İbn-i Sina'nın her derde şifa olan önerilerinden biri olan hünnap binbir derde deva oluyor. Bu meyve, antioksidan açısından oldukça zengin bir içeriğe sahip. Bu sayede hünnapın içeriğinde yer alan antioksidanlar, serbest radikallerle mücadele eder. Böylece hünnap tüketimi, vücuttaki hücre hasarının azalmasını sağlayabilir.
Ayrıca hünnapın içeriğinde yer alan C vitamininin de antioksidan özelliği bulunur. Antioksidan özelliği sayesinde yaşlanma belirtilerinin azalmasında etkili olur.
C vitamini açısından iyi bir kaynak olduğu için bağışıklık sistemini destekler, hastalıklara ve enfeksiyonlara karşı korumaya destek olabilir.
SİNDİRİM SİSTEMİNİ DÜZENLER
Hünnapın zengin lif içeriğine sahip bir meyvedir. Bu içeriği sayesinde sindirim sisteminin düzenlenmesine destek olur.
Sindirim sağlığını iyileştirir, şişkinlik ve kabızlık sorununa karşı iyi gelir.
KALP SAĞLIĞINA FAYDALI
Hünnapın içeriğinde yer alan potasyum kalp sağlığına faydalıdır. İçeriğindeki lif sayesinde kolesterol seviyesini kontrol eder. Böylece kalp ve damar sağlığını destekler.
Potasyumun yanı sıra magnezyum ve demir gibi mineraller sayesinde de kalp sağlığı için faydalı bir meyvedir. Ayrıca kas işlevlerinin düzenlenmesinde rol oynar.
KANSER İHTİMALİNİ DÜŞÜREBİLİR
Hünnapın bulundurduğu bileşenlerden bazıları, kanser ihtimalinin azalmasına etkili olabilir. Ayrıca bağışıklığı artırdığı için kanser hücrelerinin büyümesinin önüne geçebilir. Ayrıca C vitamini sayesinde kansere karşı koruma sağlayabilir.
UYKU KALİTESİNDE ETKİLİ
Antioksidanlar ve organik bileşenler sayesinde vücudun rahatlamasını sağlar. Vücudun rahatlamasında rol oynar ve uyku kalitesini artırır.
Hünnap tüketmek; beyin fonksiyonlarının gelişmesinde etkili olur. Stresi azaltarak zihnin sakinleşmesini sağlar.
HÜNNAP MEYVESİ NASIL TÜKETİLİR?
Hünnap isimli meyve küçük boyutlarda, tatlı ve ekşimsi aromalara sahiptir. Kurutulmuş, taze, çay ve reçel biçimlerinde tüketilebilir. Ayrıca yemek ve tatlılarda da aroma vermesi için hünnap kullanılabilir.
DOĞAL ANTİBİYOTİK
İbn-i Sina'nın önerisi olan antibiyotik etkisi gösteren diğer besin ise sarımsak. Doğal antioksidan olarak bilinen sarımsak, İbn-i Sina'nın önerdiği besinler arasında yerini alır.
Sarımsak; A, B1 ve C vitaminleri bakımından iyi bir kaynaktır. Antiviral özellikleri bulunur bu sayede bağışıklık sisteminin güçlenmesinde rol oynar.
İçeriğinde yer alan allicin isimli bileşik sayesinde kanda bulunan bazı antioksidanların seviyesini artırır. Böylece vücudu, serbest radikallere karşı koruyabilir.
Doğal antibiyotik etkisi sayesinde bağırsak florasını korunmasında etkili olur.
Antibiyotik etkisi gösteren diğer besinler ise şöyle;
LAHANA
Lahana, antioksidan açısından zengin içeriğe sahiptir. Böylece serbest radikallerle mücadele eder ve kansere karşı kalkan görevi üstlenir.
Diyabet, obezite ve karaciğer hastalıklarına karşı faydalıdır.
SOĞAN
Soğan antioksidan bakımından iyi bir içeriğe sahiptir.
Bağışıklık sisteminin güçlenmesinde rol oynar. Antioksidan içeriği sayesinde kansere yakalanma ihtimalini azaltmaya destek olur.
BAL
Balın antibiyotik, antioksidan ve antibakteriyel özellikleri bulunur, enfeksiyonlarla mücadele eder. İçeriğinde yer alan antioksidan sayesinde iltihaba karşı koruma sağlar. İltihap ise kanser gibi pek çok hastalığa yol açabilir.
Antienflamatuar ve antibakteriyel özellikleri sayesinde öksürük problemine karşı iyi gelir.
Balın içeriğinde yer alan antioksidanlar, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde rol oynar.
ZERDEÇAL
Zerdeçalın antibiyotik özelliği bulunur. Antioksidan bakımından iyi bir besindir bu sayede karaciğerin toksinlerden korunmasında rol oynayabilir.
Ayrıca antibakteriyel, antienflamatuar ve antimikrobiyal özellikleri bulunur.
Alzheimer, kanser ve kalp hastalıklarına karşı faydası bulunur.
UYARI: Hassasiyeti ve alerjisi olan kişilerin tüketmeden önce mutlaka bir doktora danışması tavsiye edilir.