Türkgün Gündem Seçil Erzan'ın Fatih Terim'in şoförü ile yazışmaları ortaya çıktı

Seçil Erzan'ın Fatih Terim'in şoförü ile yazışmaları ortaya çıktı

Fon dolandırıcılığı soruşturmasında yeni bilgilere ulaşıldı. Yapılan incelemeden Erzan'ın tespit edilen yazışmalarında, Fatih Terim’in şoförü Umut Akgöze ile temasta olduğu anlaşılıyor. Diyalogların birinde Şoför Umut Akgöze'nin "Hakkınızı nasıl ödeyeceğim bilmiyorum, sağ olun" sözleri dikkat çekiyor.

MUHABİR: Çiğdem Özkan

Yüksek gelir getiren fon vaadiyle çok sayıda kişiyi dolandırdığı iddia edilen bankacı Seçil Erzan’ın kırık cep telefonundaki yeni mesajlara ulaşıldı. Yapılan incelemeden Erzan'ın tespit edilen yazışmalarında, Fatih Terim’in şoförü Umut Akgöze ile temasta olduğu anlaşılıyor.

Milliyet'te yer alan habere göre; Akgöze'nin de "fon"a dahil olduğu hatta aldığı para sonrası, "Hakkınızı nasıl ödeyeceğim bilmiyorum, sağ olun" diye Erzan'a teşekkür ettiği görülüyor.

Yazışmalarda Erzan, Akgöze'yi mesajları kimsenin görmemesi konusunda uyarırken Akgöze de "Keçiburnu'nda hocanın evindeyim. Yok kimse görmez merak etme" yanıtını veriyor. Yine ikili arasında geçen konuşmalarda bazı şeyleri Fatih Terim'den gizli yaptıkları görülüyor. İkili arasında dosyaya yansıyan diyalogların bir kısmı şöyle:

KASIM 2022

AKGÖZE: Seçil Hanım günaydın. Müsait olduğunda ne kadarımız olmuş, bakabilir misiniz? Duruma göre biraz daha idare edip öyle çekerim bir miktar diye düşünüyorum.

ERZAN: Merhaba Umut arayacağım.

14 KASIM 2022

AKGÖZE: Selam Seçil nasılsınız, müsait değilsinizdir diye aramadım ne zaman uygunluk olursa bir 100 bin lira alabilir miyim? Zahmet olmazsa.

ERZAN: OK. Umut haber ederim.

AKGÖZE: Hakkınızı nasıl ödeyeceğim bilmiyorum, sağ olun.

ERZAN: Olur mu öyle 'Yazdığım görülmesin'

4 OCAK 2023

ERZAN: Selam Umut neredesin? Yazdığım görülmesin.

AKGÖZE: Keçiburnu'nda hocanın evindeyim. Yok kimse görmez merak etme. ERZAN: Arayacağım seni.

20 OCAK 2023

AKGÖZE: Seçil Hanım hocam beni eve gönderdi ama ben sizi bekliyorum. Oyalanıyorum buralarda. Karşıya geçmedim, haberiniz olsun.

ERZAN: Umut çok özür dilerim.

AKGÖZE: Bugün gelmeyeyim mi?

ERZAN: Geç olacak stres yapıyorum.

AKGÖZE: Benim için sıkıntı yok, bekliyorum. Çünkü pazartesi kredi ödemem var, ödemek için param yok. 'Çanta alıp gelir misin?'

AKGÖZE: Ben şimdi geldim şubenin önündeyim, arabadayım sizden haber bekliyorum.

ERZAN: Umut Pelit'ten ufak bir çanta alıp gelir misin? İçinde çikolata olsun.

AKGÖZE: İşlem tamam. 'Hocayı hediye için aradım' Erzan, bir konuşmada Terim'e ulaşamayınca Akgöze'ye, "Hoca telefonlarına bakmıyor mu? Bugün hediye için aradım" diyor. Akgöze de, "Biraz ağrısı vardı bugün, olabilir bakmıyordur" diyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Başyazı Amedspor ve Türk bayrağı

Amedspor ve Türk bayrağı

Kaynak: Yıldıray Çiçek

• 1972–1985: Melikahmet Turanspor
• 1985–1990: Melikahmetspor
• 1990–1993: Diyarbakır Belediyespor
• 1993–1999: Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor
• 1999–2010: Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi DİSKİspor
• 2010–2015: Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor
• 2015–günümüz: Amed Sportif Faaliyetler

Görüldüğü gibi, kulübün zaman içerisindeki isim değişimleri bir dönüşüm sürecine işaret etmektedir. Turanspor’dan Amedspor’a uzanan bu yolculuk, yalnızca bir isim değişikliği değil; aynı zamanda kimlik ve duruş bakımından da farklı bir çizgiyi yansıtmaktadır. Ancak gelinen noktada, maalesef provokasyon ve tahriklere dönüşen bir çark hâlini almıştır.

Amedspor, Diyarbakır’daki bir spor kulübü olarak yalnızca sportif faaliyetleriyle anılmak yerine, bu ismi aldığı günden itibaren kamuoyunda sürekli olarak bölücü tartışmaların odağı hâline gelmiştir. Maçlarında İstiklal Marşı’nın ıslıklanması, bölücü sembollerin dalgalandırılması ve terörizmle ilişkilendirilen simgelerle poz veren futbolcular gibi olaylar, kulübün bölücülükle anılmasına neden olmaktadır. Bu nedenle, hem kendi sahasında hem de deplasmanlarda oynadığı maçlarda sürekli gerginlikler yaşanmaktadır.

Nitekim Amedspor, MKE Ankaragücü maçı öncesinde de bir tahrik unsuruna başvurmuştur. Kulübün resmî sosyal medya hesabından paylaşılan “Maça Doğru” temalı görselde, Ankara Kalesi üzerinde dalgalanan Türk bayrağı, görselde Amedsporlu futbolcunun tam o noktaya yerleştirilmesiyle örtülmüş ve görünmez hâle getirilmiştir. Bu durum, kamuoyunda büyük tepkiye yol açmıştır. Özellikle millî konularda oldukça hassas olan Ankaragücü taraftarlarının karşılayacağı bir maç öncesinde böyle bir paylaşım yapılması, provokasyondan başka bir anlam taşımamaktadır.

Sosyal medyada oluşan yoğun tepkiler üzerine Amedspor, “Bayrağın futbolcumuzun arkasında kalmasının tamamen tasarımsal yerleşimden kaynaklandığı açıkça görülecektir” açıklamasını yapmak zorunda kalmıştır. Ancak “bayrağımız” demeye dahi çekinen Amedspor’un ne formasında ne de sosyal medya hesaplarında Türk bayrağına yer verilmektedir. Ayrıca, millî bayramlara ilişkin tek bir paylaşımda dahi bulunmamaktadır. Bu durum, Ankara Kalesi’ndeki Türk bayrağı görselinin kaldırılmasına dair yapılan savunmayı da geçersiz kılmaktadır. Zira bugüne kadar Türk bayrağına yönelik herhangi bir hassasiyet göstermemişlerdir.

“Terörsüz Türkiye” yolunda ciddi adımlar atılırken ve iç cepheyi Türk bayrağı altında güçlendirmeyi hedefleyen çağrılar yapılırken, bu tür tahrikler ve provokasyonlar yalnızca Türkiye düşmanlarının işine yaramaktadır.

Logosunda kalp içinde Türk bayrağı bulunan Türkiye Futbol Federasyonu’na bağlı olarak sportif faaliyetlerini sürdüren Amedspor’un yalnızca geçmiş sicili değil; adının kullanılış biçimi dahi bölücülüğe hizmet edecek şekilde araçsallaştırılmaktadır.

DEM Partisi’nin Türkiye partisi olma yolunda bir siyasi güzergâha girdiği bir dönemde, Amedspor’un bağlılık gösterdiği terör örgütü PKK’nın kurucusu Abdullah Öcalan dahi, “Ayrı ulus-devlet, federasyon, idari özerklik ve kültüralist çözümler, tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamamaktadır” açıklamasında bulunmuş; kendi kurduğu örgüte “Devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın; tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir” çağrısını yapmıştır.

Bu durumda Amedspor, toplumda gerginlik yaratacak provokasyonları kim adına ve ne amaçla yapmaktadır?

Madem Amedspor, Ankara Kalesi görselindeki Türk bayrağının kaldırılmasının bilinçli bir tercih olmadığını savunuyor, o hâlde bu iddiasını somut bir adımla güçlendirmelidir. Ankaragücü maçına elinde Türk bayrağıyla ya da formasında Türk bayrağı logosuyla çıkarak hem oluşan gerginliği sona erdirebilir hem de geçmişteki siciline sünger çekebilir.

Peki, Amedspor bunu yapabilir mi? Yoksa spor maskeli provokasyonlarına ve tahriklerine devam mı edecek?

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *