YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
Dünyanın hiçbir yerinde ülkeyi yıkmaya çalışanlara, terör örgütlerine yardım edenlere yargı düzeninin ödül verdiğini göremezsiniz. Ama Türkiye’de, Türkiye Cumhuriyeti’ni koruması gereken Anayasa Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmaya çalışanları sürekli ödüllendiriyor. Terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı HDP’ye sahip çıkılacaksa AYM orada, PKK’lı Demirtaş’a sahip çıkılacaksa AYM orada, PKK’lı Osman Baydemir’e sahip çıkılacaksa AYM yine orada… Bu durumu sadece hukukla izah edemezsiniz. Bu durum olsa olsa hukuk katliamıdır. İdam cezası olan ülkelerde, bu bölücülüğü yapanlar idam edilirken, bizde de bunlar Anayasa Mahkemesi sayesinde sanki hukuk mağduruymuş gibi pazarlanıyor.
Kaç kez PKK’nın yardım ve yatakçısı HDP’ye, terörist Demirtaş’a ve benzerlerine sahip çıkan Anayasa Mahkemesi, HDP'nin hazine yardımına bloke konulması ile ilgili Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının başvurusunu reddederek yine bir skandala imza atmıştır.
Seçimlere dahi girmeyen, hakkında kapatma davası olan PKK’nın siyasi uzantısı HDP’ye sahip çıkmak zaten Anayasa Mahkemesinden beklenen bir davranıştı, onlar da bizi şaşırtmadı.
Anayasa Mahkemesinin, Türkiye Cumhuriyeti’ni koruma konusunda bölücülerden ve teröristlerden yana ortaya koyduğu toleranslara tek tepki veren MHP Lideri Devlet Bahçeli olmaktadır.
“HDP'ye hazine yardımı konusunda” Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının başvurusunu reddeden Anayasa Mahkemesine "Cumhuriyet Başsavcısı’nın uyarılarını dikkate almayan bir Anayasa Mahkemesi, haddizatında yargı müessesesini dikkate almıyor demektir. Onları şiddetle kınıyorum. Şu Kandil kuyruğundan ayrılmaları lazım." tepkisini gösteren ilk lider olmuştur.
MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin Anayasa Mahkemesi konusunda yıllardır yaptığı tüm uyarılar, tespitler, çağrılar bugün de onu haklı çıkarmıştır. MHP Lideri Devlet Bahçeli, yaklaşık 3 yıl önce Anayasa Mahkemesinin yeniden yapılandırılması gerektiğini “Türkiye’nin demokratikleşme sürecini hızlandıran Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle çelişmeyecek demokratik, etkin, adil, tartışmaların odağı olmaktan çıkarılmış bir “Yüce Mahkeme”, deyim yerindeyse bir “Divan-ı Ali” kurulması Türkiye’nin gücüne güç katacaktır.” sözleriyle ifade etmişti. Anayasa Mahkemesinin aldığı her garabet karar bu ifadenin ne kadar gerekli olduğunu göstermiştir.
Anayasa Mahkemesi, Kandil’in, HD(P)KK’nın, teröristlerin, vatan hainlerinin umut kaynağı olmaktan çıkarılmalıdır.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “Kandil kuyruğundan ayrılmaları lazım." tepkisi durumun vahametini göstermeye yetmektedir.
Türk devleti dağda PKK’ya nefes aldırmıyor ama şehirde Anayasa Mahkemesi PKK’ya oksijen oluyor. Bu durumu sorgulamak herkesin vazifesi değil mi?
Şehitten, gaziden yana olmayan, hukuk sistemi mi olur?
Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmaya çalışanlara, el ve gönül uzatan hukuk sistemi mi olur?
Her kararda PKK’lıları sevindiren hukuk sistemi mi olur?
Böyle bir hukuk sistemi çarkı çeviren Anayasa Mahkemesinin olmasına da gerek yoktur.
Her şey bu kadar net ortadayken AYM hakkında anlaşılmayan ne var da MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi anlamak için kırk dereden su getiriyorsunuz?
Velhasıl bize Türkiye Cumhuriyeti’ni ve değer yargılarını koruyacak bir Anayasa Mahkemesi lazımdır. Belli ki, Anayasa Mahkemesinin ışıkları başkaları için yanıyor.
