Koblenz Eyalet Yüksek Mahkemesinde görülen davada, Suriye'de rejime ait bir hapishanede yönetici olarak çalışan ve 4 bin kişiye işkence yapmakla suçlanan Raslan ve Garib haklarındaki suçlamaları mahkeme salonunda tercüman aracılığıyla dinledi.
Duruşma salonuna izleyici olarak katılanlar ve gazeteciler çok sıkı güvenlik taramasından geçirilerek salona alındı. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) önlemleri çerçevesinde sanık ve avukatlar cam bölmelerde otururken, yargılanan Eyad el Garib'in maske ile yüzünün büyük kısmını kapattığı gözlendi.
İnsanlık dışı işkence yöntemleri anlatıldı
Tarihi duruşmanın ikinci gününde emniyet yetkilileri şahitlere dayanarak hazırlanan iddianamede yer alan ağır işkence yöntemlerini detaylı olarak mahkeme heyetine anlattı.
Suriye'deki ayaklanmada barışçıl şekilde dahi olsa gösterilere katılan ya da rejime karşı çıkanların çok ağır ve büyük acı veren işkencelere maruz kaldıkları ifade edildi.
Esed rejiminin işkence yapmakla görevli özel bir biriminin olduğu iddia edilerek, söz konusu iki sanığın da içinde bulunduğu bir birimin muhaliflere kabloyla elektrik verdikleri, falaka olarak tabir edilen ağır işkence yöntemlerinin uygulandığı, insanlık dışı işkence yöntemlerinin birçoğunun bu insanlar üzerinde uygulandığı ve birçok muhalifin bu işkencelere dayanamayarak yaşamını yitirdiği belirtildi.
"Adalet için çalışıyoruz"
Anayasa ve İnsan Hakları Avrupa Merkezinin avukatlarından Patrick Kroker, duruşma sonrası gazetecilere açıklamada bulundu.
Duruşmanın ikinci gününde söz alan emniyet yetkilileri mahkemeye Esed rejimi için çalışan iki eski istihbaratçı hakkında yaptıkları soruşturmaya yönelik bilgiler verdiğini belirten Kroker, "Yetkililer soruşturmanın nasıl başladığı, yürütüldüğü ve uygulanan prosedür hakkında bilgi verdi. Suriye'de işkence görmüş tanıkların anlatmış olduklarının geniş bir özeti sunuldu. Rejimin korkunç işkence metodları, tutukluları nasıl dövdükleri ve elektrikle işkence etmeleri anlatıldı." dedi.
Kroker, mahkeme salonunda hazır bulunan iki sanığın, haklarındaki suçlamaları tercüman aracılığıyla dinlediklerini aktararak, adaletin yerini bulması için çalıştıklarını söyledi.
İddianame
İddianamede, 57 yaşındaki Raslan, 2011 ve 2012'de insanlığa karşı suç işlemenin yanı sıra tecavüz, ağırlaştırılmış cinsel saldırı ve 58 cinayetle de suçlanıyor. Diğer sanık Garib de en az 30 kişiyi hapse atmak ve insanlığa karışı suç işlenmesine yardımcı olmakla itham ediliyor.
Raslan'ın 2014'de, Garib'in de 2018'de Almanya'ya geldikleri ve Şubat 2018'de yakalandıkları biliniyor. Federal Başsavcılık, davayı insanlığa karşı suçlar için Esed rejimi üyelerine karşı dünyadaki ilk cezai takibat olarak nitelendiriyor.