Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) öğrencileri ve akademisyenleri, İsrail'in Gazze'ye saldırılarına tepki ve Filistinlilere destek amacıyla yürüyüş düzenledi.
Üniversite kampüsü alanında bulunan Gelin Paşa Camii avlusunda bir araya gelen öğrenci ve akademisyenler, ellerinde Türk ve Filistin bayrakları, Türkçe ile İngilizce yazılı dövizler ve pankartlarla Rektörlük binasına İsrail aleyhine sloganlar atarak yürüdü.
ETÜ Öğrenci Toplulukları adına basın açıklamasını okuyan öğrenci Emirhan Keleş, dünyada Filistin'e destek veren gruplara yönelik yapılan saldırıları kınadıklarını söyledi.
Keleş, "Filistin'de yaşanan zulmü, gözlerimizin önünde sessizce izlemek yerine, sesimizi daha çok yükseltmeli ve karşı durmalıyız. Masum insanların yaşadığı acıları unutmamalı, onların yanında olmalıyız. Bu sadece bir insanlık görevidir. Tepkimizi sadece kelimelerin arkasına saklanarak değil boykotlarla ,yürüyüşlerle ve benzeri uygulamalarla adalet, insanlık için tüm dünyayı harekete geçirerek gösteriyoruz. Filistin halkının yanında olduğumuzu göstermek için buradayız. Barış ve adalet için birlikte mücadele etmeliyiz." diye konuştu.
Basın açıklamasının ardından Gazze halkı için dua edildi. Yürüyüşe ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak da katıldı.
Gümüşhane Üniversitesi'nde ise akademisyenler, öğrenciler ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, cuma namazının ardından kampüsteki caminin önünde bir araya geldi.
İsrail karşıtı slogan atan grup, Gümüşhane Üniversitesi Camisi'nden Sosyal Tesislere kadar yürüyüş yaptı.
Türk ve Filistin bayrakları taşıyan grup adına açıklama yapan Nuri Can Çoban, Filistin'de yaşanan insanlık suçunun her yerde protesto edildiğini söyledi.
Çoban, "Kudüs ve Mescid-i Aksa dünya haritasında çok küçük bir nokta gibi görünebilir ancak Kur'an-ı Kerim'in de belirttiği üzere çevresi mübarek kılınan o topraklar her Müslümanın gönlünde bütün dünyadan daha büyük bir öneme sahiptir." dedi.
Mescid-i Aksa'da, Gazze'de atılan her kurşunun tüm İslam dünyasına atıldığını ifade eden Çoban, "Orada ayağa batan bir diken, bütün Müslümanların kalbine saplanmış bir bıçak gibidir. Orada devrilen her taş, İslam coğrafyalarını şiddetle sarsan depremler gibidir" diye konuştu.