19 Aralık 2024
weather
6°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkgün Gündem Geleneksel Türk Tiyatroları Nelerdir?

Geleneksel Türk Tiyatroları Nelerdir?

Türk tiyatroları, sadece Türk edebiyat tarihinin gelişimi için değil Tiyatro anlayışının genel anlamda ki ilerleyişi için de önemli bir yere sahiptir. Peki, Geleneksel Türk Tiyatroları nelerdir?

6 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Geleneksel Türk Tiyatroları Nelerdir?
KAYNAK: Haber Merkezi

Geleneksel Türk Tiyatroları nelerdir? Geleneksel Türk Tiyatrolarına örnekler hangileridir?

 Türk tiyatroları olarak en çok bilinen Kukla oyunu, Karagöz oyunu, Orta oyunu, Meddahlık oyunu, Hokkabazlık oyunları ve köy seyirlik oyunları karşımıza çıkmakta.

Halk tiyatrosu olarak bilinen bu tiyatro çeşitliliği geleneksel Türk Tiyatrolarını oluşturmakta. Geleneksel Türk Tiyatrosu kavramı bunlar dışında; Halk tarafından oluşturulmuş olan devlet tarafından herhangi bir müdahalede bulunulmamış tiyatro türleridir. Geleneksel Türk Tiyatrolarının bir diğer adı da bu nedenle Halk Tiyatrolarıdır.

Geleneksel Türk tiyatroları kuruluş yılı 1875 yılına yani, Osmanlı Devletinin son dönemlerine kadar uzanmakta ve oldukça köklü bir tarihe sahiptir.

En Popüler Geleneksel Türk Halk Tiyatroları

En popüler geleneksel Türk Halk tiyatroları ve tiyatro oyunları nelerdir?

Türk Halk Tiyatrosu, günümüzde eskisi kadar olmasa da hala popülerdir.

Türkiye’de geçmişten günümüze popülerliğini koruyan Türk Halk Tiyatroları;

·         Kukla Oyunu,

·         Meddahlık Oyunu,

·         Karagöz ve Hacivat Oyunu,

·         Orta Oyunu,

·         Hokkabazlık Oyunu,

·         Köy Seyirlik Oyunları.

Listesi şeklinde karşımıza çıkmakta. Özellikle Köy seyirlik oyunları, kukla oyunları ve Karagöz ve Hacivat oyunları Türklük ile bağdaştırılan ve yurt dışında da Türk oyunları olarak sunulan tiyatro oyunları ve geleneksel Türk Halk tiyatrolarıdır.

Meddahlık:

Meddahlık kavramı özellikle İslami inanışın yaygın olduğu ülkelerde olayları abartılı bir anlatım ile oynayarak anlatma sanatı olarak sunulmuştur. Acıklı, duygusal, dini açıdan göndermeler içeren genel anlamı ile kahramanlık duygularına değinen bir Popüler Türk Halk Tiyatrosudur.

Kukla Oyunu:

Kukla oyunu da en az meddahlık kadar Türkiye’nin tarihinde popülerliğini korumuş ve hatta günümüzde de bilinen Karagöz ve Hacivat oyununun dünya çapında bilinmesi için büyük rol oynamıştır. 16. Yüzyıla kadar dayanan Kukla Oyunu geçmişi. 19. Yüzyıl ile birlikte kendini göstermeye başlamış ve popülerlik kazanmıştır.

Her ne kadar Geleneksel Türk Tiyatroları bu şekilde ilerlemiş olsa da Orta Oyunu ve Hacivat ile Karagöz için ayrı bir başlık açmak uygun olacaktır.

Orta Oyunu Nedir?

Orta Oyunu, Karagöz ve Hacivat ile benzerliği ile dikkat çeken ancak. Kuklalar yerine gerçek insanların oynadığı oyunlar olarak karşımıza çıkıyor. Temelleri 16. Yüzyıl ve 17. Yüzyıla dayanan Orta Oyunu, Hacivat ile Karagöz oyununda da olduğu gibi herhangi bir metne sahip değildir ve doğaçlama olarak ortaya çıkar. Ancak temelde, işlenecek olan konunun ne olduğu bellidir.

Orta Oyunu adından da anlaşılacağı üzere orta da oynan bir oyun türüdür bu nedenle seyirciler oyuncuların etrafında olacak şekilde bir yerleşim ile karşılaşmak mümkündür. Ayrıca, döneme göre. Kadınlar ile Erkekler farklı alanlarda yer alarak Orta Oyununu izlemektedir.

Karagöz ve Hacivat’a karşılık olarak Orta oyununda, Kavuklu ve Pişekar karakterleri bulunur. Oyuna başlarken Pişekar seyirciyi selamlar, zurnacı ile konuşur ve oyunun başlamasını sağlar. Muhavere bölümünde ise Pişekar ile Kavuklu karşılıklı olarak birbirlerine bakar ve gösterinin amacına göre tanışmayı sağlar.

Oyun başlangıcında Kavuklu, gördüğü rüyayı Pişekara anlatır ve oyun kendi akışını bulması için akışa bırakılır.

Karagöz ve Hacivat Nasıl Ortaya Çıkmıştır?

Karagöz ve Hacivat oyunu geleneksel Türk Tiyatroları oyunları arasında bulunan oldukça önemli bir kısım olması ile birlikte, ortaya çıkışında aslında hüzünlü de bir hikayeyi barındırıyor. Karagöz ve Hacivat nasıl ortaya çıkmıştır?

Anlatılanlar ve rivayet edilenlere göre, Sultan Orhan Gazi döneminde cami inşaatında çalışan iki işçinin sürgün edilmesi ile ortaya çıkmıştır. Kambur Bâli Çelebi yani Karagöz, Halil Hacı İvaz yani Hacivat’ın cami inşaatı sırasında birbirleri ile girdikleri diyalogların komik olması ve işçilerin dikkatlerini dağıtarak işlerinden alı konulmasına neden olmaları ile dönemin padişahı tarafından idam ettirilmişler.

Bazı kaynaklara göre idam edilmemişler ancak ülkeden sürünerek uzak diyarlara gönderilmişler. Ancak ortada her halükârda hüzünlü bir kayıp bulunuyor.

Verilen emir sonrasında pişman olduğunu fark eden Padişah. Sürgün edilen Hacivat ve Karagöz’ün bulunması için askerlerine emir verir, ancak, bulmaları mümkün olmaz.

Rivayete göre, bulunamayan Hacivat ve Karagöz anı hâline getirilebilmesi için ve sürekli olarak hatırlanabilmesi için Padişah tarafından verilen emir ile perde arkasında kuklalar şeklinde oynatılmaya başlanır. Nitekim, iki karakterin de kendi içlerinde sunduğu diyaloglara benzer diyaloglar oluşturulur ve Türk halkı başta olmak üzere pek çok millet tarafından sevilir.

Geleneksel Türk Tiyatroları Hangi Döneme Aittir?

Geleneksel Türk Tiyatrolarının kuruluş yılı ve ait olduğu dönem 17.  ve 18. Yüzyıllar olarak karşımıza çıkıyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında halk tarafından sevgi ve büyük ilgi ile izlenmiş olup. Günümüze kadar kendini geliştirerek ancak geleneklerine de bağlı kalarak ilerlemeye devam etmiştir.

Geleneksel Türk Tiyatroları ait olduğu dönemden ayrı olarak 1914 yılında kurumsallaşmaya geçti. Darülbedayi’nin kuruluşu ile kurumsallaşan Tiyatro faaliyetleri, 1927 yılından sonra başarılı şekilde düzenli bir yöntemin anlayışına kavuştu.

Geleneksel ve Modern Türk Tiyatrolarının Farkı Nedir?

Geleneksel Türk Tiyatrosu ve Modern Türk Tiyatrosu arasındaki farklar nelerdir? Farklar genel anlamda teknoloji ile gelenekselcilik düşünceleri ile oluşmakta. Bu bağlamda bilinen farklar şu şekilde;

·         Geleneksel Türk Tiyatrosunda teknoloji kullanılmaz, daha çok gelenekselcilik ve sadelik gözetilir.

·         Modern Türk Tiyatroları teknolojiden de güç alarak kendini geliştirir. Yenilikçi olup daimi olarak yeniliklere açıktır.

·         Modern yapıdaki tiyatro türü bir senaryoya sahiptir.

·         Geleneksel yapıda senaryo kullanılmaz.

·         Geleneksel tiyatro daha acemi ve halk içinden gelmektedir.

·         Modern Tiyatro daha profesyonel ve imkanlar dahilindedir.

·         Geleneksel yapıdaki tiyatro sahne yapısına sahip değildir.

·         Modern tiyatrolar sahne ve dekor yapısına sahiptir.

·         Geleneksel Türk Tiyatrosunda geçmişten günümüze değişmeyen tiplemeler bulunur.

·         Modern Türk Tiyatrosu çeşitli ve değişken tiplere sahiptir.

·         Geleneksel Halk Tiyatrosu halk çevresinde oynanır ve hedefler.

·         Modern Türk Tiyatrosu daha çok eğitim seviyesi yüksek kesime hitap eder ve hedefler.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Lina İsminin Anlamı Nedir?

Lina İsminin Anlamı Nedir?