Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Prof. Dr. Mevlüt Karakaya, partisinin “Çankaya İlçe Başkanlığı Olağan Kongresinde” önemli açıklamalarda bulundu.
Karakaya, kongrenin ardından yapmış olduğu konuşmasında, mahalli idareler seçimlerine ilişkin stratejileri ve partisinin vizyonunu aktardı. Kongre sürecinin önemine vurgu yapan Karakaya, ayrıca Türk Milliyetçiliği'nin siyasi arenada kurumsallaştıran Milliyetçi Hareket Partisi'nin Türkiye'nin geleceğine katkı sağlamaya devam edeceğini belirtti.
Karakaya, konuşmasına MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin selam ve muhabbetlerini ileterek başladı ve Çankaya İlçe Teşkilatı'nın 14'üncü Olağan Kongresi için bir araya geldiklerini ifade etti.
Türkiye genelinde ilçe kongrelerinin tamamlanma aşamasına geldiğini belirterek, büyük kurultaylarının tarihinin 17 Mart 2024 olduğunu ve mahalli idareler seçimlerine yönelik çalışmaları başlattıklarını söyledi.
Mahalli idareler seçimlerinde merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasında uyumun sağlanması gerektiğini vurguladı ve bu uyumun Türkiye'ye daha fazla hizmet imkanı sağlayacağını ifade etti.
Türk Milliyetçiliği'nin önemine ve Türkiye'nin geleceğine vurgu yaparak, Milliyetçi Hareket Partisi'nin bu mirası yaşatma sorumluluğunu üstlendiğini söyledi.
Karakaya, Cumhur İttifakı'nın Türkiye'nin istikrarı ve bekası için önemli olduğunu belirterek, mahalli idareler seçimlerinde başarılı olmanın gerekliliğine dikkat çekti.
Türkiye'nin 2053 ve 2071 hedeflerine ulaşmasının Cumhur İttifakı'nın eseri olacağını ifade etti ve ittifaklarının sağlam bir temele dayandığını belirtti.
Son olarak, Türkiye'nin kuruluşuna, liderlerine ve ideallerine sahip çıkılması gerektiğini vurgulayarak, ilçe kongresinin hayırlara vesile olmasını diledi ve tebriklerini iletti.
MHP’li Karakaya’nın açıklamalarının tamamı şu şekilde:
“Değerli Ülküdaşlarım
Sözlerime, Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin hepinize selam ve muhabbetlerini ileterek başlamak istiyorum.
Bugün Çankaya İlçe Teşkilatımızın 14’üncü Olağan Kongresini yapmak üzere bir araya geldik.
Birliğimiz daim, kararlarımız isabetli, toyumuz şenlikli olsun!
Çankaya yokuşunda dimdik duran Asya’nın Bozkurtlarına selam olsun!
Anıtmezar’dan Anıtkabir’e, oradan Kocatepe’ye uzanan çelikten irade sahiplerine selam olsun!
İnançla “önce ülkem ve milletim” deyip; davranış ve eylemleriyle bunu gerçekleştirenlere selam olsun!
Değerli Dava Arkadaşlarım
Kongreler, aynı zamanda bilgilenme, bilgilendirme ve istişare ortamları demektir.
Bugün burada, Çankaya İlçemizin 14’üncü olağan kongresinde, bu bağlamda birkaç hususu sizlerle paylaşacağım.
1 Ağustos 2023 tarihinde başlattığımız kongre sürecimiz; Allah’ın izniyle 17 Mart 2024 tarihinde 14’ncü Büyük Kurultayımızın icrasıyla sonuçlanacaktır.
9 Ağustos 2023 tarihi itibariyle başlattığımız ilçe kongrelerimiz bugün itibariyle aşağı yukarı tamamlanma seviyesine gelmiş, il kongrelerimizin de önemli bir kısmı icra edilmiştir.
Kongrelerimiz bugün de bu salonda olduğu gibi huzur ve kardeşlik havasında sürmektedir.
Malumunuz olduğu üzere en geç 31 Mart 2024 tahinde Mahalli İdareler Seçimlerinin yapılması gerekmektedir.
14’üncü Olağan Büyük Kurultayımızın tarihi ise 17 Mart 2024 olarak karara bağlanmıştır.
Büyük Kurultayımızdan 14 gün sonra yapılacak Mahalli İdarelere yönelik seçim çalışmalarımızı da 24 Temmuz 2023 tarihi itibariyle başlatmış durumdayız. Bugün itibariyle tam iki ay oldu.
“2024’e Doğru, Diyar Diyar Anadolu” temasıyla, yurt genelinde; açık hava ilanları, TV reklam-duyuruları ve sosyal medya mecralarındaki çalışmalarımız her geçen gün artırılarak devam ettirilmektedir.
MHP, mahalli idareler seçim çalışmalarını kamuoyu nezdinde ilk ve en erken başlatan siyasi parti olmuştur.
Bu çalışmalarımızı kongre süreciyle eş zamanlı biçimde yürütüyoruz.
Mahalli idareler seçimleri ilgili öncelikli gayemiz; merkezî yönetimle yerel yönetimler arasında uyumun sağlanmasıdır.
Yani genel yönetim ve yerel yönetimlerin uyum içinde çalışması sonucu ortaya çıkacak sinerjinin katma değer oluşturmasıyla, çok daha fazla ve çok daha hızlı hizmet etme imkanı doğacaktır.
Sayın Genel Başkanımızın bu konuda son günlerde yaptığı dikkat çekici uyarı ve beyanları önemsenmelidir.
Özellikle deprem bölgesindeki yerel yönetimlerle ilgili uyarısı gerçekten bu bölgedeki insanımızın yaralarının daha hızlı sarılması açısından son derece önemlidir.
Değerli Dava Arkadaşlarım
Tüm dünyada kamusal hizmetlerin sunumu merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasında paylaşılarak yapılır.
Bu hizmetlerin sunumunda, merkezi ve yerel yönetimlerin karşılıklı olarak mevzuattan kaynaklı yetki, görev ve sorumlulukları söz konusudur.
Uygulamada hizmetlerin aksamasına varacak ölçüde sorunlar ortaya çıkabilmektedir.
Buna bir de siyasi mülahazalar eklendiğinde, hizmetin engellenmesine varacak kadar vahim sonuçlar söz konusu olabilmektedir.
Son dönemde siyasette yaşanan kamplaşmalar da dikkate alındığında kamu hizmetlerinin layık-i veçhile yerine getirilmesi açısından Sn. Genel Başkanımızın sürekli olarak vurguladığı “merkezi yönetim ile yerel yönetim uyumu” çağrısı çok daha iyi anlaşılacaktır.
Bu yıl Mayıs ayında yaptığımız Milletvekili Genel Seçimleri ile Cumhurbaşkanlığı seçiminde cumhur ittifakı yeniden güven tazelemiştir.
Bu seçimler, “yüzyılın seçimi” mahiyetinde gerçekleşmiştir.
Bu nedenle; Cumhur İttifakı’nın zaferiyle istikrarını devam ettirmeli, siyasi hayatları zikzaklarla dolu zilletin rezil yönetimi son bulmalıdır.
Allah’a şükürler olsun ki; aziz milletimiz 14 Mayıs’ta ve 28 Mayıs’ta İstikrar demiş; istikbalini Cumhur İttifakı’na yeniden emanet etmiştir.
Şimdi sıra, yönetmeyi beceremeyen, iş bilmezlerin elinde rezil olan başta büyükşehir belediyeleri olmak üzere yerel yönetimleri Cumhur İttifakının hizmet odaklı siyasi anlayışıyla buluşturmak, partimizin üretken belediyecilik modeliyle tanıştırmaktır.
Büyük şehirler dâhil olmak üzere, bırakın katkı sağlamalarını, belediyecilik kapsamında hep geriye götürmüşler, kaybettirmişlerdir.
Ankara 5 yılını kaybetmiştir.
İstanbul, İzmir, Adana, Mersin, Antalya farklı değil.
Özellikle Ankara ve İstanbul Belediye Başkanları göreve geldikleri günden itibaren bulundukları makamları siyasi kariyerlerine basamak olarak kullanmaya çalışmışlardır.
Cumhurbaşkanı adayı olma heves ve hırsıyla başlattıkları siyasi kariyer avcılıklarını, kanunlarımızda olmayan “Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı” uydurmasıyla milletin gözünün içine baka baka “Korsan Adaylık” yapmışlardır.
Sadece onunla kalmadılar, seçim akşamı canlı yayınlarda seçim sonuçlarını manipüle etme girişiminde bulunarak milli irade üzerinde tepindiler.
Ankaralı ve İstanbullulara hizmet etmemeyi, verdikleri hiçbir sözü tutmamayı, emanet aldıkları metropollere sahip çıkmamayı bir yana bırakın sadece korsan adaylıkları bunlara olan güveni bitirmiştir.
Ankaralılar ve İstanbullular kararını vermiştir; gününü beklemektedir.
Diğerleri farklı mı? Hayır.
Bugün Cumhur İttifakının karşı blokunda yer alanlar siyasette kamu gücünün kullanıldığını sürekli dillendirdiler. Oysa son seçimlerde Büyükşehir Belediyelerine ait imkanların nasıl kullanıldığına hepimiz şahit olduk.
Yüzyılın felaketi yaşanırken bunlar oy derdine düştüler.
Değerli Arkadaşlarım
Cumhur ittifakı olarak verdiğimiz sözleri yerine getirmek, yaraları sarmak ve Türkiye Yüzyılı hedefleriyle Türk Asrını gerçekleştirmek için Mahalli İdareler Seçiminde başarılı olmak zorundayız.
Bu konuda Sayın Genel Başkanımızın bizzat belirlediği hedefler doğrultusunda koşmak zorundayız.
“Verilecek en doğru karar yaraları, cumhur sarar”.
“Ayırmadan, ayrışmadan yerelde iktidar ülkede istikrar”.
“Genelden yerele birlik, ülkede yönetimde dirlik”.
“Merkezden yerele istikrarı bozmadan umuda doğru”.
Diyerek başlattığımız çalışmalarımız da , milletimizin güvenini sarsmadan, hayal kırıklığına uğratmadan yolumuza devam edeceğiz.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin “Üretken Belediyecilik” anlayışı layıkıyla uygulaya devam ettirilecek, farkı fark ettirecektir.
Gururla ifade edebilirim ki, Milliyetçi Hareket Partili Belediyeler, başka partilerle mukayese edilemeyecek ölçüde şehirlerine değer katan, en başarılı, en çalışkan belediyelerdir.
Çünkü bizim siyasetimizin amacı, daha güçlü bir devlet, daha müreffeh bir millet, daha huzurlu bir gelecektir.
Kıymetli Delegasyon
Biz Türk Milliyetçiliğini siyaset arenasında kurumsallaştırmış, Türkiye sevdalısı Türk Milliyetçileriyiz.
56 yıllık kurumsal yaşamımız boyunca, çekmediğimiz işkence, katlanmadığımız fedakarlık kalmadı.
Çok badireler atlattık.
Gün oldu; gül benzimiz soldu.
Gün oldu; çarpan yüreklerimiz söndü.
Gün oldu; tabutluklarda çile çektik.
Gün oldu; darağaçlarında can verdik.
Söyler misiniz bana, hangi siyasi hareketin bir şehitliği vardır?
Kızılcahamam’daki Ülkücü Şehitler Anıtı; Türkiye Sevdalısı ve Türk Milliyetçisi olmanın kanıtıdır.
Zindanları taş medreselere dönüştüren Yusuf yüzlüler Türkiye Sevdalısı ve Türk Milliyetçisi olmanın sembolüdür.
Türkiye Cumhuriyetini kuranlar; başta Gazi Mustafa Kemal Olmak üzere, Türk Milliyetçileriydi.
Onu yaşatacak olan da yine Türk Milliyetçileridir.
Türk Milliyetçiliği bir menfaat birlikteliği değildir!
Türk Milliyetçiliği kalbi vatan, millet, bayrak ve ezan sevdasıyla atan serdengeçtilerin kader birlikteliğidir.
Bu yol çetindir; bu yol zahmetlidir.
Zaman zaman usananlar olacak, ayrılanlar olacaktır.
Ama gelenler he zaman gidenlerden kat be kat fazla olacaktır.
Zira bu dava Türklük davasıdır, İlayi Kelimetullah davasıdır, Allah davasıdır.
Hiç kimseyi ayırmadan, hiç kimseyi ayrıştırmadan milli ve manevi ortak paydada buluşan her kardeşimizi, kucaklayacak derin bir heyecan, engin bir hoşgörü üç hilalin çatısı altında vardır ve hep var olacaktır.
Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye’nin son siperidir.
Milliyetçi Hareket Partisi istiklalimizin son müdafaa hattıdır.
Milliyetçi Hareket Partisi Türk milletinin ruh kökü, tarihin kükreyen sesi, Türklüğün ebediyen var olacak kalesidir.
MHP, millî manevi değerleri yaşatıp gelecek nesle aktarma sorumluluğunu ve görevini kendine şiar edinenlerin buluşma noktasıdır.
Gelecek nesilleri hesaba katmayan hiçbir strateji, hiçbir plan sürdürülebilir değildir.
Bir milletin bekasının güvencesi her şeyden önce gelecek nesilleridir.
İşte bu kutlu mirasın takipçisi olarak Milliyetçi Hareket Partisi; “Önce Ülkem ve Milletim” diyen Liderimiz Sn. Devlet Bahçeli’nin öncülüğünde, tarihimize, ecdadımıza, şehitlerimize ve bayrağımıza sahip çıkmaya yeminlidir.
Sn. Genel Başkanımız, her fırsatta, Dünya’nın, Türkiye’nin, Türk Dünyasının ve insanlığın huzura ihtiyacı olduğunu, hayatı daha yaşanır bir yer hale getirmek gerektiğini, bunun yerkürenin her köşesinde yaşayan bütün insanlık için ortak bir amaç haline gelmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
Bu vizyon, Türk Milletinin tarih sahnesine çıktığı günden itibaren kendisi ve hiçbir fark gözetmeksizin bütün insanlık için arzuladığı; sevgiyi, şefkati, hak ve hukuku önceleyen ecdattan miras Nizam-ı Alem ülküsüdür.
Bu ülkü, yüksek bir şuurun ürünüdür.
Bizler, bu şuuru içselleştirip ülkü haline getirmiş Türk Milliyetçileriyiz.
Türk Milliyetçiliğini siyasi proje haline getirmiş yegane parti olan Milliyetçi Hareket Partisi, Cihan Devleti kurmuş atalarımızdan kalan yönetim mirasının gereğini yapmayı boynunun borcu bilmektedir.
Cumhur İttifakının iradesi ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yönetme ve temsil başarısı bu yeterliliğe muktedirdir.
Cumhur ittifakı, Türkiye’nin ve Türk milletinin geleceğe taşınması için benzer hassasiyetleri paylaşan tüm kesimlerin birleşmesinin zorunlu olduğu bir süreçte doğmuştur.
Alenileşmiş tehdit ve tehlikelere karşı Türk milletinin bekasına sahip çıkma birlikteliğinden kaçanlar, bugün tehdit ve tehlikeleri oluşturanların hamisi ve işbirlikçisi haline gelmişlerdir.
Cumhur ittifakı, öncelikli hedefi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ve Türk milletini payidar kılmak olan bozkurtça duruşun adıdır.
Bozkurtça duruşun karşısında dengesi bozulanlar, başı sonu ve ortası belli olmayan ikilem dolu bir siyasette karar kılmışlardır.
Türk Milleti, Cumhurbaşkanımızın “Türkiye Yüzyılı” vizyonuna, Genel Başkanımız Sn. Devlet Bahçeli’nin “Lider Ülke Türkiye” ülküsüne duyduğu güveni Yerel Seçimlerde de tekrar edecektir.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Türkiye’yi 2053, 2071 hedeflerinin ötesine taşıyacak Cumhur İttifakının eseri olacaktır. Allah’a şükür ki; ittifakları proje, gayeleri koltuk, yoldaşları bulaşık, ışıkları kandil, kafaları karışık, siyasetleri melez olanların arasında değiliz.
Lider Ülke Türkiye’ye giden tarihi yürüyüşe, Turan idealine hep birlikte katkı vereceğiz.
Bizler; inanmış dava insanlarının nesilden nesile kahramanlıkla taşıdığı muazzam yadigarın neferleriyiz.
Merhum Nihal Atsız’ın söylediği gibi;
Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Ölmezliği düşünmek boşuna bir emektir;
Kahramanlık; saldırıp bir daha dönmemektir.
Bizler; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetçileri, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bekasını kurtaran Başbuğ Alparslan Türkeş’in ülkücüleri, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bekasını koruyan Sayın Devlet Bahçeli’nin yol arkadaşlarıyız.
İlçe kongremizin hayırlara vesile olmasını diliyor, çeşitli unvan ve görevlere seçilecek olan kardeşlerimi şimdiden tebrik ediyorum.
Ne mutlu bize!
Ne mutlu Türk’üm diyene!”