İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları devam ederken, Diyarbakır'da görev yapan Çocuk Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Taner Kamacı, Filistin'e giden yardım filosuyla beraber Gazze'ye gitti. Kamacı, Gazze'de birçok yaralının ameliyat ve tedavi sürecini gerçekleştirdi. Kamacı önceki gün Türkiye'ye döndü. Diyarbakır Havaalanı'nda eşi, kızı, meslektaşları ve STK temsilcileri tarafından karşılandı. Karşılama sırasında kızının Kamacı'ya sıkı sıkı sarılırken eşinin de duygulandığı görüldü. Doktor Kamacı, Gazze'de yaşadıklarını ve gördüklerini anlattı.
'KIYIM VE YIKIM ÇOK FAZLA'
Gazze'ye uluslararası bir organizasyonla 25 kişilik ekiple gittiklerini anlatan Kamacı, "Türkiye'den sadece ben vardım, diğerleri Avrupa'dan gelmişlerdi. Onlara karşı gösterdikleri ilgiden daha farklı bana ilgi gösterdiler. Hem Müslüman din kardeşliği oluşumuzdan hem de Osmanlı toprağı oluşundan dolayı bizden beklentileri çok. Bu nedenle kırgınlar" dedi. Gazze'nin, ekranlarda görünen kıyım ve yıkımın çok fazlasıyla karşı karşıya olduğunu belirten Dr. Kamacı, "Elektrik, su, ev yok. Kuzey Gazze bitmiş durumda, güney Gazze'nin en büyük kenti Han Yunus'taki evlerin yarısından fazlası yıkılmış durumda. Evi ayakta olanlar da korkudan evlerine giremiyor" dedi.
'HASTANEDE KALIYORLAR'
Ailelerin hastanelerin çevresinde ve içerisinde yaşadıklarını kaydeden Kamacı şunları söyledi: "Hastanelerin merdivenlerinde dahi 5-6 çocuklu aile yaşıyor. Ayakta 2-3 tane hastane kalmış, ameliyat için 1-2 hastane tek var. Bazı günler enkazdan 50-60 yaralı aynı andan getiriliyordu. Çok acil olmasına rağmen aralarından seçip bazılarını ameliyat yapabiliyorduk. Ameliyat salonu yok diye beklerken kaybettiğimiz hastalar oldu. Bizim sağlıkçılar olarak buna yüreğimiz dayanmadı." "Tek kelimeyle Gazze'de soykırım var" diyen Kamacı, "Türkiye'den ve dünyadan ne istiyorsunuz dediğimizde bizlere 'Yardım gönderiyorsunuz ama biz savaşın durdurulmasını istiyoruz' diyorlardı. Sadece sağlığı düzeltmekle ve ekmek göndermekle hiçbir şey düzelmiyor. Orada su, hijyen, tuvalet yok. Bir tuvaletin önünde yüzlerce kişi sıra bekliyor. Yani bu insanlığın kabul edebileceği bir şey değil. Orada insanlık öldürülüyor, bunun için de yapılacak en önemli ve en kesin çözüm savaşı durdurmak için yapılacak her iştir. Hem ülkemizin yöneticilerine hem de dünyadaki bütün ülke yöneticilerine buradan seslenmek istiyorum. En büyük hayır bu savaşı durdurmak için atılacak adımdır" dedi.