Türkgün Röportaj Tayfun Özsoy, Hakan Yaşar ve Ali Kunak; Adana Demirspor'un sahadan çekilmesini, derbisi öncesi yabancı hakem gündemini, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın UEFA Avrupa Ligi maçlarını ve Beşiktaş'ın transferlerini değerlendirdi

Tayfun Özsoy, Hakan Yaşar ve Ali Kunak; Adana Demirspor'un sahadan çekilmesini, derbisi öncesi yabancı hakem gündemini, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın UEFA Avrupa Ligi maçlarını ve Beşiktaş'ın transferlerini değerlendirdi

Türkgün.com spor yazarlarımız Tayfun Özsoy, Hakan Yaşar ve Ali Kunak; sahadan çekilme olayını, Galatasaray-Fenerbahçe derbisi için yabancı hakem istemini, Galatasaray ve Fenerbahçe’nin UEFA Avrupa Ligi’ndeki karşılaşmalarını ve Beşiktaş’ın yeni transfer politikasını yorumladılar.

Türkgün.com spor yazarlarımız Tayfun Özsoy, Hakan Yaşar ve Ali Kunak; sahadan çekilme olayını, Galatasaray-Fenerbahçe derbisi için yabancı hakem istemini, Galatasaray ve Fenerbahçe’nin UEFA Avrupa Ligi’ndeki karşılaşmalarını ve Beşiktaş’ın yeni transfer politikasını yorumladılar.

KAYNAK: Haber Merkezi

Türkgün.com spor yazarları Tayfun Özsoy, Hakan Yaşar ve Ali Kunak; Adana Demirspor’un sahadan çekilmesini, Galatasaray-Fenerbahçe derbisi öncesi oluşan yabancı hakem gündemini, Fenerbahçe’nin eksiklerle çıkacağı UEFA Avrupa Ligi’ndeki Anderlecht karşılaşmasını Galatasaray’ın UEFA Avrupa Ligi kadrosunu ve AZ Alkmaar karşısındaki şansını ve Beşiktaş’ın yeni transferi Kenny Arroyo ile ilgili sorularımızı yanıtladı.

“Spor adamlığı ve sporculukta sahadan çekilme kabul edilemez.”

TG-Spor: Süper Lig’de Adana Demirspor, Galatasaray ile oynadığı karşılaşmanın 30. dakikasında sahadan çekildi ve maç yarıda kaldı. İstanbulspor ve Fenerbahçe’nin ardından son 2 yılda 3. kez sahadan çekilme olayı yaşandı. Adana Demirspor’un bu tepkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu durumun Türk futboluna ne gibi etkileri olabilir?

foto: AA

Tayfun Özsoy: Bu olayı anlamak için “Adana Demirspor, sahadan neden çekildi?” sorusunun yanıtını bulmalıyız. İlk defa hakkı yenmiş, aleyhine penaltı verilmiş bir takım olarak mı ‘adalet’ aradı Güney ekibi. Yoksa zaten düştüğü ligde iki takımın yarışı arasında ezilen Anadolu takımlarının sesi mi olmaya çalıştı. Birincisiyse komik, ikincisiyse dileriz, tutar. Ancak, hangi koşulla olursa olsun, asla ve asla bir takım sahadan çekilmemelidir. Bir takım, bir kişiye ait değildir. Yüzbinlerce taraftarın, profesyonel olsalar da başarılı olmak için her gün kimsenin dayanamayacağı kadar çalışıp, maça hazırlanan futbolcunundur. Olay sonrasındaki tartışmalar, yönlü yorumlar ortaya çıkarttı ki, ne Adana Demirspor ‘adalet’ arayışı ile bu adımı attı ne ‘herhangi bir takım ya da kulübün’ futbol için adalet beklentisi var. Türk futbolunun dibine dinamit koyan, “Ben yoksam, kimse olmasın”, adımı daha atıldı.

Hakan Yaşar: Spor adamlığı ve sporculukta sahadan çekilme kabul edilemez. Maçı terk etmek hak arama yolu olmamalı. Ama bizde maalesef bu durum alışkanlığa doğru gidiyor. İstanbulspor çekildi de ne oldu? Sonraki süreçte hemen hemen her şey değişti ama sorun değişmedi. Adana Demirspor’un tepkisi de bir sonraki skandalla hatırlanacak. Biz şu an resmi başkanı bile olamadığı kulübü sahadan çeken Murat Sancak’ı mı, TFF ve MHK’yi mi tartışıyoruz, yoksa Galatasaray-Fenerbahçe çekişmesini mi? Bakarsanız herkes kendi penceresinden haklı. Ama mağdur dünyada “Türkiye’de yine skandal” diye iz bırakan Türk futbolu. Son 3 yılda büyük bir değersizleştirme var. Maalesef ana aktörü hakemler olan bu tür eylemler şahsi PR’lara dönüşüyor ve kulüpleri birbirine düşürmekten öteye geçmiyor. Öyleyse, hakem hatası gerekçesiyle sahadan çekilmenin cezası ağırlaştırılmalı, sezon başında bunun taahhüdü alınmalı ve çekilen takım direkt küme düşmeli. Kulüpler nihayetinde başkanların oyuncağı değil.

Ali Kunak: Sahada hakem hatalarından dolayı mağdur olan takımların Hak arama şekli sahadan çekilmek değildir. Tam tersine haklıyken haksız duruma düşmektir. Çok değil üç beş yıl önce Arap ülkelerinin liglerinde bazı Arap şeyhlerinin sahaya inip takım çektiğini gördüğümüz zaman rezalete bak diyorduk. Ne kadar acı ki son bir yılda ülkemizde 3 kez böyle bir olay yaşadık. Takım renk kim olursa olsun sahadan çekilmenin kimseye faydası yoktur. Tam tersine o takımın futbolcularına ve teknik kadrosuna büyük zarar verir. Kurumsal yapılanmasını tamamlamış olan kulüplerde Bu tür durumlar yaşanmaz. Ancak bir kulüpte Her şey sadece bir kişinin iki dudağı arasında ise, bu iyi bir durum değildir. Ülkemizde kulüplerin %99'un yapısı da maalesef bu şekildedir. Öncelikle tüm kulüplerimizin kurumsal yapılandırmasını halletmemiz gerekir.

“Derbiyi futbol ikliminin selameti açısından, yabancı hakem yönetmelidir.”

TG-Spor: Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı, iki hafta sonra Süper Lig’de oynanacak Galatasaray-Fenerbahçe derbisini yabancı hakemin yönetmesi gerektiğini söyledi. Yabancı VAR hakemi tartışmaları bitirmeye yeterli olmamışken bu görüşü nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce derbinin hakemi kim olmalı?

foto: AA

Tayfun Özsoy: Kimse kimseyi kandırmasın, daha önce de söylediğimiz gibi Pierluigi Collina gelse bu derbide başarılı olamaz. Sorun hakem değil. Sorun ezeli rekabetin, birbirlerinin formalarını giyip sahaya çıkan, sportmence yere düşen rakibine elini uzatan, ‘sen varsan, ben varım’ diyerek, kazanmaktan çok keyif almaya yönelik geçmişinden uzaklaşılması… Mustafa Kemal Atatürk’ün işaret ettiği “Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim” sözü yerine Machiaveli’nin “Başarıya giden her yol mubahtır” sözünün benimsenmesi rekabeti bu hale getirdi. Bu nedenle derbinin hakeminin kim olacağından çok, hangi felsefeyi benimsemeliyiz, onu tartışmalıyız.

Hakan Yaşar: Hakem işi zaten çığırından çıktı. Yabancı VAR skandalları ortadayken yabancı hakem de gelebilir. Böylece sezon sonu geldiğinde kulüplerin sığınacak başka limanları kalmamış olur. Ama seneye bu işi radikal biçimde öze dönerek ama tam çözemesek de arkasında durulacak bir projeyle adını koymak gerek. Yanar döner hakem yapımızla nereye kadar! Yabancı hakem getirilecekse en kalitelisi gelsin ama o isimde de mutabık kalmayız. Benim görüşüm derbiyi futbol oynatan bir hakem yönetsin. Mehmet Türkmen günahıyla sevabıyla en ideal isimdir.

Ali Kunak: Eski bir Türk hakemi olarak üzülerek söylüyorum. Derbiyi futbol ikliminin selameti açısından, yabancı hakem yönetmelidir. Ancak hakemin yerli ya da yabancı olmasından çok, "iyi hakem, formda hakem" olması daha önemlidir. Yabancı getireceğiz diye pazar günkü Danimarkalı gibi birini getireceksek hiç getirmeyelim. Gelecek hakem mutlaka UEFA'nın Elit kadro kategorisinden olmalıdır.

"Fenerbahçe, isim olarak eksilse bile felsefesiyle şanslı konumda"

TG-Spor: Fenerbahçe’de, son oynanan 2 karşılaşmada yaşanan sakatlıklar teknik direktör Jose Mourinho’nun elini zorlaştırdı. Hafta içinde UEFA Avrupa Ligi’nde oynanacak Anderlecht karşılaşmasında Fenerbahçe’nin şansını nasıl görüyorsunuz?

foto: AA

Tayfun Özsoy: Futbol takımları antrenmanlarda, savunma-forvet ayırıp çift kale maçlar yapar. Genellikle tahmin edilenin aksine, bu maçları savunmacı takımlar kazanır. Jose Mourinho, bunu çok iyi bilen bir teknik direktör olarak oyunun gösteri tarafından çok, savunma disiplinine sahip tarafıyla ilgileniyor. Bu felsefesini de takıma aşıladı. Sarı lacivertli formayı giyen her futbolcu, ‘topun arkasında’ kalarak oynamaya çaba harcıyor. Bu da Mourinho’nun takımı olmaya dönüşen Fenerbahçe’yi, isim olarak eksilse bile felsefesiyle şanslı konuma getiriyor.

Hakan Yaşar: Normal şartlarda Fenerbahçe’nin de Galatasaray’ın da kadro kaliteleriyle eleme play-off’unu rahat geçmeleri lazım. Fenerbahçe’nin istenen seviyede olmasa da oyunu oturdu. Talisca’nın Avrupa listesine girmesi hücumda çok önemli faktör. Savunmada ise Fenerbahçe kötü bir dönemde yakalandı. Fazla sakatlık var. Skriniar da tam hazır değil. Anderlecht, ligde havlu attı ama kupada finale kaldı. Avrupa Ligi’nde ilk 6 maçı kaybetmediler. 20 gol atan Danimarkalı forvet Kasper Dolberg diz sakatlığından çıktı ve oynamaya başladı. 2 maç üzerinden bakarsak Fenerbahçe’nin savunma üçlüsü turun anahtarı olacak.

“Okan Buruk’un elinde final rüyası kurduran bir kadro var”

TG-Spor: Hafta içinde UEFA Avrupa Ligi’nde AZ Alkmaar ile karşılaşacak Galatasaray’da teknik direktör Okan Buruk, UEFA listesine Morata, Sallai ve Cuesta eklemesi yaparken yeni transferlerden Lemina ve Ahmed Kutucu’yu listenin dışında bıraktı. Galatasaray’ın kadrosunu ve AZ Alkmaar karşılaşmasındaki şansını nasıl değerlendirirsiniz?

foto: AA

Tayfun Özsoy: Galatasaray, Mourinho’nun Fenerbahçe’sinin iyi savunup, az olsa da girdiği pozisyonları değerlendiren sabırlı anlayışının aksine, yese bile daha fazlasını atmayı hedefleyen bir planla oynuyor. Çok saldırgan oyunda, savunma becerisine de ihtiyacı oluyor. Bu da yapılan seçimleri, gelen oyunculara bakıldığında anlaşılır kılıyor. Bu sezon güçlü rakiplerine kök söktüren, savunma disiplini olup öne az ve öz çıkan takımlara karşı zorlanan Galatasaray, denk güçte görünen AZ Alkmaar karşısında turu geçmeye yakın görünüyor.

Hakan Yaşar: AZ Alkmaar’ın genç ve dinamik kadrosunu bu sene 2 takımımız da yenemedi. Grup stratejileri farklı olabilir ama Galatasaray’ın bu turu geçmemesi büyük hayal kırıklığı olur. İlk 8’e giremediği için bu turu oynayacak olan Galatasaray, işi kazaya bırakmayacaktır. Stoper eklemek zorunluydu, Morata zaten listeye girecekti. Sallai de performansıyla hak etti. Lemina ve Ahmed Kutucu’nun girememesi biraz mecburiyetten kaynaklandı. Ancak Okan Buruk’un elinde final rüyası kurduran bir kadro var ve AZ Akmaar’ı da kalitesini ortaya koyarak eleyecektir.   

"Diğer kulüplerinde bunu örnek alması gerekir."

TG-Spor: Beşiktaş, 18 yaşındaki Ekvadorlu kanat oyuncusu Kenny Arroyo’yu kadrosuna katarak ara transfer dönemindeki ilk transferini gerçekleştirdi. Bu transfer, Beşiktaş’ın yeni dönemde genç oyunculardan oluşacak bir yapılandırmaya gittiğini gösterir mi? Bu planlama, Türkiye’de başarı sağlamak için doğru bir yol mu?

foto: AA

Tayfun Özsoy: Beşiktaş, rakipleri arasında, transferde en mantıklı adımları atan kulüp görünümünde. Bunda yönetim başarısından çok, altından kalkılması güç borç yükünün çaresizliğinin etkili olduğunu değerlendirebiliriz. Bu nedenle, eldeki kalitelere geleceğe yatırım bir-iki oyuncuyu katması doğru hamle kabul edilmelidir. Bu sezon ligde bir şansı olmayan Beşiktaş’ın, geleceğini kurtarıp borçtan sıyrılması için bu tür yatırım transferleri yapması en doğru davranış olacaktır. Her tutan transfer Beşiktaş’ın geleceğine bir artı yazılacaktır.

Hakan Yaşar: Öncelikle Beşiktaş’ı yabancı transfer yaşının 30-35 olduğu bir dönemde takıma direkt konabilecek seviyede 18 yaşında bir yetenek transfer ettiği için kutlamak lazım. “Harika çocuk” olarak görülen Arroyo gibi potansiyelli gençler risktir ama sabır gösterilmelidir ve “Gel Beşiktaş’ı kurtar” mantığıyla baskıya alınmadan doğru bir gelişim planlamasıyla bambaşka bir projeye dönüşebilir. Real Madrid son yıllarda bu tarz proje transferlerden çok verim aldı, Beşiktaş neden almasın. Hızı, çabukluğu, kabiliyetleriyle fark yaratacak, tribünlerin sevdiği tarz bir oyuncu. Kredisi olacaktır. Beşiktaş’ta yeterince tecrübeli oyuncu zaten var, gençlere de ihtiyaç vardı. Tek yanlış Cher Ndour’a geldiğinde nasıl “Yeni Pogba’yı aldık” dendiyse, Arroyo için de “Vinicius JR” beklentisine girmek olur.

Ali Kunak: Beşiktaş'ı ve Başkan Serdal Adalı'yı tebrik ediyorum. Bu tür transferler her zaman takımına ve ülke futboluna yararlı olmuştur. Arrovo belki de birkaç yıl içerisinde yapacağı transferle Beşiktaş'a çok büyük paralar kazandırabilir. Diğer kulüplerinde bunu örnek alması gerekir.

Yorumlar
Aşağıdaki görselde işlemin sonucu kaçtır?
Captcha Image
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *