Açık Kaynak Kod
Açık kaynak kodlu yazılım çoğunlukla ücretsiz alıp kullanılan ve yazılımın kaynağına yani kaynak koduna erişiminiz olduğu yazılımlara verilen isim. Açık kaynak kodlu yazılımlarda bu yazılımı olduğu gibi kullanmak mümkün olduğu gibi kodunda bir takım değişiklikler yaparak yazılımı istediğiniz gibi çalışır hale getirmek ve bu şekilde kullanmak da mümkün.
Buna yakın bir yerde de özgür yazılım diye bir kavram var. Özgür yazılım da ek olarak yazılımı sınırsız kullanma ve kopyalayarak yeniden dağıtma özgürlüğünü ifade eden bir tekno-felsefi akım olarak 1985’lerden bu yana canlı şekilde durmakta.
İşte bu 2 akım internet ve yazılım dünyasında geliştiriciler için çok önemli taşıyıcılar haline geldi. Özellikle de açık kaynak kod. En çok ziyaret edilen 1 milyon internet sitesinin %67’si bu açık kaynak kodlu yazılımlar ile sunuluyor.
Açık kaynak kod ile bir yazılım, o yazılımı ilk yazan kişinin belirlemiş olduğu lisans ile ondan sonra gelen kullanıcılar tarafından olduğu gibi ya da değiştirilerek kullanabiliyor. Bazı lisans tiplerinde kodu değiştirip kapatma hakkı dahi olabiliyor.
Açık kaynak kodlu yazılımlarda dünyanın tamamına yayılmış olan binlerce hatta onbinlerce geliştiricinin bir yazılıma katkı verdiğini görmek mümkün. Yani hem kullanıyor hem ona kod yazıp gelişmesinde katkı veriyorlar.
Açık kaynak kodlu yazılımların sanırım en ünlüsü Linux. Linuks diye okunan Linux bugün elinizdeki Android telefonların çekirdeğini oluşturan yazılım. Yine Linux’un sunucu ve masaüstü bilgisayarlar için oluşturulmuş, diğer gerekli açık kaynak yazılımları da içeren dağıtımları da mevcut. Bunlardan yaygınları Ubuntu ve Redhat. Ayrıca Türkiye’de oluşturulmuş bir Linux dağıtımı olan Pardus da gün geçtikçe güçlenmekte.
Açık kaynak kod yazılım genelde ücretsiz ancak Redhat gibi şirketler çok yüksek cirolara ve şirket değerlerine ulaşabiliyor. Örneğin, yakın zamanda Redhat, IBM tarafından 34 milyar dolara satın alındı! Bu şirket değerleri de açık kaynak kodun ekonomik modelinin temelini de, o yazılımın kolay şekilde kullanıcıya ulaştırılmasını, hatasız kalmasını sağlayan, sorun olduğunda da çözümünü getiren destek servisleri oluşturuyor.
Açık kaynak kod aslında tüm dünyada özgürce ulaşılabilen yazılımlar. Fikri mülkiyeti de tüm kamuya verilmiş. Açık kaynak kod yerin altındaki bir petrol yatağı gibi düşünülebilir. Bu petrolü kim çıkarıyorsa petrol onundur. Çıkaran biz isek bunun üzerinde Redhat gibi kıymetli firmalar, Android gibi kıymetli yazılımlar üretebiliriz. Google, Android sayesinde neredeyse teknoloji imparatorluğu kurmuş durumda. Bu kapsamda açık kaynak kodlu yazılımların milli yazılımlar üretmek için büyük ve hazır bir platform sağladığını söylemek mümkün.
Gelişmiş ülkeler dâhil tüm dünya, açık kaynak koda hak ettiği önemi vermekte. Farkındalığı yüksek olan özellikle Avrupa ülkeleri, kamu sistemlerinde paralı ve lisanslı işletim sistemi, ofis yazılımları ve veri tabanları yerine açık kaynak kodlu benzerlerine geçmek ile ilgili de stratejik kararlar almış ve uyguluyor durumdalar.
Açık kaynak kod doğası gereği ülkenin geliştirici ekosistemini de yoğun şekilde destekliyor. Geliştiricilerin bir kodun bir ucundan tutarak ilerlemesini sağlamasının yanında, milyonlarca satır açık kod ve bunların geliştirildiği yine açık olan yazılım dilleri de uçsuz bucaksız bir eğitim ortamı oluşturmuş oluyor. Açık kaynağın paylaşım ruhu da tüm dünyadaki geliştiricilerin birbirlerinden sınırsız destek alabildiği bir topluluk yapısını kuvvetlendiriyor.
Yazılımda bağımlılığımızın yüksek olduğu işletim sistemleri, masaüstü yazılımları, veri tabanları başta olmak üzere bunlara karşılık gelen çok kaliteli açık kaynak kodlu yazılımlar mevcut.
İşte bu yazımda da sizlere açık kaynak kodlu yazılımlardan bahsetmekle beraber, belediyeler başta olmak üzere tüm kamuda kullanımının gerek mali sebeplerle, gerekse açık kaynak kodun bağımsızlığı ve milliliğinden ötürü sağladığı güven nedeniyle kritik olduğunu anlatmak istedim. Umuyorum ki, ülkemiz teknoloji politikalarında ve firmaların yazılım geliştirme tercihlerinde açık kaynak kod gittikçe daha fazla yer bulur. Zira en temeldeki yazılım bağımlılıklarından ancak bu politikalarla en kolay şekilde kurtulabiliriz.