Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da kongre üyeliğinde 25 yılını tamamlayarak Yüksek Divan Kurulu üyeliğine geçişini gerçekleştirmek üzere toplantıya katıldı. Erdoğan Kurul'da yaptığı konuşmada önemli mesajlar verdi.
İşte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasında satır başları:
Fenerbahçe kurulduğundan beri ülke sporunun lokomotifidir. Stadını yenilemekten, kendi televizyonunu kurmaya öncü olan Fenerbahçe'dir. 2020 Tokyo Olimpiyatları'nda da 8 sporcuyla yarışacaktır. Yeni içerinde ne dışarıdan çıkan düşmanlar bu kulübü hizmet etmekten alıkoyamamıştır.
Rahmetli babam futbolcu olmama müsaade etmedi ve siyasette devam etmemi istedi. Ama Fenerbahçe'yle alakam hep devam etti. Siyasette olduğum dönemde bütün kulüplere eşit davrandım. Hizmet ve icraat noktasında herkesin yanında olduk bununla birlikte Fenerbahçe'nin gönül dünyamızdaki yeri asla değişmedi.
"BİZİM İÇİN BAHTİYARLIKTIR"
Fenerbahçe'nin onbinlerce üyesi var. Bu kadar yüksek potansiyeli olan bu kulüpte yüksek divan kurulu üyesi olmak bizim için bahtiyarlıktır.
Ülkemizde spor çok daha ileri bir noktada olmalı, bundan dolayı üzgünüz. Niçin bizim Millilerimiz çok daha büyük başarılara mührü basmasın. Her ne kadar göğsümüzü kabartan başarılarımız olsa da, çok daha iyisini hak ediyoruz. Müsabakalardan bir iki madalya ile dönmek başarı değil.
Peki eksik olan nedir? 2 önemli eksiğimiz var! Birincisi alt yapı. Diğeri ise sporcu yetiştirme sistemi. Son 17 yılda sporcu yetiştirme konusunda Cumhuriyet tarihinin en önemli sayılarına ulaştık.
Şu ana kadar 16 büyük stadyumu tamamladık. 12'sinin inşaatı, 9'unun da projelendirmesi devam ediyor. Daha önce 278 bin olan lisanslı sporcu sayımız 9 milyon 741 bine ulaşmıştır. Faal sporcu sayımız ise 200 binlerden 4 milyon 870 bine çıkmıştır. İnşallah bu rakamlar her sene artarak devam edecektir.
Bizim zamanımızda nerede böyle yeşil sahalar. Toprak sahalarda oynuyorduk. Şimdi yeşil sahaları beğenmez olduk. Birçok ülkeyle mukayase edilemeyecek statlara sahip olduk. Nerelerden nerelere geldik. Artık neticeye koşmamız lazım. Önem vermemiz gereken bir diğer husus okullardır. Kenan Evren Lises'inden vasıflı sporlar yetişecektir.
"FENERBAHÇE ÜLKENİN İSTİKBALİNE HİZMET ETMEK İÇİN VÜCUT BULMUŞTUR"
Kulüplerimizden alt yapı dediğimiz alana çok daha önem vermelerini bekliyoruz. Bu bakımdan zaman zaman bir araya geldiğimizde başkanlarımıza söylüyorum. Artık Fenerbahçe'nin basketboldaki başarısı yadsınamaz bunu artırarak devam etmeliyiz. Madalyalara kollektiften çok bireyselde. O yüzden bu sporlara biraz daha destek vermemiz lazım. Mesela yüzme. Bize göre bir kulüp tüm branşlardaki başarılarla adını hak eder.
Sporda kollektifizm çok önemli, siyasette de böyle. Takımlarımız başarısı çok önemli bir propaganda aracıdır. Esasen Fenerbahçe bir spor kulübü olarak kurulmamıştır. Fenerbahçe bu ülkenin istikbaline hizmet etmek için vücut bulmuş bir kulüptür.
Son günlerde sınırlarımızda tarihi önemde gelişmeler yaşanıyor. PKK ve YPG saldırılarını önlemek için sınırlarımızda güvenli bir bölge oluşturduk. Barış Pınarı Harekatı'yla hedefimize büyük oranda ulaştık. Bölgeyi kontrol altına alarak güvenli hale getirdik. 15 saat sonra YPG temizlenmezse işi biz ele alacağız.
Biz asla teröristlerle masaya oturmayız. ABD ile oturduk, 120 saatte temizleyin sonra biz kontrolü alacağız dedik. Şu anda ABD, YPG'yi temizlediklerine dair yazı gönderdi ama temizleyemediler. Aynı anlaşmayı Rusya ile de yaptık. 150 saat sonunda burası teröristlerden temizlenmezse ondan sonra bu işi biz ele alacağız ve bütün temizliği biz yapacağız.
Biz size artık silah vermiyoruz dediler. SİHA vermediler ne oldu şimdi biz üretiyoruz. Geldiğimizde yüzde 20'sini karşılıyorduk savunma sanayii'nin şimdi yüzde 70'ini karşılıyoruz. İçeride ve dışarıda bu kadar rahat edebiliyorsak demek ki artık imkanlarımız çoğaldı.
Dürüst değiller. Bakın AB'nin bize verdiği sözler var. Aynı yılda 3+3 milyar euro destek vereceğiz dediler. Vermediler. Sadece 3 milyar euro verdiler. Biz ise 40 milyar euro harcadık. "Projeleri bitirdik destek verin yapalım" diyoruz, vermiyorlar. Hep yalan doğru konuşmuyorlar. Terör örgütü sınırlarımızda saldırılarını sürdürürse nereye kadar kaçarlarsa oraya kadar kovalayacağız. Eğer güvenli bölge projelerine destek vermezlerse sınırlarımızı açmaktan başka çaremiz kalmaz. Şantaj yapmıyoruz, meşru destek talebimizi iletiyoruz. Biz sadece ve sadece kendi vatandaşlarımızın ve Suriyeli kardeşlerimizin haklarını korumaya çalışıyorum.