Allah'a karşı olan kulluk görevini yerine getirmek isteyen Müslümanlar, namazlarını vaktine uygun kılmaya özen gösteriyor. Kerahat vaktiyle ilgili araştırma yapanlar, bu zaman diliminde namaz kılmanın mekruh olmasının sebebini araştıyor. Bu bağlamda, "Kerahat vakti nedir, zamanı belli mi? Kerahat vaktinde namaz kılınır mı?" sorulara cevap aranıyor.
KERAHAT VAKTİ NEDİR?
Herkesin merak ettiği Kerahat vakti, güneşin doğuş anında, batış anında ve tam tepede bulunmuş olduğu vakte denir. İslam dinine bakıldığında kerahat zamanlarında namaz kılınması mekruhtur. Mekruh olan bu namazlara farz ya da nafile namazlar örnek verilebilir.
KERAHAT VAKTİNDE NAMAZ KILINIR MI?
Kerahat vakitleri, İslam dininde ibadetin mekruh sayıldığı zaman dilimlerini ifade eder. Kerahat vakitleri içerisinde ibadet etmenin ya da namaz kılmanın dinen mekruh olarak sayılmasının en önemli sebebi, güneşe tapanlara benzetilmemek şeklinde açıklanır. Güneşin doğuş zamanında, batış zamanında ve tam tepede olduğu noktalarında mevcut olması zamanında geçmiş dönemler içerisinde helak olan pek çok topluluğun ateşe ve bununla birlikte güneşe tapmalarından dolayı kaynaklanır.
KERAHAT VAKİTLERİ NELERDİR?
Farz ve nafile tüm namazların kılınmasının mekruh sayıldığı zamanlar üç gruba ayrılır. Bu gruplar şu şekilde sıralanabilir:
Güneşin doğmasından itibaren güneş ışınlarının gözleri kamaştırma düzeyine gelinceye dek olan sabah vakti, kerahat zamanı şeklinde ifade edilir. Bu vakit, güneşin doğuşundan sonrayı takip eden 45-50 dakikalık olan bir zaman dilimidir.
İkinci kerahat vaktine bakıldığında, istiva vakti de adı verilen güneşin göğün tam tepe noktasında bulunduğu andır. Bu an içerisinde yaklaşık olarak öğle namazı vaktinden önce olan on dakikalık zaman dilimi içerisinde yer almasından dolayı bu zaman dilimi içinde namaz kılmak mekruh sayılır.
İkindiden sonra olan, güneşin sararmış bir şekilde göz kamaştırmaz hale geldiği zamandan başlayarak güneş batıncaya kadar devam eden vakit de kerahat vaktidir. Bir aşka deyiş ile ikindi namazları güneş ışınlarının sararmış olduğu esnalara kadar geciktirilmemesi gerekir. Kerahat zamanına bırakmamalıdır. Bu durum da güneşin batmasından ve akşam ezanı vaktinden 45 ile 50 dakika önce başlamakta olan zaman dilimine karşılık gelir.
Kerahat vakitleri mevcut ibadetler için hazırlık zamanı şeklinde de değerlendirilebileceği gibi ibadet etmek isteyen bireyler bu vakitler içerisinde zikir çekerek ya da tövbe ederek vakitlerini değerlendirebilmektedir.
