Türkgün Galeriler Gündem Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş

Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş

Türk siyasi tarihinin önemli isimlerinden Türkeş, vefatının 26. yılında anılıyor. 25 Kasım 1917’de Lefkoşa’da doğan Türkeş, ailesiyle birlikte 1933 yılında geldiği İstanbul’da Kuleli Askeri Lisesini asteğmen olarak bitirerek Harbiye'ye girer.

Türk siyasi tarihinin önemli isimlerinden Türkeş, vefatının 26. yılında anılıyor. 25 Kasım 1917’de Lefkoşa’da doğan Türkeş, ailesiyle birlikte 1933 yılında geldiği İstanbul’da Kuleli Askeri Lisesini asteğmen olarak bitirerek Harbiye'ye girer.

MUHABİR: Beybin Usanmaz
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 1
1938'de Harbiye'yi bitirerek görevine başlayan Türkeş, 1944'te üsteğmen rütbesindeyken Nihal Atsız ve Nejdet Sançar ile "Irkçılık-Turancılık" davasından yargılanarak 9 ay 10 gün hapse mahkum olur.
1 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 2
Hapis cezasının ardından görevine dönen Türkeş, 1959'da Almanya'da Atom ve Nükleer Okulunu bitirerek kurmay albay olarak mezun olur.
2 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 3
27 Mayıs 1960'ta Milli Birlik Komitesi'nin ülke yönetimine el koyduğunu açıklayan bildiriyi radyodan okuyan Türkeş, ihtilal hükümetinde Başbakanlık müsteşarlığı görevini üstlense de Milli Birlik Komitesi üyeleri arasında ortaya çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle tasfiye edilerek yurtdışına sürgün olarak gönderilir.
3 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 4
2 yıl Hindistan sürgününün ardından yurda dönen Türkeş, 1965'te Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisine (CKMP) katılır ve partinin büyük kurultayında genel başkanlığa seçilir.
4 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 5
Daha sonra CKMP'nin adı Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) olarak değiştirilir ve Alparslan Türkeş, genel başkanlık görevini 1969-1997 yılları arasına kadar sürdürür.
5 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 6
12 Eylül 1980'de gerçekleşen askeri darbeden 3 gün sonra teslim olan Türkeş, 4,5 yıl hapis yatar.
6 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 7
Türkeş, siyaset yapma yasağının kalkmasının ardından 1992'de yapılan MÇP'nin 4. Olağanüstü Kurultayında partinin adını MHP, amblemini ise üç hilal olarak değiştirdi.
7 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 8
Alparslan Türkeş, 4 Nisan 1997'de geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Milli Birlik Komitesi üyesi, Başbakanlık Müsteşarı Albay Alparslan Türkeş'in 27 Mayıs 1960'ta çekilmiş bir fotoğrafı.
8 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 9
27 Mayıs darbesi 27 Mayıs 1960'da, Milli Birlik Komitesi'nin ülke yönetimine el koyduğunu açıklayan bildiriyi radyodan okuyan Türkeş, ihtilal hükümetinde Başbakanlık Müsteşarlığı görevini üstlendi. Türkeş, bu vazifesi sırasında Devlet Planlama Teşkilatı, Devlet İstatistik Enstitüsü ve Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü gibi kurum ve kuruluşları kurdu. Milli Birlik Komitesi'nde ortaya çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle, 13 Kasım 1960'da, Türkeş ve "ondörtler" olarak bilinen arkadaşları, emekliye sevk edilerek tasfiye edildi ve zorla evlerinden alınıp yurt dışında görevlendirilmek suretiyle sürgün edildi. Türkeş, Türkiye'nin Hindistan Büyükelçiliği müşaviri sıfatıyla sürgüne gönderildi.
9 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 10
1963 yılında yurda dönen Türkeş, dava arkadaşlarıyla kadro oluşturup partileşmek amacıyla "Huzur ve Yükseliş Derneği"ni kurdu. Kısa bir süre sonra Talat Aydemir'in giriştiği darbe teşebbüsüne karıştığı iddiasıyla tutuklanan ve Mamak Askeri Cezaevinde 4 ay hücre hapsinde yatan Türkeş, yargılandı ve beraat etti.
10 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 11
CKMP Genel Başkanlığı'na seçildi Türkeş, 1965'de Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisine (CKMP) katıldı ve partinin Büyük Kurultay'ında Genel Başkanlığa seçildi. Türkeş, aynı yıl yapılan genel seçimlerde de Ankara milletvekili oldu. CKMP'nin adı 1969'da, Milliyetçi Hareket Partisi, amblemi de üç hilal olarak değiştirilirken, Türkeş o yıl yapılan genel seçimlerde Adana milletvekili seçildi. Türkeş, ilki 31 Mart 1975 -13 Haziran 1977 yılları, ikincisi de 1 Ağustos - 31 Aralık 1977 tarihlerinde, Süleyman Demirel başkanlığında kurulan koalisyon hükümetlerinde MHP Genel Başkanı olarak, Başbakan Yardımcılığı ve Devlet Bakanlığı yaptı. Türkiye'de 1968 yılından itibaren Marksist ve komünist gençlik hareketlerinin üniversitelerde yer almaya başlaması ile Türkeş, toplanan çok az sayıdaki gence verdiği seminerlerle Türk toplumculuğu ve milliyetçiliğini anlattı. Kısa zamanda çoğalan ve örgütlenen gençler, "Dokuz Işık" etrafında toplandı.
11 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 12
12 Eylül askeri darbesi 12 Eylül 1980'de gerçekleşen askeri darbeden 3 gün sonra teslim olan Türkeş, önce Uzunada'da daha sonra da Ankara Askeri Dil Okulu'nda ve hastalandığı dönemde de Mevki Hastanesinde 4,5 yıl hapis yattı. Bu süreçte Türkeş ve 218 ülkücünün idamı istendi. Türkeş, 9 Nisan 1985'de tahliye oldu ve beraat etti.
12 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 13
Türkeş, 1987'de siyaset yapma yasağının kalkmasının ardından Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) olağanüstü kongresinde partinin Genel Başkanı oldu. Türkeş, 1991 yılındaki genel seçimlerde MÇP'nin, Refah Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisi ile yaptığı seçim ittifakı neticesinde Yozgat milletvekili seçildi. 1992'de 12 Eylül'ün kapattığı partilerin tekrar açılabilmesine ilişkin değişikliğin ardından MHP'nin son kurultay delegeleri, MHP'nin isim ve amblemini MÇP'nin kullanabilmesine karar verdi.
13 / 14
Ülkücü Hareketin lideri: Alparslan Türkeş 14
Bu çerçevede, 1992'de yapılan MÇP'nin 4. Olağanüstü Kurultayı'nda partinin adı MHP, amblemi üç hilal olarak değiştirildi, genel başkanlığa tekrar Alparslan Türkeş seçildi. Türkeş, 4 Nisan 1997'de geçirdiği kalp krizi sonucu 80 yaşında hayatını kaybetti. Türkeş için 8 Nisan 1997'de düzenlenen cenaze törenine yoğun katılım oldu. Türkeş'in naaşı, Beşevler'deki anıt mezara defnedildi. Türkiye'nin tüm illeri ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kırım, Balkanlar ve Türkistan'daki Hoca Ahmet Yesevi'nin türbesinden getirilen topraklar, Türkeş'in mezarına konuldu. Kaynak: AA
14 / 14
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Gündem Mahkemede yürek yakan soru: Oğlunun ve torununun başındaki dedeyi neden vurdun?

Mahkemede yürek yakan soru: Oğlunun ve torununun başındaki dedeyi neden vurdun?

Kırıkkale'de bir arazi kavgası sonucunda dede, oğlu ve torunu hayatını kaybederken, sanık kardeşler hakim karşısına çıktı. İddianamede müebbet hapis cezası istenirken, duruşma ertelendi.

Kırıkkale'de bir arazi kavgası sonucunda dede, oğlu ve torunu hayatını kaybederken, sanık kardeşler hakim karşısına çıktı. İddianamede müebbet hapis cezası istenirken, duruşma ertelendi.

KAYNAK: İHA

Kırıkkale'de çıkan arazi kavgasında dede, oğul ve torunun silahla vurularak hayatını kaybettiği olayla ilgili yargılanan 2 sanık kardeş hakim karşısına çıktı. Müşteki avukatın sanığa yönelttiği, "Torununun ve oğlunun başındaki dedeyi neden vurdun? Öldürdüğün İbrahim'e neden tekrar ateş ettin" sorusu dikkat çekti.
 

Olay, 6 Ağustos 2024 tarihinde Kırıkkale'nin Sulakyurt ilçesine bağlı Deredüzü köyünde meydana geldi. Araziye yapılacak çeşmenin su hattı kazısı sırasında başlayan tartışma, kısa sürede silahlı çatışmaya dönüştü. Erhan Çiftçi (46) ve kardeşi Kadir Çiftçi (40) ile karşı taraf arasında çıkan çatışmada, Satılmış (69), oğlu İbrahim (54) ve torunu Satılmış Cesur (17) hayatını kaybetti. Olayın ardından gözaltına alınan kardeşler tutuklanırken, enişteleri K.A. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
 

Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, tutuklu yargılanan sanıklar Erhan Çiftçi ve Kadir Çiftçi hakkında "fikir ve eylem birliği içerisinde kasten öldürme" ve "çocuğa karşı işlenmesi nedeniyle nitelikli adam öldürme" suçlarından 2 kez müebbet ve 1 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, tutuksuz yargılanan sanık K.A. hakkında ise "suç delillerini yok etme ve gizleme" suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
Kırıkkale 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanık kardeşler ile tutuksuz sanık K.A, müştekiler, taraf avukatları ve maktul yakınları hazır bulundu. Duruşmada savunma yapan sanık Erhan Çiftçi, "Karşı taraf bize ateş etti. Kendimi korumak için tüfek ve tabancayla karşılık verdim. O gün sağlıklı düşünemedim. Mecburiyetten ateş ettim, yoksa beni öldüreceklerdi" dedi.
 

"İbrahim Cesur'a neden tekrar ateş ettin?"

Mahkeme başkanının, aracında neden silah bulundurduğu sorusuna ise, "Köyde domuzlar için silah taşıyoruz, silahlar hep arabamda olur" cevabını verdi.
Müşteki avukatlarından Uğur Yıldırım, sanık Erhan Çiftçi'ye, "Yerden silahı aldığını söyledin, peki torununun ve oğlunun başındaki dedeyi neden vurdun, yerde yatan İbrahim Cesur'a neden tekrar ateş ettin?" sorusunu yöneltti. Sanık ise, "Yerden silahı aldım ama dedeyi neden vurduğumla ilgili beyan vermek istemiyorum. İbrahim için yapılan suçlamayı da reddediyorum" şeklinde yanıt verdi.
 

Sanıklardan Kadir Çiftçi ise önceki ifadelerinin aksine olay yerinde olduğunu kabul ederek, "Satılmış bizi tehdit etti, sonra babası ve oğlu ile birlikte geldi. Arabayı siper edip bize ateş açtılar. Karşılıklı çatıştık" diye konuştu.
Tutuksuz sanık K.A. ise suçlamaları reddederek beraatını talep etti.
 

Olayın görgü tanıklarından M.T., "Tarlada çalışırken Satılmış Cesur eşekle geldi, ardından beyaz bir araçtan Erhan ve Kadir indi. Erhan tabanca, Kadir tüfekle ateş etti. İbrahim'in yere düştüğünü gördüm. Erhan beni arayıp Kadir'in suçsuz olduğunu, cinayeti kendisinin işlediğini söyleyerek öyle ifade vermemi istedi" dedi.
Duruşmada SEGBİS ile bağlanan Erhan Çiftçi'nin oğlu A.Ç. ise, "Babam bana tabancayı gömmemi söyledi, ben de eniştemin bahçesine gömdüm" ifadesini verdi.
Mahkeme heyeti, 2 sanığın tutukluluğunun devamına, olay yerinde 15 Mayıs'ta keşif yapılmasına karar vererek duruşmayı 26 Mayıs 2025 tarihine erteledi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *