Mustafa Kemal Atatürk, Balkan Harbi'nden sonra 27 Ekim 1913 tarihinde Sofya Ataşemiliterliği'ne atandı. Osmanlı Devleti’nden 1’inci Dünya Savaşı sırasında görev istedi. 25 Şubat 1915’te 19’uncu Tümen başında Çanakkale Cephesine gitti. 8 Ağustos’ta Anafartalar Grup Komutanı olarak atanan Mustafa Kemal Atatürk, 8 ay boyunca Çanakkale Cephesinde Mehmetçikle birlikte cephede savaştı. Mustafa Kemal Atatürk, 10 Ağustos’ta Gelibolu’da düşman askerini durdurarak Anafartalar Kahramanı oldu.
Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal Atatürk hakkında Cumhuriyetin 100’üncü yılında birçok yeni bilgi ve belge ortaya çıkmaya devam ediyor. Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı Tarihi Gelibolu Yarımadası’nda, Mustafa Kemal Atatürk’ün Anafartalar Grup Komutanlığına atandıktan sonra Grup Kumandanlığındaki Topçu Subaylığını yürüten Mehmet Ali Bey’e, "Kardeşim Mehmet Ali Bey'e" imzalı haritası ilk kez ortaya çıktı.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Atatürk ve Çanakkale Savaşları Araştırma Merkezi (AÇASAM) Müdürü Doç. Dr. Barış Borlat, Mustafa Kemal Atatürk hakkındaki birçok yeni bilgi ve belgelerin ortaya çıkmaya devam ettiğini aktardı. "Bunların bir tanesi de Çanakkale cephesine aittir" diyen Borlat "Çanakkale Cephesi esnasında Mustafa Kemal Atatürk özellikle 8 Ağustos 1915 tarihinde atanmış olduğu Anafartalar Grup Komutanlığı esnasında kendi emri altında bulunan bölgedeki Grup Kumandanlığındaki Topçu Subaylığını yürüten Mehmet Ali Bey’e bir harita imzalamıştır...
Bu imzalamış olduğu haritanın arkasında ifade aynen şu; ‘Kardeşim Mehmet Ali Bey’e. Aslında buradaki enteresan olan şey, Çanakkale Cephesinde Mustafa Kemal tarafından imzalanan ve bugüne kadar hiçbir bilgimizin olmadığı harita ilk defa ortaya çıkmıştır. Ancak işin enteresan tarafı aslında bu haritanın imzalanmasından sonra başlamıştır...
Mustafa Kemal, Çanakkale Cephesinde Anafartalar Grup Kumandanı Mehmet Ali Bey’e imzalamış olduğu harita sonrasında, Mehmet Ali Bey Kurtuluş Savaşına katılmış. Kurtuluş Savaşı’ndan sonra İstanbul’a kendi bulunduğu ikamet adresine dönmüş ve İstanbul’da hayatını kaybetmiştir. Ve Mustafa Kemal’den aldığı bu harita ise eşi tarafından Bülent Tercan Bey’e ulaştırılmıştır. Bülent Tercan, Mustafa Kemal imzalı bu haritayla Eceabat’ta Maydos Hastanesinde doktorluk yaparken, kendisi haritayı alarak Gelibolu Yarımadasındaki Mustafa Kemal’in işaretlemiş ve imzalamış olduğu harita ile yarımadayı gezmiştir" ifadelerini kullandı.
Borlat, Çanakkale Cephesinde Anafartalar Grup Kumandanı Mehmet Ali Bey'in kendisi hakkında yazdığı günlükte ‘Büyük bir heyecan ve ağlayarak Mustafa Kemal imzalı haritayla birlikte yarımadayı gezdim’ dediğini aktardı. "Ancak kendisi daha sonra 1980 darbesinin olmasından sonra yazmış olduğu bir mektupla Kenan Evren’e göndermiştir. Ve aslında bundan sonra haritanın bize ulaşma serüveni başlamıştır" diyen Borlat sözlerine şöyle devam etti
"Bu imzalı harita Kenan Evren’e sunulduğunda, Kenan Evren haritanın altına not düşmüş. Ve Bülent Tercan’a bir teşekkür gönderilmesini söylemiş. Daha sonra haritanın arşive kaldırılmasını istemiş. Bugün harita askeri arşivde yer alıyor...
Aslında böyle Çanakkale Cephesinde Mustafa Kemal’in imzalayarak hediye ettiği bir haritanın da Cumhuriyetin 100’üncü yılında gün yüzüne çıkmış olduğunu da söyleyebiliriz...
Bülent Tercan özellikle kendisi Eceabat’ta bulunduğu sırada hastanedeki görev yapıyor. Hem bir musiki ustası aynı zamanda bir Tıp Profesörü. Eline almış olduğu haritanın tarihi kıymetini bildiği içinde günümüze ulaştırılmasındaki önemli bir yere sahiptir”
Mustafa Kemal’in imzaladığı haritadan da bahseden Doç. Dr. Barış Borlat, “Harita özellikle Çanakkale Cephesi esnasında Gelibolu paftasını içeren ve özellikle içerisindeki taktik seviyedeki topçu atışına imkan sağlamasa bile büyük oranda yarımadadaki çıkarma koylarını gösteren ve özellikle her iki tarafın muharebe hatlarının nereden geçtiğinin de üzerine çizilmiş olduğunu söyleyebiliriz.
Bu şekliyle harita bize genel bir yarımada panoraması çizmiş” diye konuştu.
Borlat sözlerine Mustafa Kemal’in imzası bulunan haritadaki çalışma #tarih dergisinin Cumhuriyet’in 100’üncü yılı sayısında kendisi tarafından kaleme alınarak okuyuculara ulaştırıldığının da notunu düştü.
Kaynak : İHA