Libya’da 14 Şubat 2014 tarihinde kalkıştığı darbe girişimiyle adını dünyada duyurmaya başlayan, ülkenin doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter, Libya’nın batısında yenilmesinin ardından apar topar Mısır’a gitti.
Libya’da bütün siyasi çözüm girişimlerini boşa çıkaran Hafter, ülkeyi iç savaşa sürükleyerek, halkı devrik lider Muammer Kaddafi’nin diktatörlük yıllarını dahi arar hale getirdi. Şubat 2014’te başlayan ve binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden olan kanlı iç savaşın baş aktörü durumundaki Hafter’in, artık Libya sahasından çekilme vaktinin geldiği konuşuluyor.
Sadece Libya hükümeti değil, Rusya, Fransa ve Mısır gibi kendisine destek veren müttefik ülkeler de artık Hafter’den bir şekilde kurtulmanın yollarını arıyor. Fransa radyosu RFI’de yayımlanan bir makalede, Hafter’in yenilgileri hatırlatılarak, “Batı başkentleri Hafter’in bütün anlaşmaları reddetmesini artık kaldıramaz” ifadesine yer verildi. Libya hükümetinin savaş suçlusu olarak gördüğü General Hafter’den, bir zamanlar Kaddafi’ye yaptıkları gibi, müttefiklerinin de kurtulmak istediği söyleniyor.
Akile Salih alternatifi
Hafter’in alternatifi olarak Libya'da onun müttefiki olan Tobruk Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih ön plana çıkıyor. Libya’nın doğusundaki büyük kabilelerden birisi olan Abidat’a mensup olması da Salih’in elini güçlendiriyor. Müttefiklerinin kendisinden vazgeçmesinin ardından Hafter’in, intikam almak için paralı askerlerinden kurtulması, komutanlarını ülke dışına çıkarması ve milislerini dağıtması ihtimaline karşı, Mısır’da ev hapsinde tutulduğu öne sürülüyor. Mısır’ın muhalif haber portallerinden Meda Masr, Sisi’nin Hafter ile ikili görüşme yapmayı reddettiğini ve Hafter’in Mısır’da ev hapsine alındığını öne sürdü. Hafter’in Venezuela'ya gittiği ise bir diğer iddiaydı. Venezuela muhalif lideri Juan Guaido Pazartesi yaptığı bir açıklamada, Hafter’in “özel jetiyle” Pazar günü Venezuela'ya gittiğini öne sürdü.
Bu konu Türkiye’de de üst düzeyde gündeme geldi. TRT’de katıldığı yayında Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Hafter’in her an sürecin dışına itilebileceğini söyledi. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ise A Haber’e yaptığı açıklamada, Hafter’in Libya dışında bir ülkede olduğuna dair “teyide muhtaç” haberler olduğunu söyledi.
Hafter ve Salih arasındaki görüş ayrılıklar
Son dönemde Akile Salih ve Hafter arasındaki görüş ayrılıkları iyice gün yüzüne çıkmıştı. Salih geçen 23 Nisan’da Suheyrat Anlaşması’nda reform yapılmasını kapsayan 8 maddelik siyasi bir çözüm önerisinde bulundu. Hafter ise bu önerilere karşı çıkarak Bingazi’de bazı gösteriler tertip etti. 27 Nisan’da halkın kendisine yetki verdiğini ileri süren Hafter, ülkenin doğusunda kendi kurduğu düzene de darbe yapmaya kalkıştı.
Diğer yandan Rusya’nın da son bir yıldır Hafter’den kurtulma planları yaptığı söyleniyor. 2019’un Temmuz ayında Rusya’nın Libya’daki casusları aracılığıyla Seyfülislam Kaddafi ile görüştüğü ortaya çıkmıştı. Libya hükümeti tarafından gözaltına alınan iki Rus casusu hâlâ Trablus’ta tutuluyor. Putin yönetiminin devrik liderin oğlu Seyfülislam’ı Hafter’in alternatifi olarak sahaya sürmek istediği, bu nedenle Rus casusları Hafter yanlılarının Trablus yönetimine ihbar etmiş olabileceği ihtimali üzerinde de duruluyor.
Kaddafi de ondan kurtulmak istemişti
Libyalılar Kaddafi’nin de 1987 yılında Albay Halife Hafter’den kurtulmak için sudan bahanelerle Çad ile savaşa girerek Hafter’i savaşa gönderdiğini, ancak yine de ondan kurtulmayı başaramadığını söylüyor. Kaddafi Mart 1987’de Çad’a karşı savaş açmış ve Libya ordusu orada ağır bir yenilgiye uğramıştı. 22 Mart’ta yaşanan ve Vadi ed-Dum olarak bilinen savaşta bir günde bin 269 Libya askeri ölmüş, 438 asker esir edilmiş, Hafter de esirlerin arasında yer almıştı. Mısır’dan Libya’ya geri döndüğü de konuşulan Hafter’in Libya’daki rolünün ne zaman sona ereceği merak ediliyor.