Galatasaray’ın lig tarihinde en çok gol attığı, en rahat maç kazandığı rakiplerinin başında gelen Ankaragücü ile oynuyor. Başkent ekibinde transfer yasağı var. Teknik direktörü gitmiş yerine gelen de gitmiş, en son “bizim evladımız” kontenjanından Mustafa Kaplan üstlenmiş, takımı.

Parasız pulsuz, havlu atacak da, taraftarının itmesiyle tutunmaya çalışıyor lige. Dertli yani… Tamam, Galatasaray transfer yapmadı. Yapacak! Tamam, gidenlerin yerine bir alındı, bir alınır gibi yapıldı. Alınacak…

Gidenler gitsin, gönderilenlerin yolu açık olsun da, kalanların gücü, varlığı ve yeteneği fazlasıyla yeter…

20 milyon euro satış yapıp, transfer yapmamış haliyle bile takım, Spor Toto Süper Lig’in en değerli takımı konumunda. Maç öngörüsünde, Sarı-Kırmızılılar’ın rahat kazanmaya aday olduğu, bol gollü olasılık dahilinde, heyecanlı bir maçın işaretleri var.

O zaman, geçen sezon en çok seyirci ortalamasını elde eden, bu sezonda tribünlere koşan Galatasaray taraftarı, üstelik futbol özleminin giderileceği maçın tribünlerinde neden yoktu? Galatasaray maça hızlı başladı. Daha doğrusu şimşek gibi çaktı. Daha ilk dakika dolmadan, aslında yeri orası değilken en uçta kalan Sinan Gümüş, seri paslaşma sonrasında ceza alanına gelen topa son dokunan isim oldu.

Golden sonrası da maç öncesi hesaplardaki gibi oldu. Ankaragüçlü futbolcuların gücü de, yapabilecekleri de sınırlı haldeydi. O kadarını yapabildiler. Bir iki sert girişle rakibi sindirme istekleri de çabuk sönünce, Galatasaray rahat rahat topunu oynadı. Gollerini attı.

Pozisyonlar da buldu. Peki, başta ki soruya dönelim. Taraftar neden gelmedi onlar açısından keyifli geçmesi, gollü ve pozisyonlu olması beklenen maça? Hava mı çok soğuktu? Yoksa, ‘alışık olunandan az’ taraftarın nedeni, taraftarın soğukluğu muydu?

Sezon başından bu yana ‘santrfor’ alacağını iddia eden yönetimin bir stoper transferiyle oyalamasına mı tepkiydi, yoksa? Bakalım, yönetim sözünü ettiği transferleri yapabilir ve taraftar tribünlere dönerse, tepki doğru verilmiş demektir. Transferler yapılır, taraftar yine gelmezse, işte o zaman sorun daha büyüktür. Şampiyonluk inancı bitmiştir.