Türkiye'nin bir yandan Yunanistan, İsrail ve Mısır'la başlattığı yeni dış politika diyaloğu diğer yandan da İsveç'e NATO'da üyelik için onay verilmesi ve AB üyelik sürecine vurgu yapılması ABD medyasında geniş yankı uyandırdı. ABD'de Türkiye'ye yönelik uzun yıllardır var olan uyuşmazlık yerini her kesimden gelen olumlu havaya bırakmış durumda. Öyle ki Türkiye konusunda son yıllarda şüpheci yaklaşım sergileyen Demokrat Parti'ye yakın düşünce kuruluşlarında bile Türkiye övülüyor.
BAKIŞ AÇISI OLUMLU
Haber Global'in haberine göre; ABD'de Demokrat Parti'ye yakınlığıyla bilinen ve ülkenin en etkin düşünce kuruluşları arasında bulunan Atlantik Konseyi'nde (Atlantic Council) yayınlanan makalede Amerikan politika çevrelerinde Türkiye'ye yönelik bakış açısının olumlu yöne kaymaya başladığına değinildi. 'Seçimleri geride bırakan Erdoğan yüzünü Batı'ya döndü' başlıklı makalede seçimlerin ardından Türkiye'nin NATO zirvesinde İsveç'in üyeliğine onay vermesinin aynı zamanda "Türkiye'nin Batı'ya yönelmesinin bir başka yansıması" olduğu ifadesine yer verildi. Makalede Türkiye'nin Ukrayna'nın NATO üyelik çabalarına destek vermesi, Yunanistan ve Mısır ile ilişkilerini yeniden geliştirmesi ve Avrupa Birliği üyeliği yoluna vurgu yapmasının da ABD'de olumlu işaretler olarak değerlendirildiği bilgisi paylaşıldı.
ŞÜPHEYLE BAKANLAR BİLE DEĞİŞECEK
Atlantik Konseyi'nin yazısında Türkiye'nin seçim sonrası yeni kabinesinde çok sayıda Batı'ya yakın ismin de bulunmasının ABD'de memnuniyetle karşılandığı ifade edilerek "Wagner ayaklanması sonrası Putin'in istikrarlı bir lider olmadığı, Rusya'nın da zayıf durumda olduğu yalnızca Türkiye'de değil tüm bölge ülkelerince anlaşıldı" yorumlarına yer verildi. Yayın organında ayrıca Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Robert Menendez gibi Türkiye'ye şüpheyle bakan tüm isimlerin bile görüşlerinin değişmeye başlayabileceğine dikkat çekildi.
ERDOĞAN-BIDEN GÖRÜŞMESİ OLUMLUYDU
ABD'de yalnızca Demokrat Partili düşünce kuruluşları değil aynı zamanda Cumhuriyetçi Parti'ye yakın kuruluşlar da Türkiye'nin yeni dış politikasını öven analizlere yer vermeye başladılar. Cumhuriyetçilerin önemli düşünce kuruluşlarından Hudson Enstitüsü'nde yayınlanan 'Türkiye ve Erdoğan NATO Zirvesi'nin arından yükselişte' başlıklı analizde "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yeni kabinesi zirvede herkesin her yerde görüşmek istediği isimlerdi. Erdoğan ve ABD Başkanı Joe Biden'in görüşmesi olumlu ve sıcak bir havada gerçekleşti" görüşleri sıralandı.
İLİŞKİLER GELİŞECEK
Türkiye'ye F-16 satışı konusunda anlaşma sağlanmış olmasının "ABD'de iki ülke ilişkilerindeki büyük olumlu dönüşüm" olarak yorumlandığını dile getiren yayın organında şu ifadelere yer verildi: "Ankara'nın artık Moskova ile yakınlaşma eğilimde olmadığı çok açık. İki ülke 16. yüzyıldan bu yana 12 kez savaştılar ve Karadeniz'de doğal rakip halindeler. Türkiye ayrıca Rusya-Ukrayna Savaşı başladığında boğazları kapattı. Bu ABD'de bazı çevrelerin iddia ettiği gibi pek de 'Rus yanlısı hükümetin' yapacağı türden bir eylem değil. Türkiye olmadan NATO'da hiçbir şey doğru çalışmıyor. Yeni dönemde uluslararası ilişkilerde çok daha fazla olumlu Türk diplomasisi görüleceğini işaret ediyor."
TÜRKİYE KÖPRÜ ÜLKE
ABD Kongresi'ne yakınlığıyla bilinen The Hill gazetesi de benzer bir makale yayınladı. 'ABD neden Türkiye'ye sırtını çeviremez' başlıklı analizde Türkiye için "Avrupa, Orta Doğu ve Doğu bloğunu birbirine bağlayan köprü" ifadesine yer verildi. Türkiye'nin Rusya ve Ukrayna arasında arabuluculuk yapabilen tek ülke olduğuna vurgu yapılan analizde "Tüm NATO üyesi ülkeler Tahıl Koridoru'na öncü olan Türkiye'nin etkisini takdir etmeli... Yeni dönemde Türkiye yalnızca Rusya ile Batı dünyası arasında değil Orta Doğu ülkeleriyle Batı arasında da tampon ve arabulucu ülke olacaktır. Erdoğan'ın bölgesel güç mücadelesinde tüm ülkelerle ilişkilerini sürdürmesinin eleştirilecek bir tarafı yok" yorumu yapıldı.
