Tarihle yaşıt bir fikri medeniyetimiz var.

Bu fikri medeniyet milliyetçilik fikrini besleyen en önemli sebeptir.

Sonu izmle biten bütün kozmopolit akımların milliyetçilikle görmeye çalıştığı hesap bir başka bahara kalmış,en iddialı olan liberalizm bile milliyetçilik karşısında teslim bayrağını çekmiştir.

Batı milliyetçilikle imtihan olunuyor.

Umarım daha önce yaptığı gibi milliyetçiliği ırkçılıkla karıştırıp dünyanın başına bela olan bir irredantist sapma ile meşgul olmaz.

Her ülke kendi tarihine uygun bir milliyetçilik inşa eder.

Türk Milliyetçiliği birinci dünya savaşından çıkıldığı zamandan bu yana milletin resmileşmiş hali olan devleti girdiği her darboğazdan çıkarmayı bilmiş bir aydın hareketidir.Bu hareket 1912’den beri Türkmerkezli siyasetin örneklerini büyük bir fedakarlıkla hayata geçirmektedir.

Milliyetçilik,birinci dünya harbinden yaralı bereli çıkan Türk Milletini Cumhuriyet rejimiyle buluşturmuş,devletin girdiği her muharebede iktidar olmasa da devletlu olmanın sorumluluğunu yerine getirmiştir.

Kurtuluş Savaşı’nın dünyaya armağan ettiği milliyetçilik modeli “Mazlum millet milliyetçiliğidir!

Bağımsızlıkçı,köklerine saygılı,gelenekçi ve aydın bir milliyetçi hareket!

Türkiye’de milliyetçilik Atatürk’ten sonra MHP ile siyaset meydanına girmiştir.Milliyetçilik,MHP ile doktriner bir kimlik kazanarak kitabı da ilmi de sanatı ve estetiği de terkesine alarak yürüyen bir harekete evrilmiştir.

MHP’nin Türk siyaset sistemi içinde katettiği yol aslında milliyetçiliğin başarısının tescilidir.Bir fikrin galebe çalması,o fikrin kurumsal gücünü devreye sokan iradeyle mümkündür.MHP bu iradeyi hayata geçirme konusunda oldukça kararlıdır.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin attığı her adım Türk Milletinin adının,sanının yaşatılması amacına yöneliktir.

Bu yol kutlu bir yoldur.

Bu yolda pek çok fikir adamı,devlet adamı,dava adamı yetişmiştir;kitapları ve görüşleriyle katkı yapmışlardır.

Her kim ki Türkün adını sanını yaşatmaya çalışmış ; her kim ki eserleriyle Türk kültürüne hizmet etmiş ; her kim ki Türk diline,Türk ruhuna,Türk kültürüne katkı sağlamış ; Türk Milliyetçileri nezdinde kıymetlidir.

Türk Milliyetçiliği öncelikle bir fikirdir.

Siyasi aksiyon bu fikrin açılımıdır.

Türkiye’de fikir dünyasını en çok besleyen gelişmeler altmış sonrasına tesadüf eder.MHP,bu dönemde aldığı gençlik rüzgarıyla kitlelerle buluşmuştur.Üniversite koridorlarından fabrikalara,köy meydanlarına kadar ulaşan “Türklüğün sesi “ MHP’nin sadece dinamik hamleleriyle değil fikri seviyesiyle de açıklanabilir.

Bir fikir belli bir coğrafyaya hitap etse de ortaya çıktığı andan itibaren dünyevi iddia taşır.İdeolojiler sadece kelime anlamı açısından değil beşeri karakterleri itibariyle de dünya görüşüdürler.Türk Milliyetçiliğinin tarihi top yekün sırtlamış olması onun manevi yönünü güçlü kılmaktadır.

İslam olunmadan önceki kozmik-vahdet şuurunu,nübüvvet idrakiyle besleyen Türk Milleti, çıkardığı büyük tefekkür adamları vasıtasıyla fikir dünyasına da mührünü vurmuştur.

Bu mühür,milletler mücedelesinin modern evresinde ortaya imanlı,akılcı,şuurlu,vicdanlı bir milliyetçi hareket çıkarmıştır.

MHP, işte bu vicdanın kurumlaşmış halidir.