Türkgün Sağlık Canan Karatay açıkladı: İftarda turşu yenir mi?

Canan Karatay açıkladı: İftarda turşu yenir mi?

Ramazan ayının bereketiyle donatılan iftar sofralarında hangi besinlerin tüketilmesi gerektiği merak konusu oluyor. Özellikle tuz oranı yüksek olan gıdalar, sağlık açısından dikkatli tüketilmesi gerekenler arasında yer alıyor. Turşu iftarda tüketilmeli mi? Fazla tuz vücudu nasıl etkiliyor? İşte uzman görüşleri!

MUHABİR: Çiğdem Özkan

Ramazan sevincinin tüm hızıyla sürdüğü bu günlerde yurttaşlar, oruç açarken turşu yiyip yememeleri gerektiğini sorguluyor. Hepimizin sabırsızlıkla beklediği iftar sofraları, çeşitli lezzetli yemeklerle Ramazan ayının olmazsa olmazları arasında bulunuyor. Halk, oruç açarken sağlıklı beslenebilmek için hangi hususlara dikkat etmeleri gerektiğini inceliyor. Canan Karatay’ın iftar konusundaki ikazları ise bu süreçte oldukça belirleyici oluyor. Peki, iftar vaktinde turşu yenmeli mi? Canan Karatay’dan iftar konusunda hangi tavsiyeler geldi? İşte merak edilen detaylar…urşu iftarda tüketilmeli mi? Fazla tuz vücudu nasıl etkiliyor? İşte uzman görüşleri!

İftarda Turşu Yenir Mi?

Masaların ayrılmaz tatları arasında salamuralar bulunur. Salamuralar, içerdikleri kuvvetli oksit giderici yapıları sayesinde son derece faydalı yiyeceklerdir. Canan Karatay’a göre salamura, doğal ve katkı maddesi içermediği müddetçe yararlı bir gıda kaynağıdır. Ancak oruç açarken salamura tüketimi konusunda özen gösterilmesi gereken noktalar mevcuttur.

Turşunun Tuzuna Dikkat Edin

Salamura, faydalı bir gıda kaynağı olmasının yanında aşırı miktarda sodyum barındırdığı için oruç açma vaktinde fazla yenildiğinde bedende sıvı kaybına yol açabilir. Bu durum, ertesi gün susuzluk hissi yaşamanıza ve orucunuzu zor geçirmenize sebep olabilir. Salamura, içerdiği yüksek tuz miktarından ötürü iftar vaktinde tüketilmesi çok da tavsiye edilmeyen bir yiyecek türüdür.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Dünya KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: Rum tarafı gerginliği artırıyor!

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: Rum tarafı gerginliği artırıyor!

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Nikos Hristodulidis ile yaptığı görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, "Rum tarafının mülkiyet konusundaki adımları gerginliği artırıyor" dedi.

KAYNAK: İHA

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, GKRY lideri Nikos Hristodulidis ile başkent Lefkoşa'daki Ledra'da bulunan ara bölgede gerçekleştirdiği görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu. 

Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi'nde yaptığı açıklamada gerçeklerin kabul edilmesi ve karşılıklı saygının esas alınması gerektiğini belirterek, iki devletin ve iki halkın faydasına olacak konularda iş birliği yapmaya hazır olduklarını ifade etti. "İki devletin iş birliğiyle, su, enerji, mayın temizliği ve mezarlıkların restorasyonu gibi teknik konularda ortak çalışmalar yapılabilir" ifadelerini kullanan Tatar, tüm konularda ilerleme sağlanabilmesi için tarafların eşit statüde kabul edilmesinin şart olduğunu kaydetti.

“Kıbrıs'ta iki ayrı halk, iki ayrı demokrasi, iki ayrı devlet vardır”

Tatar, görüşmede Rum liderin konuşmasında sürekli "Reunited Cyprus (Yeniden Birleşmiş Kıbrıs)" ifadesini kullandığını ve federasyon dahi demediğini vurgulayarak, bu yaklaşımın gerçeklerle örtüşmediğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "Kıbrıs'ta 60 yıldır iki ayrı halk, iki ayrı otorite, iki ayrı demokrasi ve iki ayrı devlet vardır. Bu gerçekler dikkate alınmadan sağlıklı bir sürecin ilerlemesi mümkün değildir" dedi.

“Komite, gençlerin çözüm odaklı düşünmelerine ve sorumluluk almalarına katkı sağlayacak”

Cumhurbaşkanı Tatar, 13. Teknik Komite olarak kurulan "Gençlik Komitesi"nin ilk toplantısına katıldıklarını belirterek, komitede 16 Kıbrıslı Türk ve 16 Kıbrıslı Rum gencin eşit sayıda kadın ve erkek olarak yer almasının cinsiyet eşitliği açısından anlamlı olduğunu vurguladı. Tatar, gençler arasında kurulacak diyaloğun gelecekte çözüm odaklı düşünmelerine ve sorumluluk üstlenmelerine katkı sağlayacağını ifade etti. 

Gençlere hitabında Kıbrıs'taki gerçekleri aktardığını belirten Tatar, geçtiğimiz mart ayında İsviçre'nin Cenevre kentinde düzenlenen toplantıda bu komitenin kurulmasına onay verdiğini, gençlerin sürece dahil olmasının teşvik edilmesi gerektiğini kaydetti.

“Rum tarafının mülkiyet konusundaki adımları gerginliği artırıyor”

Cumhurbaşkanı Tatar, görüşmede gündeme gelen en önemli başlıklardan birinin de mülkiyet meselesi olduğunu vurguladı. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in "Yeni bir atmosfer oluşmuştur" ifadesine değinen Cumhurbaşkanı Tatar, bu olumlu havada iki tarafın iş birliğiyle bazı somut adımlar atılabileceği yönündeki umudun, Rum tarafının mülkiyet konusundaki saldırgan tutumuyla gölgelendiğini söyledi. Tatar, bu durumu sabahki toplantıda Rum lider Hristodulidis'e de açıkça ifade ettiğini belirtti. Annan Planı sonrası Taşınmaz Mal Komisyonu ile çözüme kavuşmuş mülkiyet konularının neden yıllar sonra yeniden gündeme getirildiğini soran Cumhurbaşkanı Tatar, "Rum tarafının mülkiyet konusundaki adımları gerginliği artırıyor" dedi.

KKTC'nin kendi yasaları çerçevesinde tamamen yasal yollarla yatırım yapan insanların hedef alınmasının ve hatta bazı bireylerin Güney Kıbrıs'ta tutuklanmasının kabul edilemez olduğunu ifade eden Tatar, bu girişimlerin iki taraf arasında yeni oluşmaya başlayan atmosferi dinamitleyeceğini vurguladı. BM Kıbrıs Özel Temsilcisi Colin Stewart'a bu durumu açık şekilde aktardığını kaydeden Tatar, bu rahatsızlığın New York'a, BM Genel Sekreteri'nin dikkatine acilen ve ciddi şekilde iletilmesini talep ettiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Tatar, "Madem ki yeni bir atmosfer oluşuyor, bu gibi hassas konularda beklenti, tansiyonun düşürülmesi yönündedir. Ancak olan, tam tersidir" dedi.

"Türk tarafının önerisi net''

Tatar, Türk tarafının geçiş kapılarıyla ilgili önerisinin Haspolat ile Akıncılar-Limya kapılarının açılması yönünde olduğunu belirterek, Metahan kapısındaki yoğunluğun özellikle sabah ve akşam saatlerinde ciddi trafik oluşturduğunu, yeni kapıların bu yükü hafifleteceğini ifade etti. Rum tarafının ise Erenköy veya Kiracıköy'den "güneyden güney'e" geçişi sağlayacak bir koridor önerdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, "Bu öneri hem güvenlik hem de diğer açılardan bizim açımızdan kabul edilebilir değildir" dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, temmuz ayında yapılacak toplantıya zemin hazırlamak amacıyla BM Genel Sekreteri'nin Kişisel Temsilcisi Maria Holguin'in sürece katkı sağlayacağını ve bu ay adayı ziyaret etmesinin beklendiğini belirtti. Tatar, Holguin'in garantör ülkeler ve ilgili taraflarla temaslarda bulunacağını ve Kıbrıs Türk tarafı olarak her iki tarafın faydasına olacak konularda diyalog, temas ve karşılıklı saygıdan yana olduklarını yineledi.

Enerji iş birliğine KIB-TEK şartı

Avrupa Birliği'nin ara bölgede kurmayı planladığı güneş enerji santrali projesine de değinen Tatar, bu projeye yalnızca üretilecek elektriğin Kıbrıs Türk tarafının payının doğrudan Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu'na (KIB-TEK) verilmesi şartıyla onay verebileceklerini belirtti.

“Biz her zaman diyalogdan ve karşılıklı saygıdan yanayız”

Cumhurbaşkanı Tatar, "Biz hiçbir zaman iş birliğinden kaçmayız. Karşılıklı saygı temelinde diyalog ve iş birliğine her zaman açık olduğumuzu bugünkü toplantıda da yineledim" dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *