TOLGA POLAT / TÜRKGÜN
CHP, İstanbul’da alınacak destek karşılığı, terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı DEM Partisi’ne taviz veriyor. CHP Kürt seçmenin yoğun olduğu Esenyurt'u DEM'e peşkeş çekiyor.
CHP’de, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun liderliğindeki ‘değişimciler’in desteğiyle Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu deviren Özgür Özel, hem partideki hâkimiyetini artırmak, hem de liderlik rüştünü ıspatlamak için tehlikeli sularda yüzüyor. CHP’nin son seçimlerdeki ortağı İYİ Parti tarafından terk edilen Özel, yerel seçimlerde en azından sahip oldukları belediyeleri koruyabilmek için, terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı DEM Partisi’nin paçasına sıkı sıkı sarılmış durumda. Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu parti olan CHP’nin yeni Genel Başkanı Özel, alınacak destek karşılığı İstanbul’da bazı ilçeleri DEM Partisi’ne peşkeş çekiyor.
İstanbul ve Ankara’yı kazanmak için eski altılı masa ortağı İYİ Parti ile ittifak yapmak isteyen Özel, Meral Akşener’in resti sonrası rotayı DEM’e çevirdi. Karşılıklı ziyaretlerin yapıldığı CHP ve DEM’in pazarlıklarında İstanbul başrolde. İddialara göre, DEM Parti’si verecekleri destek karşılığında İstanbul’da Esenyurt’u istiyor. Kürt seçmenin yoğun olarak yaşadığı bölge için İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da DEM’in isteğine olumlu yaklaştığı iddia ediliyor. Birkaç gündür medyada sıkça yer alan iddialara CHP’den henüz bir yalanlama gelmedi.
DEM’in istekleri bitmiyor İddialara göre DEM Partisi sadece Esenyurt’u değil, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde başta İSPARK olmak üzere bazı şirketlerde de yetki istedi. DEM, ayrıca işe alımlarda belli sayıda kadro da istiyor. DEM’in taleplerine CHP yönetiminin olumlu yaklaştığı ancak parti teşkilatlarını ikna etmekte zorlandığı belirtiliyor. Bu iş birliğinin gerçekleşmesi sonucu, parti içindeki Atatürkçü kesimin başlatacağı istifa furyası da Özgür Özel’i düşündürüyor.
KANDİL’İN ŞUBESİ OLABİLİR!
Esenyurt, terör örgütü PKK sempatizanlarının yoğun olarak yaşadığı bir bölge. İlçedeki uyuşturucu ticareti ise terör örgütünün gelir kaynaklarından. Şu anda belediyesi CHP yönetiminde bulunan ilçede olası bir DEM hâkimiyeti, İstanbul’da terörle mücadeleyi zayıflatacak. Ancak, Türkiye’nin milli meselelerinde üç maymunu oynayan CHP için bunların önemi yok. Güneydoğu’da, kayyım atamaları öncesinde belediyelerin Kandil’e terörist transfer merkezi gibi çalıştığı, ihalelerden gelen büyük paralarla terör örgütünün finanse edildiği düşünülürse, belediyesi 8,4 milyar TL’lik bütçeye sahip Esenyurt gibi bir ilçenin DEM’e bırakılması Türkiye ve İstanbul için büyük bir tehdit oluşturacak.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, daha önce verdiği bir demeçte CHP ile iş birliğinin detaylarını anlatmış, karşılıklı faydaya dikkat çekerek şu ifadeleri kullanmıştı: “Formül şu: İki partinin de oylarının bir araya gelerek kazanacağı kentleri belirlemeye çalışıyoruz. CHP’nin iddialı olduğu yerlerde kendi adayları, bizim iddialı olduğumuz yerlerde kendi adaylarımız desteklenecek.”
‘DEMOKRASİ NAMUSUMUZ’
MHP Lideri Devlet Bahçeli, geçtiğimiz hafta DEM ile yol yürümeye çalışan Özgür Özel’in CHP’sine yönelttiği sert mesajlarda şu ifadeleri kullanmıştı: Bedel ödemiş, acı çekmiş, gözyaşlarını içine akıtmış, şehit tabutu kaldırmış millet evlatlarının mecmuuyla DEM’lenmiş CHP’nin oyları arasında büyük fark ortaya çıkmalıdır. DEM’lenmiş CHP’nin demokratik ıslah, terbiye ve tecziyesinin zamanı gelmiştir, işte o zaman 31 Mart’tır. Kendi içinde kavgalı ve kutuplaşmış müflis bir siyasi partinin yerel yönetimlerden ayıklanması, hâlihazırda idaresi altında bulunan belediyelerden atılıp uzaklaştırılması geldiğimiz bu aşamada artık bir demokrasi namusudur.
DEM’LE BÜTÜNLEŞTİLER
Türkiye’nin sinir uçlarıyla oynayan yeni CHP yönetimini eleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz gün yaptığı konuşmada eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu için, “Bay Kemal ile çok kavgamız oldu ama onun kendine göre bir tarzı, üslubu ve misyonu vardı” demiş, Özgür Özel için ise şunları söylemişti: CHP’nin mevcut Genel Başkanı Özgür Efendi ise daha başlamadan listenin en altına yuvarlanmayı başardı. CHP uzunca bir süredir bölücü bir örgütün güdümündeki partiyle el altından zaten iş birliği yapıyordu. Ancak hiç değilse bu iş birliğinden mahcubiyet duyuyorlar, yapılan pazarlıkları gizli tutmaya çalışıyorlardı. Özgür Efendi’nin CHP’si ise bölücü örgütün aparatlığına devam ediyor. Dolayısıyla siyasi meşruiyeti tartışmalı DEM Parti ile âdeta bütünleşmiş durumda.
DEM’LİLERDEN KÜSTAH SÖZLER
Doğan, terör örgütü elebaşı Öcalan vurgusu yaparak tehditler savurdu. Doğan'ın, "Yalnızca bizim kaderimiz Öcalan'a bağlı değil. Sadece bizim değil, Türkiye'nin kaderi Öcalan'ın konuşmasına, diyalog kanallarının açılmasına, çatış- manın bitmesine, silahların susmasına bağlı" şeklindeki sözlerine tepki yağdı. Geçtiğimiz günlerde de, terör örgütü PKK'nın kanalına konuşan DEM Parti'nin Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, 11 Ocak'ta gerçekleşen DEM Parti-CHP görüşmesindeki asıl gündemin teröristbaşı Abdullah Öcalan olduğunu söylemişti.
