılmasının bilinçli bir tercih olmadığını savunuyor, o hâlde bu iddiasını somut bir adımla güçlendirmelidir. Ankaragücü maçına elinde Türk bayrağıyla ya da formasında Türk bayrağı logosuyla çıkarak hem oluşan gerginliği sona erdirebilir hem de geçmişteki siciline sünger çekebilir.

Peki, Amedspor bunu yapabilir mi? Yoksa spor maskeli provokasyonlarına ve tahriklerine devam mı edecek?

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *