19 Eylül 2024
weather
23°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkçe Düşün
İstanbul
HAFİF YAĞMUR
23°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Türkgün Başyazı Sporun rekabeti kavga değil kardeşliktir

Sporun rekabeti kavga değil kardeşliktir

2 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Sporun rekabeti kavga değil kardeşliktir

YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN

Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlâklısını severim.” spora ve sporcuya dair çok anlamlı bir sözü var. Bugünlerde bu sözü çok arar olduk. Özellikle futbolda adım adım kaos zemini oluşturulmakta... Bu gidiş durdurulmazsa toplumda büyük çatışmalar meydana geleceği aşikar... Fenerbahçe-Trabzonspor maçında çıkan olaylar bu kaygılarımızda ne derece haklı olduğumuzu çok net gösteriyor. Futbolculara saldırmak için sahaya inen taraftarlar ile taraftarlara yumrukla, tekmeyle vuran futbolcuların varlığından burada ciddi problemlerin olduğu bellidir.

Bu sene şampiyonluk mücadelesi Galatasaray ve Fenerbahçe arasında geçiyor. Haftalardır her iki kulüp yöneticilerinin birbirlerine yaptığı açıklamalar ile rakip taraftar gruplarını sürekli geriyorlar. Hakemlerin her iki takımın aleyhinde ve lehinde verdiği maç sonucunu etkileyen kararları da taraftarları adeta barut fıçısına dönüştürmüştür.

Türkiye Futbol Federasyonu bu süreçte oldukça basiretsiz, aciz kalmakta... Hakem hatalarının en aza indirilmesi gerekirken maalesef sürekli artmaktadır. Futbol kulüpleri birbirini terör örgütü FETÖ ilişkileri üzerinden vurarak ve böylelikle taraftarlarını da tahrik ederek kaosu derinleştirirken, TFF bunların önüne geçecek sağlam, istikrarlı bir otoriteyi kuramamıştır. Bu gidişat durdurulmazsa yarın bizi toplumsal olarak etkileyecek ciddi sorunlar bekliyor olacak.

Bu dönemde, Galatasaray ve Fenerbahçe taraftarları şampiyonluğa o kadar çok şartlanmış bir haldeler ki en ufak bir eylem ve söylem bu tür kavgaları körüklüyor. Bu durum hem sahaya hem de saha dışına taşıyor. Taraftar dışarı da kavga ederken, futbolcularda saha içinde yangının üzerine benzin dökmektedir.

Fenerbahçe-Trabzonspor maçında çıkan olaylar, büyük bir felaketten döndüğümüzün göstergesidir. Oradaki kıvılcım Trabzon şehrini sarsaydı, Allah göstermesin belki de ne acılar ortaya çıkacaktı? Çünkü ortaya çıkan tahrik, taciz ve provakasyon videoları bir kıvılcımının büyük bir yangına döneceğini göstermiştir.

Tarihimizde bunun acı örnekleri vardır. 17 Eylül 1967'de Kayseri'de oynanan Kayserispor - Sivasspor 2. Lig maçında çıkan olaylarda 43 insanımızın hayatını kaybetmesi de buna en acı örnektir.

Allah’tan Trabzon’daki olaylar kimsenin canına bir şey olmadan ucuz atlatılmıştır. TFF artık otoritesini göstererek gerginlik yaratan spor kulüpleri dizginlemelidir. Hakemlere ve futbolculara ciddi bir ayar vermelidir.

Sporun kardeşlik, birlik temelinde bir rekabet olduğu gösterilmezse, spor sahalarında kan akacağı malumun ilamıdır.  Kardeşin kardeşe kıyacağı böyle bir çağı herkes önlemelidir. Son sözüm şudur ki; İyi oynayan kazansın ve spora kötülük sokan herkes en ağır bir şekilde cezalandırılsın.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Mersin'de PKK/KCK operasyonu: 11 gözaltı

Mersin'de PKK/KCK operasyonu: 11 gözaltı