Türkgün Sağlık Canan Karatay’dan mucize besin önerisi: Kuyruk yağı ağrıları anında yok ediyor!

Canan Karatay’dan mucize besin önerisi: Kuyruk yağı ağrıları anında yok ediyor!

Prof. Dr. Canan Karatay, kuyruk yağının ağrıları hafiflettiğini, kas-kemik sağlığını desteklediğini ve bağışıklık sistemini güçlendirdiğini söyledi. Romatizma, siyatik gibi rahatsızlıklara iyi gelen bu yağın, yemeklere eklenerek daha fazla faydalanılabileceğini vurguladı. Yağın kalp sağlığını da desteklediğini belirtti.

MUHABİR: Sevda Yalçın

Sağlıklı beslenme konusunda yaptığı önerilerle sık sık gündeme gelen Prof. Dr. Canan Karatay, ağrı kesici etkisiyle dikkat çeken kuyruk yağı hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Yemeklere lezzet kattığı bilinen bu doğal yağın, romatizma, siyatik ve boyun fıtığı gibi rahatsızlıklara iyi geldiğini belirten Karatay, sofralardan eksik edilmemesi gerektiğini vurguladı.

Ağrıları Yok Ediyor, Kas ve Kemik Sağlığını Destekliyor!

Kuyruk yağı, vücuttaki ağrıların hafiflemesine yardımcı olurken, kas ve kemik gelişimini destekleyen güçlü bir yağ kaynağı olarak da öne çıkıyor. Sinir hücrelerini besleyen bu mucizevi besin, özellikle felç, romatizma ve siyatik gibi hastalıkların riskini azaltmada önemli rol oynuyor.

Bağışıklık Sistemini Güçlendiriyor

İçeriğindeki sağlıklı yağ asitleri ve kolajen üretimini destekleyici bileşenler, bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudu hastalıklara karşı daha dirençli hale getiriyor. Ayrıca kalp sağlığını koruyan kuyruk yağı, doğru ve dengeli tüketildiğinde vücuda birçok fayda sağlıyor.

Kuyruk Yağının Faydaları

Ağrıları Hafifletir: Romatizma, siyatik ve boyun fıtığı gibi rahatsızlıkları olan kişiler için doğal bir ağrı kesicidir.
Kas ve Kemik Gelişimini Destekler: İçeriğindeki faydalı yağ asitleri, kemik sağlığını güçlendirir.
Bağışıklık Sistemini Güçlendirir: Vücudu hastalıklara karşı korur.
Kolajen Üretimini Artırır: Cilt ve eklem sağlığı için oldukça faydalıdır.
Kalp Sağlığını Destekler: Damarları besleyerek, kalp dostu etkiler sunar.

Yemeklere Ekleyerek Daha Fazla Faydalanabilirsiniz!

Kuyruk yağını et yemeklerinde, çorbalarda ve sebze yemeklerinde kullanarak hem lezzetini artırabilir hem de sağlık açısından birçok faydasını görebilirsiniz. Karatay, özellikle doğal ve katkısız kuyruk yağının tüketilmesi gerektiğini belirtiyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Gündem Milli İstihbarat Akademisi "Nadir Toprak Elementleri" analizini yayımladı

Milli İstihbarat Akademisi "Nadir Toprak Elementleri" analizini yayımladı

Milli İstihbarat Akademisince, "Nadir Toprak Elementleri ve Türkiye: Jeopolitik Satrançta Yeni Dinamikler ve Aktörler" başlıklı analiz yayımlandı.

KAYNAK: AA

Akademi tarafından yayımlanan analizde, nadir toprak elementlerinin (NTE) küresel enerji dönüşümünün merkezine yerleştiği, elementlerin sadece teknolojik üretimin değil, aynı zamanda jeopolitik güç mücadelesinin de belirleyici unsurlarından biri haline geldiği vurgulandı.

NTE'nin bugün yalnızca elektrikli araçlar, rüzgar türbinleri ve elektronik cihazlar için değil, aynı zamanda savunma sanayisinin kritik platformları için de vazgeçilmez hale geldiği aktarılan analizde, 2024'te 325 milyar dolara ulaşan kritik mineraller pazarının, 2040'ta 770 milyar dolara ulaşacağı tahminine yer verildi. Ayrıca, NTE temelli elektronik ve motor sanayisinin ise halihazırda 1 trilyon doları aştığı belirtildi.

“ABD, ağır NTE'de tamamen dışa bağımlı”

Akademinin analizinde, Çin'in küresel NTE piyasasındaki baskın konumuna da işaret edilerek, "Çin, 2024 itibarıyla küresel NTE cevher üretiminin yüzde 61'ini, rafinasyon ve ayrıştırmanın ise yüzde 92'sini tek başına üstlenmiştir." bilgisine yer verildi. Çin'in "üret, kısıtla, lisansla" modelini benimsediği ve bunu güçlendirdiği aktarılan analizde, küresel fiyatlama üzerinde etkili konumunu sürdürdüğü aktarıldı.

Analizde, dikkati çeken değerlendirmelerden biri de ABD'nin stratejik kaynaklara olan "yüksek bağımlılığı" oldu.

ABD'nin 2020-2023 arasında ihtiyaç duyduğu NTE'lerin yüzde 70'ini Çin'den ithal ettiği belirtilen analizde, "ABD, ağır NTE'de tamamen dışa bağımlıdır. Bir F-35 savaş uçağı için yaklaşık 410 kilogram, Arleigh Burke sınıfı destroyer için 2,36 ton ve Virginia sınıfı denizaltı için 4,17 ton NTE gereksinimi olduğu herhangi bir arz kesintisinin ABD'nin caydırıcılık mimarisi üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir" değerlendirmesine yer verildi.

ABD, NTE açığını kapatmaya çalışıyor

Analize göre ABD, NTE konusunda Çin'e bağımlılığını azaltmaya yönelik girişimlerde bulunurken, Ukrayna ile yapılan Mineral Anlaşması'yla daha önceki 500 milyar dolarlık geri ödeme planı yerine "yarı yarıya ortak fon" modelini benimsedi.

Analizde, "Böylece Ukrayna'nın sahip olduğu yüzde 5'lik küresel rezerv potansiyeli ABD için stratejik alternatif tedarik hattı oluşturmuştur. Ancak rezervlerin yüzde 40'ının Rusya'nın işgali altındaki bölgelerde olduğu ve savaşın altyapı üzerindeki yıkıcı etkilerinin kısa vadede üretimi sınırlayacağı da not edilmiştir. Grönland'daki disprosyum ve terbiyum açısından zengin yataklar ise ABD açısından ağır NTE açığını kapatacak bir diğer stratejik öncelik olarak değerlendirilmektedir." tespitine yer verildi.

Milli İstihbarat Akademisi'nin hazırladığı analizde, Türkiye'nin sahip olduğu kaynaklara özel bölüm ayrıldı.

Eskişehir Beylikova'daki 694 milyon tonluk rezervin "Türkiye'yi Çin'den sonra dünyanın en büyük ikinci NTE sahası" konumuna taşıdığı aktarılan analizde, "Yıllık 10 bin tonluk pilot tesisin faaliyete geçmesinin ardından Türkiye'nin hedefi, yıllık 570 bin tonluk saflaştırma kapasitesine ulaşarak bu alanda Avrupa başta olmak üzere yakın bölgenin başat aktörü haline gelmektir." tespitine yer verildi.

Türkiye'nin gelecek 10 yıllık süreçte yalnızca rezerv sahibi değil, aynı zamanda katma değer üreten aktöre dönüşmesi için üç eksenli strateji sunulduğu aktarılan analizde, "Bu strateji, JORC/UMREK uyumlu doğrulama süreçleri, ölçeklenebilir rafinasyon altyapısı ve ileri manyetik alaşım AR-GE'si, döngüsel geri kazanım hatlarının entegrasyonunu içermektedir." görüşü yer aldı.

NTE'nin artık sadece ekonomik meta olmadığına işaret edilen analizde, "jeopolitik kaldıraç ve stratejik silah haline geldiği" belirtildi.

Küresel tedarik zincirinin çeşitlendirilmesi, yeni üretici ve işleyici aktörlerin (Türkiye, Ukrayna, Grönland) hızlı şekilde sisteme entegre edilmesinin zorunlu hale geldiği aktarılan analizde, "Küresel rekabetin artık yalnızca madende değil, rafineri, mıknatıs ve ileri teknolojili üretim halkalarında derinleşmektedir" değerlendirmesinde bulunuldu.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *