Tanzanya Cumhurbaşkanı Samia Suluhu Hassan’ın ülkemizi ziyaretiyle tarihi ve kültürel bağları güçlü olan Tanzanya ile Türkiye ilişkilerinde yeni bir dönem başlıyor. Doğu Afrika’da 1500’lü yıllarda Osmanlı Devleti, Kilve Sultanlığı ile birlikte sömürgeci güçlere karşı mücadele vermişti. O yıllardan bu yana Tanzanya’da sömürgeci güçlerin baskı ve zulümleri devam etti ve Tanzanya, Portekiz, İspanyol, Alman ve İngiliz sömürgesi altına girdi. Tanganika 1961 yılında İngiltere’den bağımsızlığını kazandı ve 1964 yılında da Zanzibar’la birleşerek Tanzanya Birleşik Cumhuriyeti kuruldu. Tanzanya yaklaşık 1 milyon kilometrekare yüzölçümü ve 60 milyonu aşkın dinamik nüfusuyla Doğu Afrika’nın en önemli ülkesi konumuna geldi.
Afrika-Türkiye ilişkileri bağlamında Tanzanya
Türkiye, Afrika kıtasındaki ülkelerle ilişkilerini geliştirmek için gayret gösteriyor. Bu çerçevede ülkemiz 2005 yılında Afrika Birliğine gözlemci üye, 2008'de ise stratejik ortak olarak kabul edildi. Düzenlenen Türkiye-Afrika zirveleriyle çalışmalar kurumsallaştırılmaya çalışıldı. 2002 yılında sadece 12 büyükelçiliğimiz bulunan Afrika’da faaliyet gösteren büyükelçilik sayımız 44’e yükseldi. Afrika ülkeleri de ülkemizin bu gayretlerine karşılık verdi ve 2008 yılında 10 olan Büyükelçilik sayısı 38’e yükseldi. Ülkemiz Tanzanya’da ilk büyükelçiliğini 1979 yılında açtı. Tanzanya ise Türkiye'deki büyükelçiliğini 2017 yılında açtı.
Tanzanya’dan ülkemize Cumhurbaşkanı düzeyinde son ziyaret eski Cumhurbaşkanı Jakaya Kikwete tarafından Şubat 2010’da gerçekleştirildi. Türkiye ile Tanzanya ilişkilerindeki durağanlığın en önemli sebeplerinden birisi FETÖ’nün bu ülkedeki varlığı oldu. Bu konuda Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Tanzanya tarafından yeni adımlar beklediklerini ifade etti ve 2017 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Doğu Afrika turu kapsamında ziyaret ettiği Tanzanya ile 10 anlaşma imzalandı. Ticaret hacmimiz 11 milyon dolardan 2023 yılında 345 milyon dolara ulaştı. Fakat bu rakam hala oldukça düşüktür. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tanzanya ile karşılıklı ticaretimizi artırmak niyetinde olduğumuzu ifade ederek 1 milyar dolar hedefini açıkladı. Tanzanya, Afrika kıtasında Sahra Altı Afrika'da en fazla yatırımımız olan ülke konumundadır. Türk firmaları Tanzanya'da bugüne kadar 6,4 milyar dolar değerinde 14 projeyi başarıyla üstlendi. Tanzanya Türk müteahhitlerince üstlenilen toplam proje bakımından Afrika'da 3'üncü, Sahra Altı Afrika'da ise 1'inci ülke konumundadır. Biraz geç de olsa ilişkilerin bugünkü noktaya gelmesi oldukça önem arz ediyor. Tanzanya’da özellikle Darüsselam-Dodoma arasındaki hızlı tren ihalesini bir Türk firmasının Çin’e karşı kazanması Afrikalı ülkelerin dikkatlerini Türk firmalarına çevirmesinde etkili oldu.
Samia Suluhu Hassan’nın ziyareti
Tanzanya'dan ülkemize Cumhurbaşkanı düzeyinde 14 yıl sonra yapılan bu ilk ziyaret tarihi öneme sahiptir. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu noktaya işaret ederek bu ziyaretin ikili ilişkilerin dönüm noktası olacağını ifade etti. Aynı zamanda Tanzanya’nın ülkemizin Doğu Afrika'daki en önemli ortaklarından biri olduğu da vurgulanan önemli başlıklardan biri oldu.
Cumhurbaşkanı Hassan'ın ziyareti sırasında en önemli gündemlerden biri de terörle mücadele konusuydu. Terör örgütleri arasında hiçbir ayrım yapmayan Türkiye, bu alandaki tecrübelerini dostlarıyla paylaşmaya da önem verdiğini dile getirdi ve Tanzanya'nın kendi güvenliğini sağlamada atacağı adımlara yardımcı olabileceği ifade edildi. Bu ziyaret sonrasında FETÖ’ye karşı Tanzanya tarafından da etkili ve somut adımlar atılması bekleniyor. Türkiye ile Tanzanya arasında yükseköğretimden yatırımların kolaylaştırılmasına 6 ayrı anlaşma imzalandı.
Samiha Suhulu Hassan, Türkiye’deki karşılamadan duyduğu memnuniyeti dile getirerek iki ülke arasında faydalı ilişkileri geliştirme taahhüdünü yineledi. Türkiye'ye kalkınma desteğinden dolayı ve özellikle de eğitim ve sağlık sektörlerine olan desteklerinden dolayı teşekkür etti ve Türkiye’nin uluslararası anlaşmazlıklara barışçıl çözümlerin bulunması konusundaki gayretlerini desteklediklerini ifade etti.
Bu ziyaret Türkiye’nin Afrika’daki barışçıl girişimlerine de destek mahiyeti taşıma noktasında önemlidir. Türkiye hem yakın zamanda savunma alanında anlaşmalar imzaladığı Somali ve Cibuti gibi ülkelerdeki çalışmaları hem de Sudan gibi iç savaşın devam ettiği ülkelerde barışın ve huzurun tesisi için yaptığı çalışmalarla öne çıkıyor. Aynı zamanda bu adım, ülkedeki Türk yatırımlarının sigortası mahiyetindedir. Bu adımlar Afrika'nın, Batılı ülkelerin yanında Çin gibi yeni aktörlere karşı Türkiye lehine daha fazla alan açması olarak da görülebilir. Bu gelişmelerin aynı zamanda ilişkilerin düşük seviyede ilerlediği özellikle Kenya gibi ülkeler nezdinde de Türkiye'ye karşı tutum değişikliğine yol açacağı aşikardır. Bütün bunların gerçekleştirilebilmesi veya daha fazlasının yapılabilmesi için hem Tanzanya’da hem de Türkiye’de sürecin hassasiyetle takip edilmesi gerekiyor.
[Mustafa Efe, AFSAM Başkanı'dır.]
* Makalelerdeki fikirler yazarına aittir ve Anadolu Ajansının editöryal politikasını yansıtmayabilir.