Türkgün Gündem Diplomasinin kalbi Antalya'da atacak... Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katılıyor

Diplomasinin kalbi Antalya'da atacak... Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katılıyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın himayesinde bu yıl 3'üncüsü düzenlenecek olan Antalya Diplomasi Forumu, 147 ülkeden temsilcileri ağırlayacak. Forumda 52 panel düzenlenecek, Gazze'deki soykırım masaya yatırılacak.

KAYNAK: Haber Merkezi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayesinde bu yıl 3'üncüsü düzenlenecek olan Antalya Diplomasi Forumu (ADF), bugün başlıyor. Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, foruma 19 devlet başkanı, 73 bakan ve 57 uluslararası temsilci olmak üzere 4 bin 500'e yakın katılımcı iştirak edecek.

"Krizler Döneminde Diplomasiyi Öne Çıkarmak" ana temasıyla düzenlenecek forumda küresel meselelerin ve krizlerin yanı sıra iklim değişikliği, göç, İslam karşıtlığı, ticaret savaşları ve yapay zeka gibi birçok konu tartışılacak. Başkan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın forum kapsamında birçok ikili görüşme yapmayı bekleniyor.

52 PANEL YAPILACAK

Bu yıl forumda 1-3 Mart'ta 52 panel gerçekleştirilecek. Sadece diplomatların ve siyasilerin yer almayacağı, öğrencilerin, akademisyenlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve iş dünyasının da görüşlerini dile getireceği ADF'de çok sayıda sergi düzenlenecek.

Forumda Türkiye'nin sanat, enerji, savunma ve sanayi alanındaki vizyonunu ortaya koyan "Türkiye Yüzyılı" sergisi açılacak. Bunun yanı sıra Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca İstanbul'da düzenlenen, çocukların gözünden Gazze'deki insanlık dramına dikkati çekmeyi amaçlayan "Kurşun Geçirmez Düşler: Gazzeli Çocuk Ressamlar Sergisi"nin bir bölümüne de forumda yer verilecek.

Açılış oturumunda Fransızca, İspanyolca, Arapça ve Rusya çeviri desteği sağlanacak. Türk Devletleri Teşkilatı'nın (TDT) 21. yüzyılda daha da kurumsallaşmasına, ileriye götürülmesine ve teşkilat bünyesinde işbirliğinin nasıl geliştirilebileceğine dair konular, bakanlar seviyesinde tartışılacak. TBMM NATO Parlamenter Asamblesi (PA) Türk Delegasyonu Başkanı ve eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da panele katılım sağlayacak. Sadece bölgesel meselelerin ele alınmadığı, ekonomik işbirliği fırsatlarının da görüşüleceği "Avrasya" konulu panelde de bölgesel kuruluşların başkanları, bazı ülke temsilcileri "bağlantısallık" konusunu görüşecek.

37446 01032024D792F618

LİDERLER BELEK'TE KONAKLAYACAK

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katılacağı forum, Belek Turizm Bölgesi'ndeki NEST Kongre ve Fuar Merkezi'nde yapılacak. Ortadoğu'dan Asya-Pasifik'e, Afrika'dan Latin Amerika'ya farklı coğrafyaları ilgilendiren konularla iklim değişikliğinden teröre, gıda güvenliğinden uzay diplomasisine pek çok küresel meselenin ele alınacağı forumda, "Gazze" de konuşulacak. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde "Kadın, Barış ve Güvenlik" üzerine yüksek düzeyli oturum da gerçekleştirilecek. Forumun yapılacağı Belek'teki otellerde konaklayacak üst düzey konuklar için kent genelinde gerekli hazırlıklar yapıldı. Bu kapsamda havalimanı ve Belek Turizm Merkezi ile forumun gerçekleşeceği NEST Kongre ve Fuar Merkezi'nin çevresinde güvenlik önlemleri artırıldı.

GAZZE TEMAS GRUBU FİLİSTİN İÇİN DEVREDE

Ev sahipliğini Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın yapacağı "Gazze Temas Grubu" panelinde Filistin meselesi ve Gazze'de yaşanan katliamın durdurulması için girişimler, çabalar yeniden gündeme getirilecek ve görüş alışverişinde bulunulacak. Temas Grubu üyeleri arasında düzenlenecek panele Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı, Filistin, Mısır ve Suudi Arabistan dışişleri bakanlarının katılması planlanıyor. "Ortadoğu'da Barışın Kalıcı Yapı Taşları" başlıklı panelde de Gazze'de son dönemde yaşananlar ele alınacak. Katılımcıların arasında Lübnan ve Filistin dışişleri bakanları, Bahreyn Dışişleri Bakan Yardımcısı, Arap Ligi Genel Sekreter Yardımcısı da bulunacak. Türkiye'nin Filistin meselesinin kalıcı şekilde çözüme ulaştırılmasındaki "garantörlük" modeli de yuvarlak masada akademisyenlerce ele alınacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Gündem KKTC Başbakanı Üstel'den çok çarpıcı açıklama: Türkiye olmasa Kıbrıs Türk'ü Filistin gibi acı çekiyor olurdu

KKTC Başbakanı Üstel'den çok çarpıcı açıklama: Türkiye olmasa Kıbrıs Türk'ü Filistin gibi acı çekiyor olurdu

KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Rum ve Yunan lobisinin Kıbrıs Türklerine yönelik baskılarının sürdüğünü vurgulayarak, Türkiye’nin ana vatan olarak önemine dikkat çekti. Üstel, Kıbrıs Türklerinin 1974 Barış Harekatı sayesinde özgürlüğe kavuştuğunu hatırlattı.

KAYNAK: DHA

KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Balkan Rumeli Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (BALKANTÜRKSİAD) tarafından düzenlenen 33’üncü Sinerji Toplantısı’na katılmak için Bursa’ya geldi. Toplantıya Üstel’in yanı sıra KKTC Başbakan Yardımcısı ve Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Bursa Vali Vekili Salih Altun, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, BALKANTÜRKSİAD Başkanı İskender İskenderoğlu ve iş insanları katıldı. Törende konuşan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Kıbrıs Türk halkının 1950’lerden itibaren varoluş mücadelesi verdiğini belirterek, “Her türlü zulme, her türlü baskıya, her türlü işkenceye rağmen kurduğumuz Türk Mukavemet Teşkilatı’yla birlikte ve en önemlisi ana vatanımız Türkiye Cumhuriyeti'nden o zaman da aldığımız destekle 1974 mutlu Barış Hareketi’yle, Kıbrıs Türk'ü özgürlüğüne kavuştu. O günün ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin karar olanı o günün başbakanı rahmetli Bülent Ecevit ve onun ortağı Necmettin Erbakan ve Türkiye Ordusunun Kahraman Mehmetçiği Kıbrıs Türk'ünün mücahidi ve mücahidesi sayesinde bugünlere geldik. Bugün bakın, o günden çok farkı yok. Aynı zulüm devam ediyor” dedi.

‘ANAVATAN OLMASA KIBRIS TÜRK’Ü FİLİSTİNLİLER GİBİ İNİM İNİM İNLEYECEK’

Rum ve Yunan lobisinin Kıbrıs Türklerine baskılarının devam ettiğini söyleyen Başbakan Üstel, “Avrupa'nın şımarık çocuğu, Rum Yönetimi, hemen yanı başımızda Yunanistan ve Yunanistan adaları. Herkesin uğrak yeri. Değerli kardeşlerim, Rum'un ne olduğunu Yunan'ın ne olduğunu en iyi tanıyan bizim iş insanlarımızdır. Her gittikleri tanıtım fuarlarında Rum'un ve Yunan'ın baskısını görürler. Ama hiçbir zaman korkmadılar. Hiçbir zaman yılmadılar. Dünyanın her yerine gittiler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni pazarladılar. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde ne yaptıklarını kahramanca bir şekilde oralarda sergilediler. Ve bugün 20 Temmuz 1974’ten bugüne gelene kadar Kıbrıs Türk’ü gerek ekonomisiyle gerek sosyal yaşantısıyla gerekse altyapı zenginlikleriyle bugünlere geldiyse fedakar ve cefakar iş insanlarıyladır. 

Yine en büyük destek Türkiye Cumhuriyeti. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti bizim ana vatanımız. Bizim ana vatanımız olmasa belki de Kıbrıs Türk’ü bugün Filistin gibi inim inim inleyecek. Görüyorsunuz çocukları yakıyorlar, kadınları bombalar altında öldürüyorlar. Ama dünya, nerede dünya? Duyarsız. Biz o günleri geçirdik. Bugünlere geldik. Bundan sonrası bizim için hep ileridir. Onun için burada Balkanlar'dan gelen Rumeli'den gelen güzel insanlara da görev düşer. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kapıları sizlere açıktır. Her zaman Bursa'da yaptığınız işi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde de yapabilirsiniz. Biz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Ben Başbakan olarak ve hükümetimiz olarak sizlere her türlü kolaylığı yapıyoruz” ifadelerini kullandı.

‘86 MİLYON’DAN KKTC’Yİ ZİYARET EDEN YÜZDE 1’

Türkiye’de bazı medya kuruluşlarının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni gazino adası olarak göstermeye çalıştığını belirten Üstel, “Hiç öyle değil arkadaşlar. Gazinolar turizmin bir parçası. Bir gelin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin mutfağıyla ve yüzyıllar önce değişik milletlerin yaşadığı, bıraktığı tarihi eserleri görün, tarihi eserleriyle buluşun. Tarihi eserleriyle yüz yüze olun. Göreceksiniz ki ne kadar zengin bir kültürü var, ne kadar zengin bir tarih vardır ve ne kadar zengin bir mutfağı vardır. Biz mutfağımızla övünüyoruz. Değerli kardeşlerim, Yunan adalarında ne varsa Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde yüz misli vardır. Bunu her platformda söylüyorum ve iddia da ediyorum. 

Gelin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin insanıyla buluşun. Gelin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde yatırım yapın. Göreceksiniz ki dediklerimiz popülizm değil, hepsi gerçekçi. Var olma mücadelesi veren bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve onun içinde yaşayan insanlarımız. Baktığımız zaman 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı’ndan bugüne kadar 86 milyondan Kıbrıs'ı ziyaret eden yüzde 1. Biz istiyoruz ki daha çok Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ziyaret edilsin. İki kardeş ülkenin evlatlarıyız. Tarihten gelen güçlü bağlarımız var. Bu bağlar bugün oluşmadı. Bu bağları bozan zedelemek insanlar olabilir, çıkabilir. Hiç önemli değil. Esas bizim geçmişimiz bir, tarihimiz bir kültürümüz birdir” dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *