Türkgün Ekonomi Sermaye piyasalarında yılın ilk çeyreğinde dikkat çeken yükseliş

Sermaye piyasalarında yılın ilk çeyreğinde dikkat çeken yükseliş

Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK), 2025'in ilk çeyreğinde hem yatırımcı sayısında hem de menkul kıymet portföy değerlerinde artış yaşandığını açıkladı. Halka arzlar, yeni yatırımcılar ve portföy büyüklükleriyle dikkat çeken döneme ilişkin detaylar belli oldu.

MUHABİR: Eylül Şahin

Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK), 2025 yılına dair ilk çeyrek verilerini içeren "1. Çeyrek Sonu İtibarıyla Sermaye Piyasaları 2025 Panoraması" başlıklı bir video ile kamuoyuyla paylaştı. MKK’nın sosyal medya hesaplarından yayımlanan verilere göre, Türkiye sermaye piyasaları yeni yılın ilk üç ayında hareketli bir dönem geçirdi.

31 Ocak itibarıyla 20,70 trilyon TL seviyesinde bulunan toplam menkul kıymet değeri, 31 Mart itibarıyla 20,87 trilyon TL’ye çıkarak artış kaydetti. Aynı süre zarfında, toplam yatırımcı sayısı 36,21 milyondan 36,42 milyona yükseldi. Bu yatırımcılar arasında aktif yatırım yapan yani bakiyeli yatırımcı sayısı ise 10,52 milyon olarak açıklandı.

Yılın ilk çeyreğinde, 326 bin 723 kişi sermaye piyasalarına adım atarak MKK sicil numarası aldı. Yeni yatırımcıların büyük çoğunluğu 21-40 yaş aralığındaki bireysel erkeklerden (86 bin 25) oluşurken, aynı yaş grubundaki kadın yatırımcı sayısı da dikkat çekici bir şekilde 66 bin 3 olarak kaydedildi.

Toplam hesap sayısında da dikkat çeken bir artış yaşandı. Ocak sonunda 82,35 milyon olan toplam hesap sayısı, mart sonunda 86,91 milyona ulaştı. Bakiyeli hesap sayısı ise 15,01 milyon seviyesinde gerçekleşti.

Bu dönemde sermaye piyasalarında 12 şirket halka arz sürecini tamamladı ve toplamda 28,55 milyar TL kaynak toplandı. Halka arzlara olan yoğun ilgi ise 3 milyon 89 bin 949 katılımcı sayısıyla gözler önüne serildi.

Fon ve Tahvil Cephesi:

Pay senetlerine ait portföy değeri 13,75 trilyon TL’ye ulaşırken, bu kalemde yatırımcı sayısı 6,66 milyon oldu. Yatırım fonlarında ise yatırımcı sayısı 5,54 milyona gerilerken, fonların toplam portföy değeri 5 trilyon TL olarak belirlendi.

Devlet İç Borçlanma Araçları (DİBS) cephesinde ise bireysel ve kurumsal toplamda 21 bin 336 yatırımcı bulunurken, bu yatırımcıların portföy büyüklüğü 1,56 trilyon TL seviyesine ulaştı.

Kitle fonlaması ve borçlanma araçlarında da yükseliş var:

Kitle fonlaması sistemine dahil olan yatırımcı sayısı yılın ilk çeyreği sonunda 43 bin 996’ya yükseldi. Aynı dönemde, toplam 253 şirket tarafından ihraç edilen borçlanma araçlarının nominal değeri 229,4 milyar TL’yi aştı. Bu şirketlerin 77’si reel sektörden, 176’sı ise diğer ihraççılardan oluştu.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Siyaset 660 sayılı KHK'da değişiklik içeren teklif TBMM'de

660 sayılı KHK'da değişiklik içeren teklif TBMM'de

TBMM Genel Kurulu, bazı kanun ve KHK değişiklikleri üzerine görüşmelerini tamamladı.

KAYNAK: AA

TBMM Genel Kurulunda, Bazı Kanunlarda ve 660 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede (KHK) Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümünün tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

Teklifin birinci bölümü üzerinde Yeni Yol Partisi adına söz alan Ankara Milletvekili Mesut Doğan, AK Parti iktidarları dönemini eleştirdi.

AK Parti iktidarları döneminde 28 trilyon faiz ödendiğini ileri süren Doğan, "Ne demek bu? Türkiye'de 26 milyon ailenin, hanenin olduğunu kabul ettiğimizde her aile başına sadece millet olarak 1 milyon 100 bin lira faiz ödedik ve bu kadar dehşet bir faizin ödendiği ülkede insanlarımız karnını doyuramayacak bir hale geldikleri gibi yarına dair ciddi manada endişeler taşıyorlar." değerlendirmesini yaptı.

İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz ise teklifi, "Anayasaya aykırılık torbası" olarak niteledi. Uz, "Teklifin içinde yüksek yargı kararlarının hiçe sayıldığı demokratik süreçlerin baypas edildiği, denetimin ortadan kaldırıldığı çeşitli düzenlemeler var." diye konuştu.

Teklifte, Diyanet İşleri Başkanlığının yurt dışı temsilcilikleriyle ilgili düzenlemenin yer aldığını aktaran Uz, "102 ülkede temsilciliği olan lakin liyakat ve denetimden ve verimlilikten söz edemediğimiz bir yapıyla yine karşı karşıyayız. Diyanetin önemli gelirlerinden biri olan özellikle Diyanet Vakfının da Sayıştay denetiminin dışına çıkarılması aklımıza başka başka soru işaretleri getirmektedir." ifadesini kullandı.

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Diyanet İşleri Başkanlığıyla ilgili teklifte yer alan düzenlemelere değinerek, teklifle Din İşleri Yüksek Kuruluna resmi kurumların talebi üzerine dini yayınları incelemek ve mütalaa vermek, namaz vakitleri ile dini gün ve geceleri tespit ve ilan etmek, Kur'an-ı Kerim meallerini incelemek ya da incelettirmek görevlerinin verildiğini anımsattı.

Diyanet İşleri Başkanlığında görev yapanlara ilişkin düzenlemelere de değinen Kalaycı, şunları kaydetti:

"Başkanlık müşaviri, Başkanlık müftüsü ve Başkanlık vaizi ünvanındaki personelin merkez veya taşra teşkilatında çalıştırılabilmesi ayrıca yurt dışı teşkilatın müşavirlik ve ataşeliklerden oluşacağı ve yurt dışında mahallinden sözleşmeli personel olarak çalışanlara ödenecek ücret düzenlenmektedir. Bunlarla birlikte, Diyanet İşleri Başkanlığında önemli görevleri ifa eden vaizlere eş değer kadroların ek ödeme oranlarının verilmesi, yine din hizmetleri sınıfında çalışan murakıpların statü ve özlük haklarının eş değer kadrolar dikkate alınarak belirlenmesi görüşündeyiz. Ayrıca, kadrolularla aynı işi yapmalarına rağmen birçok haktan yararlanamayan vekil imamlar ve fahri öğreticilerin kadroya alınması, camilerdeki ve kurslardaki ihtiyaç gözetilerek alımlarda kontenjanının artırılması gerekli görülmektedir"

DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, Diyanet İşleri Başkanlığının bütçesinin birçok bakanlığın bütçesinden fazla olduğunu söyledi. Ayan,"İşte, tam da Galeano'nun dediği gibi mutlu azınlığın doyması için yığınların açlıktan ölmesi gerek demek. Ülkenin en büyük bütçelerinden birine sahip Diyanetin yoksullara verdiği vaazlar bu tabloyu zaten gözler önüne seriyor." eleştirisinde bulundu.

CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, söz konusu teklifle, hac ve umre faaliyetleriyle ilgili olarak Diyanet Vakfınca açılacak hac ve umre hesabına ödemelerin yapılacağını ancak bu ödemelerin ve hesapların denetlenmesiyle ilgili yetkinin Cumhurbaşkanınca yetkilendirilmiş denetim elemanlarına bırakıldığına dair bir hükmün olduğunu söyledi. Arı, "Türkiye'deki hac ve umre faaliyetiyle ilgili Diyanet Vakfınca yapılacak hizmetler, Sayıştay'ın denetiminden uzaklaştırılmış durumda." diye konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Anayasa Mahkemesi'nin rektör atamalarına ilişkin iptal kararını hatırlattı. Teklifte bu duruma ilişkin düzenlemelerin yer aldığını anımsatan Emir, "Beklemiş 70'e yakın rektör atamış son gün bize getiriyor 'Alelacele geçirin bunu' diyor bunun adı şantaj." sözlerini sarf etti.

AK Parti İstanbul Milletvekili Oğuz Üçüncü ise teklifin ilk 9 maddesinin Diyanet İşleri Başkanlığı ile ilgili düzenlemeleri içerdiğini söyledi.

Teklifin 7. maddesine işaret eden Üçüncü, söz konusu madde ile yurt dışında görev yapacak din görevlilerinin özlük haklarının iyileştirileceğini vurguladı. Üçüncü,"Söz konusu maddede öngörmüş olduğumuz iyileştirmeyle hem istihdamı kolaylaştıracağız, aynı zamanda insanlarımızın ana vatanıyla bağını inşallah daha da pekiştireceğiz." dedi.

Konuşmaların ardından teklifin birinci bölümünün tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, daha sonra birleşime ara verdi.

Aranın ardından komisyonun yerini almaması üzerine Kurtulmuş, birleşimi saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *