2024-YKS sonuçlarının açıklanmasının ardından üniversite tercih dönemi de başladı. Adaylar geleceklerini belirleyecek karar öncesi ciddi bir telaş içerisinde. Öte yandan Türkiye'deki özel eğitim maliyetlerinin artması ve iş bulma umutlarının azalması, birçok öğrenciyi yurtdışında eğitim arayışına yöneltiyor. Ancak bu süreçte karşılaşılan bazı tehlikeler var. ‘Müşteri' kazanmak için pembe tablolar çizen bazı eğitim danışmanlık organizasyonları, öğrenciler için dikkat edilmesi gereken önemli bir tuzak.
Yurtdışındaki eğitim ve yaşam olanaklarını abartarak pembe tablolar çizen kimi kuruluşlar, özellikle sosyal medya üzerinden öğrencileri ikna etmeye çalışıyor.
Yurtdışında eğitim ya da çalışma olanaklarını araştıran insanlar “Norveç'te akıl almaz iş açığı var”, “Almanya çalışacak işçi bulamıyor” gibi başlık ve haberler ile karşılaşıyor.
Oysa resmi verilere ve kaynaklara baktığımızda gerçek çok çok farklı Alman Federal İstatistik Kurumu'nun verdiği bilgilere göre Almanya'da işsizlik oranı %6 civarında ve bu oran 2021 Mayıs ayından beri yükseliyor. Norveç ise AB'deki en olumlu görünüme sahip ülkelerden birisi ancak orada da çalışacak insan bulunuyor ayrıca %3.5 oranında bir işsizlik var. Yaklaşık 5.5 milyon nüfusa sahip olan Norveç işsizliği tamamen ortadan kaldırmış olsa bile Norveç özel bir eğitimi ya da hazırlığı bulunmayanlar için kolayca iş bulunan bir ülke değil.
DOĞRU BİLGİYE ULAŞMANIN YOLLARI
Sağlıklı bilgi sunan uzman kuruluşları belirlemek için bazı basit adımlar izlenebilir:
1. Sosyal Medya Kontrolü:
Sosyal medyada görülen isimlerin gerçek bir şirket olup olmadığını, o işi bizzat kendisinin yapıp yapmadığını kontrol edin. Zira bazı sosyal medya hesapları çeşitli şirketlerle anlaşarak onların hizmetlerini satmaya çalışıyor. Komisyon karşılığı yaptığı bu işten para kazanabilmek için de yanlış ve yanıltıcı bilgi vermekten kaçınmıyor.
2. Şirketin Uzmanlık Alanı:
Gerçek bir şirket olsa bile, o şirketin bir eğitim danışmanlık şirketi olduğundan emin olun. Aynı anda öğrenci danışmanlığı, yatırım danışmanlığı, emlak danışmanlığı gibi hizmetler sunduğunu iddia eden şirketler belirli bir alanda uzmanlaşmadığı için genellikle güvenilir değildir.
3. YÖK Denklik Sorgulama: Yeterince bilinmeyen bir ülke ve üniversite ile ilgili araştırmanızı kapsamlı yapın hiç olmayan bir üniversiteye veya üniversite yerine başka bir yere sizi kaydedebilirler. Seçeceğiniz üniversitenin Türkiye'de denkliği olup olmaması ise en önemli meselelerden birisi. Bunu https://denklik.yok.gov.tr/ adresinden ilgili kurumun Türkiye'de denkliği olup olmadığını sorgulabilirsiniz.
“EĞİTİM DANIŞMALIĞI TÜCCARLIK DEĞİLDİR”
Finlandiya'da eğitmen eğitimleri üzerine akademik çalışmalarını sürdüren Aytuna Yamaç, sektördeki durumu şu sözlerle ifade ediyor:
“Muazzam bir bilgi kirliliği var. Ve biz bir öğrencinin ya da bir eğitim kurumunun yol haritasını oluşturmadan önce, bu bilgi kirliliğini temizlemek zorundayız. Örneğin geçtiğimiz günlerde Türkiye'de bir televizyon kanalında eğitim danışmanı olarak demeç veren bir kurumun sözcüsü, Finlandiya'da üniversitelerde ilk yıldan itibaren çok kolayca %40-50 ila %100 arasında burs alınabildiğini iddia ettiği bir programa denk geldim.
En hafif tabirle bu şekere bulanmış bir bilgi. Öğrencilerin akademik başarılarına göre ikinci yıldan başlayarak başvurabildikleri, önemli kıstasları olan ve yalnızca uygun şartları sağlayan çok az sayıda öğrencinin yararlanabildiği çeşitli burslar var. Ancak bunu öyle bir pazarlıyorlar ki sanki Finlandiya burs dağıtıyormuş da almayana şaşırılmalıymış gibi. İnsanların geleceği ve hayatlarıyla ilgili danışmanlık yaptığını iddia eden kuruluşların, kısa dönem kârından önce üstlendikleri sorumluluğu gözetmeleri gerekir.”
Bir öğrencinin bu beklentiyle bize gelmesi ve bizim doğru bilgiyi vermemiz ticari açıdan belki doğru bir yöntem olmayabilir. Öğrencilerin morali bozulabilir, eğitim almaktan vazgeçebilir. Ama biz eğitimciyiz ve eğitim danışmanlığı da bir pazarlama faaliyeti değildir.”
“HAYATINIZIN GİDİŞATINI BELİRLEYECEK ÖNEMDE”
Eğitim danışmanlarının öğrencilere doğru bilgiyi vermek ve karşılaşacakları ortam ve şartlar için onları hazırlamak zorunda olduğunu ifade eden Yamaç sözlerini şöyle sürdürdü:
“Elbette eğitim danışmanlığı, insanların emekleri karşılığında gelir elde ettikleri bir faaliyettir. Ancak öğretmenlik de öyledir; öğretmenler de maaş alıyorlar. Nasıl ki öğretmenler 'Ben maaşıma bakarım, çocukların geleceği benim sorunum değil' diyemiyorsa, eğitim danışmanlarının da sadece satış yapmak dışında kaygıları olmalıdır. Ayrıca bir eğitim danışmanı, öğrencinin durumu ve ihtiyaçlarıyla ilgili doğru değerlendirmeler yapabilecek deneyim ve eğitime sahip olmalıdır. Bunun için bir pedagoji altyapısı olmalıdır.
Her öğrenci bireysel olarak ele alınmalı ve kişisel hedefleri doğrultusunda yönlendirilmelidir. Çağrı merkezi gibi standart ve hazır seçenekleri tekrarlayan bir eğitim danışmanı olamaz. Eğitim danışmanlığı, standart cevaplar değil, öğrencinin psikolojik, fiziki, sosyo-ekonomik durumu ile yetenek ve isteklerine göre bireysel çözümler üretmeyi gerektiren özel bir uzmanlık alanıdır.
Özetle doğru bilgiye ulaşmak ve güvenilir danışmanlık hizmetlerinden yararlanmak sadece yurtdışı eğitimde başarılı olmanın anahtarı değil hayatınızın tüm gidişatını belirleyebilecek önemdedir.”