Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Deniz Depboylu'nun açıklamaları şu şekilde;
''Bilindiği üzere 20 Eylül 1993 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından alınan karar ile 15 Mayıs “Dünya Aile Günü” olarak ilan edilmiştir. 1994 Yılından bu yana ülkemizde 15 Mayıs” Dünya Aile Günü” ve 15 Mayısı içine alan hafta aynı zamanda “Aile Haftası” olarak kutlanmaktadır.
Özel günler ve haftalar belirli konular üzerinde dikkati toplamak ve farkındalık geliştirmek için belirlenir. Uluslararası alınmış bu kararla toplumun tüm kesimlerinin aile olgusunun farkında olması, aile bütünlüğünün korunarak güçlendirilmesi hedeflenmiştir.
Ailenin önemi, değeri ve aile olama bilinciyle tarih boyunca örnek olmuş olan Türkler; 1993 yılında alınmış bu karardan asırlar önce farkındalığını ortaya koymuştur.
Ailenin değeri ve önemini var olduğu tarih boyunca kavrayan Türk Milletine göre aile; bir toplumun çekirdek yapısı, koruyucu ve kurucu unsurudur. Türk Milletinin yaşam tarzında aile, maddi ve manevi tüm değerlerin aktarıcı ve koruyucu rolünü üstlenmiş; aile güçlü olduğu sürece devletin güçlü olduğu kabul edilmiştir.
Türkler devlet kurma becerisi ve tecrübesiyle dünya toplumları içerisinde güçlü öğreti ve uygulama yeteneğine sahiptir. Türk Devletleri bu gücünü kutsal bilip koruduğu aile yapısıyla kazanmış, korumuş ve sahip olduğu değerler ve kültürü geleceğe bir miras olarak aktarmıştır.
Zaman boyunca statik olmaktan öte dinamik bir süreç halinde olan toplumsal hayatın sosyo-kültürel olarak değiştiği, farklı kültürlerden etkilendiği gerçeği malumdur. Ne yazık ki toplumlar ve bireylerle birlikte aile kurumu da bu etkilere maruz kalmış, ortaya çıkan yeni sorunlarla yüzleşmek, farklı problemlerle mücadele etmek zorunluluğu yaşanmıştır.
Milliyetçi Hareket Partisi aile yapısının ve de aileyi oluşturan her yaştaki ferdin haklarının gözetilerek korunması amacıyla etkin ve sürdürebilir politikalar geliştirmeyi görev edinmiştir.
Son yıllarda ailelerde yaşanan sorunları dikkate alarak; aile içi şiddet, boşanma, erken yaş evliliklerinin, çocuk ihmali ve istismarlarının önlenmesi başta olmak üzere birçok konuda sunduğu önergeler, kanun teklifleri, bilimsel çalışmalar ve projelerle siyasette etkin bir rol üstlenmiştir.
Günümüzde yaşanan sorunlarla ve dünyanın diğer ülkelerinde meydana gelen değişmelerle birlikte bulaşıcı bir virüs gibi diğer toplumlara da sirayet eden; dinimiz, kültürel ve ahlaki değerlerimize uygun olmayan aile ve yaşam tarzlarının toplum yapımızı bozmaması için de önleyici ve koruyucu tedbirler almayı ihmal etmemektedir.
Bu sebeple televizyon, internet ağları ve benzeri iletişim araçlarıyla gerçekleştirilen sosyal, kültürel ve manevi değerlerimize uygun olmayan ve aile kurumuna zarar veren bazı programların kaldırılmasında da öncülük etmiş, etkin rol oynamıştır.
İçinde bulunduğumuz ve bilimsel manada geliştiğimize, güçlendiğimize inandığımız bu dönemde insanların gözle görülemeyecek kadar küçük bir virüs karşısında nasıl zayıf düştüğüne ve zorlu bir sınav verdiğine şahit oluyoruz.
Aile olmanın, ailenin kurucusu ve koruyucusu ana babaları, kadim değerlerimizin ve kültürümüzün temeli ve taşıyıcısı olan yaşlılarımızı ve de ülkemizin geleceği, yarınlarımız olan çocuklarımızı bir arada tutan birliktelik ve dayanışma duygusunun önemini bir kez daha kavrıyoruz.
Fiziksel bağlamda bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi gerekliliği üzerinde durduğumuz; bağışıklık sistemini güçlendirecek tedbirler ile ilgili çalışarak paylaşımlarda bulunduğumuz bir süreçteyiz. Unutmamız ve her zaman nazarımızda olması, dikkate almamız gereken belki de en önemli unsur; manevi yaşamımız, kültürümüz ve değerlerimiz bağlamındaki milli bağışıklık sistemimizi güçlendirmek olduğu hakikatidir. Bu da aile olmak, aileyi korumak ve bir arada tutmakla mümkün olacaktır.
Milliyetçi Hareket Partisi Saygıdeğer Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin bilgeliği ve liderliğinde; ailenin ve toplumun korunması için geliştirdiği sosyal politikalarla; yerel yönetimlerde, meclis çalışmalarında ve tüm teşkilatlarıyla birlikte ekip ruhuyla faaliyetlerini sürdürmektedir.''