Türkgün Dünya Guterres: Bir sonraki salgına hazır değiliz

Guterres: Bir sonraki salgına hazır değiliz

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Kovid-19 salgınından gerekli derslerin alınması gerektiğini vurgulayarak, 'Bir sonraki salgın geldiğinde daha iyisini yapmalıyız. Ancak bir sonraki salgına hazır değiliz.' ifadelerini kullandı.

MUHABİR: Beybin Usanmaz

Guterres, "Uluslararası Salgına Hazırlık Günü" vesilesiyle yazılı açıklama yaptı.

Kovid-19'a artık uluslararası sağlık alanında aynı aciliyetle yaklaşılmadığını ancak yıkıcı etkilerinin hala sürdüğünü belirten Guterres, salgının ekonomik etkilerinin de sürdüğünü ifade etti.

Guterres, birçok sağlık sisteminin ciddi zorluklarla mücadele ettiğini ve gelişmekte olan ülkelerde milyonlarca insanın aşıya erişiminin olmadığını kaydetti.

"Bir sonraki salgın geldiğinde daha iyisini yapmalıyız. Ancak bir sonraki salgına hazır değiliz." ifadelerini kullanan Guterres, Kovid-19 salgınından gerekli derslerin alınması ve buna göre hareket edilmesi gerektiğini belirtti.

Guterres, dünyanın virüslerin denetimi, sağlık sistemlerinin güçlendirilmesi ve evrensel sağlık güvencesinin inşa edilmesi için işbirliği içinde hareket etmesi gerektiğine işaret ederek, zengin ülkelerin kaynakları ve tedavileri kontrol etme ve istifleme eğilimini bırakması gerektiğini vurguladı.

BM Genel Kurulu, 27 Aralık 2020'de, Kovid-19 salgınından ders çıkarmak ve gelecekte ortaya çıkabilecek salgınlara karşı hazırlıklı olmak için bir karar kabul etmişti.

Karar uyarınca, 27 Aralık "Uluslararası Salgına Hazırlık Günü" ilan edilmişti.

Kaynak: AA

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Çevre Okyanuslarda büyük tehlike! Araştırma kirliliği ortaya çıkardı

Okyanuslarda büyük tehlike! Araştırma kirliliği ortaya çıkardı

Yeni bir araştırma, mikroplastik kirliliğinin yalnızca yüzeyde değil, Mariana Çukuru gibi en derin bölgeler dahil olmak üzere okyanusun tüm katmanlarına yayıldığını ortaya koydu.

KAYNAK: Indepented

Dört kıtadan bilim insanlarının katıldığı bir araştırmada, 2014 ile 2024 yılları arasında okyanuslardaki 1885 farklı noktadan örnekler toplandı.

Bulgular, mikroplastiklerin yalnızca yüzeyde değil, okyanusun tüm derinliklerine kadar indiğini gösteriyor.

En derin noktada bile binlerce plastik parça

Bilim insanları, Pasifik Okyanusu’ndaki Mariana Çukuru’nda, yaklaşık 6700 metre derinlikte, her metreküpte 13 bin 500 mikroplastik parçacığı tespit etti. Bu, şimdiye kadar belgelenmiş en derin mikroplastik kirliliği olarak kayıtlara geçti.

Mikroplastikler su sütununda asılı kalıyor

Japonya Deniz-Yer Bilimleri ve Teknolojisi Ajansı’ndan araştırmacı Shiye Zhao, küçük boyutları nedeniyle mikroplastiklerin su sütununda uzun süre asılı kaldığını ve bu nedenle deniz canlıları için daha büyük risk oluşturduğunu belirtti.

Daha büyük plastik parçaları dibe çökerken, mikroplastikler okyanus canlılarıyla daha sık temas ediyor.

Karbon döngüsüne de karıştılar

Araştırmaya göre, mikroplastikler sadece bir kirlilik unsuru değil, aynı zamanda okyanusun doğal karbon döngüsüne de dahil oluyor. Bu da onların atmosferle okyanus arasındaki dengeyi etkileyebileceğini ortaya koyuyor.

Kalıcı hale geliyorlar

Hakemli bilim dergisi Nature’da yayımlanan çalışmada şu ifadelere yer verildi:

“Okyanustaki mikroplastikler çoğunlukla geri alınamaz ve zamanla kalıcı hale gelir.”

2020’de yapılan bir başka araştırma da, Atlantik Okyanusu’nda tahmin edilenden 10 kat fazla plastik kirliliği olduğunu ortaya koymuştu.

İnsan sağlığı için de tehdit

Mikroplastikler yalnızca çevresel bir sorun değil; giderek artan bir halk sağlığı tehdidi. Çin’deki Zhejiang Tarım ve Ormancılık Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırmada, mikroplastiklerin insan organlarında saptandığı ve rahim ağzı kanseri ile lezyonlar gibi sağlık sorunlarıyla bağlantılı olabileceği belirtilmişti.

Araştırmacılar, farklı plastik türlerinin çeşitli insan dokularında bulunduğunu ve bu durumun sağlık açısından kaygı verici olduğunu vurguladı. Ancak net bir neden-sonuç ilişkisi kurulabilmesi için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğu ifade edildi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *