Seçimlerin öne çıkması ile ikinci planda kalmış gibi görünen, ancak bizim açımızdan hayati öneme sahip bir başka alan da, terörle mücadele ve özellikle Suriye’deki belirsizliklere bağlı gelişmelerdir.

Seçimler yaklaşıyor ve siyasetin gündemi tamamen bu noktaya kilitlenmiş durumda. Oysa, hem seçimleri yakından ilgilendiren, hem de Türkiye’nin varlığına ve geleceğine etki eden çok önemli başka gelişmeler de yaşanıyor. Bu gelişmelere de yoğunlaşmak, tedbir almak ve doğruyu bulmak siyasetin ve ülkeyi idare etme sorumluluğu taşıyanların vazgeçilmez görevidir.

TANZİM AYARI

Seçim öncesinde akıl ve izan ölçüleri içinde izahı mümkün olmayan fiyat artışları dikkat çekicidir. Döviz üzerinde de bir takım oyunlar oynandığı anlaşılıyor. Ülkeyi idare etme sorumluluğu taşıyanlar, bu konularda son derece tecrübeliler ve anında müdahalelerle oyunlar bozuluyor.Tanzim satış noktaları ile özellikle sebze ve meyve fiyatlarındaki anormallikler kontrol altına alınmıştır.Kapsamın daha da genişletilmesi bakliyattan, temizlik malzemelerine kadar birçok ürünün tanzim kapsamına alınması söz konusudur. Bu düzenleme, bundan sonra oynanabilecek oyunların da önünü kesmiştir ve vatandaşın sofrasına el uzatarak siyaseti etkileme planları boşa çıkarılmıştır. Ancak, bütün bunlar ekonomide her şeyin normale girdiği ve sorun kalmadığı anlamına gelmiyor. Zira, her zaman belirttiğimiz gibi üretimi arttırmamız ve çeşitlendirmemiz, teknolojiye ve inovasyona yönelmemiz, borç ve rant üzerinden yürüyen sistemi mutlaka revize etmemiz gerektiği gerçeği orta yerde durmaktadır.

TERÖRLE MÜCADELE

Seçimlerin öne çıkması ile ikinci planda kalmış gibi görünen, ancak bizim açımızdan hayati öneme sahip bir başka alan da, terörle mücadele ve özellikle Suriye’deki belirsizliklere bağlı gelişmelerdir. Terörle mücadelede, içeride çok başarılı sonuçlar alınmıştır. Fakat tehdit ve tehlikelinin tamamen ortadan kaldırılması gerekmektedir. İçişleri Bakanı bomba yüklü araçlar yakalandığını açıklamıştır. Bu açıklama, kalleşlerin seçim öncesinde milletin huzurun kaçırmak için kanlı planlar yaptıklarını ve çok dikkatli olmak gereğini bir defa daha ortaya koymuştur.

FIRAT’IN DOĞUSU TEMİZLENMELİ

Terörle mücadelenin tam olabilmesi ve bu kahpeliğin tamamen sona erebilmesi için dışımızdaki bataklığın kurutulması şarttır. Bunun yolu da Münbiç ve Fırat’ın doğusundan geçiyor. PKK uzantısı PYD sınırlarımızın ötesinde varlığını devam ettirdikçe bize huzur yoktur. ABD’nin bölgeden çekileceği açıklaması yılan hikayesine dönmüştür. Nitekim, Trump’ın açıklamaları ile ABD yönetiminin tavrı ve yaptıkları arasında uçurum vardır. Çekilme ile birlikte değerlendirilen “Terörden arındırılmış bölge” planı, Türkiye’nin inisiyatifinde ve kontrolünde olmadıkça asla kabul edilemez. ABD’nin bu ikiyüzlü ve tutarsız tavırlarına daha fazla tahammül edemeyiz. Türkiye, Fırat’ın doğusunu temizlemekte daha fazla vakit kaybedemez.

SOÇİ ZİRVESİ

Sayın Cumhurbaşkanının katılacağı Soçi zirvesi bir dönüm noktası olabilir. Rusya lideri Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani ile yapılacak görüşmeler, İdlib’deki son durum, Münbiç’in temizlenmesi ve Suriye’nin geleceği açısından çok belirleyici olacaktır. İdlib’deki mevcut durum önemlidir, ancak kalıcı olamayacağı anlaşılmıştır. Buranın tamamen HTŞ’nin kontrolüne girmesi beraberinde itirazları arttırmaktadır. Diğer taraftan İsrail’in dengeleri bozmak ve belirsizliği büyütüp kargaşayı arttırmak için bahane ürettiğini ve özel bir gayret gösterdiğini ibretle izliyoruz. Gelinen noktada, daha net ve bölge gerçeklerine uygun kararlar alınması ve Suriye’de yeni Anayasa yazılım sürecinin başlatılması çok önemli bir gelişme olacaktır.

REJİME GÜVENİLEMEZ

Bizim için Fırat’ın doğusu her şeyden önemli ve önceliklidir. Rusya bu konuda bir sorun çıkarmayacak gibi görünse de, kontrolün sağlanmasından sonra bölgenin rejime devredilmesini istemesi büyük bir soru işaretidir. Fırat’ın doğusunun terörden temizlenmesi Türkiye’nin kırmızıçizgisidir. ABD’in ipe un serme, oyalama ve YPD-YPG’ye alan açma gayretleri mutlaka boşa çıkarılmalıdır. Bir operasyon için bütün hazırlıklar yapılmıştır. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatı bizim için büyük tecrübe olmuştur. Bu temizliğin bir bedeli olacağını unutmamak gerekiyor. Bu bedeli göze alıp yapacağımız harekattan sonra, bölgeyi her türlü etkiye açık rejime devretmek kabul edilemez bir durumdur. Kontrole aldığımız diğer bölgeler gibi Fırat’ın doğusuna da huzur getirmek, bizim için olduğu kadar, bölgenin mukimleri için de önemlidir. Sonrasında kararı da yine o bölgenin gerçek sahipleri vermelidir. Suriye’de yeni bir Anayasa hazırlanması, dürüst bir seçim yapılması bu bakımdan son derece önemlidir.

BEKA SORUNU

Türkiye’nin ne beklediği, ne istediği gayet açıktır ve bütün dünyanın malumudur. Bizim kimsenin toprağında gözümüz yok. Ancak, hiç kimseye de bizim topraklarımız üzerinde hesap yapma fırsatı veremeyiz. Ne teröristlere, ne onların asıl sahiplerine daha fazla göz yummayacağımız gibi, onları analarından doğduğuna pişman etmek de hem hakkımız, hem görevimizdir. Bütün bunlar aynı zamanda ne kadar ciddi bir beka sorunu ile karşı karşıya kaldığımızın da ispatıdır. “Yerel seçimlerin beka sorunuyla ne ilgisi var’ diyenler, ya bu gerçeklerin farkında değiller veya bizzat bu ihanetin içindeler.