Türkgün Siyaset MHP, CHP ile teması kesti

MHP, CHP ile teması kesti

MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, CHP'nin terörsüz Türkiye konusundaki tutumunu netleştirmediği sürece, bu meselede herhangi bir temaslarının olmayacağını açıkladı.

MUHABİR: Eylül Şahin

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, partisinin terörsüz bir Türkiye hedefindeki kararlı duruşunu vurgulayarak, Cumhur İttifakı'nın bu konudaki tutumunun açık, temiz ve net olduğunu belirtti.

Özdemir şu şekilde konuştu:

"Terörsüz Türkiye hedefimizde MHP ve Cumhur İttifakı’nın duruşu gayet açık, temiz ve nettir.

Program içinde geçen konuyla alakalı sorduğumuz soruya CHP’li parti meclisi üyesinin, partisi adına tutarlı bir cevap verememesi, kendisinden önceki CHP’li tüm yetkilileri de tasdikleyen bir tutum olmuştur. CHP içi boş kavramlar ve tutarsız cümlelerle kamuoyunu oyalamayı hedeflemektedir.

Bu sebeple, Milliyetçi Hareket Partisi olarak CHP’nin, Terörsüz Türkiye hedefiyle ilgili duruş ve görüşünü netleştirmeden, bağımsız kürdistan konusunda tavrını net olarak ortaya koymadan, kendileriyle bu meseleyle alakalı herhangi bir temasımızın olmayacağını, Sayın Genel Başkanımızın iradelerinin de bu yönde olduğunu belirterek saygıdeğer kamuoyu ile paylaşıyoruz."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Eğitim Bakanlık'tan öğrencilere tavsiye! "Zihinsel durum en az bilgi kadar önem taşıyor"

Bakanlık'tan öğrencilere tavsiye! "Zihinsel durum en az bilgi kadar önem taşıyor"

Sağlık Bakanlığı, sınava girecek öğrencilere tavsiyelerde bulundu. Bakanlıktan yapılan açıklamada, öğrencinin zihinsel ve duygusal olarak dengede kalmasının en az bilgi kadar önem taşıdığını, bu nedenle sınav öncesi dönemde düzenli uyku, dengeli beslenme, yeterli su tüketimi ve ekran süresinin sınırlandırılması gibi temel yaşam alışkanlıklarının korunması gerektiğini bildirdi.

KAYNAK: AA

Sağlık Bakanlığı, sınav öncesi psikolojik hazırlık ve kaygı yönetimine ilişkin yazılı açıklama yapıldı.

Açıklamaya göre, sınav hazırlığının, öğrenciler için yoğun bir bilgi edinme sürecinin yanında önemli bir "duygusal yük" anlamına geldiği belirtildi.

Bu süreçte ortaya çıkan sınav kaygısı kontrol edilemediğinde, öğrencinin bilgi düzeyinden bağımsız olarak, akademik performansının olumsuz etkilenebileceği aktarılan açıklamada, kaygının bastırılmasının değil, fark edilerek kontrol altına alınmasının önemli olduğu aktarıldı.

Derin nefes alma, gevşeme egzersizleri, içsel telkinler ve dikkat odağını soruya yöneltme gibi yöntemlerin, kaygının yönetilmesinde etkili olduğu bildirilen açıklamada, "Sınav sürecinde öğretmen ve ailelerin tutumu, öğrencinin psikolojik dayanıklılığı üzerinde belirleyici rol oynamaktadır. Destekleyici bir çevre, öğrencinin yalnızca başarıya değil, sağlıklı bir sınav sürecine de odaklanmasını sağlar." ifadelerine yer verildi.

Düzenli yaşam ve planlı çalışma kaygı düzeyini azaltıyor

Sınava yönelik endişenin, çoğu zaman sadece bilgi eksikliğinden değil, sınavın anlamı, beklentiler ve kişinin kendisiyle ilgili düşüncelerinden de kaynaklanabildiği belirtilen açıklamada şunlar aktarıldı:

"Kaygı kontrol edilebilir bir düzeyde dikkat ve motivasyonu artırabiliyorken, kontrol edilemediğinde hem fiziksel hem de ruhsal problemlere neden olabilmektedir. Mide bulantısı, kalp çarpıntısı, nefes darlığı gibi fiziksel belirtiler hisseden, dikkati dağılan, öz güveni azalan öğrencilerin performansında düşüşler yaşanabildiği gibi, özellikle sınavın sonucu üzerinde fazla yoğunlaşmak, felaket senaryoları kurmak ya da kendi yetersizliğine inanmak da kaygıyı artıran etmenler arasında yer almaktadır."

Sınav sürecinde başarılı olabilmek için yalnızca akademik bilginin yeterli olmadığına işaret edilen açıklamada, "Öğrencinin zihinsel ve duygusal olarak dengede kalması da en az bilgi kadar önem taşımaktadır. Bu nedenle sınav öncesi dönemde düzenli uyku, dengeli beslenme, yeterli su tüketimi ve ekran süresinin sınırlandırılması gibi temel yaşam alışkanlıklarının korunması gerekmektedir." bilgisi paylaşıldı.

Öte yandan açıklamada, çalışmanın plansız ve kontrolsüz şekilde değil, hedeflere bölünerek yapılmasının, öğrencinin sınav sürecine hakimiyetini artırırken, kaygı düzeyini de azalttığı belirtildi.

Duygularla baş edebilme becerilerinin gelişmesinin bu süreçte ayrı bir önem taşıdığı ifade edilen açıklamada, kaygının bastırılması değil, fark edilerek kontrol altına alınması gerektiği bildirildi.

Derin nefes alma, gevşeme egzersizlerinin, içsel telkinler ve dikkat odağını soruya yöneltme gibi yöntemlerin, kaygının yönetilmesinde etkili olduğu kaydedilen açıklamada, "Bu süreçte öğrencilere, sınavın 'kişiliklerini ya da yaşam değerlerini belirleyen bir unsur' olmadığının, yalnızca mevcut bilgilerinin değerlendirildiği bir araç olduğunun sık sık hatırlatılması önemlidir." değerlendirmesinde bulunuldu.

Aileler ve öğretmenler anlayışlı davranmalı

Sınav sürecinde öğretmen ve ailelerin tutumunun, öğrencinin psikolojik dayanıklılığı üzerinde belirleyici rol oynadığı vurgulanan açıklamada şunlar kaydedildi:

"Anlayışlı, güven veren ve yargılamayan bir yaklaşım, öğrencinin kendine olan inancını pekiştirir. Destekleyici bir çevre, öğrencinin yalnızca başarıya değil, sağlıklı bir sınav sürecine de odaklanmasını sağlar. Bu dönemde ruh sağlığını koruyan yaklaşımlar, öğrencilerin sadece sınavı değil, yaşamı da sağlıklı biçimde yönetmesini mümkün kılmaktadır."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *