İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen ‘Of’un Düşman İşgalinden Kurtuluşunun 106. Yıl Dönümü’ etkinliğine katıldı.
Murat Kurum’a eski İç İşleri Bakanı ve Türkiye Millet Meclisi üyesi Süleyman Soylu, eski Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Eski Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Erdoğan Bayraktar, Hayrat Vakfı Başkanı Emrullah Tellioğlu, Of Belediye Başkanı Salim Salih Sarıalioğlu eşlik etti
Of’un düşman işgalinden kurtuluşunu kutlayarak konuşmasına başlayan Murat Kurum, “106 yıl önce Of’ta yazdığınız tarihi şimdi burada yazıyorsunuz. Birlik ve beraberliğimiz daim olsun. 106 yıl önce verdiğiniz mücadelenin neticesinde elde ettiğimiz zaferimiz kutlu olsun. Buradan sizlerin şahsında ülkemizin ve dünyanın her yerinde yaşayan ve gittikleri her yeri Of yapan tüm kardeşlerime selamlarımı gönderiyorum.” dedi.
“Erdoğan Bakanımızdan devlet, vatan, millet sevgisini ve çalışkanlığı gördük”
Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ile ilk olarak TOKİ’de birlikte çalıştıklarını ifade eden Murat Kurum, “2005 yılında TOKİ’ye girdim, o dönem kıymetli bakanımız TOKİ Başkanlığı yapıyordu. 1994’te sayın Cumhurbaşkanımızın Başak Konutları’yla başlattığı ilk sosyal konut anlayışını Türkiye’ye yayan, o anlayışı 81 ile götüren oydu. 2003 yılında deprem oldu, TOKİ’nin deprem konutlarıyla ilk orada tanıştım. Kıymetli bakanımız ile ilk orada tanıştık, bir yıl çalıştık. Sayın Bakanımızın takdirleriyle Avrupa Yakası’ndan sorumlu şube müdürü olduk. Orada da çalıştık çabaladık ve 2009 yılında Sayın Bakanımızın teklifi ve Cumhurbaşkanımızın takdiriyle 33 yaşında Emlak Konut Genel Müdürü olduk. 9 yıl orada genel müdür vazifesi gördük ve vatan sevdasıyla çalıştık, çabaladık. Onlarca, binlerce, yüz binlerce konut üretimi için, milletimizin konut edinmesi için beraberce çalıştık. Erdoğan Bakanımızdan devlet, vatan, millet sevgisini ve çalışkanlığı gördük.” dedi.
“Gittiğimiz her afette omuz omuza mücadele ettik”
2018 yılında ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nı yürütmeye başladığını ifade eden Kurum, “Kabinede iki değerli bakanımız vardı. Gittiğimiz her afette kıymetli bakanımızın anlattığı gibi omuz omuza mücadele ettik. Kastamonu’da, Rize’de, Bartın’da, Giresun’da seller oldu, biz orada Süleyman Bakanımız ve Adil Bakanımız ile günlerce mücadele ettik. Zor günlerde milletimizin elini sımsıkı tuttuk ve yeni Bozkurt’u, Dereli’yi, Ayancık’ı, Rize’mizi, Trabzon Araklı’mızı inşa ettik. Tarihin en büyük yangınlarını yaşadık ve orada milletimizin yanına 2 saatte koştuk. Çok uykusuz gecelerimiz oldu, milletimizin beklediği geleceği omuz omuza çalıştığımız bakanlarımızla yaptık. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde verdiğimiz sözleri tuttuk. Elazığ’da Malatya’da depremler oldu, biz oradaydık, günlerce aylarca orada kaldık. Elazığ ve Malatya’mıza çok güzel hizmetler yaptık. Asrın felaketinde biz yine oradaydık. Çalıştık, çabaladık ve 3 ayda 11 ilimizde 180 bin konutun inşasını başlattık. Bu kolay değildi, milletin gücünü, desteğini duasını arkana alarak, onlara olan sevgiyle, aşkla yapılacak işlerdi. Hamdolsun biz bu işleri Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle kurulan ilk kabinede kıymetli arkadaşlarımla birlikte gerçekleştirdik.” ifadelerini kullandı.
“81 ile gitseniz bu kardeşinizin izini, alın terini, emeğini görürsünüz”
81 ilde bu anlayışla çalıştığını sözlerine ekleyen Kurum, “Biz Trabzon’un yiğit, mert insanlarıyla omuz omuza çalıştık. 81 ile bu anlayışla hizmet ettik. 81 ile gitseniz bu kardeşinizin izini, alın terini, emeğini görürsünüz. Çünkü biz büyüklerimizden böyle öğrendik. Bugün Trabzon’a gittiğinizde Çömlekçi’de kentsel dönüşüm konutları şantiyemiz sizleri karşılar. Trabzon meydanındaki sokak sağlıklaştırma çalışmamız karşılar. Avni Aker stadının oraya gittiğinizde şanlı Trabzonspor’un mazisine yakışır şekilde millet bahçesinde huzur içinde gezersiniz. Akçaabat’a gittiğinizde orada millet bahçesinde Vakfıkebir’de o yeşil alanlarla birlikte milletimizin geleceğe umutla baktığını görürsünüz. Uzungöl’e gittiğinizde yaptığımız düzenlemeyi görürsünüz. Of’un merkezine gittiğinizde kentsel dönüşüm konutlarımızı, sahildeki düzenlememizi, Of’un merkezinde sokak sağlıklaştırma çalışmalarını, sosyal konutlarımızı görürsünüz. Yani bu hemşerilerimizi sizin her bir ilçemizde emeği olan ve alın teri olan bir anlayışla çalıştığını görür, buna şahitlik edersiniz.” diyerek konuşmasına devam etti.
“Sadece İstanbul’ diyoruz. İstanbul'un meselelerine odaklanacağız”
Bu anlayışa İstanbul için çalışmaya devam edeceklerini sözlerine ekleyen Kurum, “Bu birikimle şimdi ‘Sadece İstanbul’ diyoruz. İstanbul'un meselelerine odaklanacağız, İstanbulluların sorununun çözülmesi adına bu çalışmaları yapacak anlayışla İstanbul'dayız. 39 ilçemizde deprem riskini ortadan kaldıracak 650 bin konutun dönüşümünü yaparken, ulaştırma bakanımız ve onun tecrübeli ekibi ile birlikte ulaşım çilesini ortadan kaldıracak ve şu anki metro hattını 5 yılda 2 katına çıkaracak çalışmaları yapacağız. Bunları yapacağımızı söylediğimizde emin olun herkes ‘Murat Kurum söylerse yapar. Murat Kurum eğer bir vaat verdiyse o vaadin gerçekleşmesi adına gece gündüz çalışır’ diyor.” dedi. Bir eliyle deprem dönüşümü yaparken diğer eliyle metro şantiyelerinde çalışacaklarını belirten Murat Kurum, “Bir tarafta gençlerimiz için yeni geleceği inşa ederken, onlar için gece gündüz çalışırken inşallah bu mücadeleyi hep birlikte yapacağız.” şeklinde sözlerine devam etti.
“31 Mart İstanbul'un geleceğine de karar vereceğimiz bir seçim olacak”
31 Mart seçimlerinin İstanbul’un geleceği için çok önemli bir seçim olduğunu vurgulayan Kurum, “31 Mart seçimlerinde bir tarafta az önce anlattığım hayalleri gerçekleştirmek isteyenler var. Diğer tarafa baktığınızda şu 5 yıllık süreçte sözünü tutmayanlar var. Deprem dönüşümüyle alakalı 650 bin konutu dönüştüreceğiz diyenler var. Diğer tarafa baktığınızda şu koca 5 yılda konutu 5 bin konutu dönüştüremeyenler var. Diğer tarafta bu ülke için, bu ülkenin vatan toprağı için, ay yıldızlı bayrağımız için, canı pahasına çalışanlar var. Bu mücadeleyi ortaya koymak için her türlü fedakarlığı yapacak olanlar var. 31 Mart seçimleri böylesine kritik bir seçimdir. 31 Mart İstanbul'un geleceğine de karar vereceğimiz bir seçim olacak. Bu seçimde eğer biz bu tedbirleri almazsak, biz İstanbul’un geleceği adına bu yatırımları yapmasak emin olun artık İstanbul'da yaşamak çileden de öteye geçecek. İstanbul'da yaşamak bir problem haline gelecek ve bundan sonraki süreçte işte bu kırgınlığımız, bu üzgünlüğümüz çok daha artacaktır. O yüzden 31 Mart seçimleri yerelde hizmetin yapılacağı, gerçek belediyeciliğin yapılacağı ve asla ve asla algı belediyeciliğinin, sosyal medya belediyeciliğinin yapılmayacağı bir anlayışın karar verileceği bir seçim olacaktır.” ifadelerini kullandı.
“1 Nisan gelecek İstanbul gerçek belediyecilikle tanışacak”
İstanbul’a hizmet odaklı anlayışın gelmesi için vatandaşları sandığa davet eden Murat Kurum, “Sandığa gittiğinizde çocuklarımız için, annelerimiz babalarımız için, geleceğimiz için bu düşünceyle sandığa gidelim. Türkiye Yüzyılı’nda İstanbul'un lokomotif bir şehir olup olmayacağının kararını verelim. Hep birlikte diyoruz ki; 1 Nisan gelecek İstanbul gerçek belediyecilikle tanışacak. 1 Nisan’da yüzler gülecek, İstanbul gülecek, İstanbullular gülecek. İstanbul’umuzun her bir kapısı, her bir hanesi, her bir vatandaşı; şen olacak, mutlu olacak, huzurlu olacak.” diyerek konuşmasını tamamladı.
Eski Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu : “Murat Kurum, yaptıklarıyla kendisini ispatlamış çok kıymetli bir isim”
Törende konuşan eski Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, “Şehirlerimizin gelişmesi, birer cazibe merkezi olması için bizim yakından tanıdığımız, ülkesine milletine sevdalı olan adaylarımız var. Bunlardan en önemlisi İstanbul’da, kabine arkadaşımız ve yaptıklarıyla kendisini ispatlamış çok kıymetli bir isim Murat Kurum. Yine Trabzon’da 10 yıldır Ortahisar Belediye Başkanlığımızı yapmış, bugün de Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olmuş Ahmet Metin Genç kardeşimiz ve Of’ta da 10 yıldır Of’a çok değerli hizmetler yapmış Salim Salih Sarıalioğlu’na çok büyük destek bekliyoruz. Buradaki hedefimiz şehirlerimizin gelişmesi, şehirlerde yaşayan hemşehrilerimizin daha iyi şartlarda yaşaması, hayata kolaylaştırması. İnşallah sizlerin destekleriyle onlar seçim sonrası şehirlerimizin gelişmesi için büyük katkılar sunacaklar. Biz de dimdik onların arkasında duracağız.” dedi.
Eski İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu: “Ben Murat Bey’i makamında tanımadım”
Eski İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu ise konuşmalarında, “İnsan kolay yetişmiyor. Bu coğrafyada da kolay yetişmez. İnsan kolay korunmuyor, bu coğrafyada da korunmaz. Bu coğrafya zor bir coğrafya. Zor olduğunu hep beraber görüyoruz. Ben Murat Bey’i makamında tanımadım. Ben Murat Bey’i Elazığ’da depremde tanıdım, Malatya’da depremde tanıdım, Giresun Dereli’deki sel afetinde o insanların ‘biz ne yapacağız’ diye endişe içinde olduğu günlerde tanıdım. Ben Murat Bey’i makamında tanımadım, Doğankent’te tanıdım. Malatya’nın Pötürge ilçesiyle Doğanyalı ilçesini yeni baştan imar ederken, kendi aklını kendi tecrübesini, yeni şehircilik anlayışını ortaya koyarken tanıdım. İzmir depreminde, Kastamonu Bozkurt’ta insanların sağa sola kaçıştığı sel afetinde tanıdım, Sinop Ayancık’ta, Bartın Ulus’ta, Başkale’de tanıdım. Altını çizerek söylüyorum, ben Murat Bey’i makamında tanımadım, tarihimizin en büyük yangınında Antalya Manavgat’ta, Muğla’da Milas’ta, Marmaris’te tanıdım. Ben Murat Bey’i tatilde yan yana şezlonglarımızda sohbet ederken tanımadım, yer kürenin en büyük depreminde, 6 Şubat’ta Gaziantep’te, Kahramanmaraş’ta, Hatay’da tanıdım.
Hepimiz Anadolu çocuklarıyız, belediye başkanlarına bir şey söylüyorum. Milletimize doğruyu anlatın ve doğruyu söyleyin. Biliniz ki her doğru söylediğiniz cenabı Allah katında duadır. Burada da onu söylemeye çalışıyorum. Annesini babasını kaybetmiş, çocuğunu kaybetmiş, hatıraları enkaz altında kalmış kişilerin karşısında durabilmek kolay değildir. Konforlu evlerinden çadıra düşmüş, çadırda ona misafir olmak kolay değildir. Murat Kurum’a yaslanan bir başın ‘annem öldü, babam öldü, kardeşim öldü ne olacak?’ diye söylediğini duyabilmek kolay değildir. Şehrimiz ayağa kalkmaz diye endişelenen insanlara ‘Hiç merak etmeyin. Kayıplarınızı yerine getiremeyiz ama şehrinizi eskisinden daha güzel yapacağız.” demek kolay bir iş değildir. Onun için laf söylemek kolay bir iştir. Lafta bazılarını geçemeyebiliriz ama iş yapmak kolay bir iş değildir. İşin altına girmek, risk almak zordur. İnsanlara ümit vermek, yarınlarını yeniden inşa edebileceğini ifade edebilmek zordur. İnsanlarla birlikte yarına taşınabilmek zordur.
Ben bir Anadolu çocuğu gördüm, inşaat mühendisi olmuş, çok zengin babanın oğlu değil, Anadolu’nun kavruk bir yerinden gelmiş ama şube müdürü olmuş, müdür olmuş, ardından Emlak Konut Genel Müdürü olmuş, tertemiz bir şekilde hayatını bugüne kadar sürdürmüş, 41 yaşında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan onu bakan yaptığı genç yaşta onun altında ezilmemiş, 5 yıl pandemisinden seline kadar, afetine depremine yangınına kadar birçok problemle karşı karşıya kalmış, her birinde de milletimize mahcup olmamış, hükümetimizi devletimizi mahcup etmemiş, Cumhurbaşkanımızı mahcup etmemiş, milletimize umut vermiş bir Anadolu evladını tanıdım.” ifadelerini kullandı.