Türkgün Siyaset MHP'li Aksu: 2025 yılı bütçesi toplumun her kesimine hitap etmektedir

MHP'li Aksu: 2025 yılı bütçesi toplumun her kesimine hitap etmektedir

MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, 2025 Yılı Bütçesi üzerine konuştu. Hedefler arasında toplumun her kesimine hitap etmek, ekonomik ve sosyal politikaları adaletli bir şekilde uygulamak ve Türkiye'yi huzur adası yapmak var. Aksu, istikrar, milli birlik ve kalkınmanın önemine vurgu yaptı.

MUHABİR: Ayşe Akyürek

MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, TBMM Genel Kurulunda, 2025 Yılı Bütçesinin Tümü Üzerinde MHP Grubu Adına Söz Aldı

TBMM Genel Kurulunda, 2025 yılı bütçesinin tümü üzerinde MHP Grubu adına söz alan MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, "Türkiye’nin büyüme ve kalkınma hedefleriyle, milli ülkülerine erişme misyonu doğrultusunda hazırlanan, Türk ve Türkiye Yüzyılının ikinci bütçesi, milletimizin refah, huzur ve güvenlik beyannamesi olarak öne çıkmaktadır" dedi.

2025 Yılı Bütçesi, Tüm Kamu Hizmet Alanlarını İçerecek Şekilde Tahsis Edilen Kaynaklarla, Toplumun Her Kesimine Hitap Etmektedir

Milliyetçi Hareket Partisi olarak, çağdaş standartlarda kamu hizmetinin her vatandaşımız için erişilebilir olmasını, ekonomik ve sosyal politikaların dar ve sabit gelirlileri gözetecek şekilde ahenk içinde uygulanmasını öngördüklerini belirten Aksu, “2025 yılı bütçesinin tüm kamu hizmet alanlarını içerecek şekilde tahsis edilen kaynaklarla, toplumun her kesimine hitap etmektedir” dedi.

Aksu ayrıca, ekonomik ve mali politikaların refahı artırma ve gelir dağılımını adaletli hale getirme amacının, kamu kaynaklarının büyütülmesi kadar mevcut kaynakların toplum kesimlerinin hizmetine adil şekilde sunulmasını da gerektirdiğini ifade ederek “İstikrar, icraat ve kalkınma bütçesi olarak takdim edilen 2025 bütçesinin, orta vadeli program ve On ikinci Kalkınma Planı hedefleriyle uyumlu şekilde hazırlandığı görülmektedir” dedi.

Etrafımızdaki Savaş, Kaos ve Kargaşaya Rağmen Türkiye, Bir Huzur Adası Olarak Öne Çıkmaktadır
 

Terörle mücadelede sağlanan başarıyla bugün, ülkemizin her yerinde huzur ve güven ikliminin hâkim olduğunu, ekonomik ve sosyal hayatın canlı olduğunu ifade eden Aksu “ Etrafımızdaki savaş, kaos ve kargaşaya rağmen Türkiye, bir huzur adası olarak öne çıkmaktadır.
İnanıyoruz ki Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girdiğimiz yeni dönemde milli birliğimizi güçlendirerek, ekonomik ve sosyal atılımları yaparak milletimiz terör belasından tamamen kurtulacaktır.
 

Bu yolda en büyük güç kaynağımız, tarihin her döneminde milletimizin koruduğu ve yücelttiği, millî birliği ve kardeşliği olacaktır” dedi.
 

Türkiye İçin Önemli Şans Olan İstikrarla, Millî Birlikle, Kalkınma Hedeflerine Odaklanmak Siyasetin Milletimize Sorumluluğudur
 

Aksu, makroekonomik ve finansal istikrarda elde edilen kazanımların önümüzdeki süreçte kalıcı hâle getirilerek, daha ileriye taşınması için yapısal reformların süratle gerçekleştirilmesi gerektiğini belirterek, “Türkiye için önemli şans olan istikrarla, millî birlikle, kalkınma hedeflerine odaklanmanın siyasetin milletimize sorumluluğu olduğunu değerlendiriyor; milli birliğin siyasi, sosyal ve kültürel temellerini güçlendirmiş Türkiye’nin, her sorunun üstesinden geleceğine, Türk ve Türkiye yüzyılını adım adım inşa edeceğine inanıyoruz” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı Olarak, Milletimizin Huzur ve Refahı İçin Gayret Göstermeye İnançla Devam Edecek;  Türk ve Türkiye 

Yüzyılında Huzur, Kardeşlik ve Barışa Odaklanacağız
 

Türkiye’nin doğal kaynakları, beşeri sermayesi, kurumsallaşmış ekonomisi ve üretim kapasitesiyle, önümüzdeki süreçte ortaya çıkacak yeni fırsatlara hızlıca adapte olabilme ve gelecek vizyonu çerçevesinde büyük atılımlar yapabilme potansiyeline sahip olduğunu vurgulayan Aksu, “Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı olarak, milletimizin huzur ve refahı için gayret göstermeye inançla devam edecek; Türk ve Türkiye Yüzyılında huzur, kardeşlik ve barışa odaklanacağı” dedi.
 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Siyaset Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu toplandı

Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu toplandı

TARSİM, zirai don nedeniyle 21 milyar lira hasar belirlendiğini açıkladı. Üreticileri desteklemek amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu oluşturuldu. Hasar tespit çalışmaları devam ederken, tarım sigortası prim fiyatlarının artış nedenleri de ele alındı.

KAYNAK: AA

TARSİM Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Genel Müdürü Bekir Engürülü, "Zirai don nedeniyle 21 milyar liralık bir hasar olduğunu gördük. Bunun içinde şubat ve mart ayındaki zirai donlar da var. Bunların 1,11 milyarını ödedik, 20 milyar liralık süreç de devam ediyor." dedi.

Nisan ayındaki zirai donun sonuçlarının araştırılması, üreticilerin uğradığı zararın tespiti ve yaşanabilecek benzer olayların etkilerinin en aza indirilmesi için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, AK Parti Burdur Milletvekili Adem Korkmaz başkanlığında toplandı.

Toplantıda, Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Tarım Sigortaları ve Doğal Afetler Daire Başkanı Kamil Özdemir ile TARSİM Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Genel Müdürü Bekir Engürülü ile Ziraat Odaları Birliği Teknik Hizmetler Kurulu Başkanvekili Mevlüt Gümüş milletvekillerine sunum yaptı.

Korkmaz, komisyonun bu hafta sonu Malatya, Adıyaman, Kahramanmaraş, Adana, Mersin, Niğde ve Kayseri'de saha incelemeleri yapacağını söyledi. Saha inceleme ziyaretlerinin ardından gözlemlere dayalı bir ön rapor hazırlayacaklarını belirten Korkmaz, "Gelecek hafta komisyonumuzda ilk ziyaretlerden edinmiş olduğumuz gözlemlere dayalı bir ön rapor hazırlayarak bunu başkanlığımıza takdim edeceğiz. Bayram öncesindeki çalışmalarımızla da bakanlığımızın bayramdan sonra yapacağı çalışmalara ve Cumhurbaşkanı'mıza sunacağımız bir bilgi anlamında da ilk çalışmamızı gerçekleştirmiş olacağız." diye konuştu.

Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Tarım Sigortaları ve Doğal Afetler Daire Başkanı Kamil Özdemir, zirai donun ardından bakanlığın ve TARSİM ekiplerinin hasar tespit çalışmalarıyla ilgili bir takvim oluşturduğunu dile getirerek, takvimin sorunsuz işlediğini söyledi. Özdemir, ilçe müdürlüklerinin parsel bazındaki çalışmalarını da bu ay sonuna kadar tamamlayacağını ifade etti.

Özdemir, ağaçlarda verim kayıplarının yaşanmaması için de uzman ekiplerin sahada olduğunu, üreticiyi bilgilendirme çalışması yaptığını söyledi.

"Bakanımızın talimatıyla yeni sigortacılık modeliyle ilgili çalışmalarımız başlamıştır." diyen Özdemir, il ve ilçe müdürlüklerinden gelen hasar tespit neticelerine göre üreticilerin zararının tazmini noktasında da çalışmaların hızla sürdüğünü dile getirdi.

"En çok etkilenen ürünlere baktığımız zaman üzümü görüyoruz"

TARSİM Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Genel Müdürü Bekir Engürülü, zirai dondan etkilenen illere giderek hasarla ilgili raporlamayı yaptıklarını, kendilerine gelen 108 bin ihbarın ön tespitlerini bitirdiklerini bildirdi.

Engürülü, şöyle devam etti:

"Zirai don nedeniyle 21 milyar liralık bir hasar olduğunu gördük. Bunun içinde şubat ve mart ayındaki zirai donlar da var. Bunların 1,11 milyarını ödedik, 20 milyar liralık süreç de devam ediyor. Hasar tespitlerinin kesimlerini bitirmeye bağlı olarak da ödemeye devam edeceğiz. En çok etkilenen ürünlere baktığımız zaman üzümü görüyoruz. Bu rakamlar kesin rakamlar değil. Kesin rakamlar hasar tespiti kesinleştiği zaman ortaya çıkacak. Üzümde 11 milyar lira, kayısıda 3 milyar lira, fındıkta 2,7 milyar lira, elmada 2,1 milyar lira, nektarinde 913 milyon lira, şeftalide 552 milyon lira gibi bir hasar var. İllerimiz içinde de ön tespitlere göre Manisa'dan başlamak üzere Malatya, Ordu, Giresun, Mersin, Konya, Niğde, Karaman, Düzce, Kayseri, Adana şeklinde hasarlardaki ödeyeceğimiz miktarlarda bu rakamları söyleyebiliyoruz."

TARSİM zirai don prim fiyatının yüksek olduğu yönünde eleştiriler olduğunu belirten Engürülü, zirai don prim fiyatının yüksek olmadığını söyledi. Kayısıda yapılan her 100 poliçeden 81'ine her yıl hasar ödediklerini dile getiren Engürülü, "Üreticimiz hasar görme olasılığı en yüksek olan yerleri sigorta yaptırıyor. En yüksek hasar olma olasılığına bağlı ödeme de yaptığımız zaman sigortacılığın temel mantığında hasar prim dengesi yükseliyor. Hasar prim dengesinin yükselmesine bağlı olarak da prim fiyatının yükselmesi söz konusu oluyor." dedi.

Çiftçinin nerede zarar olacağını bildiğini belirten Engürülü, üreticinin sadece o yerler için sigorta yaptırdığını ifade etti. Engürülü, bunun TARSİM'in en büyük handikabı olduğunu söyledi.

"Aynı ilçede aynı ürünü tüm parsellerde sigortalatma zorunluluğu getirtmek için çabamız olacak"

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın talimatıyla bazı çalışmaların yürütüldüğü bilgisini veren Engürülü, şunları kaydetti:

"Ağaç sigortası kapsamında portakal, limon, mandalina ağaçlarına don teminatının verilmesine yönelik de çalışma yapıyoruz. Devlet prim desteği artabilir mi diye bakanlığımızın takdirlerine sunacağız. Sigorta yaptıran üreticilerin, aynı ilçede aynı ürünü tüm parsellerde sigortalatma zorunluluğu getirtmek için bir çabamız, çalışmamız olacak. Don hasarı olan, ürün alamayan parsellerin sigortalatma durumunu yeniden değerlendireceğiz. Yani son 5 yılda 4 yıl hasar almış, ürün alınamıyor bu bölgeden, ya da 8 yılda 6 yıl hasar almış... Artık burada o ağacın dikim yerinde bir problem var. Bunlarla ilgili ne yapmak gerekiyorsa ilgili çalışma başlattık.

Don teminatı verilen sebzelerde, tarım ürünlerinde teminatın başlangıç tarihlerini değerlendiriyoruz. Tarihleri nasıl yapabiliriz? Bugüne kadar hep üretimin sürdürülebilirliği noktasındaki tarihleri dikkate almıştık. Bununla ilgili de çalışma yapıyoruz, 1 Mart tarihi,1 Nisan tarihi bölgesel olarak... Bunları nasıl öne alabiliriz bununla ilgili çalışma başlattık. İklim değişikliğine bağlı olarak yeni bir sigorta ürünü tasarlayabilir miyiz? Bununla alakalı çaba sarf ediyoruz. Farkındalığı nasıl artırabiliriz bu noktada çalışma yapıyoruz. Uydu teknolojisi ve yapay zekanın daha fazla kullanılmasına yönelik neler yapabileceğine yönelik çalışmalar yapıyoruz."

Ziraat Odaları Birliği Teknik Hizmetler Kurulu Başkanvekili Mevlüt Gümüş de Karadeniz'de fındık alanlarında, rakımın 400 metre ve üzerinde olduğu yerlerde çok büyük zarar meydana geldiğini söyledi.

Kayısıda da zirai don zararının boyutunun büyük olduğunu dile getiren Gümüş, Çukurova'nın da zirai dondan nasibini aldığını belirtti.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *