Türkgün Ekonomi Bakan Şimşek'ten Dünya Bankası açıklaması

Bakan Şimşek'ten Dünya Bankası açıklaması

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Dünya Bankasından deprem bölgesi için sağlanan 1 milyar dolar değerindeki finansmanı değerlendirerek, "Hem uluslararası çevrelerin hem de kendi kaynaklarımızın verdiği destek ve imkanlarla bölgenin eski günlerine hızla dönmesi için var gücümüzle çalışmaya, seferber olmaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.

KAYNAK: AA

Hazine ve Maliye Bakanlığından edinilen bilgilere göre, Dünya Bankasından "Türkiye Deprem Sonrası İyileşme ve Yeniden İmar Projesi" kapsamında sağlanacak 1 milyar dolar karşılığı 910,5 milyon avro tutarındaki kredinin kullanılmasına ilişkin anlaşma bugün itibarıyla imzalandı.

Kredinin 296,5 milyon dolarlık kısmı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 252,2 milyon dolarlık kısmı Sağlık Bakanlığı ve 388,3 milyon dolarlık kısmı İller Bankası (İLBANK) projelerinde kullanılacak.

Kredi, Sağlık Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığına tahsisli, İLBANK'a ise deprem sonrası çıkarılan kanunla karşılıksız tahsisle sağlanacak. Kredi, 5 yılı geri ödemesiz toplam 18 yıl vadeli olup, faiz oranı Euribor+74 bp olarak belirlendi.

"DESTEK SON DERECE ÖNEMLİ"

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek de AA muhabirine konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Asrın felaketinin yaşandığı bu dönemde Dünya Bankasının deprem bölgesinin yeniden imarı için verdiği destek son derece önemli. Hem uluslararası çevrelerin hem de kendi kaynaklarımızın verdiği destek ve imkanlarla bölgenin eski günlerine hızla dönmesi için var gücümüzle çalışmaya, seferber olmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Çevre Okyanuslarda büyük tehlike! Araştırma kirliliği ortaya çıkardı

Okyanuslarda büyük tehlike! Araştırma kirliliği ortaya çıkardı

Yeni bir araştırma, mikroplastik kirliliğinin yalnızca yüzeyde değil, Mariana Çukuru gibi en derin bölgeler dahil olmak üzere okyanusun tüm katmanlarına yayıldığını ortaya koydu.

KAYNAK: Indepented

Dört kıtadan bilim insanlarının katıldığı bir araştırmada, 2014 ile 2024 yılları arasında okyanuslardaki 1885 farklı noktadan örnekler toplandı.

Bulgular, mikroplastiklerin yalnızca yüzeyde değil, okyanusun tüm derinliklerine kadar indiğini gösteriyor.

En derin noktada bile binlerce plastik parça

Bilim insanları, Pasifik Okyanusu’ndaki Mariana Çukuru’nda, yaklaşık 6700 metre derinlikte, her metreküpte 13 bin 500 mikroplastik parçacığı tespit etti. Bu, şimdiye kadar belgelenmiş en derin mikroplastik kirliliği olarak kayıtlara geçti.

Mikroplastikler su sütununda asılı kalıyor

Japonya Deniz-Yer Bilimleri ve Teknolojisi Ajansı’ndan araştırmacı Shiye Zhao, küçük boyutları nedeniyle mikroplastiklerin su sütununda uzun süre asılı kaldığını ve bu nedenle deniz canlıları için daha büyük risk oluşturduğunu belirtti.

Daha büyük plastik parçaları dibe çökerken, mikroplastikler okyanus canlılarıyla daha sık temas ediyor.

Karbon döngüsüne de karıştılar

Araştırmaya göre, mikroplastikler sadece bir kirlilik unsuru değil, aynı zamanda okyanusun doğal karbon döngüsüne de dahil oluyor. Bu da onların atmosferle okyanus arasındaki dengeyi etkileyebileceğini ortaya koyuyor.

Kalıcı hale geliyorlar

Hakemli bilim dergisi Nature’da yayımlanan çalışmada şu ifadelere yer verildi:

“Okyanustaki mikroplastikler çoğunlukla geri alınamaz ve zamanla kalıcı hale gelir.”

2020’de yapılan bir başka araştırma da, Atlantik Okyanusu’nda tahmin edilenden 10 kat fazla plastik kirliliği olduğunu ortaya koymuştu.

İnsan sağlığı için de tehdit

Mikroplastikler yalnızca çevresel bir sorun değil; giderek artan bir halk sağlığı tehdidi. Çin’deki Zhejiang Tarım ve Ormancılık Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırmada, mikroplastiklerin insan organlarında saptandığı ve rahim ağzı kanseri ile lezyonlar gibi sağlık sorunlarıyla bağlantılı olabileceği belirtilmişti.

Araştırmacılar, farklı plastik türlerinin çeşitli insan dokularında bulunduğunu ve bu durumun sağlık açısından kaygı verici olduğunu vurguladı. Ancak net bir neden-sonuç ilişkisi kurulabilmesi için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğu ifade edildi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *