Türkgün Siyaset Kritik teklif TBMM Başkanlığına sunuldu

Kritik teklif TBMM Başkanlığına sunuldu

AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Başkanlığına sunuldu.

KAYNAK: AA

Teklifle, Anayasa Mahkemesinin 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin bazı hükümlerini iptal etmesi dolayısıyla yasal düzenlemelere gidiliyor. Buna göre, Devlet Memurları Kanunu'ndaki değişiklikle bakanlıklarda, özel önem ve öncelik taşıyan konularda bakana danışmanlık yapmak üzere bakan müşaviri atanabilecek.

Bakan müşavirleri doğrudan bakana bağlı çalışacak. Bakan müşavirleri, bakanın görev süresiyle sınırlı olarak görev yapacak. Bakanın görevi sona erdiğinde, bakan müşavirlerinin görevi de sona erecek. Bakan müşavirleri gerektiğinde bakanın görev süresi dolmadan da görevden alınabilecek.

Bakan müşaviri kadrolarına atanma, sınavlar, kademe ilerlemesi ve dereceye yükselme hükümlerine bağlı olmaksızın atama yapılabilecek. Ancak bu şekilde atanmış olmak, kamu kurum ve kuruluşlarındaki diğer herhangi bir kadro, pozisyon ve göreve atanma veya kamuda herhangi bir statüde çalışma açısından kazanılmış hak teşkil etmeyecek.

Bakan müşaviri kadrolarına açıktan atananlardan görevi sona erenlerin veya görevden alınanların memuriyetle ilişikleri kesilecek.

Kamu görevlisiyken bakan müşavirliğine atananlar, görevleri sona erdiğinde veya görevden alındıklarında, yönetici kadro, pozisyon ve görevleri hariç olmak üzere önceki kadro veya pozisyonlarına en geç bir ay içinde atanacak. Bu şekilde atanacaklar için uygun boş kadro veya pozisyon bulunmaması halinde, söz konusu kadro veya pozisyonlar başka bir işleme gerek kalmaksızın ihdas edilmiş ve kurumların kadro veya pozisyon cetvellerinin ilgili bölümlerine eklenmiş sayılacak. Atama işlemi tamamlanıncaya kadar bunların her türlü mali ve sosyal hak ve yardımları kurumları tarafından ödenecek.

Bakan müşaviri kadrolarında görev yapanlara, bakanlık müşaviri kadrosuna bağlı mali, sosyal hak ve yardımlar aynı usul ve esaslar dahilinde ödenecek.

UZMAN VE UZMAN YARDIMCISI İSTİHDAMI

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun (TMSF) uzman ve uzman yardımcıları da sınav, yeterlilik, tez ve uzmanlığa atanma gibi hususlar bakımından Devlet Memurları Kanunu'nun ek 41. maddesindeki hükümlere tabi olarak istihdam edilecek.

Bakanlıklar ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının teşkilatlanmalarına ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde öngörülmesi kaydıyla kurumun görev alanına giren konularda çalıştırılmak üzere merkez teşkilatlarında, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığında, Yükseköğretim Kalite Kurulunda, Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarının merkez karargahlarında uzman ve uzman yardımcısı istihdam edilebilecek.

İstihdam edilen uzman ve uzman yardımcılarına teşkilatlanmaya ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde öngörülmesi kaydıyla diğer görevlerinin yanı sıra yönetmelikle belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde araştırma, analiz, teftiş, denetim, inceleme ve soruşturma yaptırılabilecek.

Denetime tabi gerçek ve tüzel kişilerin, denetim için gereken gizli dahi olsa bütün belge, defter ve bilgileri talep edildiği takdirde ibraz etmeleri, para ve para hükmündeki evrakı ve ayniyatı ilk talep halinde denetimle görevli uzman ve uzman yardımcılarına göstermeleri, sayılmasına ve incelemesine yardımcı olmaları zorunlu olacak.

Araştırma, inceleme, analiz, teftiş, denetim, inceleme ve soruşturma ile görevli uzman ve uzman yardımcıları, görevleri sırasında tüm resmi daire, kurum, kuruluş ve kamuya yararlı derneklerle, gerçek ve tüzel kişilerden gerekli yardım, bilgi, evrak, kayıt ve belgeleri istemeye yetkili olacak, kanuni bir engel olmadıkça bu isteğin yerine getirilmesi zorunlu tutulacak.

Teklifle, taşra teşkilatlarındaki uzman ve uzman yardımcısı istihdamına ilişkin düzenlemelere gidilecek.

CUMHURBAŞKANLIĞI HİZMETLERİNE YÖNELİK DÜZENLEMELER

Teklifle Danıştay Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, bakmakla yükümlü oldukları aile fertleri dahil olmak üzere; kapatılan Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin askeri hakim sınıfından başkan, başsavcı, daire başkanı ve üyelerinden emekliye ayrılmış olanların sağlık giderleri Danıştay bütçesinden karşılanacak.

Düzenlemeyle "Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığına İlişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun"un adı "Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği Teşkilatına İlişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun" şeklinde değiştirilecek.

Cumhurbaşkanlığı hizmetlerinin özelliği ve güvenlik şartına uygun şekilde yerine getirilmesini sağlamak amacıyla Harcırah Kanunu, Taşıt Kanunu, Devlet İhale Kanunu, Kamu Konutları Kanunu, Kamu İhale Kanunu, Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu, Cumhurbaşkanlığı Merkez Teşkilatı ile Devlet Denetleme Kurulu hakkında uygulanmayacak. Söz konusu kanunlarda düzenlenen hususlar ile mali iş ve işlemlere ilişkin usul ve esaslar Cumhurbaşkanlığınca belirlenecek.

Savunma Sanayii ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun'daki değişiklikle Savunma Sanayii Başkanı ve Başkan Yardımcısına, sırasıyla Savunma Sanayii Müsteşarı ve Müsteşar Yardımcısı için ilgili mevzuat hükümlerinde kadrosuna bağlı olarak öngörülmüş mali ve sosyal hak ve yardımlar kapsamındaki ödemeler aynı usul ve esaslar çerçevesinde yapılacak. Bu ödemelerden vergi ve diğer kesintilere tabi olmayanlar düzenlemeye göre de vergi ve diğer kesintilere tabi olmayacak. Bunlar, emeklilik hakları bakımından da sırasıyla Savunma Sanayii Müsteşarı ve Müsteşar Yardımcısına denk kabul edilecek.

GENÇLİK VE SPOR BAKANLIĞININ HİZMET GELİRLERİ

Gençlik ve Spor Hizmetleri Hakkında Kanun'daki değişiklikle Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevzuat hükümleri gereği yürütülen hizmetler kapsamında elde edilen gelirler, özel gelir olarak kaydedilecek. Bakanlık gelirleri yine Bakanlık bütçesi içerisinde kullanılacak.

Gençlik ve Spor İl Müdürlükleri tarafından tahsil edilen gelirler dahil olmak üzere tüm Gençlik ve Spor Bakanlığı gelirleri, Strateji Geliştirme Başkanlığı adına açılacak hesapta toplanacak. Toplanan bu gelirler, özel gelir karşılığı özel ödenek kaydına esas olmak üzere Bakanlığın merkez muhasebe birimi adına açılacak özel hesaba aktarılacak. Bakanlık, özel hesabı gelirlerinin elde edilmesi, tahsili, takibi, bu hesaba Bakanlık bütçesinden aktarılan tutarlar dahil harcamaların giderleştirilmesi, muhasebeleştirilmesi, denetimi ve özel hesabın işleyişine ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkili olacak.

Kaydedilen ödenekler; Bakanlığın gençlik, spor ve yurt hizmetlerinde kullanılacak taşınmazların yapım, kiralama, trampa, satın alma, devir, mülkiyetin gayri ayni hak tesisi, danışmanlık, mal ve hizmet alımı, personel, bakım ve onarım, tefriş, ısınma, su, aydınlatma gibi işletme giderleri ile öğrenim kredisi, burs, barınma, beslenme ve destekleme ödemelerinin karşılanmasında kullanılacak.

Teklifle, Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun'da bazı değişikliklere gidiliyor.

Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'ndaki değişiklikle, Cumhurbaşkanlığı merkez teşkilatında, bağlı kurullarında ve Diyanet İşleri Başkanlığı, Savunma Sanayii Başkanlığı ile İletişim Başkanlığı hariç olmak üzere bağlı kuruluşlarında, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğinde çalışan kamu görevlileri sendikalara üye olamayacak, sendika kuramayacak.

Asılsız çağrı ve asılsız ihbarlara ilişkin verilen idari para cezaları

Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, Kamu İşveren Heyeti, Cumhurbaşkanının görevlendireceği Cumhurbaşkanı yardımcısı veya bakanın başkanlığında, Cumhurbaşkanınca belirlenen bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcilerinden oluşacak.

Kamu Görevlileri Hakem Kurulunun teşekkülüne ilişkin düzenlemeye de gidiliyor.

Devlet Personel Başkanlığının görev ve yetkilerine ilişkin bazı ibareler, Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi hükümleri ile Cumhurbaşkanlığının ilgili birimlerine aktarılması sebebiyle değiştiriliyor.

Kabahatler Kanunu'nda yer alan asılsız çağrı ve asılsız ihbarlara ilişkin verilen idari para cezaları arttırılıyor. Buna göre, Acil Çağrı Merkezini meşgul etmek amacıyla arayarak görevlilerle konuşan veya ısrarla çağrı bırakan kişiye, il valileri tarafından verilen 250 liralık idari para cezası tutarı 1500 liraya yükseltilecek.

Çağrı Merkezine yapılan ihbarın asılsız olduğunun olay yerine giden ekiplerce tutanakla tespit edilmesi halinde kişiye, il valileri tarafından 15 bin lira idari para cezası verilecek.

Bu fiillerin bir yıl içinde tekrarı halinde idari para cezası iki katı olarak uygulanacak.

Teklifle, Dışişleri Bakanlığı Personeline İlişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun'da değişikliğe gidiliyor. Buna göre, Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi Başkanlığında ücret karşılığı ders vermek üzere görevlendirilen Bakanlık personeli ve diğer kişilere, haftada 20, bir takvim yılında 360 saati aşmamak ve Yükseköğretim Personel Kanunu'nda öngörülen azami ek ders ücretlerini geçmemek ve Hazine ve Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine Dışişleri Bakanlığı tarafından belirlenen miktar, esas ve usuller çerçevesinde ders ücreti ödenecek.

Hakimler ve Savcılar Kurulu Kanunu'ndaki Bakan Yardımcısı ve Müsteşar unvanlarına yönelik tanımlamalara ilişkin düzenleme yapılıyor.

Adalet Bakanlığı Müsteşarına verilen görevler, anılan kadro ihdas edilip atama yapılıncaya kadar Adalet Bakanının belirlediği bakan yardımcısı tarafından yerine getirilecek.

Teklifle, Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, Kamu Denetçiliği Kurumu Genel Sekreterine Adalet Bakanlığı genel müdürleri; Kurumun uzman personel ile diğer personeline ise Adalet Bakanlığında aynı unvanlı ve aynı dereceli kadrolarda çalışanlara uygulanan mali, sosyal hak ve yardımlara ilişkin hükümleri uygulanacak. Öte yandan Kurum personelinin emeklilik haklarına ilişkin hükümde de değişikliğe gidiliyor.

Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nda, geçici barınma merkezlerinin işletilmesi ve yönetilmesi amacıyla Göç İdaresi Başkanlığı bütçesinden geçici barınma merkezlerine ödenek ayrılması ve bu alandaki diğer işlemlere ilişkin düzenleme yapılıyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Başyazı Özel bir provokasyon!

Özel bir provokasyon!

Kaynak: Yıldıray Çiçek

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder için Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlenen cenaze töreninin ardından bir kişinin yumruklu saldırısına uğradı. Öncelikle, kendisine geçmiş olsun dileklerimi iletmek isterim. Bu olay, yalnızca açık bir provokasyon değil, aynı zamanda ciddi bir koruma zaafını da gözler önüne sermektedir. Allah korusun, saldırganın elinde bir bıçak ya da silah olsaydı, çok daha vahim sonuçlarla karşı karşıya kalabilirdik. Çünkü saldırganın ortaya çıkan kirli geçmişi bunu herkese düşündürdü.

Saldırganın, iki öz çocuğunu öldürdüğü için 16 yıl hapis yatmış bir katil olduğu bilgisi ilk anda kamuoyuna yansıdı. Ayrıca, hırsızlık ve taciz gibi başka suçlara da karıştığı yönünde iddialar bulunmaktadır. Saldırgan Selçuk Tengioğlu’nun, Zafer Partisi kurucu üyelerinden Davut Tengioğlu’nun kardeşi olduğu da ortaya çıkmıştır.

Böylesine kirli bir geçmişe sahip birinin, Sırrı Süreyya Önder’in cenaze programında böyle bir provokasyonda bulunması son derece düşündürücüdür. Kim tarafından yönlendirildi? Kim ya da kimler, onu böyle bir saldırıya motive etti? Bu soruların tüm yönleriyle aydınlatılması şarttır.

Kaos yaratmak isteyen provokatörler her zaman uygun zamanı ve zemini kollar; fırsatını bulduklarında da harekete geçerler. Belki de bu saldırgan, böylesi bir senaryoda rolünü oynayan bir figürandı.

Özgür Özel’i, haftalardır bu tür bir atmosfere katkı sağlayan eylem ve söylemleri konusunda uyarıyoruz. “Polis barikatlarını yıkın, geçin” şeklindeki çağrıları, halkı ve yandaşlarını sokağa iten bu çiğ söylemler, tam da kaos peşinde koşanların aradığı zemini yaratmıştır. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli her açıklamasında Özgür Özel’in kullandığı dilin tehlikesi noktasında defalarca uyarıda bulundu. Özgür Özel bunun farkına daha varamadı ve aynı ölçüsüzlükleri sürdürüyor.

Ben de bir yazar sorumluluğunda haftalar önce bu köşedeki bir yazımda şu ifadelere yer vermiştim:

“CHP, Saraçhane toplantılarını bir hafta daha uzatsaydı; kontrolsüz ve her türlü provokasyona açık kalabalık, önce söylemleri ve davranışlarıyla her yanından çiğlik ve tecrübesizlik akan Özgür Özel’i ve onun yönetimini hedef almaya başlardı. Birileri bunun farkına vardığı için Özgür Özel’e ‘Saraçhane’de yarın toplanma olmayacak’ açıklamasını yaptırdı. Çünkü bunu kendi başına düşünmesi pek mümkün değil… Hatırlayın, ilk günlerde toplanan kalabalıklar İBB binasının camlarını ve kapılarını kırmıştı. Eylemciler, ‘Bizi içeri almadılar’ diyerek CHP yönetimine tepki göstermek için bunu yaptıklarını söylemişti. Hatta şu sloganı atmışlardı: ‘Özgür dışarı, halk içeri!’” (27 Mart 2025)

Özgür Özel’in kullandığı dilin hem toplum hem de CHP yönetimi açısından ne denli tehlikeli sonuçlara yol açabileceğini göstermektedir.

Özgür Özel’e saldıran kişi ilk ifadesinde “CHP’nin sokağa gençleri çağırmasıyla ilgili daha önceden biriktirdiğim sinirimi içimde muhafaza ediyordum.” demiş… Özgür Özel’in eyleme çağırdıkları nasıl ki, İBB binasının kapısını, pencerelerini kırdıysa, bakın bu saldırgan da CHP’nin “sokağa gençleri çağırmasını” kendine bahane etmiş…

Özgür Özel, Sayın Bahçeli’nin son açıklamasındaki “Türkiye’yi şiddet sarmalına çekmek, tahrik ve tahrip ortamını alevlendirmek, buna müzahir faaliyetleri gafilce yürütmek tarihi bir yanlıştır. Bilerek veya bilmeden bu yanlışın içinde olanlar evvelemirde aklını başına almalı, ahlaki sorumluluğun ve sağduyulu tutumun yörüngesinden ayrılmamalıdır.” cümlelerini iyi idrak etmeli, Türkiye’yi provokasyon ortamına getiren, provokatörleri memnun eden siyaseti terk etmelidir. Çünkü “Dilencinin keyfi işlek caddede gelir” misali onların en çok sevdiği ortamı mevcut CHP yaratmaktadır. Yarın daha büyük olaylar yaşanmaması için sağduyunun artık CHP’ye uğraması lazımdır.

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *