Türkgün Siyaset Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: Balkanlar'da barış, istikrar ve refah için ne gerekiyorsa yapıyoruz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: Balkanlar'da barış, istikrar ve refah için ne gerekiyorsa yapıyoruz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Balkanların Türkiye'nin kaderiyle bağlı olduğunu vurgulayarak, bölgede barış, istikrar ve refah için işbirlikleri gerçekleştirdiklerini açıkladı. Edirne'de düzenlenen iftar programında, Balkan Türklerine yönelik projelerin önemini belirtti.

KAYNAK: AA

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Balkanlar'la Türkiye'nin kaderi birdir. Güçlü, istikrarlı, birlik içinde bir Balkan coğrafyası Türkiye'nin menfaatinedir. Güçlü, müreffeh bir Türkiye de Balkanlar'ın menfaatinedir." dedi.

Yılmaz, Edirne Valiliği tarafından Selimiye Meydanı'nda düzenlenen "Büyük Edirne İftar Programı"nda yaptığı konuşmada, Balkan ülkelerindeki soydaş ve akraba topluluklarla geçmişten bugüne bölgede kurdukları gönül birliğinin ortak tarihin en kıymetli miraslarından biri olduğunu söyledi.

Tarihin, inancın ve kültürün yüklediği bu emaneti sonuna kadar taşımaya devam ettiklerini ve taşıyacaklarını belirten Yılmaz, "Bu yolda birlikte attığımız adımlar geçmişin mirasına sahip çıkmak ve geleceğe bu bağları taşımak içindir. Balkanlar'da barışın, istikrarın ve refahın teminatı olmak adına bugün ne gerekiyorsa yapıyor, bölgede kalıcı huzur ve güçlü bir gelecek inşa ediyoruz." diye konuştu.

Yılmaz, kamu kurumlarının bölgedeki varlıklarını pekiştiren ve sürdürülebilir işbirliğini destekleyen projeleri hayata geçirdiğini dile getirerek, TİKA'dan Yunus Emre Enstitüsüne, ​​​​​​​Türkiye Maarif Vakfından Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığına kadar bütün kurumların Balkanlar'ın her köşesinde projeleri hayata geçirdiğini ifade etti.

"Balkanlar'ın birliğe, beraberliğe, istikrara, refaha ihtiyacı var"

Balkan ve Rumeli Türklerinin tarihini ve göç hikayelerini genç nesillere aktarmak için belgesel ve kitap projelerinin hayata geçirildiğini, uluslararası platformlarda Balkan Türklerinin haklarını ve taleplerini dile getirecek faaliyetler yürütüldüğünü aktaran Yılmaz, şöyle konuştu:

"Balkan ülkelerinde yaşayan Türk ve akraba toplulukların eğitim ihtiyaçlarına destek vermek amacıyla burs ve okul materyali yardımları sunuluyor. Sadece 1992-2024 arasında Balkanlar'dan 11 bin 807 öğrenci farklı düzeylerde burslandırılmıştır. Bu yıl ise toplam 1277 başvuru sayısı vardır. Bu çocuklarımız, gençlerimiz ülkeler, toplumlar arasında birer elçi vazifesi de görmektedirler. Ortak tarih bilincini daha da aydınlatmak için Balkanlar ve Türkiye'de akademik sempozyumları ve çalıştayları destekliyoruz."

Yılmaz, Balkanlar'dan gelip Türkiye'de yükseköğretimde okuyan şu anda 10 binin üzerinde öğrenci bulunduğunu bildirerek, şunları kaydetti:

"İş dünyası, iş birlikleri boyutunda iş konseyleri, ticaret odaları ve meslek birlikleri aracılığıyla Balkan coğrafyasıyla olan ekonomik ilişkilerimizi de her geçen gün daha da güçlendiriyoruz. Geçen yıl itibarıyla Balkan ülkeleriyle Türkiye'nin ticaret hacmi 37 milyar doları bulmuş durumda. Bu çok önemli bir rakam. İnşallah bunu en kısa sürede çok daha yüksek rakamlara ulaştırırız. Balkanlar'ın çatışmaya ihtiyacı yok. Kavgaya ihtiyacı yok. Balkanlar'ın birliğe, beraberliğe, istikrara, refaha ihtiyacı var. Biz geçmişte hep bunun için çalıştık. Bugün de Balkanlar'a aynı gözle bakıyoruz.

Hangi dinden, hangi mezhepten, etnik gruptan olursa olsun bu coğrafyanın tüm insanlarını kucaklıyoruz ve ortak bir gelecek inşa etmeye çalışıyoruz. İş dünyasıyla birlikte Edirne'yi çok önemli görüyorum burada. Edirne Türkiye'nin Balkanlar'a açılan kapısı. Her bakımdan Balkanlar'la ilgili vizyonumuzun taşıyıcı il olarak Edirne'yi konumlandırdığımızı ifade etmek isterim."

"Balkanlar'la Türkiye'nin kaderi birdir"

"Balkanlar'la Türkiye'nin kaderi birdir. Güçlü, istikrarlı, birlik içinde bir Balkan coğrafyası Türkiye'nin menfaatinedir. Güçlü, müreffeh bir Türkiye de Balkanlar'ın menfaatinedir" diyen Yılmaz, Balkan ülkeleriyle en güçlü şekilde bağları geliştirmeye devam edeceklerini, Edirne'nin genelde de Trakya bölgesinin burada çok aktif, güçlü bir rol oynayacağına inandığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye Yüzyılı'nın aynı zamanda Balkanlar'ın, Türkiye ile Balkanlar arasındaki güçlü dostluğun kardeşliğin de yüzyılı olacağını söyledi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Faydalı Bilgiler Analı kızlı çorbanın lezzet sırrı ortaya çıktı! Usta aşçılardan zahmete değecek püf noktalar

Analı kızlı çorbanın lezzet sırrı ortaya çıktı! Usta aşçılardan zahmete değecek püf noktalar

Analı kızlı çorba, Türk mutfağının zahmetli ama lezzetli bir tarifi. İyi bir köfte harcı ve pişirme teknikleriyle damaklarda iz bırakıyor. Ekşi çorba suyu ile hazırlanan bu geleneksel çorba, nane ve tereyağı sosuyla taçlanıyor.

MUHABİR: Ayşe Akyürek

Türk mutfağının en zahmetli ama bir o kadar da gözde lezzetlerinden biri olan analı kızlı çorba, mutfakta maharet isteyen bir tarif. Büyük ve küçük köftelerin uyumuyla damakta iz bırakan bu geleneksel çorbanın sırrı, detaylı hazırlık aşamalarında saklı!

Kıvam Tutmazsa, Çorba Dağılır!
 

Analı kızlı çorbanın en önemli kısmı köfte harcı! Dış harcın ele yapışmayan, ama pişerken dağılmayan bir yapıda olması gerekiyor. Sıcak suyla ıslatılıp dinlendirilen bulgura irmik ve az miktarda un eklenmesiyle dış köfteler daha dayanıklı hale geliyor. Yoğurma süresi uzadıkça kıvam daha da güzelleşiyor.

İç Harçta Soğutma Şart
 

Kıymalı iç harç hazırlanırken soğanın iyice kavrulması ve kıymanın suyunu çekmesi önemli. Baharatlarla lezzetlendirilen bu iç harç, köftelere doldurulmadan önce soğutulmalı, hatta hafifçe dondurulmalı. Böylece hem şekil vermesi kolaylaşıyor, hem de köfteler pişerken patlamıyor.

Küçükten Büyüğe Sıralama Çok Önemli
 

Çorba suyu hazırlandıktan sonra önce minik köfteler (kızlar), ardından büyük içli köfteler (analar) tencereye eklenmeli. Büyük köftelerin narin yapısı onları daha hassas hale getiriyor; bu yüzden dikkatle haşlanmaları gerekiyor.

Ekşi ve Aromatik Tadın Sırrı
 

Analı kızlı çorbanın olmazsa olmazı, limon suyu ve salça ile hazırlanan hafif ekşi çorba suyu. Bu özel aroma, yemeğe karakteristik bir tat katıyor. Son dokunuş olarak üzerine gezdirilen nane ve tereyağı sosu ise lezzeti zirveye taşıyor!

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *