Türkgün Bilim Teknoloji Altay dünya basınında: Türk savunma sanayisinin mücevheri

Altay dünya basınında: Türk savunma sanayisinin mücevheri

TSK'ya teslim edilen Altay Tankı, dünya medyasında da geniş yankı uyandırdı. Haberlerde tankın Türk Silahlı Kuvvetleri'ne katacağı güce vurgu yaptı.

Türkiye'nin üçüncü nesil ana muharebe tankı Altay, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) teslim edildi.

Sakarya'daki teslim töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirildi.

AL JAZEERA: TÜRKİYE'NİN MÜCEVHERİ
Al Jazeera Arapça, Altay tankının Türk ordusu için bölgede önemli bir güç noktası olacağını yazdı. Erdoğan'ın, tankı, "Türk savunma sanayisinin mücevheri" olarak nitelendirdiği belirtildi.

Haberde, konuya ilişkin şu ayrıntılara yer verildi:

Erdoğan, ülkesinin savunma sanayiinde dünyada ileri bir konuma sahip olduğuna dikkati çekti.

Savunma bütçesi, 2002'de 5.5 milyar dolar olan 62 projeden bugün 75 milyar dolarlık 750 projeye yükseldi.

"TARİHİ BİR AN"
Savunma alanında haberlere imza atan "Bulgarian Military" adlı internet sitesi, "Türk Silahlı Kuvvetleri'ni tarihi bir an bekliyor" diye yazdı.

Tankla ilgili testlerin önümüzdeki aylarda başlayacağı ve konuyla ilgili kaynakların, bu sürecin en az 16 ay süreceğini söylediği belirtildi ve şöyle denildi:

Altay tankı, ilk prototipin üretilmesinden bu yana geçen süre içinde modern muharebe ortamının koşullarına göre güncellendi.

Güncel teknolojiler ve yenilikler eklenerek muharebe kabiliyeti artırıldı. Milli tank, 'Yeni Altay' adıyla yeniden tanımlandı.

HEDEFLERİ YÜKSEK İSABETLE VURABİLECEK
Tankın atış kontrol sisteminin, bir lazer telemetre ve çok daha hassas bir görüntü sabitleme sistemi ile donatıldığı kaydedildi.

Bu sayede tankın, uzun mesafelerdeki hedefleri tespit edebileceğine ve savaş alanında karşılaşılabilecek tüm hedefleri yüksek isabet oranı ile vurabileceğine dikkat çekildi.

ESNEK MİMARİYE SAHİP
Tamamen Türk mühendisleri tarafından tasarlanan Yeni Altay tankı için "Diğer önemli özelliğinin de gelişen teknolojilere uyum sağlayabilen esnek bir mimariye sahip olması." denildi.

Bu özelliği sayesinde Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gelecekte ihtiyaç duyabileceği farklı konseptlere göre modernize edilmesi amaçlandı.

Tüm yeni Altay tankları, simülatör sistemine sahip olacak ve Türk askerlerinin her ortamda komutanlarının kontrolünde eğitimlerini güçlendirecek.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Siyaset 660 sayılı KHK'da değişiklik içeren teklif TBMM'de

660 sayılı KHK'da değişiklik içeren teklif TBMM'de

TBMM Genel Kurulu, bazı kanun ve KHK değişiklikleri üzerine görüşmelerini tamamladı.

KAYNAK: AA

TBMM Genel Kurulunda, Bazı Kanunlarda ve 660 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede (KHK) Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümünün tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

Teklifin birinci bölümü üzerinde Yeni Yol Partisi adına söz alan Ankara Milletvekili Mesut Doğan, AK Parti iktidarları dönemini eleştirdi.

AK Parti iktidarları döneminde 28 trilyon faiz ödendiğini ileri süren Doğan, "Ne demek bu? Türkiye'de 26 milyon ailenin, hanenin olduğunu kabul ettiğimizde her aile başına sadece millet olarak 1 milyon 100 bin lira faiz ödedik ve bu kadar dehşet bir faizin ödendiği ülkede insanlarımız karnını doyuramayacak bir hale geldikleri gibi yarına dair ciddi manada endişeler taşıyorlar." değerlendirmesini yaptı.

İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz ise teklifi, "Anayasaya aykırılık torbası" olarak niteledi. Uz, "Teklifin içinde yüksek yargı kararlarının hiçe sayıldığı demokratik süreçlerin baypas edildiği, denetimin ortadan kaldırıldığı çeşitli düzenlemeler var." diye konuştu.

Teklifte, Diyanet İşleri Başkanlığının yurt dışı temsilcilikleriyle ilgili düzenlemenin yer aldığını aktaran Uz, "102 ülkede temsilciliği olan lakin liyakat ve denetimden ve verimlilikten söz edemediğimiz bir yapıyla yine karşı karşıyayız. Diyanetin önemli gelirlerinden biri olan özellikle Diyanet Vakfının da Sayıştay denetiminin dışına çıkarılması aklımıza başka başka soru işaretleri getirmektedir." ifadesini kullandı.

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Diyanet İşleri Başkanlığıyla ilgili teklifte yer alan düzenlemelere değinerek, teklifle Din İşleri Yüksek Kuruluna resmi kurumların talebi üzerine dini yayınları incelemek ve mütalaa vermek, namaz vakitleri ile dini gün ve geceleri tespit ve ilan etmek, Kur'an-ı Kerim meallerini incelemek ya da incelettirmek görevlerinin verildiğini anımsattı.

Diyanet İşleri Başkanlığında görev yapanlara ilişkin düzenlemelere de değinen Kalaycı, şunları kaydetti:

"Başkanlık müşaviri, Başkanlık müftüsü ve Başkanlık vaizi ünvanındaki personelin merkez veya taşra teşkilatında çalıştırılabilmesi ayrıca yurt dışı teşkilatın müşavirlik ve ataşeliklerden oluşacağı ve yurt dışında mahallinden sözleşmeli personel olarak çalışanlara ödenecek ücret düzenlenmektedir. Bunlarla birlikte, Diyanet İşleri Başkanlığında önemli görevleri ifa eden vaizlere eş değer kadroların ek ödeme oranlarının verilmesi, yine din hizmetleri sınıfında çalışan murakıpların statü ve özlük haklarının eş değer kadrolar dikkate alınarak belirlenmesi görüşündeyiz. Ayrıca, kadrolularla aynı işi yapmalarına rağmen birçok haktan yararlanamayan vekil imamlar ve fahri öğreticilerin kadroya alınması, camilerdeki ve kurslardaki ihtiyaç gözetilerek alımlarda kontenjanının artırılması gerekli görülmektedir"

DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, Diyanet İşleri Başkanlığının bütçesinin birçok bakanlığın bütçesinden fazla olduğunu söyledi. Ayan,"İşte, tam da Galeano'nun dediği gibi mutlu azınlığın doyması için yığınların açlıktan ölmesi gerek demek. Ülkenin en büyük bütçelerinden birine sahip Diyanetin yoksullara verdiği vaazlar bu tabloyu zaten gözler önüne seriyor." eleştirisinde bulundu.

CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, söz konusu teklifle, hac ve umre faaliyetleriyle ilgili olarak Diyanet Vakfınca açılacak hac ve umre hesabına ödemelerin yapılacağını ancak bu ödemelerin ve hesapların denetlenmesiyle ilgili yetkinin Cumhurbaşkanınca yetkilendirilmiş denetim elemanlarına bırakıldığına dair bir hükmün olduğunu söyledi. Arı, "Türkiye'deki hac ve umre faaliyetiyle ilgili Diyanet Vakfınca yapılacak hizmetler, Sayıştay'ın denetiminden uzaklaştırılmış durumda." diye konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Anayasa Mahkemesi'nin rektör atamalarına ilişkin iptal kararını hatırlattı. Teklifte bu duruma ilişkin düzenlemelerin yer aldığını anımsatan Emir, "Beklemiş 70'e yakın rektör atamış son gün bize getiriyor 'Alelacele geçirin bunu' diyor bunun adı şantaj." sözlerini sarf etti.

AK Parti İstanbul Milletvekili Oğuz Üçüncü ise teklifin ilk 9 maddesinin Diyanet İşleri Başkanlığı ile ilgili düzenlemeleri içerdiğini söyledi.

Teklifin 7. maddesine işaret eden Üçüncü, söz konusu madde ile yurt dışında görev yapacak din görevlilerinin özlük haklarının iyileştirileceğini vurguladı. Üçüncü,"Söz konusu maddede öngörmüş olduğumuz iyileştirmeyle hem istihdamı kolaylaştıracağız, aynı zamanda insanlarımızın ana vatanıyla bağını inşallah daha da pekiştireceğiz." dedi.

Konuşmaların ardından teklifin birinci bölümünün tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, daha sonra birleşime ara verdi.

Aranın ardından komisyonun yerini almaması üzerine Kurtulmuş, birleşimi saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *