Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Kabinesi İki Yıllık Değerlendirme Toplantısı"nda konuştu. Erdoğan, yeni sistemin ikinci yılında yaptığı değerlendirme konuşmasında, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, 200 yılı bulan demokrasi arayışlarımızda doğrudan milletin iradesiyle hayata geçirilen tek yönetim reformudur. Demokrasinin özüne uygun bu reformun sahibi milletimizin ta kendisidir." dedi.
15 Temmuz gecesi milletimiz dünya demokrasi tarihine geçmiştir. Geçmişte en küçük sarsıntıda yerle yeksan olan Türkiye'den sınamaları başarıyla veren Türkiye'ye ulaştık.
Dünyanın siyasi ve ekonomik gerilimlerden iç çatışmalara, yılbaşından buyana koronavirüs belasıyla tahribatına karşı pek çok alanda yalpaladığı bir dönemde Türkiye dimdik ayakta kalarak farkını ortaya koymuştur. Hedeflerimize doğru kararlılıkla yürüyoruz. Bu kutlu yürüyüşte ülkesinin yanında yer alan herkesten Allah razı olsun diyorum.
REFORMUN SAHİBİ MİLLETİMİZİN KENDİSİDİR
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, 200 yılı bulan demokrasi arayışlarımızda doğrudan milletin iradesiyle hayata geçirilen tek yönetim reformudur. Demokrasinin özüne uygun bu reformun sahibi milletimizin ta kendisidir.
Türkiye yeni sistemle birlikte krizlere karşı daha hızlı refleksler verme imkanına kavuştu. Doğu Akdeniz'deki gelişmelerden koronavirüse birçok alanda bunun yansımalarını gördük.
Aksaklıklarımızı düzeltmeye çalışıyoruz. Her değişim gibi, bunun da oturması zaman alacaktır. Hayatımızın hiçbir döneminde milletimize rağmen iş yapmayı, hele hele millete karşı durmayı aklımızdan bile geçirmedik.
HAKKIMIZI SÖKE SÖKE ALMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Kendi hakkını söke söke alan bir devlet olmaya devam edeceğiz. Hiçbir zaman mazlumları yalnız bırakmadık, bırakmayacağız.
Kimsenin hakkına göz dikmeyen ancak kendi hakkını da söke söke alan bir ülke olarak hareket etmeye devam edeceğiz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın dönemi dahil 180 günlük icraat programlarında planlanan 2 bin 384 ana eylemin yüzde 93'ünün tamamlandı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, 200 yılı bulan demokrasi arayışlarımızda doğrudan millet iradesiyle hayata geçirilen tek yönetim reformu. Türkiye, yeni sistemle bölgesel ve küresel krizlere karşı daha etkin, daha hızlı ve daha kapsamlı refleksler verebilme imkanına kavuştu." dedi.
Türkiye'nin, her zaman hakkını koruyan bir ülke olacağına dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
"Kimsenin hakkına göz dikmeyen ancak kendi hakkını da söke söke alan bir ülke olarak hareket etmeye devam edeceğiz. Yönetim sistemimizi değiştirirken siyasetten sosyal düzeltmelere kadar pek çok alanda değişimin sancılarının yaşanması kaçınılmazdır."
"MİLLETİMİZE KESİNTİSİZ HİZMET SUNDUK"
Gerçekleştiren hizmetlere ilişkin bilgi veren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Son iki yılda Cumhurbaşkanı olarak kendi imzamızla çıkardığımız 64 kararname ve 2 bin 755 karar ile milletimize kesintisiz hizmet sunduk. Salgın dönemi dahil 180 günlük icraat programlarında planladığımız 2 bin 384 ana eylemin yüzde 93'ünü tamamladık. Daha iyisini, daha efdalini, daha güzelini bulduğumuzda her türlü değişime gönlümüz de siyasetimiz de açıktır. Son iki yılda ilk ve ortaöğretimde 2 bin 805 yeni okul, 15 bin yeni derslik inşa ettik, 87 bin 681 öğretmen ataması yaptık."
TÜRKİYE'DEN 136 ÜLKEYE DESTEK
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele kapsamında çeşitli ülkelere yardımda bulunulduğunu hatırlatan Erdoğan, "Bugüne kadar 136 ülke ve 4 uluslararası kuruluşun sağlık malzemesi desteği talebini karşıladık." dedi.
TERÖR ÖRGÜTÜ PKK'YA DARBELER
Terörle mücadelenin de her alanda etkin biçimde sürdüğünü vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Son iki yılda terör örgütü PKK'ya yönelik 224 bini kırsalda, 10 binden fazlası şehirlerde 234 binin üzerinde operasyon gerçekleştirdik. Terör operasyonlarında toplam 2 bin 354 teröristi etkisiz hale getirdik, böylece yurt içi terörist mevcudu 400'lü rakamlara geriledi. Ülkemize ve milletimize yönelik en büyük ihanetlerden birinin faili FETÖ'yle mücadele amacıyla 17 bin operasyon gerçekleştirdik. FETÖ'nün bürokrasiden iş dünyasına kadar tüm yapılanmalarını önemli ölçüde yıktık, kalanları da tespit ettikçe temizlemeye devam ediyoruz."
'PRİM VERMEYECEĞİZ'
Libya'daki gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulunan Erdoğan, "Trablus’u tehdit eden darbecileri gerilettik. Son zamanlardaki bazı gelişmeleri izliyoruz, kimse heveslenmesin ona da prim vermeyeceğiz." dedi.
Savunma alanındaki atılımların da sürdüğüne işaret eden Erdoğan, "Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemimiz Anadolu denize indirildi. Ardından inşallah bir veya iki tanesini daha almanın gayreti içinde olacağız." diye konuştu.
Erdoğan, "Yolculuk süresini 2 saate düşürecek Ankara-Sivas hattının test sürüşleri devam ediyor. İlk kesimini yıl sonunda hizmete sunmayı planlıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;
Milletlerin ve devletlerin hayatlarında asırlara sari sonuçları olan dönemler bulunur. Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti son 7 yıldır böyle tarihi bir dönemden geçmektedir. Bu dönemin içinde her türlü mücadele, her türlü kahramanlık, cesaret ve zafer de vardır. Başarıyla taçlandırdığımız her mücadele geleceğimize daha güvenle bakmamızı sağlamıştır. Bu süreçte her türlü saldırı ve ihanet girişimi başarısız olmuştur. Tüm sınavlardan başarıyla çıktık.
Ülkemizin bu büyük atılım döneminin en kritik değişimlerinden biri de yeni yönetim sistemimize geçişimiz olmuştur. Cumhur İttifakı bu sürecin hızlanmasına büyük katkı sağlamıştır. Türkiye, dünya demokrasi tarihine geçmiştir. Sınırlarımız içinde ve dışındaki mücadeleyi ilanihaye sürdürmeye kararlıyız.
15 Temmuz gecesi milletimiz dünya demokrasi tarihine geçmiştir. 15 Temmuz'da milletimiz tarafından meydanlarda kurulan Cumhur İttifakının da bugünlere gelmemize katkısı var.
Türkiye, koronavirüs salgını sürecinde dimdik ayakta durarak farkını ortaya koymuştur.
200 yılı bulan demokrasi arayışlarıyla doğrudan milletimizin iradesiyle hayata geçirilmiştir.Milletimin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum. Yeni sistemde, yürütme, yasama ve yargı arasındaki ilişkileri netleştirdik. Her erkin kendi alanında ülkeye ve millete en iyi hizmeti vermesini sağladık. Yeni sistemin verdiği imkanlar sayesinde, eksiklikleri hızla tamamlıyoruz. Bunun da oturması vakit alacaktır.
Adım adım hedeflerimize doğru ilerlerken bunların da üstesinden geliyoruz. Hele hele hayatımızın hiçbir döneminde millete karşı durmayı aklımızdan bile geçirmedik.
Ayasofya'yı müzeden camiye dönüştürmemiz de bu anlayışın ürünüdür. Türkiye, sınır güvenliği için attığı tüm adımlarda milli egemenlik haklarını kullanmaktadır. Kimsenin hakkına göz dikmeyen ancak kendi hakkını da söke söke alan bir ülke olarak hareket etmeye devam edeceğiz.
Türkiye sınır güvenliği için yürüttüğü harekatlarda, attığım tüm adımlarda ve ülke içinde aldığı kararlarda milli egemenlik haklarını kullanmaktadır. Kimsenin hakkına göz dikmeyen ancak kendi hakkını da söke söke alan bir ülke olmaya devam edeceğiz. Gerek ülkemizin içinde, gerek dışında ister Irak'ın kuzeyinde, Suriye'nin kuzeyinde, Libya'da, Azerbaycanlı kardeşlerimize karşı Ermenistan'ın yaptığı saldırılarda hiçbir zaman mazlumları yalnız bırakmadık, bırakmayacağız.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi her türlü değişikliği süratle yapılmasını sağlayan dinamik bir sistemdir. Yönetim yapımızda köklü değişikliklere gittik. Hayatımızın hiçbir döneminde olduğu gibi 'Biz yaptık, en doğrusu budur' gibi bir inatlaşmaya gitmiyoruz. Daha güzelini bulduğumuzda her türlü değişime gönlümüz de siyasetimiz de açıktır. İhtiyaç hasıl olduğunda yeni isimlere görev vermekten asla çekinmedik. Bundan sonra da reform icraat ve değişim temelli bir anlayışla yolumuza devam edeceğiz. Yeni sistemde bakanlık sayısını 16'ya indirdik. Yeni yönetim mimarimizin tepesinde cumhurbaşkanı, bakanlıklar, başkanlıklar, kurumlar, ofisler bulunuyor. Cumhurbaşkanı olarak milletin doğrudan yetki verdiği yürütmenin sorumlusuyuz.
Kabinemizi kurduktan sonra ilk 100 günlük planımızı, 2. 100 günlük eylem planımızı paylaştık. Cumhurbaşkanı olarak, devleti temsil etmenin yanında milletin doğrudan hesap sorma hakkının olduğu yönetimin sorumlusuyuz. Bu görevimizde 2. yılımızı tamamladık. Sistemle, devletin düzenleme yapma fonksiyonunda aksama yaşanmamıştır. Mahalli idareler seçimleri ve salgın gibi iki önemli hadiseye rağmen yürütmenin çalışmalarında aksamaya meydan vermedik. Son 2 yılda 64 kararname ve 2 bin 755 karar ile kesintisiz hizmet sunduk. 9 Temmuz 2018'den bu yana yurt içinde 78 ilimize 114 seyahat gerçekleştirerek milletimizle kucaklaştık.
Salgın dönemi dahil 180 günlük icraat programlarında planladığımız 2 bin 384 ana eylemin yüzde 93'ünü tamamladık.
(EĞİTİMDE 2 YIL)
Eğitimde; 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi’ni açıklayarak, bu alanda varmak istediğimiz yeri, yol haritamızı, güzergâhlarımızı kamuoyumuzla paylaştık. Yapay zekâ ve makine öğrenmesi temelli dijital altyapıyı kurarak pilot uygulamasını gerçekleştirdik, yaygınlaştırma aşamasını başlattık.
Son iki yılda ilk ve ortaöğretimde 2 bin 805 yeni okul, 15 bin yeni derslik inşa ettik, 87 bin 681 öğretmen ataması yaptık. Daha öncekilere ilave olarak 17 Bilim ve Sanat Merkezi, 1.913 laboratuvar, 1.034 kütüphane, 634 z-kütüphane adını verdiğimiz dijital kütüphane açtık. 2018 yılında ek ders ücreti ile birlikte bir öğretmenin eline aylık 4 bin 153 lira geçerken, bu rakam yüzde 25’lik artışla 5 bin 177 liraya ulaştı.
Daha önce 4+2 olmak üzere 6 yıl zorunlu hizmet süresiyle çalışan sözleşmeli statüdeki öğretmenlerimizin hizmet yılını, 3+1 olmak üzere 4 yıla indirdik. Özel eğitimde erken çocukluk döneminde ihtiyaç olan anaokulu sayısını sadece son bir yılda yüzde 94 oranında artırdık. Orta-ağır düzey engelli öğrencilerin temel yaşam becerileri kazandıkları 175 uygulama evini tamamlayarak hizmete sunduk. Rehberlik ve araştırma merkezlerinin fiziki kapasitesini Türkiye genelinde standart hale getiriyoruz.
Ülkemizin rekabet gücü yüksek savunma sanayi sektörüne ara eleman yetiştirmeye yönelik ilk adım olarak, ASELSAN üretim tesislerinde Savunma Sanayi Lisesi açtık. “Patenti Türkiye'dedir” diyebilmek için okullarımızda patent, faydalı model ve tasarım odaklı eğitimin kapılarını araladık. Turizm sektörünün nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak üzere turizm ve otelcilik alanında eğitim veren 11 yeni meslek lisesini hizmete sunduk.
İlkokuldan başlayarak eğitimin tüm kademelerinde 6 bin 507 adet Tasarım Beceri Atölyesini 11 farklı model ile kurduk. Salgın döneminde hem evlatlarımızın, hem aile büyüklerinin sağlığını korumak için EBA adını verdiğimiz Eğitim Bilişim Ağı sistemini hızla hayata geçirdik.
(EBA'NIN DÜNYADA BAŞARISI)
Uzaktan eğitimde aktif kullanılan EBA sistemi 3,1 milyar tıklanma sayısıyla Türkiye’de en çok ziyaret edilen 10’uncu internet sitesi, dünyada ise 3’üncü eğitim sitesi oldu. TRT EBA’da yapılan 2 bin 516 saat yayın üzerinden de 7,4 milyon öğrenci ve 1 milyondan fazla öğretmen sistemi aktif olarak kullandı.
Mesleki eğitim kurumlarımızın, koronavirüs ile mücadele günlerinde ülkemize iki aşamalı ilave katkısı oldu. Birinci aşama, ihtiyaç duyulan maske, dezenfektan, yüz koruyucu siper, tek kullanımlık önlük ve tulum gibi malzemelerin üretiminde bu kurumlarımız da görev aldı. İkinci aşama ise, salgınla mücadelede ihtiyaç duyulan solunum cihazı ve maske makinesi gibi cihazların tasarlanması ve üretimi konusunda da yine mesleki eğitim kurumlarımız sorumluluk üstlendi. Altyapısı güçlü illerimizde bulunan Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerimiz bünyesindeki Ar-Ge merkezlerimizin kapasitelerini bu amaçla güçlendirdik.
"SALGINLA MÜCADELEDE EĞİTİM ORDUMUZ DA GÖREV ALDI"
Salgın tedbirleri nedeniyle evinden çıkamayan 65 yaş ve üzerindeki vatandaşlarımızın temel ihtiyaçlarının ve bakımlarının karşılanmasında, eğitim ordumuz da görev aldı. VEFA projesinde 77 il ve 361 ilçede 1.836 milli eğitim personelimiz görev alarak özverili bir çalışma sergiledi. Salgın tedbirleri nedeniyle evinden çıkamayan 65 yaş ve üzerindeki vatandaşlarımızın temel ihtiyaçlarının ve bakımlarının karşılanmasında, eğitim ordumuz da görev aldı.
Türkiye Maarif Vakfı; ülkemizin yurt dışındaki en önemli temsilcilerinden biri haline gelmiştir. Vakfımız, 43 ülkede 1’i yükseköğretim kurumu, 9’u eğitim merkezi olmak üzere 332 eğitim kurumu, 42 yurt, 38 bin 846 öğrenci ile eğitim faaliyetlerini sürdürüyor. Vakfın yurt dışı birimlerinde, 405’i kendi vatandaşımız olmak üzere, toplamda 7 bin 337 personel istihdam ediliyor. Mevcut eğitim faaliyetleri haricinde, vakfımızın 42 ülkede devir alma ve yeni okul açma çalışmaları devam ediyor. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağının artırılması amacıyla 2018-2020 yılları arasında 1.746 öğrenci devlet bursu ile lisansüstü öğrenim görmek üzere yurt dışına gönderilmeye hak kazandı. Özellikle stratejik alanlarda öğrenim gören devlet burslusu öğrenci oranı yüzde 25’lerden yüzde 40’lara ulaştı.
(SPORDA 2 YIL)
Gençlerimize, kaliteli eğitim-öğretim sunma yanında, hayatın her alanında onları geliştirmeyi hedefliyoruz. Gençlik ve sporda; geleceğimizin teminatı gençlerimizi her alanda destekleyen politikaları ve yatırımları hayata geçiriyoruz. Bu çerçevede, son iki yılda yaklaşık 4,5 milyar liralık rakamla 979 yatırımı tamamladık. Türkiye’de 18 yıl önce sadece 9 adet olan gençlik merkezleri sayısını 338’e çıkardık. Üye olarak bu merkezlerden faydalanan gençlerimizin sayısı 2,5 milyona yaklaştı. Son 2 yılda bu merkezlerde 5,5 milyonu aşkın gencimizin iştirak ettiği 400 bini aşkın faaliyet gerçekleştirdik. Ülke çapında sayıları 39’u bulan gençlik kamplarımızdan son iki yılda 261 bin 500 gencimiz faydalandı Yükseköğrenim yurtlarımızın sayısını 190’dan 795’e, kapasitesini 182 binden 707 bine çıkardık. Eskiden koğuş sistemiyle hizmet veren yurtlarımızı otel konforuyla donattık.
Son iki yılda toplamda 84 bin 427 yatak kapasiteli 117 adet yükseköğrenim yurdunu hizmete aldık. Yükseköğrenim harçlarını kaldırırken, 18 yıl önce sadece 45 lira olan aylık burs-kredi miktarını 2018 yılında 470 liraya, 2019 yılında 500 liraya, bu yıl ise 550 liraya yükselttik. Yüksek kapasiteli 39 modern stadyum inşası hedefinde, iki yıldaki 4 ilaveyle 26’ya ulaştık. Sporun tabana yayılması ve elit sporcu yetiştirilmesi için başlattığımız faaliyetlere son iki yılda 10 bin 500 gencimiz katıldı. Yine son iki yılda lisanslı sporcu sayısındaki artış yüzde 21, spor kulübü sayısındaki artış yüzde 16, özel spor tesisleri sayısındaki artış yüzde 23 olarak gerçekleşti. 2018-2020 yılları arasında tüm yaş gruplarımızdaki milli sporcularımız, katıldıkları uluslararası müsabakalarda 15 bin 573 madalya kazandı. Bu dönemde 74 yeni gençlik ve spor tesisini de hizmete aldık.
(KORONAVİRÜS İLE MÜCADELE)
Bugüne kadar 136 ülke ve 4 uluslararası kuruluşun sağlık malzemesi desteği talebini karşıladık
Çoklu baro düzenlemesini de geçtiğimiz hafta hayata geçirdik.
(TERÖRLE MÜCADELE)
İçişlerinde; son iki yılda terör örgütleri ve teröristlerle mücadelede tarihi başarılar elde ettik. Bölücü terör örgütü PKK’ya yönelik 224 bini kırsalda, 10 binden fazlası şehirlerde olmak üzere toplam 234 binin üzerinde operasyon gerçekleştirdik. Bu operasyonlarda 950’si ölü, 732’si yaralı veya sağ, 672’si teslim olmak üzere toplam 2 bin 354 teröristi etkisiz hale getirdik.
İkna çalışmalarıyla 530 teröristi örgütün pençesinden kurtardık. Böylece yurt içi terörist mevcudu 400’lü rakamlara kadar geriledi. Sadece son 1,5 yılda PKK’nın 400’e yakın eylemini engelledik. 15 Temmuz darbe girişimi başta olmak üzere, son dönemde ülkemize ve milletimize yönelik en büyük ihanetlerden birinin faili FETÖ’yle mücadele amacıyla 17 bin operasyon gerçekleştirdik. FETÖ’nün bürokrasiden iş dünyasına kadar tüm yapılanmalarını önemli ölçüde yıktık, kalanları da tespit ettikçe temizlemeye devam ediyoruz. DEAŞ ve EL KAİDE terör örgütlerine yönelik yurt içinde 2 bin 652 operasyon yürüterek, 635 teröristi etkisiz hale getirdik ve 5 eylemi engelledik.
Hamdolsun, 2017 yılbaşından bugüne kadar ülkemizde DEAŞ tarafından tek bir eylem dahi gerçekleştirilememiştir. Uyuşturucu ile mücadele kapsamında son iki yılda toplam 364 bin 346 operasyon yürüttük. Vatandaşlarımızı ve özellikle gençlerimizi zehirleyen uyuşturucu tüccarlarına göz açtırmamakta kararlıyız. Düzensiz göçle mücadele çalışmalarımız kapsamında geri gönderme merkezlerinin kapasitesini 8 bin 124 kişi artışla 20 bine, sayısını da 9 ilaveyle 28’e çıkardık.Terörden arındırdığımız yerlere gönüllü olarak dönen Suriyeli sayısı 402 bini aştı. Halen ülkemizde bulunan Suriye’den ve diğer yerlerden gelmiş sığınmacıları da yakından takip ediyoruz.
Milli savunmada; ülkemizin ve milletimizin huzuru ve güvenliği için gece gündüz çalışan ordumuzu her alanda güçlendirdik. Fırat Kalkanı Harekatına ilaveten Zeytin Dalı, Pençe, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı harekatlarıyla güney sınırımızda oluşturulmaya çalışılan terör koridoruna yeni darbeler indirdik.
Irak sınırımızdan sızan teröristlerin önlerini kesmek için, sınır ötesinde güvenli bölgeler oluşturuyoruz. Böylece ülkemize bu bölgeden yönelik terör tehdidini önemli ölçüde bertaraf ettik. Libya’da, yaptığımız anlaşmalara uygun şekilde ülkenin meşru hükümetine destek veriyoruz. Trablus’u tehdit eden darbecileri gerileterek, Libya halkının güvenliğini temin ettik ve geleceğine umutla bakmasını sağladık. Kahraman ordumuz, Afganistan’dan Kosova’ya, Somali’den Katar’a kadar dünyanın pek çok yerinde barışın ve huzurun teminatı olarak görev yapmaktadır.
(SAVUNMA SANAYİİ)
Savunma sanayiinde; ülkemizin dışa bağımlılığını yüzde 70’lerden yüzde 30’lara düşürdük. Bu alanda 2002 yılında 5,5 milyar dolar bütçeli 62 savunma projesi yürüten Türkiye, bugün 60 milyar dolar bütçeli 700 projeye ulaşmıştır. Aynı dönemde savunma sanayinde faaliyet gösteren firma sayımız 56’dan 1.500’e çıkarken, sektörün cirosu da 1 milyar dolardan 11 milyar dolara yükseldi. Bu tablo, ihracatımıza da yansıdı. Türkiye 18 yıl önce yalnızca 248 milyon dolar olan savunma ve havacılık ihracatı yaparken, bu rakam şimdi 3 milyar doları geçti. Dünyanın en büyük savunma şirketleri listesinde 5 firmamızın bulunuyor olması, geldiğimiz yerin en önemli işaretidir.
Son iki yılda, Akıncı TİHA ve Aksungur İHA, yerli helikopterimiz GÖKBEY ilk uçuşlarını gerçekleştirdi. Milli İHA motorumuz PD-170 ilk uçuşunu ANKA platformu ile yaptı. CİPİES’ten bağımsız otonom Sürü İHA Projesi KERKES’i başlattık. Bu dönemde güvenlik birimlerimize 21 adet T-129 ATAK Taarruz ve Taktik Keşif Helikopteri teslimatı yapıldı. Ayrıca, çeşitli kurumlarımıza 15 adet ANKA İHA, 58 adet Bayraktar TB-2 İHA/SİHA, 206 adet Kamikaze Mini İHA teslim edildi. Portatif özelliğiyle kara, hava ve deniz platformlarımıza entegre edilebilecek Sungur Hava Savunma Sistemi envantere girmeye hazır hale geldi.
GÖKTÜRK Keşif Gözetleme Uydu Sistemi Projesinde yörüngede kabul aşaması tamamlandı. Testleri başarıyla tamamlanan HİSAR-A envantere girme aşamasındadır. ATMACA seyir füzemizin de testlerinde sona gelindi. KORKUT Projesinde ilk sistemler envantere girdi. Bu kapsamda 4 adet Komuta Kontrol Aracı ile akıllı mühimmat kullanma kabiliyetine sahip 13 adet Silah Sistemi Aracı ordumuza teslim edildi. BORA Füzelerinin teslimatları sürüyor. SOM mühimmatı ve uçak bombalarını yüksek hassasiyetle hedefe yönlendirme kabiliyetine sahip milli güdüm kitlerinin teslimatları hızla devam ediyor. Uzun Menzilli Tanksavar Füzelerimiz UMTAS ve LUMTAS ile Nüfuz Edici Bombaların teslimatlarında herhangi bir aksama yaşanmıyor. Seri Üretim Projesi Sözleşmesi imzalanan Altay Tankı için milli imkânlarla Güç Grubu Geliştirilmesi çalışmaları başlatıldı.
Ordumuzun en önemli güç unsurlarından olan M-60 tanklarından 195 tanesinin modernizasyonu gerçekleştirildi. Ayrıca Proje kapsamında PULAT Aktif Koruma Sistemi kalifikasyon faaliyetleri tamamlandı. Ülkemizin en önde olduğu alanlardan olan zırhlı araçlardan 1.800’ü kullanıcı kurumlara teslim edildi. Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemimiz Anadolu denize indirildi.
MİLGEM ADA Sınıfı Korvetlerin 3’üncü gemisi Burgazada ve 4’üncü gemisi Kınalıada Deniz Kuvvetlerimize teslim edilerek hizmete girdi. Bu projenin 5’inci gemisinin inşası sürüyor. Yeni Tip Denizaltı Projesi kapsamında ilk denizaltımız PİRİREİS havuza çekildi. Test ve Eğitim Gemimiz Ufuk’un inşası tamamlanarak deniz kabul testleri başlatıldı.
Savaş gemilerimizin bakımları için inşa ettiğimiz 10 bin tonluk kaldırma kapasitesine sahip yüzer havuzumuz, Mart ayında İzmir Tersanesi Komutanlığına teslim edildi. F-16 uçaklarımıza, Milli Dost Düşman Tanıma Tanıtma Sistemi entegre edildi. ULAK Milli Baz İstasyonları 1.000 yerde kurularak faaliyete geçirildi. Makine Kimya Endüstrisi Kurumu’nun milli ve yerli üretim olan makinalarıyla, Kırıkkale’de günlük 3 milyon cerrahi maske üreten tesisi faaliyete geçirdik.
(ULAŞTIRMA)
Ulaştırmada; Cumhuriyet tarihinin en büyük altyapı yatırımlarını hayata geçirmeye devam ettik. Bu çerçevede, ilk etabı yılda 90 milyon yolcuya hizmet verecek İstanbul Havalimanı’nı devreye aldık. Havalimanımızın tüm etapları hizmete girdiğinde yolcu kapasitesi 200 milyona kadar ulaşabilecek. İstanbul Havalimanı, 225 bin kişilik istihdam ve 250’si dış hatlar olmak üzere 300’den fazla uçuş hattıyla, açılır açılmaz ülkemizin gurur abidelerinden biri haline geldi.
Yolculuk süresini 2 saate düşürecek Ankara-Sivas hattının test sürüşleri devam ediyor. İlk kesimini yıl sonunda hizmete sunmayı planlıyoruz
Salgın dönemine rağmen, açıldığı günden bugüne kadar iç ve dış hatlarda toplamda 65 milyon yolcu trafiği gerçekleştirildi. Ülkemize kazandırdığımız 30 havalimanına ilaveten Rize-Artvin, Yozgat ve Bayburt-Gümüşhane havalimanlarının inşası sürüyor. Yıllık 25 milyon ton yük işleme kapasitesine sahip Filyos Limanının altyapı inşaatını bu yılı sonuna kadar tamamlıyoruz.
Kanal İstanbul’un etüt proje çalışmalarını bitirdik. Bu kanalın inşası için ihtiyaç duyulan mevzuat çalışmaları, ilgili tüm kurum ve kuruluşlarımızın katılımıyla yürütülüyor. İstanbul trafiği için çok büyük öneme sahip Gebze-Halkalı raylı sistem hattını hizmete aldık. Marmaray’ı da içinde bulunduran bu hat üzerinde, hem metro ve yüksek hızlı tren, hem de yük treni hatları birbirine entegre şekilde çalışıyor. Yük trenleri artık Pekin’den Londra’ya kadar kesintisiz gitmeye başladı.
Gayrettepe-Havalimanı Metro Projesi’nde tünellerin delme işlemini bitirdik. Uzunluğu 37,5 kilometreyi bulacak bu hatta 9 istasyon arasında önce tam otomatik, ardından sürücüsüz trenler, saatte 120 kilometrelik hızla hizmet sunacak. Halkalı-İstanbul Havalimanı raylı sistem bağlantısı kesimindeki çalışmalar da hızla sürüyor. Kuzey Marmara Otoyolunu bölüm bölüm hizmete açıyoruz. Bağlantı yollarıyla birlikte toplam 398 kilometre uzunluğundaki Kuzey Marmara Otoyolu’nun kalan kısımlarını da yıl sonuna kadar tamamlıyoruz.
Son iki yılda hizmete sunduğumuz İstanbul-İzmir Otoyoluyla iki şehrimiz arasındaki mesafeyi 3,5 saate indirdik. Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu’nu tamamlayarak milletimizin istifadesine sunduk.
(HIZLI TREN PROJELERİ)
Marmara’yı çepeçevre saracak otoyolun önemli bir geçiş noktası olan 1915 Çanakkale Köprüsünün temelini 18 Mart 2018 tarihinde attık, yapımını süratle sürdürüyoruz. Önemli bir ulaşım güzergahı üzerinde yer alan Gümüşhane çevre yolları ile 16,8 kilometre uzunluğunda 9 adet tüneli hizmete açtık. Geçtiğimiz haftalarda 450 metre uzunluğu ve 165 metre yüksekliğiyle Türkiye’nin en yükseği olan Botan Çayı üzerindeki Beğendik Köprüsü’nü hizmete açtık. Avrupa ülkeleriyle yüksek standartlı demir yolu bağlantısını sağlayacak Halkalı-Kapıkule Demiryolu Hattının Çerkezköy-Kapıkule kesimiyle ilgili yapım sözleşmesi imzalandı. Proje tamamlandığında 229 kilometrelik uzunluğa sahip bu demiryolunda, saatte 200 kilometrelik hızla seyahat edilebilecek.
Yatırım tutarı 10,5 milyar lira olan projenin bitmesiyle Halkalı-Kapıkule arası seyahat süresi 4 saatten 1 saat 20 dakikaya, yük taşıma süresi ise 6,5 saatten 2 saat 20 dakikaya düşecek. Ankara-Eskişehir, Ankara-İstanbul, Ankara-Konya yüksek hızlı tren hatlarımıza, yolculuk süresini 2 saate düşürecek Ankara-Sivas hattını da ilave ediyoruz. Test sürüşleri devam eden bu hattın ilk kesimini yıl sonunda kadar milletimizin istifadesine sunmayı planlıyoruz. Ayrıca Ankara-İzmir yüksek hızlı tren hattı ile Konya- Karaman-Niğde, Mersin-Osmaniye-Gaziantep, Bursa-Bilecik hızlı tren hatları başta olmak üzere, halen inşası süren 3 bin 500 kilometrelik raylı sistem projemiz var. Hedefimiz 5 yıl içerisinde toplamda 5 bin 500 kilometre yüksek hızlı ve hızlı tren hattına ulaşmaktır. Dünyanın en güzel ilk 4 tren rotasından biri olarak kabul edilen Ankara-Kars arasındaki Turistik Doğu Ekspresini turizme açtık. Modernize edilmek için ulaşıma kapatılan Samsun-Sivas Demiryolunda da ticari deneme seferleri başladı. Dış ticarette talebin arttığı Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu hattına, ilave 3 bin 500 ton kapasite artışı sağlayacak Konteyner Aktarma Sistemi kurduk.
Raylı sistem araçlarının yerli imkânlarla üretilebilmesi için Türkiye Raylı Sistem Araçları Sanayii Anonim Şirketini kurduk. Milli elektrikli trenin fabrika testlerini başlattık. Van Gölünde Ocak 2018’de faaliyete başlayan Sultan Alparslan Feribotu’nun ardından, İdris-i Bitlisi Feribotunu da tamamlayarak hizmete sunduk. Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi USOM’u hizmete sunduk. Türkiye’nin uydu haberleşme alanındaki kapasitesini artırmak, yörünge haklarını korumak ve daha geniş kapsama alanlarına sahip olmak için başlattığımız üç yeni uydu projesinde sona yaklaşıyoruz. Aralık 2019’da ilk enerji beslemesi yapılarak üretimi tamamlanan Türksat 5A uydusunda son testler devam ediyor. Uydu, bu yılın üçüncü çeyreğinde yerde teslim alınacak ve dördüncü çeyrekte uzaya fırlatılacak. Haberleşme ve servis modülü entegrasyon faaliyetleri tamamlanan Türksat 5B uydusu ise 2021 yılının ikinci çeyreğinde uzaya gönderilecek. Ülkemizin haberleşme uydusu üretebilen 10 ülke arasında yer almasını sağlayacak yerli haberleşme uydusu Türksat 6A’yı ise 2022 yılında uzaya fırlatmayı planlıyoruz. İstanbul’un sembollerinden biri olacağına inandığım Çamlıca Televizyon-Radyo Kulesinin yapımı devam ediyor.
(AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL HİZMETLER)
Aile, çalışma ve sosyal hizmetler; son iki yılda da en yoğun çalıştığımız, en çok icraatı gerçekleştirdiğimiz alanların başında geliyor. Sosyal yardımlarda kurumsal ve yapısal değişikliklere giderek, 2002 yılında 4 olan sosyal yardım programı sayısını 43’e çıkardık. İhtiyaç sahiplerine bütçeden ayrılan kaynağı da 2 milyar liradan 55 milyar liraya yükselttik. Son 18 yılda yaptığımız sosyal yardım tutarı toplam 356 milyar lirayı buldu. Salgın döneminde, sosyal koruma kalkanı çatısı altında vatandaşlarımıza 25,5 milyar lira nakit ödeme yaptık. Sadece kısa çalışma ödeneği kapsamında, çok büyük bir bölümü de salgın döneminde olmak üzere 3,7 milyon kişi için 14 milyar liranın üzerinde kaynak kullandık. Ücretsiz izne çıkartılan veya işini kaybeden 1,7 milyon vatandaşımıza yaptığımız ödeme tutarı da 2,8 milyar lirayı buldu. Son iki yılda 1 milyon 650 bin iş yeri ve 10 milyon 680 bin sigortalımız için 79,7 milyar lira tutarında destek verdik. Aktif iş gücü programlarımızla; son iki yılda toplam 980 bin kişi için 4,1 milyar liralık kaynak kullandık.
İşsizlik ödeneğinden son iki yılda; 1,8 milyon vatandaşımıza toplam 14,7 milyar lira tutarında ödeme yaptık. Ortalama 1,6 milyon işyeri için toplamda 19,7 milyar lira tutarında asgari ücret desteği verdik. 2019 yılında hayata geçirdiğimiz Sosyal Çalışma Programı kapsamında 20 bin 351 üniversite öğrencimizi ilk kez işgücü piyasasıyla tanıştırdık. Çalışanlarımızın haklarını koruma esasına dayanan gayretlerimizle, memur ve işçi sendikalaşma oranı yüzde 22 seviyesine yükseldi. Asgari Ücret Tespit Komisyonunda, yıllar sonra ilk defa geçtiğimiz yıl oy birliği ile asgari ücret kabul edildi. Asgari ücrette 2018-2020 yılları arasında yüzde 45 oranında artış sağladık. 2002 yılında 184 lira olan net asgari ücreti bugün itibariyle, 2 bin 324 liraya çıkartarak, reel asgari ücreti yüzde 134 artırmış olduk. Böylece, asgari ücretin satın alma gücü paritesine göre sıralamasında, Avrupa Birliği üye ve aday ülkeleri arasında 13’ncü sıradan 8’nci sıraya yükseldik. İstihdama katılım oranının son 15 yılda yüzde 45’ten yüzde 53 düzeyine yükselmesi, ülkemizdeki istihdam piyasasının canlılığına işaret ediyor.
(EMEKLİLERE YAPILAN ÖDEMELER)
Son iki yılda İŞKUR kanalıyla 2,5 milyonu aşkın vatandaşımızı işe yerleştirdik. Hükümetlerimiz döneminde istihdamı artırmak için 18 ayrı sigorta primi teşviki, desteği ve indirimi uygulayarak, çalışanlarımıza ve işverenlerimize 213 milyar lira devlet katkısı sağladık. Yürüttüğümüz etkin mücadeleyle kayıt dışı istihdamı 23 puan düşürdük. Kayıt dışı istihdamın 1 puan düşürülmesi, ülke ekonomisine yılda yaklaşık 3,7 milyar lira katkıda bulunuyor. Emeklilerimiz, hep olduğu gibi, son 2 yılda da en çok desteklediğimiz kesimlerin başında geliyor. Geçtiğimiz yılın Ocak ayında en düşük emekli aylığını 1.000 lira olarak belirledik. Bu yılın Nisan ayında bu tutarı 1.500 liraya yükselttik.
Emeklilerimize, 2018 yılında 1.000 lira bayram ikramiyesi ödemesine başladık. Bugüne kadar geride bıraktığımız 5 Ramazan ve Kurban Bayramında emeklilerimize toplam 53,2 milyar lira ikramiye ödemesi gerçekleştirdik. Muhtarlarımızın sigorta primleri 2017’den bu yana devlet tarafından ödeniyor. Geçtiğimiz yıl, muhtarlarımızın sosyal güvenliğe ilişkin tüm bildirimlerini elektronik ortama taşıdık. Son 2 yılda geri ödeme kapsamına alınan ilaç sayısı 1.015’dir. Sosyal Hizmet Merkezlerimizin sayısını, son iki yılda 46 ilaveyle 344’e çıkardık. Yine 60’ı son iki yılda olmak üzere toplam 240 Aile Destek Merkezi milletimizin hizmetine sunduk.
(KADIN KOOPERATİFÇİLİĞİ ÇALIŞMA GRUBU)
Aile Sosyal Destek Programımız ile 2020 Haziran ayı itibariyle 2 milyonun üzerinde hanede 5,2 milyon vatandaşımızla görüşme gerçekleştirdik. Aile Eğitim Programı ve Evlilik Öncesi Eğitim Programı eğitimleriyle son iki yılda toplam 1 milyon 132 bin kişiye ulaştık. Son iki yıldaki 8 ilaveyle toplamda 32’ye çıkan Sosyal Dayanışma Merkezlerimiz vasıtasıyla kadınlarımızı çok yönlü olarak destekliyoruz. Her alanda kadınlarımızın yanında olma anlayışıyla, 81 ilimizde “Kadın Kooperatifçiliği Çalışma Grubu” oluşturduk.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kadın milletvekillerimizin 2002 yılında yüzde 4,4 olan oranı, 2020 yılında yüzde 17.45’e yükseldi. Şiddete karşı “Sıfır Tolerans” ilkesiyle çalışıyoruz. Artık 81 ilimizin tamamında var olan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerimizde, son iki yılda, 303 bini kadın, 21 bini erkek, 35 bini çocuk olmak üzere toplam 360 bin kişiye hizmet verilmiştir. Kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında son iki yılda 1 milyonun üzerinde kişiye eğitim ve seminerler verildi. Kadın Konukevi sayısını da 8’den 145’e çıkartarak, 320 bin 500 kişiye hizmet verebilir hale getirdik.
(BİZ BİZE YETERİZ KAMPANYASI)
“Biz Bize Yeteriz” kampanyamızla, vatandaşlarımızdan 2 milyar lirayı aşan bir destek sağlandı.
Son iki yılda, yaklaşık 3,9 milyon aileye 3,5 milyon ton ısınma amaçlı kömür yardımı yaptık. Başımızın tacı olan yaşlılarımıza yönelik hizmetlerin hem çeşidini artırıyor, hem kapsamını genişletiyoruz. Bu amaçla 2019 yılını Yaşlı Yılı ilan ettik. Ülkemizde, daha önce 63’ü kamuya, 22’si özel sektöre ait 85 huzurevinde 6 bin 732 yaşlıya hizmet verilebiliyordu. Son iki yılda açılan 8 huzureviyle birlikte bugün 179’u kamuya, 248’i özel sektöre ait toplam 427 huzurevinde 27 bini aşkın yaşlımız hizmet almaktadır.
Salgın süresince dünyadaki yaşlı bakım kuruluşlarında ölüm düzeyi yüzde 30-80 arasında seyrederken, ülkemizde bu oran yüzde 4’te kaldı. Bir diğer önemli hizmetimiz olan engellilere yönelik Evde Bakım Uygulamasından 535 bin vatandaşımız yararlanıyor.
Son iki yılda engellilerin evde bakımı için 17 milyar lira ödeme yaptık. Engelli memur sayımızı, yaklaşık 10 katlık artışla 5 bin 777’den 57 bin 408’e yükselttik. Son iki yılda 3 bin 507 engellimiz, aday memur olarak kamuya yerleştirildi. Milletimizin 15 Temmuz şehitlerimizin yakınları ve gazilerimiz için verdiği yardımların etkin şekilde kullanımı amacıyla Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfını kurduk. Salgınla mücadele döneminde bu vakıf kaynaklarından, her ay şehit yakınlarımıza ve gazilerimize 1.000’er lira nakdi destek sağladık.
(ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK)
Çevre ve şehircilik; her dönemde en çok hizmet gerçekleştirdiğimiz alanlardan biridir. Bu kapsamda son iki yılda 23 millet bahçemizi vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Halen 72 ilimizde, 208 millet bahçesi için yaklaşık 45 milyon metrekare alanda çalışmalarımız sürüyor. Hedefimiz 2023’e kadar tüm illerimizde en az bir adet millet bahçesi yaparak, 81 milyon metrekareye ulaşmaktır. Afet riski altındaki yapı ve alanların dönüşümü, hayati önemde gördüğümüz çalışmalarımızdan biridir. Tehlike düzeyi yüksek alanlara öncelik vererek, 58 ilimizde, 259 adet “Riskli Alan” ile yeni yerleşim alanı olarak kullanılmak üzere 61 ilimizde “Rezerv Yapı Alanları” belirledik. Can güvenliği tehlikesi olduğunu belirlediğimiz 1 milyon 394 bin bağımsız birimde ikamet eden 5 milyon vatandaşımıza, dönüşüm çalışmaları için 14,7 milyar lira destek sağladık.
Ülkemiz genelinde 658 bin adet bağımsız bölüm, ‘Riskli Yapı’ statüsünde yenileniyor. Sanayi alanlarının taşınması ve dönüşümü için de son iki yılda projelendirdiğimiz 10 bin işyerinden 1.420 adedini tamamladık, 3 bin 422 adedinin yapımı sürüyor. Geçtiğimiz yıl 150 bin konutluk iki ayrı “Sosyal Konut Kampanyası” başlattık. Mart ayında düzenlendiğimiz ilk kampanyayla 67 ilde, 140 projede, 50 bin sosyal konutun kura çekimleri tamamlandı, hak sahipleri belirlendi. Bunlardan 45 bin konutun ihalesi yapıldı, 7 bin 679 konutun proje çalışmaları devam ediyor. Aralık 2019 tarihinde başlattığımız ikinci kampanyayla 81 ilde ve 100 bin konutun yapılmasını planladık. Bu kampanyanın ihale ve proje çalışması sürüyor.
Elazığ ve Malatya’da etkili olan 24 Ocak’taki depremin ardından süratle depremzedelerin yaralarını sardık, mağduriyetlerini giderdik. Deprem konutlarının bir kısmını tamamladık, diğerleriyle ilgili çalışmalar hızla sürüyor. Geçtiğimiz yıl Trabzon-Araklı, Bolu, Bursa’da, bu yıl Rize ve Artvin’de meydana gelen sel felaketlerinin ardından da afetzedelerin yaralarını hızla sardık.
Doğal afetlere karşı etkin ve hızlı çözüm üretme konusunda, hamdolsun ciddi mesafeler kat ettik. 2018 yılında uygulamaya aldığımız imar barışıyla, vatandaşlarımızı mülkiyet sıkıntısı yüzünden devletiyle davalı olmaktan kurtardık. “Sıfır Atık Projesi” kapsamında bugüne kadar 44 bin kurum ve kuruluş binasında Sıfır Atık Yönetim Sistemini kurduk. Çevre kirliliğinin önlenmesi için plastik poşeti ücretli hale getirdik. Bu uygulamanın ardından 2018 yılında yıllık 440 adet civarında olan kişi başı plastik poşet kullanımı, geçtiğimiz yıl kişi başı 110 adede geriledi. Türkiye genelinde 1.107 atıksu arıtma tesisi ile belediye nüfusunun yüzde 86,7’sine atıksu arıtma hizmeti verilirken, son iki yılda atıksu arıtma tesisi sayısı 1.148’e, hizmet verilen nüfusu da yüzde 87,4’e ulaştırdık.
(TARIM VE ORMANCILIK)
Tarım ve ormancılıkta; ülkemizi kendi kendine yeterli olmanın ötesinde çok önemli bir ihracatçı haline getirmek için çalışıyoruz. Son 2 yılda toplam bitkisel üretimimiz 8 milyon ton ilave artışla 123 milyon tona yükseldi. Bu çerçevede hayata geçirdiğimiz projeler ve başlattığımız uygulamalar sayesinde, tarımsal hasılamızı yüzde 45 artışla 275 milyar liraya çıkardık. Tarımsal ihracatımızı son 2 yılda 1 milyar dolar ileriye taşıyarak 18 milyar dolara yükselttik. Çiftçimize verdiğimiz desteği son 2 yılda yüzde 52 artırarak 2018 yılında 14,5 milyar liraya, 2019 yılında 16,1 milyar liraya, 2020 yılında ise 22 milyar liraya çıkardık. Sözleşmeli tarımsal üretimde devrim niteliğinde bir proje olan “Dijital Tarım Pazarı” projesini hayata geçirdik.
ATADAN TORUNA TOHUM SEFERBERLİĞİ
“Coğrafi İşaret Tescili” için başvuran 112 tarım ve gıda ürünümüzün daha belge almasını sağlayarak, bu kapsamdaki ürün sayımızı 387’ye ulaştırdık. Ekilmeyen hazine arazilerini üretime kazandırmak amacıyla, 24 ilimizde çiftçilerimize tohumun yüzde 75’ini hibe olarak verdik. Sertifikalı tohum üretimini yüzde 7 artırmak suretiyle 1 milyon 134 bin tona ulaştırdık. Milli ve yerli tohumculukta “Atadan Toruna Tohum Seferberliği”ni başlattık. Hayvancılık desteklerini yüzde 78 artışla 3,7 milyar liradan 6,6 milyar liraya çıkardık. Son iki yılda bu amaçla 13 milyar lira destek ödemesi yaptık. Böylece, büyükbaş hayvan varlığını yüzde 4 artırarak 17,9 milyona, küçükbaş hayvan varlığını yüzde 5 artırarak 48,5 milyona yükselttik.
Süt üretimi yüzde 4 artışla 23 milyon tona, kırmızı et üretimi yüzde 7 artışla 1,2 milyon tona ulaştı. Su ürünleri üretimimizi artırmak ve balıkçılarımızın haklarını korumak için Su Ürünleri Kanununda değişiklik yaparak, kaçak avcılığı engelledik. Üretimini yüzde 33 gibi rekor bir artışla 837 bin tona ulaştırdığımız su ürünlerinde, 2023 hedefi olan 1 milyar dolarlık ihracat rakamını, 2019’da yakaladık.
Vatandaşlarımızın güvenilir ve sağlıklı gıdaya ulaşması için gıda denetim sayısını yüzde 8 artırarak yıllık 1,2 milyonun üzerine çıkardık. Toplam 5 bin kırsal kalkınma projesine 1,6 milyar lira hibe verdik. Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi proje sayısını 23’ten 41’e yükselttik.
"SON İKİ YILDA 68 BARAJ YAPILDI"
Türkiye’nin en büyük jeotermal kaynaklı Sera Organize Sanayi Bölgesinin kuruluş işlemlerini İzmir-Dikili’de tamamladık. Son 2 yılda 404 bin hektar alanda 600 milyon fidanı toprakla buluşturduk. Sadece “Geleceğe Nefes” kampanyasında 13,8 milyon fidan dikilmesini temin ettik. Orman yangınlarıyla mücadele kapasitemizi güçlendirdik. Yangınları izleme amacıyla İHA kullanmaya başladık. Bu yıl, üç kat daha fazla su taşıyan amfibik uçakları hizmete aldık. Korunan Alan kapsamına son iki yılda 47 yeni yeri dahil ettik.
Yine son iki yılda 68 barajın, 45 gölet ve bendin, 52 hidroelektrik santralinin yapımını tamamladık. Depolama hacmi bakımından ülkemizin en büyük üçüncü barajı olan Prof. Dr. Veysel Eroğlu Ilısu Barajı Hidroelektrik Santrali’nde elektrik üretimine başladık. İnşa ettiğimiz tesislerle 159 bin hektar alanı sulamaya açtık, 34 adet içme suyu, 3 adet atık su tesisi, 267 taşkın koruma tesisini hizmete aldık.
Arazi Toplulaştırma ve Tarla İçi Geliştirme hizmetleri kapsamında 1,2 milyon hektar alanın tescilini bitirdik. Ülkemizde sulama yapılabilecek yeni tarım arazileri oluşturmak için çalışma başlattık.
(HAZİNE VE MALİYE)
Hazine ve maliye, son yıllarda ülkemizin en çok mücadele verdiği alanların başında geliyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemimizin göreve başlamasının hemen ardından ekonomimiz, kur saldırılarının ve yaptırımların hedefi oldu. Bu saldırıların etkileri ile mücadele kapsamında, ekonomimizin bağışıklık sistemini, küresel türbülanslara karşı güçlendiriyoruz. Spekülatif ve art niyetli finansal girişim konusunda önlemlerimizi alıyoruz. Katma değerli, istihdama ve ihracata dayalı üretimi önceleyen bir ekonomik işleyişi yerleştirmeye çalışıyoruz.
Özel sektör için uzun vadeli, ucuz ve sürdürülebilir finansman modellerine sahip bir ekonomi hedefliyoruz. Orta Vadeli Programı, bütüncül bir yaklaşım ile “Yeni Ekonomi Programı” olarak kurguladık. Bu programın ilk döneminde “enflasyon-kur-faiz” sarmalına karşı tedbirleri geliştirdik. Fiyatlama davranışlarındaki bozulmaya karşı, tüm sektörlerden 2 bin 700’ün üzerinde firmanın en az yüzde 10 indirim taahhüdü ile “Enflasyonla Topyekun Mücadele” programını hayata geçirdik.
SWAP piyasasında aldığımız önlemlerle, Türk Lirasına karşı art niyetli girişim kanallarını tıkadık. BİST Swap Piyasası vasıtasıyla, Türk bankalarının kendi aralarındaki döviz işlemlerini, yabancı bankalara gerek kalmaksızın yapabilmelerine imkan sağladık. Türk Lirası’nın faizinin yurt dışında değil, ülkemizde belirlenmesi için BİST çatısında Türk Lirası referans faizi dönemini başlattık.
(ÖTV VE KDV İNDİRİMLERİ)
Sektörlere sağladığımız finansman desteklerine ilaveten, tüketici maliyetlerini düşürmek için otomobil, mobilya, konut ve beyaz eşyada ÖTV ve KDV indirimleri yaptık. KOBİ’lerimizin alacaklarını Devlet Destekli Alacak Sigortası ile garanti altına aldık. Özellikle kış aylarında sebze fiyatlarındaki dalgalanmanın önüne geçmek için Ziraat Bankamız aracılığı ile Sera Finansman Paketini devreye aldık. KDV iadelerini, 10 iş günü içinde yüzde 50’sini gerçekleştirecek kadar hızlandırdık. Katma değerli, ihracata ve istihdama dayalı üretim modeli hedefimiz kapsamında, hammadde ve ara malı imalatı, makine imalatı ve tarım alanlarını içeren 40 milyar liralık İVME paketini uygulamaya geçirdik.
Kur saldırısı sonrası normalleşme dönemini, enflasyon ve faizle mücadelede eşine az rastlanır bir başarı ile kapattık. Bu dönemde yüzde 24’e kadar çıkan Merkez Bankası Politika faizi, 8.25 seviyesine indi. Yüzde 35’lere yükselen piyasa faizlerinde de yüzde 8 bandına kadar gerileme sağladık. Aynı şekilde, iç borçlanma faizini yüzde 25’ten yüzde 9,72’ye ve dış borçlanma faizini yüzde 7,5’dan yüzde 4,45’e kadar gerilettik.
Spekülatif ataklarla yüzde 25’in üzerine çıkan enflasyonu yeniden tek hanelere kadar indirdik. Vatandaşlarımızın tarihin en düşük maliyetli ve uzun vadeli finansmanıyla ev sahibi olabilmesini temin ettik. Bu sayede Haziran ayında, tarihi bir rekorla, 200 binden fazla ailemizin ev sahibi olmasına imkan sağladık. Salgın sürecinde 12,2 milyon vatandaşımıza 43 milyar lira, yaklaşık 1,3 milyon esnafımıza 30 milyar lira, 207 bin 450 firmamıza 163 milyar lira finansman tahsisi yaptık. Yerli sermayeli kredi derecelendirme şirketini faaliyete geçirdik. Yatırımları daha fazla desteklemek için Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankasını yeniden yapılandırdık.
(DÖVİZLİ BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ)
Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız için Dövizli Bireysel Emeklilik Sistemi uygulamasını başlattık. Vergi kayıp ve kaçağı ile kayıt dışıyla mücadele için Risk Analizi Genel Müdürlüğü kurduk. Mükelleflerin haklarına yönelik başvuruları değerlendirmek üzere de Mükellef Hakları Kurulu oluşturduk. Zor dönemde BİST’in vatandaşlarımıza verdiği güven ile borsadaki katılımcı sayısını yaklaşık 1,5 kat artırarak 1,5 milyonun üzerine çıkardık. 2018 yılında 85 milyar, 2019 yılında 60 milyar kredi kefalet desteğini hayata geçirdik. 2020 yılında kredi garanti kurumlarına aktarılabilecek kaynak tutarının üst sınırını 25 milyar liradan 50 milyar liraya çıkardık. Salgın sürecinde 29 milyar lira tutarında vergi ödemesi ile 40 milyar liralık SGK-BAĞ-KUR prim ödemesini erteledik, işverenlerimize nefes aldırdık.
(TİCARET)
Ticarette; ihracatımızı destekleyecek, ithalatı azaltacak, cari dengeyi açıktan fazlaya çevirecek bir stratejiyi hayata geçirdik. Bu kapsamda, 2002 yılında 36 milyar dolar olan ihracatımızı, 2019 yılında 5 katına çıkararak 180,8 milyar dolara ulaştırdık.
Son iki yılda değer bazında toplam 346,4 milyar dolar ihracat gerçekleştirdik. Önceki 24 ay ile kıyaslandığında son iki yılda ihracatımız toplamda yüzde 6,5 oranında artış göstermiştir. Aynı dönemde dış ticaret açığımız yüzde 53,7 oranında azalmış, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 84,1 seviyesine çıkmıştır.
İhracata yönelik mevcut ve yeni destek paketleriyle, ihracatçılarımıza son iki yılda toplam 6,1 milyar lira destek sağladık. Türk Eximbank bu dönemde 57,3 milyar doları kredi ve 32,9 milyar doları sigorta olmak üzere, ihracatçılarımıza toplam 90,2 milyar dolar tutarında destek verdi. İhracatımızın daha geniş bir tabana yayılmasını sağlayabilmek amacıyla kadın ve genç girişimcileri harekete geçirmekten il bazlı potansiyel tespitine kadar pek çok projeyi hayata geçirdik. Potansiyel üretici-ihracatçı firmaların il bazında tespit etme projemizi 40 ilde tamamladık, kalan 41 ilimizde de uyguluyoruz.
Bu firmaları yeni ve sürekli ihracatçılar haline dönüştürmeyi hedefliyoruz. İhracatçılarımızın dünyanın her noktasında daha aktif ve görünür olmalarını sağlamak için son iki yılda 11 bin 655 iş insanımıza yeşil pasaport vererek, pek çok ülkeye vizesiz seyahatin yolunu açtık. Elektronik Ticaret Bilgi Sistemi ve Elektronik Ticaret Bilgi Platformunu hizmete açarak, ülkemizin ilk e-ticaret verilerini açıkladık. 2019 yılı itibarıyla e-ticaret hacmi 136 milyar lira olarak gerçekleşmiştir.
(ESNAF VE SANATKARLARA DESTEK)
Esnaf ve sanatkârlarımız, hem toplum yapımızın, hem de ekonomimizin bel kemiğidir. Son iki yılda toplam 1 milyon 187 bin esnaf ve sanatkâra toplam 62,5 milyar lira faiz indirimli kredi kullandırdık. Bu desteklerden yararlanan esnaf sayısında yüzde 197, kredi miktarında ise yüzde 113 artış olduğunu görüyoruz.
Yüksek katma değerli, yüksek teknolojili üretim ve ihracatı teşvik amacıyla İstanbul’da “Bilişim İhtisas Serbest Bölgesi” kurduk. Yerli sanayimizi korumak ve üretim kapasitemizi artırmak amacıyla, toplam ithalat rakamı 34,2 milyar dolar olan 5 bin 105 adet ürüne ilave vergi getirdik.
(TEMASSIZ TİCARET)
Temassız ticaret yöntemini geliştirerek, salgın sürecinde Avrupa Birliği üyesi ülkeler, Irak ve İran’la olan ticaretimizin kesintisiz sürmesini sağladık. Lisanslı depolardaki ürünlerin tek bir platform üzerinden alınıp satıldığı Türkiye Ürün İhtisas Borsasını faaliyete geçirdik. Lisanslı depo sayımızı son iki yılda 57 adet artırarak 110’a ve lisanslı depo kapasitesini 3,2 milyon ton artışla 5,7 milyon tona ulaştırdık.
2019 yılında Sarp, Kapıköy ve Çobanbey gümrük kapılarını, 2020 yılında da Öncüpınar, Kapıkule ve Hamzabeyli gümrük kapılarını modernize ettik. Tasfiyelik eşyaların tüm vatandaşlarımızın katılabildiği e-ihale yöntemiyle ve online olarak satışına başladık. Bu yöntemle son iki yılda 596 milyon lira tutarında gelir elde ettik. Son iki yılda, önceki döneme göre yüzde 21’lik artış 6,2 milyar lira değerinde kaçak eşya yakalandı.
Rekabet Kanunu ile Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu çıkardık, Elektronik Çek ve Bono Kanunu Teklifini son aşamasına getirdik. Sanayi ve teknolojide; özel sektör, kamu kurumları ve akademiyle istişare içinde hazırladığımız 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisini kamuoyuna açıkladık. Salgın döneminde, sanayimizin kabiliyeti ve kapasitesi sayesinde ihtiyaç duyduğumuz ürünleri kolayca üretebildik.
Bunun da ötesinde, sağlık alanında yenilikçi ürünler geliştirdik, küresel rekabet iddiamızı ortaya koyduk. Rekor sürede ürettiğimiz yerli yoğun bakım solunum cihazıyla, hem ü