YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, Türkiye’de etnik kökenine, dinine, mezhebine bakmadan toplumu her kesimiyle kucaklayan en sağlıklı milliyetçilik anlayışını yaşatmaktadır. Bunu da kuru kuruya değil, her türlü söylemi ve eylemiyle ispat etmiştir. Türkiye’de aklı başında hiç kimse çıkıp da “MHP ırkçılık yapıyor” diyemez. Çünkü buna vereceği örnek yoktur. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, Türk milletini bir bütün gördüğü için her Türk vatandaşını bağrına basmaktadır. Onun mücadele ettiği ise bu Türkiye’nin birlik ve beraberliğini ortadan kaldırmak için bölücülük faaliyeti yapanlardır. Bu mücadelesinde de etnik kökeninin ne olduğuna bakmaksızın eşit derecede herkese öfkelenmektedir. Mesela terör örgütü PKK’ya destek veren Kürt kökenli birine öfkeleniyor da Türk kökenli birine yahut başkasına imtiyaz mı tanıyor? Aksine hepsinin cezalandırılması konusunda hiç taviz vermiyor. Bir Türk vatandaşının mağduriyetinde sahip çıkarken, Kürt yahut herhangi etnik kökendeki birinin mağduriyetinde sırtını mı dönüyor? Asla böyle bir inanç ve siyaset modeli yoktur. Etnik kökeni ne olursa olsun kendini Türk milletinin bir ferdi gören, bayrağı ve vatanıyla bir problemi olmayan herkesin derdiyle dertleniyor, sevinciyle mutluluğunu paylaşıyor.
Geçen günlerde gerçekleştirdiği MHP Grup toplantısında “Kan bağına ve soya dayalı ırkçı milliyetçilik anlayışının her şekli, Türk milliyetçiliği anlayışına yabancı ve aykırıdır.” cümlelerini kullandıktan saatler sonra, televizyon programcısı Müge Anlı'nın başlattığı 'Müge Anlı ve Dostları Sanat Okulu Projesi'ne destek verdiğini “Sayın Anlı’nın başlatmış olduğu “Aşevleri Projesi”nin yanı sıra Roman kardeşlerimizi kapsayan “Sanat Okulu Projesi” bizim nazarımızda değerli bir girişimdir. Roman kardeşlerimizin eğitim görecekleri, sanat kabiliyetlerini geliştirecekleri “Müge Anlı ve Dostları Sanat Okulu Projesi”ni gönülden destekliyorum. Roman kardeşlerimizin yanındayız, onların lehine olacak şekilde elimizden ne geliyorsa yapmaya kararlıyız. “ cümleleriyle açıklaması bunun ete-kemiğe bürünmüş değerli bir örneği olmuştur.
Onu, Van’da bir okulun ve oradaki öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılarken, Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinde Horasan Erenleri Hacıbektaş Kültür ve Cemevi Külliyesi yaptırırken, MHP’nin Diyarbakır mitinginde halka “Vashingtondakiler sizi benden daha fazla sevemez. Brükseldekiler sizi benden daha çok anlayamaz. Erbildeki peşmerge sizi benden daha çok sahiplenemez.” şeklinde, Tunceli’de “Bu kutlu vatan hepimizindir. Türkiye 77 milyon Türk vatandaşının kutsal hazinesidir. Nitekim herkes eşittir Türkiye’dir. Büyük Türk milleti hepimizin iftiharı, hepimizin duası ve gururudur. Acılarımız ortak, sevinçlerimiz ortak, dünümüz bir, geleceğimiz birliktedir.” diye seslenirken görebilirsiniz. Örnek mi? Daha birçok örnekle ülkü/inanç/iman dairesinde sağlıklı, kucaklayıcı ve kapsayıcı milliyetçilik yaptığını ve Türk milletinin birlik-beraberlik ruhunu koruduğunu görebilirsiniz.
Emperyalist güçler Türk milletinin birlik ve beraberlik kolonlarını hangi alanda tahrip etmeye, zayıflatmaya, yıkmaya çalışıyorsa anında o alanı güçlendirerek gereken cevabı vermektedir.
Türk-Kürt, Alevi-Sunni gibi etnik ve inanç temelinde toplumsal çatışma arzulayan her emperyalist oyunu sağduyulu, mücadeleci, tavizsiz ve kucaklayıcı duruşuyla bozmuştur. Irkçılık; inançsızların, vicdansızların, merhametsizlerin hastalığıdır. Batı’da bunu görmek mümkündür. Davasının kaynağını Türk/İslam ülküsüyle besleyenler bu hastalığa hiç yakalanmamıştır. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin inanç ve dava yolu da budur.