16 Nisan referandumu öncesi yedi düvel MHP’ye saldırdı. Ama her şeye rağmen MHP ortaya koyduğu iradesiyle hedefinde başarılı oldu.
24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerde yedi düvel yine MHP’ye saldırdı. MHP hedefinde yine başarılı oldu.
24 Haziran öncesi MHP’nin “% 1-2 oy alacağını” iddia eden siyaset bezirgânları vardı. Ekranlarda, mitinglerde, gazetede hep bunun propagandasını yaptılar. MHP milletvekili sayısını yükselterek bu siyaset bezirgânlarına asla unutamayacakları bir ders vermişti. MHP lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin uyguladığı her strateji bunlara büyük hezimet yaşattı.
Yerel seçimler yaklaşıyor. Adaylar netleşiyor, ittifaklar belirginleşti. Şimdi aynı ekip MHP’ye saldırılarını yine arttırdı. Çünkü CHP, HDP, SP, İP ittifakının oyunlarını ve hedeflerini sürekli bozan parti MHP olduğu için, AKP’den daha çok MHP’ye saldırıyorlar.
Türkiye’de yerel seçimler için ilk anlaşan partiler CHP ve İP olmuştu. AKP-MHP araya giren bir takım soğukluklardan sonra tekrar Cumhur İttifakı’nın ruhuna uygun bir şekilde yerel seçimlerde de ittifak yapma kararı aldı. Bu karardan sonra MHP’ye olağanüstü saldırılar başladı.
“Devlet Bahçeli Ankara’da kendi partisine oy veremeyecek-vermeyecek bir hale geldi” diyenden tutun da, MHP tüzüğünden “Milletvekilliği ve mahalli idare seçimlerinde diğer partilerin veya bağımsız adayların lehine çalışmak ve propagandalarını yapmak, açık veya gizli olarak parti ve adayların aleyhine çalışmak” bölümünden yola çıkıp “MHP’nin AKP ile ittifakı, parti tüzüğüne aykırı” propagandası yapanlar seferberlik başlattılar. Bu propagandayı en çok yapan kim biliyor musunuz? CHP ve yancısı İP…
Allah akıl fikir versin. AKP ve MHP’den önce, ittifak için anlaşacaksın. Ankara, İzmir, İstanbul ve diğer iller için pazarlık üstüne pazarlık yapacaksın. Sonra da çıkıp AKP-MHP ittifakına abuk sabuk bir anlayışla saldıracaksın. MHP’nin iradesiyle yapılan bir ittifak anlaşması, MHP açısından niye zaaf olsun? Aynı şekilde AKP tabanı ittifak yapılan yerlerde MHP’ye oy vermeyecek mi?
Kemal Kılıçdaroğlu, İP ile yürütülen ittifak görüşmeleriyle ilgili, "Ankara, İstanbul, Adana, Mersin her yerde güzel şeyler olacak” diyecek, Meral Akşener ise CHP ile yapılacak ittifak için “9 Büyükşehir için çalışma yürüyor” diyecek ama yancıları “MHP nasıl AKP ile ittifak yapıyor?” diye propaganda yapacak…
Ey CHP, ey İP, yarın sizler iller üzerinde ittifak anlaşması yaptığınızda birbirinize oy vermeyecek misiniz?
Birbirinizi kazıklamak için fırsat mı arıyorsunuz yoksa?
Yarın CHP-İP Ankara’da yahut İstanbul’da ittifak yapıp anlaştığında Kemal Kılıçdaroğlu oyunu AKP’ye, Meral Akşener MHP’ye mi verecek yoksa?
Son seçimlerde oyunu İstanbul’da kullanan Meral Akşener "İstanbul'a gelince elbette Cumhuriyet Halk Partisi başa güreşiyor. Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul'da adayını çıkarır “ açıklamasını yapıyorsa, oyunu CHP’ye kullanmayacak mı? CHP sayesinde partisi Meclis'e giren, CHP’nin 15 milletvekilini ödünç alıp cumhurbaşkanı adayı olan Meral Akşener, CHP’ye her şeyini borçludur. MHP’nin hiç kimseye böyle bir diyet borcu yoktur. İlkeler, ölçüler çerçevesinde Cumhur İttifakı’nın ruhuna göre hareket etmektedir. MHP’nin tüm meselesi budur.
MHP’ye yerel seçimlerdeki ittifak konusunda saldıran CHP ve İP’in halini de en iyi anlatan “Elin gözündeki çöpü görür, kendi gözündeki merteği görmez” sözüdür.
İttifakın sözlük anlamı “Anlaşma, uyuşma, bağlaşma”dır. AKP-MHP ile nasıl kendi arasında ittifak yapıyorsa, CHP, HDP, İP ve SP de kendi arasında ittifakını yapıyor. İlk olarak referandumda kurulan “Hayır cephesinin” ittifakı kutsal bir ittifak da biz mi anlayamıyoruz? Terör örgütü pkk’nın sahiplenildiği bu ittifakın şeytan birlikteliğinden ne farkı vardır?
Son 4 yıldır HDP ile yol yürüyen CHP, yanına İP’i alarak siyaset arenasında sadece kirlilik oluşturmaktadır. Mikroskopla görülen Saadet Partisi de bunlara ayak uydurarak safını iyice belli etmiştir. Hangi konu olursa olsun hepsi birbiriyle uygun adımda birleşiyor. Bunların hiçbirinin birbirini eleştirdiğini gören yoktur. Bu derecede tek merkezden yönetiliyorlar. Ama AKP-MHP ilişkisinde doğrular üzerinde birleşme olduğu gibi, yanlış konularda da eleştiriler getirilmektedir.
Sanki kendileri ittifak yapmıyormuş gibi, AKP-MHP ittifakına saldırmaları da ayrı bir yüzsüzlük olmaktadır.
MHP lideri Devlet Bahçeli “Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul’un yanı sıra, Ankara ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adaylarını da göstermeyecek, Cumhur İttifakı’nın mana ve muhtevasında gerekli çalışmalarını heyecanla ifa edecektir” diyerek alınan ittifak kararını duyurmuş, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da "AK Parti 81 ilde aday çıkaracak mı? MHP'ye bir jest olabilir mi?" sorusuna, "Eğer bir mutabakat yapıyorsak, karşılıklı jestlerimiz tabii ki olacak" yanıtını vermiştir.
AKP ve MHP’den önce ittifak kararı alanların MHP tabanının iradesini etkilemeye yönelik propaganda çalışmaları elbette yine sonuçsuz kalacaktır. Ama bunların siyasi sahtekârlıklarına karşı MHP’ye gönül vermiş herkes çok dikkatli olmalıdır.
Terör örgütü pkk’nın gönüllü avukatı haline gelen, attığı her adımı HDP ile birlikte atan CHP’ye İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere, belediye kazandırmamak ülkeye yapılabilecek en büyük iyiliktir. MHP de bu ülkeye bu iyiliği yapmak için adım atmıştır.
MHP’ye saldırılarını arttıranların asıl amacı, oyunlarını MHP’nin bozmuş olmasıdır.
Bunlar terör örgütü pkk ve fetö ile hareket edip, bir de “beka sorunu da nedir?” diye ahmakça sorular sormuyorlar mı?
4600 teröristin öldürüldüğü Afrin operasyonunda pkk-ypg-pyd safında yer almış CHP’nin, İP’in, HDP’nin ve Saadet’in beka sorununu anlamıyor gibi yapması oldukça doğaldır.
CHP, HDP, İP, SP arasındaki ittifakın sahipleri, kendi ittifaklarını ve birbirine oy verip vermeyeceklerini bir açıklasınlar bakalım da, MHP-AKP arasındaki ittifakın değerini anlayalım…
Mail: [email protected]
Twitter: Yildiraycicek9
Instagram: yildiraycicek1944
