MHP'li Akçay yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli 23 Haziran 2020’de “Mümtaz’er Türköne’nin suçlu olup olmadığına karar verecek yegâne merciin Türk adaleti olduğunu, adil ve hakkaniyetli yargılamayla Mümtaz’er Türköne’nin üzerine atılı isnatların netleşmesinin mümkün olacağını” ifade etmiştir.
Liderimiz “Adalet suçu aklamak, suçluyu temize çıkarmak değil, hak ve hukuk neyi öngörüyorsa aynen yapmaktır.” demiştir. Türköne’nin beraatini istememiş, suçu neyse bir an önce adilane şekilde yargılansın demiştir. Kılıçdaroğlu gibi fetö’cü hainleri peşinen suçsuz ilan etmemiştir.
Kandil’in avukatlığına soyunan CHP’li Özel her zaman yaptığı gibi yine MHP’ye ve Liderimize saldırmış “Devlet Bahçeli istediği için Mümtazer Türköne beraat etti.” şeklinde yanlış ve yanıltıcı bir açıklama yapmıştır.
CHP’li Özel yargıya müdahale edenleri görmek istiyorsa önce aynaya ve kendi partisine bakmalıdır. Terörist Demirtaş’a, pkk ile ilişkili HDP’li belediyelere, DHKP-C’lilere ve cezaevindeki fetöcülere sahip çıkan, bu hainlerin suçsuzluğunu ilan eden Kılıçdaroğlu değil midir?
Mehmetçiklerimizi şehit eden Ypg’yi “terör örgütü değildir” diyerek, hendek kazan pkk’lı teröristleri “arkadaşlar” diyerek meşrulaştırmaya çalışan, cezaevindeki pkk’lı, dhkp-c’li ve fetöcü hainlere af isteyen Kılıçdaroğlu değil midir?
CHP’li Özel fetöcülere destek verenleri görmek istiyorsa CHP’ye ve zillet ortaklarına bakmalıdır. 15 Temmuz hain darbe girişimine "tiyatro", terör örgütleriyle mücadele için çıkarılan OHAL yasasına "sivil darbe" diyerek fetö terör örgütüne sahip çıkan Kılıçdaroğlu değil midir?
Fetö’cü hainleri CHP yönetimine dolduran, Adana mitinginde fetöcü Altan kardeşleri, Nazlı Ilıcak’ı ve cezaevindeki diğer fetöcüleri tek tek sayarak alkışlatan, cezaevindeki Osman Kavala’ya sahip çıkarak peşinen suçsuzluğunu ilan eden hatta defalarca yargıyı tahkir ve hakaret eden Kılıçdaroğlu değil midir?
HDP Genel Merkezi, Suriye'nin Ayn-el Arab bölgesinde yaşananları bahane ederek 6 Ekim 2014’de Türkiye’de iç ayaklanma çıkarmak için sokak eylemleri çağrısı yapmıştır. 6-8 Ekim kalkışmasında 2 polisimiz şehit olmuş, 31 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 5 terörist öldürülmüştür.
Bugün 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili 82 HDP’li hakkında gözaltı kararı alınmıştır. CHP her zaman yaptığı gibi yine terör destekçilerine sahip çıkmış, Kılıçdaroğlu, HDP eş başkanını telefonla arayarak terör destekçilerinin yanında yer almıştır.
CHP’li Özel gözaltına alınan terör destekçilerine sahip çıkmakla kalmamış, 6-8 Ekim kalkışmasında şehit edilen polislerimizle, öldürülen teröristleri aynı kefeye koyarak “ Ölenlerin hiçbirini ayırmadan, 6-8 Ekim olaylarına üzülüyoruz.” demiştir.
Teröristle şehidi ve masum insanları aynı görmek nasıl bir zihniyettir?”
