Ankara
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sağlıklı hayat tarzının benimsendiği, herkesin sağlık hakkının korunduğu bir Türkiye'yi hedeflediklerini söyledi. Sağlığın sadece bu alanda görevli profesyonellerin sorumluluğunda olmadığını vurgulayan Koca, "Biz sağlığı bir öncelik olarak, toplum hayatına etkili olan tüm yapı ve sektörlerin gündemine sokmalıyız. Çok sektörlü bir sağlık bilinci geliştirmeliyiz." dedi.
Sağlıklı yaşam için iki önemli tedbir bulunduğunu ifade eden Koca, bunlardan ilkinin hareketli bir yaşam sürmek, diğerinin ise sağlıklı beslenme olduğunu kaydetti.
Bakanlık tarafından, ulusal stratejik planlar doğrultusunda, 2010'dan itibaren "Türkiye Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Programı"nın uygulanmaya başlandığını hatırlatan Koca, program çerçevesinde, başta çocukların gelişiminin izlenmesi ve şişmanlığın önlenmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini aktardı.
Sağlık Bakanı Koca, okullardaki beslenme sağlığına da önem verdiklerini vurgulayarak, bu kapsamda kantinlerde katkı maddesi şüpheli gıdaların satışının engellendiğini, gıda sektörü ile imzalanan protokolle okullarda satılması uygun olan gıdalara logo uygulamasını başlattıklarını söyledi.
"Hedef günlük tuz tüketimini 5 grama düşürmek"
Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu ve Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu ile imzalanan protokol sayesinde de her yıl besinlerdeki tuz kullanımının yüzde 4, şeker kullanımının ise yüzde 5 azaltılacağını belirtti.
Bu çalışmanın gönüllülük esasına dayalı olduğunu ifade eden Koca, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yeni dönemdeki hedefimiz günlük tuz tüketimini 5 grama düşürmek. Birtakım gıdalarla ilgili de ekmekte tuz oranını yüzde 25, pastırmada yüzde 64, zeytinde yüzde 50 oranında azaltmış olduk. Her geçen gün ambalajlı gıdalarda da benzer şekilde yaparak pratikte daha çok gönüllülük esasına göre meslek örgütleriyle bir araya gelen bir yaklaşım içinde olduk. Bunun özellikle, sahada ciddi bir karşılığının olduğunu ve bu anlamda yoğun bir gayret ve çabanın içinde olunduğunu görüyoruz. Önümüzdeki aylar, bu oranların nereye düştüğünü görmüş olacağız. Doğrusu zorunlu, zoraki, cebri düşürme yöntemlerine geçmek istemiyoruz. Ben bundan da sonuç alacağımıza inanıyorum."
Tuz oranı gibi şeker oranının da düşürülmesinin özellikle obezite açısından gerekli olduğuna işaret eden Koca, ambalajlı gıda ve içeceklerde nişasta bazlı şeker yerine doğal şeker kullanımının teşvik edilmesi gerektiğini belirtti.
"Doğal yemek alışkanlıklarına geçiş yapılmalı"
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, beslenme okuryazarlığının okullardan başlaması ve bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı ile iş birliklerinin artırılması gerektiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Her geçen gün kantin kültürünün de biraz devre dışı kalarak doğal yemek alışkanlıklarının kazandırıldığı bir döneme geçiş yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Bununla ilgili en büyük sorunlardan birisi, hareketsiz bir toplum olmamızdan kaynaklanıyor. Kalorisi yüksek olan gıdaları tüketiyor olmamız ve obezitenin de en yüksek sebeplerinden birinin bu olduğunu biliyoruz.
10 bin adımın atılmasının mutlak gerekliliğini hatırlatıyoruz. Bu konuda geride olduğumuzu söyleyebilirim. Özellikle kalorisi yüksek olan yağ, şeker gibi, her geçen gün bu oranların da aşağıya çekildiği bir beslenme okuryazarlığı devrede olmuş olacak."