Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gübre ve yem fiyatlarında indirim yapılacağı ve fiyatların nisana kadar sabit tutulacağı yönündeki açıklamalarına gübre ve yem sektöründen de destek geldi.
Türkiye Yem Sanayicileri Birliği (TÜRKİYEM-BİR) Başkanı Ülkü Karakuş, yaptığı değerlendirmede, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye Tarım Kredi Kooperatiflerinin bazı kimyevi gübre çeşitlerinde yüzde 13'e, karma yemde de yüzde 5'e varan indirim yapılmasını ve gübre ve yem fiyatlarının nisan sonuna kadar sabitlenmesine dair açıklamalarını çok önemli ve değerli bulduklarını söyledi.
Yemlerin hayvansal üretim maliyetlerinin yüzde 70'ini oluşturduğunu belirten Karakuş, "Karma yem fiyatları, yüzde 92 oranında, karma yem ham madde fiyatlarından etkileniyor. Karma yemlerde hububatlar yağlı tohumlar ve bunların yan ürünleri ağırlıkla kullanılıyor. Yıl içinde karma yem fiyatlarında özelikle hasat dönemine kadar artışlar oldu ancak sonrasında ham madde fiyatlarındaki düşüşlere bağlı olarak karma yem fiyatlarında indirimler yapıldı." dedi.
Karakuş, yemde ekimden itibaren yaklaşık yüzde 4 civarında indirim yapıldığını hatırlatarak, fiyatların ağustos ayındaki seviyesine gerilediğine işaret etti.
Sektörde 600'e yakın yem fabrikasının faaliyet gösterdiğini vurgulayan Karakuş, şunları kaydetti:
"Yoğun bir rekabet ortamı bulunmaktadır. Bu nedenle ham madde fiyatlarının düşmesi durumunda karma yem fiyatlarının düşmemesi gibi bir durum söz konusu değildir. Yem ham maddelerinde önemli fiyat artışlarının olmaması durumunda yine karma yem fiyatlarımızda artışlar olmayacaktır. Ancak doğal gaz, elektrik ve son açıklanan asgari ücretle birlikte işçilik gibi sabit giderlerde artışlar bekleniyor. Bu artışları elimizden geldiğince yem fiyatlarına yansıtmamaya ve hayvancılığımıza destek olmaya çalışacağız."
"Tarımsal üretimin devamlılığı açısından verimlilik en önemli konu"
Gübretaş yetkilileri de tarımsal üretimde ülkelerin kendi kendine yeterliliğini sağlayabilmesinin, Covid-19 salgının ardından Rusya-Ukrayna Savaşı nedeniyle daha da önem kazandığını belirtti.
Söz konusu dönemlerde sadece tarımsal ürünlerin tedarikinin değil, bu ürünlerin üretiminde kullanılan girdilerin tedarik zincirlerindeki kopmaların da gıda arz güvenliğini tehdit ettiğini kaydeden şirket yetkilileri, "Türkiye'de üretilen önemli tarımsal bitkilerin beslenmesi için ihtiyaç duyulan kimyevi gübrelerin dengeli bir şekilde kullanılması, verim ve kalite artışına katkı sağlayarak üreticilerin daha yüksek gelir elde etmesine yardımcı oluyor." ifadesini kullandı.
Yetkililer, verim ve kalite parametrelerinin artışına olumlu etki etmesi bakımından yüksek düzeyde önem taşıyan ve tarımsal üretimin her alanında kullanılan kimyevi gübrelerin, üreticilerin önemli maliyet kalemlerinden olduğunun altını çizdi.
Kimyevi gübrelerin, buğday başta olmak üzere, ayçiçeği, mısır, pamuk, şeker pancarı gibi önemli endüstriyel bitkilerin beslenmesi açısından önemine işaret eden yetkililer, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu grup ürünler, endüstriyel bitkilerde sağlıklı yeşil aksam gelişiminin ve verimin yanı sıra protein, hektolitre, yağ oranı, polar gibi kalite parametrelerinin artışına katkı sağlıyor. İlkbahar sezonunda hububat bitkilerinin azotlu beslemesi, endüstriyel bitkilerin ise kompoze gübrelerle topraktan beslenmesi yapılıyor. Kimyevi gübre tüketiminin en yoğun olduğu ilkbahar sezonu öncesinde yapılan bu indirimler, bitki besleme maliyetlerinin düşürülerek tarımsal üretimin sürdürülebilmesi açısından önem taşıyor. Ülkemizde tarımsal üretimin devamlılığı açısından verimlilik en önemli konu. Çünkü sınırlı tarım alanlarından daha fazla ürün elde etmek için verim ve kaliteyi artırmak gerekiyor. Bunu başardığımızda ülkemizin gıda ihtiyacını fazlasıyla karşılamanın yanında çiftçilerimizin tarımdan elde ettikleri gelirin de yükselmesine katkı sağlanacaktır."
