Türkgün Siyaset İletişim Başkanı Altun Kemal Tahir Sempozyumu'nda konuştu: "Batıcılıktan çok çektik!"

İletişim Başkanı Altun Kemal Tahir Sempozyumu'nda konuştu: "Batıcılıktan çok çektik!"

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Hem Türkiye hem Kemal Tahir, hayatı boyunca Batıcılıktan, Batı'nın kültür ajanlığını yapan kurumlardan, aktörlerden çok çekmiştir. Dayatmacı, topluma tepeden bakan, kompleksli, kifayetsiz muhterislerin tavırlardan bu ülke ve bu ülkenin gerçek fikir insanları çok yoruldu" dedi.

KAYNAK: AA

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi'nde, Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) ve İstanbul Üniversitesi (İÜ) Sosyoloji Araştırma Merkezi işbirliğiyle düzenlenen "Ölümünün 52. Yılında Kemal Tahir Sempozyumu"nda yaptığı konuşmada, Kemal Tahir'in fikirleri, yazıları, romanlarının Türkiye'nin tarih içindeki yerini, toplumsal yapısını, kültürünü ve insanını anlama çabasında yol gösterici olduğunu söyledi.

Tahir'in bazen çözümlemeleri, bazen sorularıyla fikir ve yazın dünyasında güçlü bir iz bıraktığını belirten Altun, "Hep bir toplumsal ödevi varmışçasına, bir borcu ifa ediyormuşçasına yazdı. Bu duyguyu ziyadesiyle 'Ben Anadolu halkının yazarıyım.' diye ortaya koydu" ifadesini kullandı.

Altun, Kemal Tahir'in, kendi üzerine düşünen, muhasebe yapan, yanlışlarını gören ve bunları da ifade etmekten çekinmeyen bir yazar olduğunu vurgulayarak, Tahir'in 2021 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödüllerinde "Vefa" ödülüne layık görüldüğünü hatırlattı.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Ölümünün 52. Yılında Kemal Tahir Sempozyumu'na katıldı. Konuşmanın ardından BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Altun'a hediye takdim etti.

Kemal Tahir'in Türkiye'nin Batılılaşma tarihi ile yüzleştiğine dikkati çeken Altun, şöyle konuştu:

"Osmanlı tarihini ötekileştiren aktörler, aynı zamanda son 150 yılda siyasal, toplumsal ve kültürel alanlarda, kopuşların, kırılmaların, çelişkilerin, acıların, travmaların ve ikilemlerin yoğun olarak yaşandığı bir tarihsel tecrübe ortaya koymuştur. Kemal Tahir, bu tarihsel tecrübeyle de yüzleşme cesaretini göstermiştir. Kemal Tahir, toplum alanında, sosyopolitik, sosyokültürel gerçeklik alanlarında yine cesur bir yüzleşme performansı ortaya koydu. Adeta kendi mahallesine rağmen o mahalleye karşı bu yüzleşme başarısını gösterdi. Hayatı boyunca kendisini içinde saydığı sol düşüncenin ezberci dogmalarına meydan okudu."

Altun, Kemal Tahir'in hayatı boyunca solcu çevrelerin tekelci mahalle baskısından kurtulamadığını dile getirerek "İktidar ilişkilerini, Türkiye'nin konumunu, Doğu-Batı çatışmasını, devletin rolünü, aydın meselesini özgün sorgulamalar eşliğinde ele aldı. Toplumların gelişmişliğini, devlet kurma yeteneklerine göre ele aldı. Dönemin az gelişmişlik paradigmasına karşı çıktı ve Batı'nın sömürüsünü, yağmacılık düzenini meşrulaştırma aracı olarak telakki etti." diye konuştu.

“Batıcı kültür ajanlarının züppece tavırlarına şahitlik etmeye devam ediyoruz”

Kemal Tahir'in hazır kalıp açıklamalara ve aldatmacalara itiraz ettiğini vurgulayan Altun, "Bu tutumu, onun yerlici düşüncesinden beslendi. Türkiye'nin tarihsel tecrübesinin ve kendine güvenen, güçlü bir Türkiye muhayyilesinin merkezinde olduğu bir düşünce. Tarihe bakarken Türkiye'nin mukadderatı meselesini ele aldı." dedi.

Altun, Türkiye'nin bugün elinden gelen bütün gayreti ortaya koyarak, küresel, istikrarlaştırıcı ve tesirli bir güç olarak varlık göstermek için çalıştığını belirterek şunları kaydetti:

"Hem Türkiye hem Kemal Tahir, hayatı boyunca Batıcılıktan, Batı'nın kültür ajanlığını yapan kurumlardan, aktörlerden çok çekmiştir. Dayatmacı, topluma tepeden bakan, kompleksli, kifayetsiz muhterislerin tavırlardan bu ülke ve bu ülkenin gerçek fikir insanları çok yoruldu. Bugün de geçmişteki o konforlu saltanatlarını koruyamıyor olsalar da ne yazık ki Batıcı kültür ajanlarının züppece tavırlarına şahitlik etmeye devam ediyoruz. Kendisinden olmayanı yaftalayan, tarafsızlığa tahammülü dahi olmayan, amorf bir linç kültürünü ısrarla ve inatla yaşatmaya çalışan bir güruhtan bahsediyoruz. Ne yazık ki Türkiye'de muhalefet de buna zemin hazırlıyor. Fakat artık Türkiye'de, gerçekliğinden uzak, ucuz stereotiplerle, önyargılarla yoğrulan söylemlerin etki yaratma ve mahalle baskısıyla yol yürüme dönemi artık geride kalmıştır. Dünü, bugünü ve yarını kavrayışımız için bize sunduğu imkanlar dolayısıyla kültür değerlerimizi maharetli anlatımı dolayısıyla ve hegemonya girişimlerine karşı ortaya koyduğu direnç nedeniyle Kemal Tahir'in eserlerini önemsiyoruz. Tahir'in eserleri bugün de bu nedenlerle bizim için değer üretmeye devam ediyor, etmelidir."

Başkan Altun, Kemal Tahir'in çalışmalarını onun bıraktığı yerden ileriye götürme imkanı olduğunu, sempozyumu bu bağlamda değerlendirdiğini de sözlerine ekledi.

Konuşmanın ardından BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Altun'a hediye takdim etti.

Sempozyuma, Bursa Valisi Erol Ayyıldız, İÜ Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmail Coşkun, yazar Murat Menteş, milletvekilleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Dünya Saldırının etkisi uydu görüntüleriyle ortaya çıktı!

Saldırının etkisi uydu görüntüleriyle ortaya çıktı!

İsrail’in İran’a yönelik saldırılarının etkisi, uydu görüntüleriyle ortaya çıktı. Füze üslerinden nükleer tesislere, radar üretim fabrikalarından havalimanlarına kadar birçok stratejik hedefin ağır hasar aldığı görülüyor.

İsrail’in İran’a yönelik hava saldırılarının etkisi uydu görüntüleri ile ortaya çıktı.

Uydu şirketi Maxar ve Planet Labs tarafından sağlanan yüksek çözünürlüklü görüntüler, sahadaki yıkımın boyutlarını ortaya çıkardı.

İşte İsrail tarafından hedef alınan nükleer ve askeri tesislerin son durumu...

NATANZ NÜKLEER TESİSİ

Görüntülerde, Tahran'ın güneyindeki Natanz kenti yakınlarındaki bulunan önemli uranyum zenginleştirme tesislerinden birinde meydana gelen hasar ayrıntılı olarak görülüyor.

Yapılan analizler tesisin kuzeybatı kesiminde birkaç binanın etkilendiğini gösteriyor.

“TESİS BÜYÜK HASAR GÖRDÜ”

Aynı bölgeye ait 2003 tarihli görüntüler, aynı yerlerde büyük yapıların bulunduğunu gösteriyor — bu da söz konusu yapıların günümüzdegömülmüş olabileceğini düşündürüyor.

İsrailli bir askeri yetkili, cumartesi günü Reuters'a konuşarak Natanz Nükleer Tesisi'nin önemli ölçüde hasar gördüğünü söyledi.

KİRMANŞAH FÜZE ÜSSÜ

İran’ın batısındaki Kirmanşah eyaleti yakınlarında, Devrim Muhafızları Ordusu’na (IRGC) ait bir füze üssünde ağır hasar oluştu.

15 Haziran’da çekilen görüntüler, tesiste çok sayıda binanın hedef alındığını ve bazı yapıların tamamen yıkıldığını gösteriyor.

TÜNEL GİRİŞLERİ HASAR GÖRMÜŞ

Sahada geniş bir alana yayılan molozlar dikkat çekiyor. Dağ yamacına açılmış iki tünel girişinin de zarar gördüğü ve bu alanların saldırılardan korunmak amacıyla hassas ekipmanların saklandığı yerler olabileceği değerlendiriliyor.

“FÜZE SİSTEMİNİ KULLANACAK PERSONEL HEDEF ALINDI”

İran, balistik füzelerini ülke genelinde derin yeraltı silolarında saklıyor.

Ortadoğu uzmanı Jeremy Binnie’ye göre, hedef alınan yapılar arasında füze rampaları ve siloların yanı sıra kışlalar da olabilir.

Bu da, İran’ın misilleme kapasitesini azaltma amacıyla füze sistemlerini kullanacak personeli hedef alma girişimine işaret ediyor.

BİD KANEH ASKERİ TESİSİ

Saldırılar nükleer tesislerle sınırlı kalmadı.

İran'ın başkenti Tahran'daki Bid Kaneh yakınlarında bulunan roket üretim tesisinin bazı bölümlerinde büyük hasar meydana geldi.

Tesisteki bazı binaların doğrudan saldırı isabeti aldığına dair kanıtlar bulunuyor. Çatılarında büyük, geniş delikler olan yapılar uydu görüntülerinde açıkça görüldü.

Reuters'ın araştırmasına göre, söz konusu tesis, ülkenin en önemli balistik füze tesislerinden biri.

DAHA ÖNCE DE HEDEF ALINMIŞTI

Bid Kaneh’deki tesisin ciddi hasar görmesi ilk kez yaşanmıyor.

2011 yılında meydana gelen büyük bir patlamada, İran’ın füze programında görevli olduğu düşünülen çok sayıda personelin hayatını kaybettiği bildirilmişti.

O dönemde İranlı yetkililer olayı bir kaza olarak açıklamış, ancak sabotaj ihtimali üzerinde de spekülasyonlar yapılmıştı.

RADAR ÜRETEN ŞİRKET ALEVLER İÇİNDE

Alevler içindeki tesisin, Shiraz Electronics Industries'e ait bir üretim tesisi olduğu bildirildi.

İran’ın nükleer ve füze programlarını izleyen “Iran Watch” adlı internet sitesine göre, bu şirket İran ordusu için elektronik sistemler — özellikle de kritik öneme sahip radar sistemleri — üretiyor.

Şirket, aralarında Avustralya’nın da bulunduğu birçok Batılı ülke tarafından yaptırım listesine alınmış durumda.

YOĞUN DUMANLAR YÜKSELİYOR

Uydu görüntülerinde, tesisten yoğun dumanlar yükseldiği ve yapılar arasında ciddi hasar oluştuğu görülüyor.

Şirket, aralarında Avustralya’nın da bulunduğu birçok Batılı ülke tarafından yaptırım listesine alınmış durumda.

TEBRİZ HAVALİMANI

Tebriz’deki uluslararası havalimanında ciddi hasar oluştu. Ana pistin ortasında büyük bir kararmış alan net şekilde görülüyor.

Ayrıca, taksi yollarının da benzer şekilde vurulduğu görülüyor. Uzmanlar, bölgede askeri uçak barınaklarının yer aldığına dikkat çekiyor.

Havalimanının şu anda faal olup olmadığı belirsizliğini koruyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *