İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, 15 Mart Pazar günü yaptığı açıklamada, ülkede koronavirüsle mücadele kapsamında hiçbir kentin karantinaya alınmadığını ve esnafın ticari faaliyetlerine sınırlama getirilmediğini söyledi.
Devlet televizyonuna göre, Ruhani, "Tahran veya diğer şehirler için karantina söz konusu değil. Esnafın faaliyetlerine de bir sınırlama getirilmedi. Herkes ticaretinde serbest." ifadelerini kullandı.
Ruhani, bunları söylese de bazı şehirlerden karantina ve esnafa sınırlama haberleri geliyor.
Ordu, sokak ve caddeleri boşaltacağını duyurdu
İran Genelkurmay Başkanlığı, koronavirüsle mücadele kapsamında çarşı, pazar ve alışveriş merkezleriyle sokak ve caddeleri boşaltacaklarını açıkladı.
Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri, 13 Mart Cuma günü, koronavirüs önlemleri çerçevesinde ülke lideri Ali Hamaney’in talimatıyla kurulan karargâhın ilk toplantısının ardından yaptığı açıklamada,"Koronavirüsle mücadele kapsamında 24 saat içerisinde çarşı, pazar ve alışveriş merkezleriyle sokak ve caddeler boşaltılacak." dedi.
Bakıri, tüm İranlıların 10 gün içinde sağlık kontrolünden geçirileceğini ve şüphe tespit edilenlerin tedavi altına alınacağını, bunun için ülke genelinde 1000 sağlık merkezinin oluşturulacağını ve muayenelerin klinik ortamında yapılacağını söyledi.
Genelkurmay Başkanı Bakıri'nin açıklamaları, "ordunun sıkıyönetime hazırlandığı" yönünde yorumlara yol açtı.
Huzistan karantinaya alındı
Huzistan Eyalet Valisi Gulamrıza Şeriati, 14 Mart Cumartesi günü basına yaptığı açıklamada, Huzistan eyaletinin koronavirüs nedeniyle karantinaya alındığını belirtti.
İranlı Öğrenciler Haber Ajansı'na (ISNA) konuşan Şeriati, "Huzistan eyaletine giriş ve çıkışlar yasaklandı." ifadesini kullandı.
Tören ve merasimlerin gerçekleştirildiği toplantı yerlerinin de kapatıldığını dile getiren Şeriati, market, bakkal, fırın, kasap, manav ve eczaneler dışındaki tüm iş yerlerinin çalışmalarının yasaklandığını kaydetti.
İylam eyaletinde pasajlar kapatıldı
Aynı gün, İylam Eyaleti Sanayi, Maden ve Ticaret Müdür Yardımcısı Said Şerifi de koronavirüs salgınının önüne geçmek için İylam eyaletindeki pasaj ve iş merkezlerinin kapatıldığını duyurdu.
Şerifi, "İylam eyaletinde salgınının önüne geçmek için pasaj ve iş merkezleri kapatıldı. Açılan dükkanlar da mühürlenecek." açıklamasında bulundu.
Ölü sayısına ilişkin çelişkili ifadeler
Koronavirüs nedeniyle hayatını kaybedenler konusunda da benzer çelişkili ifadeler gündeme gelmişti.
Sağlık Bakanı Said Nemeki, 24 Şubat'ta Meclis'e sunduğu raporda, koronavirüs nedeniyle ülke genelinde hayatını kaybedenlerin sayısının 12'ye, virüsün bulaştığı kişi sayısının ise 47'ye yükseldiğini bildirdi.
Aynı gün, İran Meclisi Kum Milletvekili Ahmed Emirabadi ise "Sağlık Bakanı'nın halka yalan söylediğini" savunarak, "sadece Kum kentinde son 2 hafta içinde virüs nedeniyle 50 kişinin hayatını kaybettiğini" öne sürdü.
Hükümet Sözcüsü Ali Rebii ise Emirabadi'nin açıklamalarını yalanladı.
Öte yandan, Sağlık Bakanlığı Halkla İlişkiler Sorumlusu Kiyanuş Cihanpur 8 Mart'ta yaptığı açıklamada, o güne kadar koronavirüs nedeniyle ülke genelinde 194 kişinin öldüğünü, vaka sayısının ise 6 bin 566'ya yükseldiğini duyurdu.
İran'ın Gilan Sağlık Müdürü Muhammed Hüseyin Kurbani ise aynı gün yaptığı açıklamada söz konusu virüsten sadece Gilan eyaletinde 200'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.
İran'da "biyo-terör saldırısı" tartışmaları
İran Meclisi'ndeki Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Üyesi Haşmetullah Felahetpişe, geçtiğimiz günlerde, ABD'nin İran ve Çin'de koronavirüsü yayarak biyo-terör saldırısı düzenlediğini iddia etti.
Meclis Ulusal Güvenlik ve Dış Politikalar Komisyonu Üyesi Şehruz Berzeger de 9 Mart'ta, Sağlık Bakanı Nemeki ve Meclis Başkanı Ali Laricani'nin de katıldığı Sağlık Komisyonu toplantısında ele alınan konulara ilişkin bilgi verdiği açıklamasında, Sağlık Bakanı'nın konuşmalarından ülkede Çin'in Vuhan kentinde görülen Kovid-19'dan farklı bir virüsün daha bulunduğunu ve bunun ABD'nin İran'da yaydığı biyo-terörizm virüsü olabileceğini öne sürdü.
Sağlık Bakanlığından ise aynı gün içinde bir açıklama yapılarak Berzeger'in söz konusu iddiaları yalanlandı.
İran Meclisi Hemadan Milletvekili Emir Hoceste ise, koronavirüs salgınına yönelik "biyo-terör saldırısı" iddialarını "sorumluluktan kaçmak" olarak değerlendirdi.
Sosyal medya hesabından 10 Mart'ta yaptığı paylaşımda Hoceste, "Bazı yetkililerin biyo-terörizmi gündeme getirmelerindeki amaç, koronavirüs krizini yönetememeleri nedeniyle sorumluluğu dış düşmanlara havale etmektir." ifadesini kullandı.
Hoceste, kamuoyundaki yaygın kanaatin virüsün dış düşmanların biyolojik saldırısı olmasından çok ülke yöneticilerinin bu konuda gereken tedbiri ve yerinde doğru kararları alamadığı yönünde olduğunu belirtti.
Yetkililerin çelişkili ifadeleri halkta güvensizliğe neden oluyor
Tahran Milletvekili Gulamrıza Haydari, 9 Mart'ta Meclis'te milletvekillerine hitaben yaptığı konuşmada, ülkede yeni tip koronavirüsün yayılmasıyla ilgili Tahran yönetiminin halka yalan söylediğini dile getirdi.
"Etemadonline" haber sitesine göre Haydari, "Bazı olaylarda halka yalan söyledik. Yeni tip koronavirüsün yayılmasıyla ilgili gerçekler de geç açıklandı. Bu durum güvensizliği artırdı." ifadelerini kullandı.
Tahran yönetiminin geçen ocak ayında 176 kişinin ölümüne neden olan Ukrayna uçağının Devrim Muhafızları Ordusu tarafından "yanlışlıkla" vurulduğunu 3 gün sonra açıklaması da ülkede tepkilere neden olmuştu.
Çin'den dünyaya yayılan Kovid-19, İran'da ilk olarak 19 Şubat'ta Kum kentinde görülmüş, ardından neredeyse ülkenin tamamına yayılmıştı. İran Sağlık Bakanlığı, dün itibarıyla ülkede can kaybının 724'e yükseldiğini, vaka sayısının ise 14 bine yaklaştığını açıklamıştı.
Kaynak: AA