19 Aralık 2024
weather
6°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkgün Siyaset Bakanlıktan tahıl anlaşmasının canlandırılmasına yönelik açıklama

Bakanlıktan tahıl anlaşmasının canlandırılmasına yönelik açıklama

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, Ukrayna’nın Karadeniz Tahıl Girişimi’ne alternatif olarak Romanya ve Bulgaristan karasularından geçen yeni bir çalışma başlatıldığını açıkladı. Keçeli, “Karadeniz’de tahıl anlaşmasının canlandırılması gerektiğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

7 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Bakanlıktan tahıl anlaşmasının canlandırılmasına yönelik açıklama

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, Ukrayna’nın Karadeniz Tahıl Girişimi’ne alternatif olarak Romanya ve Bulgaristan karasularından geçen yeni bir çalışma başlatıldığını belirterek, “Gerek ihraç edilen tahılın miktarı gerekse de Karadeniz’in genel güvenliğine yansımaları bakımından biz Karadeniz’de tahıl girişiminin canlandırılması gerektiğini düşünüyoruz ve bunun için de çaba gösteriyoruz” dedi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Keçeli, bakanlık binasında basın mensupları ile bir araya gelerek, soruları cevapladı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın göreve gelmesi ile yoğun bir diplomasi trafiği gerçekleştirdiğini aktaran Keçeli, Bakan Fidan’ın son dönemde gerçekleştirdiği resmi ziyaretlere değindi. Bakan Fidan’ın Libya ziyaretinde gerçekleştirilen temaslarda Libya’nın toprak bütünlüğü ve istikrarının Türkiye için öncelik olduğunun altının çizildiğini belirten Keçeli, Malta’da Türkiye’nin Bingazi Konsolosluğu’nun yakın zamanda açılacağının duyurulduğunu ve kısa bir zaman içinde Bingazi’de Türkiye Başkonsolosluğu’nun faaliyete geçeceğini aktardı. Bakan Fidan’ın Münih Güvenlik Konferansı’na katılacağını da duyuran Keçeli, Münih Güvenlik Konferansı’nın siyaset ve güvenlik konularının yoğun bir şekilde konuşulduğu platform olduğunu dile getirerek, burada Fidan’ın yaklaşık 20 ikili görüşme gerçekleştirmesinin beklendiğini söyledi. Münih Güvenlik Konferansı’nın ardından Bakan Fidan’ın 2024 G20 Brezilya Zirvesi’ne katılacağını açıklayan Keçeli, bu yıl düzenlenecek toplantının ana temasının “Adil bir dünya ve sürdürülebilir bir gezegen inşa etmek” olduğunu söyledi.

Thumbs B C 14C610Eceb7Dee84E59D796Cb0841B9BAntalya Diplomasi Forumu’nun geçen yıl Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremleri sebebiyle yapılamadığını hatırlatan Keçeli, 1-3 Mart tarihlerinde Antalya’da gerçekleşecek forum hakkında bilgi verdi. Bu yılki toplantıya 21 devlet ve hükümet başkanı ile 80’den fazla bakanın katılmasının beklendiğini belirten Keçeli, “Ana tema, kriz döneminde diplomasiyi öne çıkarmak. Ana tema altında yapay zekadan arabuluculuğa, bölgesel meselelerden gıda krizine çok sayıda toplantı yapılacak. Şu aşamada 40 panel düzenlenmesi öngörülüyor. Gazze için yüksek düzeyli özel bir panel olacak. Katılımın geçtiğimiz bir önceki ADF’nin bile ötesinde olduğunu görüyoruz. Birinci AFD’de 10 devlet başkanı, 43 bakan ve 2 bin katılımcı vardı. 2022’de 17 devlet başkanı, 80 bakan ve 3 bin 300 katılımcı vardı. Bugün itibarıyla üçüncü ADF’de 21 devlet ve hükümet başkanı, 59’u dışişleri bakanı olmak üzere 80’den fazla bakan Antalya’da olacak ve toplam 4 bin katılımcı olmasını bekliyoruz. Bu rakamların artmasını bekliyoruz. Zamanı gelince kimler olduğunu sizlerle paylaşacağız” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE GAZZE’YE 34 BİN TON İNSANİ YARDIM YAPTI”

Gazze’de yaşanan insani duruma değinen Keçeli, hedefin insani yardımların Gazze’ye bir an önce ulaşması, Filistinlilerin yerlerinden edilmelerine yönelik politikaların son bulması ve gerilimin bölgesel çatışmaya dönüşmesinin engellenmesi olduğunu aktardı. Keçeli, şu ifadelere yer verdi:

“İki devletli çözümle Filistin-İsrail sorununa kalıcı çözüm istiyoruz. Bu konuda uluslararası parametreler bellidir. Diplomasinin unuttuğumuz metotlarıyla bu soruna çözüm bulunmasını istiyoruz. Tanık olduğumuz şeyler sözlerle ifade edilemez hale geldi. Büyük bir ihtimal İsrail, uluslararası hukuk ve uluslararası insani hukuk bakımından işlenmesi mümkün olan bütün suçları bu işin sonunda işlemiş olacak. Gazze’ye bizim yaptığımız insani yardımlar ve vatandaşlarımızın tahliyesi konusunda 34 bin ton insani yardım söz konusu. Bunlardan yaklaşık 7 bin 400 ton ve 32 ambulans deniz ve hava yoluyla Mısır’a ulaştırıldı. Oradan El-Ariş sınır kapısına nakledildi, oradan da Gazze’ye sevk edildi. Bu yardımın çok büyük oranda Gazzelilere ulaştığını gördük. Bu konuda Mısır Hükümeti’ne yapıcı tutumlarından dolayı teşekkür etmek istiyoruz. Gazze’ye yaptığımız yardımların bir kısmı Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı üzerinden yaptığımız yardım. Biz her yıl un ihtiyacının yüzde 15’ini temin ediyoruz, hibe ediyoruz” dedi.

Keçeli ayrıca, AFAD ve Türk Kızılay koordinesinde her hafta Gazze’ye 127 bin ton içme suyunun Mısır Kızılay’ı ile ortaklaşa sevk edildiğini açıkladı.

“AMERİKA’DAN BEKLENTİLERİMİZ ÇOK AÇIK”

Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Keçeli, Amerika ile F-16 süreciyle ilgili kongrenin tamamlanması ve bundan sonraki sürecin nasıl işleyeceğine yönelik soru üzerine, “Kongrede onay süreci Türkiye saatiyle pazar sabah 8’de sona erdi ve biz o noktada son derece mutlu bir şekilde bu dosyayı Milli Savunma Bakanlığına devrettik. Bundan sonraki süreçte bu konudaki teknik süreci onlardan daha sağlıklı bir şekilde öğrenebilirsiniz” dedi.

Türk-Amerikan ilişkilerini de değerlendiren Keçeli, “Bazı yorumcular Türk-Amerikan ilişkilerinde normalleşmeden bahsetti. Aslında normalleşme ifadesi biraz fazla güçlü oluyor. İlişkilerimizin seviyesinde Amerika ile olan diyaloğumuzun derinliğinde hiçbir zaman azalma olmadı. Öte yandan İsveç’in NATO’ya üyeliği ve F-16 süresinin tamamlanmış olması, iki ülkenin, iki müttefik ülkenin karşılıklı saygı ve karşılıklı çıkarlar temelinde birbirlerini daha iyi anlaması için yeni bir fırsat penceresi sunması gerektiğini düşünüyoruz. Bizim Amerika’dan beklentimiz çok açık. Biz Amerika’nın PKK’nın Suriye’deki uzantılarıyla ilişkisini tamamen sonlandırmasını istiyoruz. Tabii bir diğer konu da Amerika’nın FETÖ ile ilgili beklentilerimizi ciddiye alıp, bu konuda bir adım atması. Biz bu meseleye müttefiklik ruhu bakımından yaklaşıyoruz” diye konuştu.

Keçeli, Türkiye’nin Amerika’dan beklentilerinin çok açık olduğunu ve bu konuları Amerikalılarla konuşmaya devam edeceklerini, Amerika ile ilişkilerin daha da güçlendirilebileceğini belirtti. Keçeli, ayrıca Bakan Fidan’ın göreve geldiğinden bu yana Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanı Blinken ile 8 kez yüz yüze görüştüklerini ve en az da 10 telefon görüşmesi yaptıklarını söyledi.

“KARADENİZ’DE TAHIL ANLAŞMASININ CANLANDIRILMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ”

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Türkiye’ye ertelenen ziyareti hakkındaki soru üzerine Keçeli, hiçbir zaman resmi olarak bir ziyaret tarihi açıklanmadığını hatırlatarak, şöyle devam etti:

“Erteleme kelimesi doğru değil. Putin’in ülkemize ziyareti her zaman gündemde, bugün de gündemde. Ne zaman Cumhurbaşkanımızın takvimine alınırsa, nerede yapılacaksa o toplantı o gün Cumhurbaşkanlığımız tarafından açıklanacaktır. Tahıl koridoru girişiminin 3 tane önemli sonucu vardı. Birincisi hızla artmakta olan gıda fiyatlarını aşağıya çekilmesini sağladı. İkincisi çok büyük ihtimalle Ukrayna’daki depolarda çürümek üzere olan tahılları yeniden tüketime soktu. Üçüncüsü de Karadeniz’de belli bir istikrar ve güven ortamının oluşturulmasını sağladı. Ancak Rusya kendisine verilen bazı sözlerin tutulmadığı gerekçesiyle bu tahıl anlaşmasını daha fazla uzatmadı. En önemli ortaya sürdükleri gerekçe de Rusya’nın Swift sistemine tekrar dahil edilmemesiydi. Bizim bu konudaki görüşmelerimiz BM ile devam ediyor. Ukrayna, Karadeniz Tahıl Girişimi’ne alternatif olarak Romanya ve Bulgaristan karasularından geçen yeni bir çalışma başlatıyor. Biz bu çalışmayı destekliyoruz. Diğer taraftan gerek ihraç edilen tahılın miktarı gerekse de Karadeniz’in genel güvenliğine yansımaları bakımından biz Karadeniz’de tahıl girişiminin canlandırılması gerektiğini düşünüyoruz ve bunun için de çaba gösteriyoruz.”

“MONTRÖ ANLAŞMASI’NA KISKANÇLIKLA SAHİP ÇIKIYORUZ”

Ayrıca Rusya-Ukrayna sorununun çözüme kavuşması noktasında Türkiye’nin masada olan bir teklifi olduğunu hatırlatan Keçeli, “Taraflar kendilerini ne zaman müzakere etmeye hazır hissederlerse biz bunu kolaylaştırmaya hazırız ancak bunun için esas olan tarafların kendi iradeleridir. Dışarıdan bir barış girişimi, bir arabuluculuk girişimi empoze edilemez. Karadeniz’in güvenliği bizim için çok önemli. Bu yüzden Montrö Anlaşması’na kıskançlıkla sahip çıkıyoruz. Sayın Bakanımız Bulgaristan’da ve Romanya’da yaptığı açıklamalarda da bu konuya değindi. Biz Karadeniz’de Ukrayna’daki savaşın başlamasının hemen ardından Montrö’yü uygulamaya koyduk, ilgili maddesini harekete geçirdik” diye konuştu.

“AB’NİN CİDDİ BİR SİYASİ İRADE ORTAYA KOYMASI GEREKİYOR”

Keçeli, Schengen Bölgesi için Türk vatandaşlarına vize serbestisi ile ilgili yöneltilen soruya, “Biz vize serbestisinde yüzde 92 oranında aslında süreci tamamladık. Yerine getirilmemiş 6 kriter var ancak diğer konularda da olduğu gibi AB’nin ciddi bir siyasi irade ortaya koyması gerekiyor. Biz bu konuyu ikili ve çok taraflı platformlarda sürekli dikkate getiriyoruz. Hiçbir ülkenin vizeyi bir şantaj kartı olarak kullanmaya, vatandaşlarımızın hayatlarını da sıkıntıya sokma hakkı yoktur” dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Tunceli’de PKK'ya ağır darbe

Tunceli’de PKK'ya ağır darbe