YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
7 Ekim günü İsrail ve Hamas arasında başlayan olaylardan sonra tüm dünya gördü ki, yeryüzünün en şerefsiz yönetimi ve askeri düzeni İsrail’e aittir. Vicdan yok, ahlak yok, insanlık yok, adamlık yok, adalet yok, beyin yok… Kötü ve iğrenç olarak tarif edeceğiniz hangi özellik varsa hepsini İsrail’in yönetiminde görmek mümkün. Şeytanın yeryüzünde en çok alkışladığı, iftihar ettiği İsrail’in yönetimi işte budur. Şeytan, İsrail’in mazlumlar üzerinde yaptığı görüp “Evlatlarım” diye gurur duyuyordur kesin. Ya da şeytan yapılanları görüp, “İsrail varken, bana gerek yok” diyerek kötülük mesleği bırakmıştır.
İsrail’de yaşayan insanların tamamını bu kategoriye sokmak elbette yanlış olur. Çünkü İsrail’de yönetimin vahşetlerini tasvip etmeyen on binlerce İsrailli, protesto gösterileri yapıyor. Dünya genelinde bulunan sağduyulu Yahudiler de Siyonist yönetimin vahşetlerini protesto etmektedir. Fakat anlaşılan o ki, insanlığın kurtuluşu için bu İsrail yönetimi topyekûn ortadan kaldırılmalıdır.
Şeytana mesleğini bıraktırarak onun yerine geçen İsrail’in, 7 Ekim olaylarında da sivillere asıl katliamı yapan olduğu ortaya çıktı.
İsrailli kadın asker, 7 Ekim'de İsrail'deki sivil bir bölgeye ayrım gözetmeksizin makineli tüfekle ateş açtığını itiraf etti. Bunun videosu da yayınlandı. Aynı zamanda 7 Ekim günü ana konu olan müzik festivalinin de İsrail helikopterleri tarafından tarandığını yine İsrail polisleri itiraf etmişti. Bunun da video görüntüleri yayınlandı. İsrail dünya kamuoyunu kendi yanına çekmek ve Gazze’de yapacağı katliamı meşrulaştırmak için “Sivillere saldırı” tezgâhını hayata geçirdiği anlaşılıyor. Elbette 7 Ekim günü ilk saldırıyı gerçekleştiren Hamas ama İsrail daha çok sivil öldürerek olayın seyrini değiştirmek istemiş ve bunda da başarılı olmuştur. Hala “7 Ekim’de ilk Hamas saldırdı” propagandasının ekmeğini yemektedir. Oysa İsrail 75 yıldır Filistinli mazlumlara saldırıyor, topraklarını işgal ediyor, paralarını gasp ediyor, organlarını çalıyor, evlerini başlarına yıkıyor. Yani İsrail şerefsizlik nedir hepsini birer birer gösteriyor. Böyle şerefsiz bir İsrail yönetimine de dünyada hiçbir güç dokunamıyor. Medeniyetin beşiği denilen Batı’nın yönetimi ise İsrail’in şerefsiz eylemlerine sonuna kadar sahip çıkıyor.
İsrail öylesine şerefsiz ki, ateşkes anlaşması yapıldığı ve esir takasının gerçekleşeceği saatlerde Ofer Hapishanesi çevresinde bekleyen Filistinli esir yakınlarına gerçek mermiyle ateş açıp 2'si çocuk 3 Filistinliyi yaralamıştır.
Yine esir takasındaki manzaralar İsrail’in şerefsizliğini gözler önüne sermiştir. İsrail’in elinde tuttuğu esirlere bakıyorsunuz kimi akıl sağlığını, kimi vücut sağlığını gördüğü işkencelerden kaybetmiş. Hamas’ın teslim ettiği esirler ise çok sağlıklı, çok mutlu ve Hamaslılara sarılarak ayrılıyor. İsrail, ateşkes biter bitmez büyük katliam yapacağını dünyaya duyurmuştur. İsrail aslında diyor ki; teslim ettiğim Filistinli esirleri bile nasıl olsa öldüreceğim.
İsrail yönetimi esir takası işine kendi halkının baskısı yüzünden girmiştir. Yoksa bu yönetimin ateşkese, esir takasına yanaşacak zerre insanlığı yoktur.
Belli ki, önümüzdeki günlerde vahşetlerine tekrar başlayacaktır. Zaten dün yine saldırılarına başlamış. Şerefsiz İsrail’e dünyada destek veren herkes savaş suçlusudur. İsrail’e şerefsiz biri dışında kim destek olur ki?