Türkgün Dünya Havacılıkta Trump krizi: İkinci Boeing uçağı da Çin’den ABD’ye geri dönüyor

Havacılıkta Trump krizi: İkinci Boeing uçağı da Çin’den ABD’ye geri dönüyor

ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı havacılık sektörünü de vurdu. İki ülke arasındaki tarife gerilimi tırmanırken, Boeing yapımı bir yolcu uçağı daha Çin'den ABD'ye geri dönüyor.

KAYNAK: Reuters

ABD Başkanı Donald Trump’ın gümrük vergisi tarifelerini artırarak başlattığı “ticaret savaşı” özellikle Washington-Pekin hattında tırmanışını sürdürürken, ABD merkezli havacılık devi Boeing’in ürettiği ve Çin merkezli bir havayolu şirketi tarafından kullanılması planlanan ikinci yolcu uçağının da Çin'den ABD’ye doğru yola çıktığı bildirildi.

İKİNCİ UÇAK DA İLK UÇAK GİBİ GUAM’DA DURDU

Bloomberg haber sitesinin 15 Nisan tarihli haberinde, Çin’in havayolu şirketlerine havacılık devi Boeing’den daha fazla uçak teslim almaması talimatını verdiğini aktarmıştı. Dün basına yansıyan haberlerde ise Çin’in Xiamen Havayolları şirketi tarafından kullanılacak olan 737 MAX model yolcu uçağının ABD’ye geri döndüğü belirtilmişti.

Uçuş takip verilerine göre, Boeing 737 MAX 8 tipi ikinci uçak da Çin’den yola çıkarak ABD'ye geri dönen ilk uçakla benzer bir istikameti takip etti ve bugün Guam’a indi. AirNav Radar verileri, ikinci uçağın Boeing’in Şanghay yakınlarındaki Zhoushan tamamlama merkezinden ayrıldığını ortaya koydu. Guam, bu tür uçakların Seattle’daki Boeing üretim merkezi ile Zhoushan tamamlama merkezi arasındaki 8 bin kilometrelik güzergah üzerinde durduğu noktalardan biri. İlk uçak da dönüş yolunda Guam ve Hawaii’de yakıt ikmali için iki kez durmuştu.

20 Nisan Pazar günü Seattle’a dönen ilk uçağın üzerinde Çin merkezli Xiamen Havayolları’nın logosunun bulunduğu görülmüştü. Geri dönüş kararının taraflardan hangisinin verdiği ise netlik kazanmamıştı.

ÇİNLİ ŞİRKETLER ONLARCA UÇAK ALACAKTI

ABD Başkanı Trump, bu ay Çin’den ithal edilen ürünlere yönelik gümrük vergisi oranını yüzde 145’e yükseltmiş, Çin de buna karşılık olarak yüzde 125 oranında misilleme yoluna gitmişti. Bu süreçte Pekin yönetiminin Çin merkezli havayolu şirketlerinden ABD’nin havacılık devi Boeing’den uçak tedarik etmemesini istediği haberleri basına yansımıştı.

Bunun öncesinde Çin’in en büyük üç havayolu şirketi durumunda bulunan Air China, China Eastern Airlines ve China Southern Airlines’ın 2025-2027 yılları arasında sırasıyla 45, 53 ve 81 Boeing uçağı teslim alması planlanıyordu.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Başyazı Rusya’dan ateşkes, İsrail’den vahşet istiyor!

Rusya’dan ateşkes, İsrail’den vahşet istiyor!

Kaynak: Yıldıray Çiçek

Şu dünyanın dengesine ve adaletine bakar mısınız?

ABD Başkanı Trump, Rusya ile Ukrayna arasında ateşkes çağrısında bulunuyor. Bu çağrıya yanaşmadığı için Rusya Devlet Başkanı Putin’e şu sözlerle sesleniyor:

“Ben olmasaydım, Rusya’nın başına çok kötü şeyler gelecekti. Ateşle oynuyor.”

Yüzeyden bakıldığında Trump, sanki dünya barışı için çabalıyormuş gibi görünüyor, değil mi?

Oysa tam da bu açıklamaların yapıldığı sırada, haber ajansları şu bilgiyi geçiyordu: ABD, 7 Ekim 2023’te Gazze Şeridi’nde başlayan saldırılardan bu yana İsrail’e 90 bin tondan fazla silah ve askeri mühimmat gönderdi.

İsrail’in gerçekleştirdiği bu saldırılar büyük sivil kayıplara yol açarken; ABD, hem sağladığı askeri destekle hem de siyasi tutumuyla bu vahşetin başlıca sorumlularından biri haline geldi.

Seçim öncesinde “Gazze’de barışı ben sağladım” söylemleriyle sahneye çıkan Trump, göreve gelir gelmez İsrail’e verdiği açık destekle, Gazzelilerin başka ülkelere gönderilmesini savunarak ve hatta Gazze Şeridi’nin ABD tarafından devralınabileceğini öne sürerek bu vahşetin ve soykırımın daha da artmasına zemin hazırladı.

Dünya kamuoyunda tepkiler yükselmeye başlayınca da “Gazze’ye bakıyoruz, ediyoruz, görüşüyoruz” gibi muğlak ifadelerle zaman kazanmaya çalıştı. Ancak bu sırada İsrail’in Gazze’deki vahşetleri aralıksız sürdü.

Şimdi de Trump, “Gazze konusunda Hamas’la da aynı şekilde. Bunu durdurup durduramayacağımızı görmek istiyoruz. İsrail’le de konuşuyoruz ve tüm bunları mümkün olduğunca çabuk durdurup durduramayacağımızı görmek istiyoruz” diyerek aynı oyalama stratejisini sürdürüyor. Görünen o ki, İsrail Gazze’de neredeyse canlı bırakmayana kadar bu “cambaza bak” oyunu devam edecek.

Gazze’de bugün, çağımızın en büyük vahşetlerinden biri yaşanıyor. Sivil yerleşimlerin kasten hedef alındığı, çocukların ve kadınların bilerek öldürüldüğü bu ortamda, uluslararası toplumun sessizliği kadar, bu vahşete doğrudan ya da dolaylı destek veren ülkelerin tutumu da insanlık vicdanında derin yaralar açıyor. İsrail’in Siyonist tüm sapkınları “Bebeklere kadar öldürelim” diyor ve dediklerini yapıyorlar. Dünya kör, sağır olmuş izliyor.

Bu çağda böyle bir vahşet ne görüldü, ne duyuldu.

Ancak ABD ve İsrail, el ele vererek dünyanın en büyük vahşetini adeta canlı yayında insanlığa izletiyor.

Bu zulmü durdurmaya çalışanları ya da durdurma potansiyeli olanları tehdit ederek sindirmeye çalışıyorlar.

Kendi çapında İsrail’e füze atan Yemen’i de zaman zaman bombalayarak “terbiye” ediyorlar.

Gazze’de:
Bebekler ölüyor…
Çocuklar ölüyor…
Gençler ölüyor…
Kadınlar ölüyor…
Yaşlılar ölüyor…
Hayvanlar ölüyor…
Ağaçlar ölüyor…

Velhasıl, bu vahşet ortamında nefes alan her canlı sistematik olarak yok ediliyor.

Gazze’de bu vahşeti onaylayan bir ABD’nin, Rusya-Ukrayna arasındaki savaşta ateşkes istemesinin sebebi ne olabilir?
İnsanlık ya da dünya barışı adına olmadığı açık.

Olsa olsa, Ukrayna’yla yapılan maden anlaşmaları sekteye uğramasın diye Rusya’nın olası bir işgalini “ateşkes” adı altında frenlemek istiyor olabilirler.

Trump’un insan hayatına ne kadar değer verdiğini Gazze’deki vahşete onay verirken tüm dünya gördü.

On binlerce çocuk ve masum ölürken, vicdanında zerre kadar insanlık emaresi göstermeyen biri, şimdi kalkıp “barış” çağrısı yapıyorsa bu olsa olsa timsah gözyaşıdır.

Bir mücahit tarafından kafasının koparılmasını sabırsızlıkla beklediğimiz yaratık Netanyahu, hem öldürüyor hem de aç bıraktığı Gazzelilerle alçakça dalga geçiyor: 'Gazze’de kıtlık yok, çünkü binlerce sivili tutukladık, onları çıplak halde görüntüledik ve üzerlerinde açlık izine rastlamadık; hatta spor bile yapmıyorlar.' 

Ne diyelim yaratık Netanyahu; İnşallah bir gün masumlarla dalga geçen o iğrenç dilini eline verirler!

Bu çağda, Gazze’de hayatta kalan insanlar açlıktan ölüyorsa,

Yere batsın sizin süper gücünüz!

Yere batsın küresel nutuklarınız!

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *