Türkgün Siyaset Numan Kurtulmuş: Hedefimiz tam manasıyla birlik ve kardeşliğin temin edilmesidir

Numan Kurtulmuş: Hedefimiz tam manasıyla birlik ve kardeşliğin temin edilmesidir

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, “Türkiye'nin şu anda sınır ötesinde de devam eden yani biz burada bütün unsurların gelecek olan silah bırakma, silahları susturma çağrısına uymasını temenni ederiz. Ama uymayıp biz bu terör faaliyetlerine devam edeceğiz diyenler olursa, onlara karşı da Türk Devleti gerekli her türlü tedbiri alma durumundadır” dedi.

KAYNAK: İHA

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Parlamento Muhabirleri Derneği’ni ziyaret etti.

Gazze’de yaklaşık 200’ün üzerinde gazeteci İsrail ordusu tarafından şehit edildiğini belirten Kurtulmuş, "Ne kadar zor şartlar içerisinde görevlerini sürdürdüğüne bütün dünya şahittir. Gerçekten ellerindeki çok kıt imkanlarla, hatta zaman zaman kesilen haberleşme imkanlarına rağmen olan biteni bütün dünyaya aktarmışlar, zulmün belki de bu boyutlarda anlaşılmasına, uluslararası kamuoyunun vicdanının ve dikkatinin çekilmesine en büyük katkıyı da orada görev yapan gazeteci arkadaşlarımız sağlamışlardır. Şehitlere bir kere de Allah'tan rahmet diliyorum. Gazze'nin yaşadığı bu büyük dramı, felaketi unutturmamak için bütün dünyadaki özgür gazetecilerin de gayret içerisinde olduğunu, önemli bir çaba içerisinde olduğunu da memnuniyetle takip ettiğimi ifade etmek istiyorum” dedi.

İYİMAYA İÇİN TAZİYE MESAJI

Kurtulmuş, vefat eden eski AK Parti Milletvekili Ahmet İyimaya’ya Allah’tan rahmet dileyerek, “Bugün ikindi vakti ebediyete uğurlayacağımız Ahmet İyimaya ağabeyimize de Cenab-ı Allah'tan rahmet dilerim. Sizlerin yakinen tanıdığınız, kişiliğiyle, beyefendiliğiyle, vatanseverliğiyle, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında hemen herkesle kurduğu samimi diyaloglarıyla, hukuk bilgisiyle, yıllar boyunca Türkiye'de vesayet odaklarıyla yapılan mücadelede gayretli çabalarıyla hatırladığımız, hatırlayacağımız çok değerli bir parlamenteri, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne büyük katkıları olmuş bir siyasetçiyi ve iyi bir hukukçuyu kaybetmiş olmanın derin üzüntüsü içerisindeyiz” şeklinde konuştu.

"ANAYASA TBMM’NİN MİLLETE KARŞI BİR SORUMLULUĞUDUR"

Kurtulmuş, gazetecilerin sorularına da cevap verdi. Kurtulmuş, anayasa konusundaki soruya, “Benim şahsi meselem değil, hiçbir siyasi partinin de tek başına bir meselesi değil. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin millete karşı bir sorumluluğudur. İlk andan itibaren, 28. dönemin açıldığı ilk günden itibaren söylediğimiz şey şu; Cumhuriyetimizin ikinci asrına yaraşır, gerçekten tam manasıyla sivil, demokrat, kapsayıcı, kuşatıcı, hukukun üstünlüğü prensibini esas alıp, işler ayrımını tam manasıyla tahkim etmiş yeni bir anayasanın yapılmasında büyük bir zaruret var. Bu sadece bir siyasi grubun talebi olmanın çok ötesinde milletin ortak beklentisidir. Ümit ederim ki Türkiye Büyük Millet Meclisi bu sorumluluğunu yerine getirir” diye konuştu.

“SİVİL BİR ANAYASA YAPMANIN VAKTİ”

Kurtulmuş şöyle konuştu:

“Bunun için sivil bir anayasa, sivillerin artık bir araya gelip bir anayasa yapmasının vakti geldiği kanaatindeyim. İyiniyetle eğer yaklaşılırsa bu görüşmelerden de sonuç alınabileceğini ümit ediyorum. Ayrıca tabii siyasetin en önemli görevlerinden birisi görüşebilmektir. Yumruğunu sıkarak, el uzatmadan ben siyaset yapıyorum demek olmaz ya da kapıları kapatarak herkes kendi kapılarının arasında konuşarak siyaset olmaz. Herkes kendi mahallesine seslenerek siyaset olmaz. Bütün Türkiye'yi kuşatacak, bütün farklı fikirlerin tartışılabileceği -nihayetinde kararı verecek olan millet adına Türkiye Büyük Millet Meclisi- bir müzakere sürecinin olması gerekiyor. Görüşmelerin olması, partilerin birbirlerine kapılarının açık olması aslında Türkiye demokrasisinin çok daha normal koşullar içerisinde ilerlemesini sağlar. Bugün Türkiye'nin ihtiyacı olan en temel meselelerden birisinin de bu siyasi diyalog.”

"HEDEFLEDİĞİMİZ ŞEY TAM MANASIYLA BİRLİK VE KARDEŞLİĞİN TEMİN EDİLMESİDİR”

DEM Parti heyetinin İmralı ziyareti sonrası kendisini ziyaret etmesine ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, “Bölgede emperyalizmin uzunca bir süredir, hatta 1. Dünya Savaşı sonrasında Osmanlı Cihan Devleti'nin yıkılmasından itibaren başlayan o sürecin öncesinde başlayan bir sürecin devam ettiğini görüyoruz. Nedir? Böl, parçala, yönet. Bu bölge ülkeleri maalesef özellikle 1990 yılların başından itibaren tam manasıyla bölünme ve parçalanma sürecine girmiştir. Irak'ın durumu ortada. Suriye'nin durumu geçtiğimiz özellikle 13 içerisinde ortada. Lübnan maalesef fevkalade acıklı, siyasi krizlerin içerisinde Libya bölünmüş vaziyette, Sudan bölünmüş vaziyette. Efendim Yemen bölünmüş vaziyette. Bütün bölge ülkeleri maalesef iki temel fay hattı üzerinden ayrılıkların tetiklendiği bir coğrafyaya dönüştürüldü. Bunlardan bir tanesi mezhebi farklılıklardır, bir diğeri de etnik çatışmalardır” ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, şunları kaydetti:

“Ya sıranın bize gelmesini bekleyeceğiz, bölünüp parçalanma sürecinin içerisine gireceğiz. Ya da Türkiye'nin insanları olarak Türkiye'nin Türkleri, Kürtleri, Alevileri, Sünnileri, bütün farklı grupları, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlığını bir onur olarak taşıyan 85 milyon hep beraber diyeceğiz ki 'Biz bu oyunu bozuyoruz. Biz birlik ve kardeşlik içerisinde Türkiye'nin sorunlarını çözecek iradeyi ortaya koyuyoruz.' Bu meselenin başlangıcı bu yolun tercih edilmesiyle gerçekleşmiştir. Henüz işin çok başındayız. Burada beklediğimiz, hedeflediğimiz şey tam manasıyla birlik ve kardeşliğin temin edilmesidir.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Dünya Macron: İsrail'in bugün yaptıkları kabul edilemez

Macron: İsrail'in bugün yaptıkları kabul edilemez

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, İsrail'in Gazze'deki eylemlerini "kabul edilemez" ve "utanç verici" olarak nitelendirdi. Rusya ile Ukrayna arasındaki barış görüşmelerini destekleyerek, yeni yaptırımlar ve nükleer caydırıcılık konusundaki tutumunu da vurguladı.

KAYNAK: AA

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İsrail hükümetinin bugün Gazze Şeridi'nde yaptığının kabul edilemez ve utanç verici olduğunu belirtti.

Macron, konuk olduğu Fransız TF1 kanalında ulusal ve uluslararası meselelere ilişkin soruları yanıtladı.

Bir cumhurbaşkanının, Gazze'de yaşananın bir "soykırım" olup olmadığına cevap veremeyeceğini savunan Macron, bu tanımlamayı bir siyasi yetkilinin değil, vakti geldiğinde tarihçilerin yapması gerektiğine işaret etti.

Macron, Gazze'de bir insani dramın yaşandığını ve bunun kabul edilemez olduğunu ifade ederek, "Bu bir dram ve korkunç. İsrail hükümetinin bugün yaptığı kabul edilemez. Bu utanç verici." dedi.

İnsani yardım yollarının açılması için mücadele edilmesi gerektiğini kaydeden Macron, Gazze'ye insani yardımların girişinin engellenmesi hakkında "(İsrail Başbakanı) Binyamin Netanyahu hükümetinin yaptığı çok ciddi sorun." diye konuştu.

Macron, İsrail'in ABD silahlarına bağlı olduğunu belirterek, bölgedeki durumla ilgili gücü elinde tutanın ABD Başkanı Donald Trump'ın olduğunu savundu.

"Rusya'nın cevabını bekliyoruz"

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Türkiye'nin ev sahipliğinde İstanbul'da Rusya-Ukrayna arasında yapılacak barış müzakerelerine katılıp katılmayacağı konusunda bir bilgisi olmadığını anlatan Macron, şöyle devam etti:

"Ancak Türkiye'de görüşmelerin yeniden başlatılması önerisini getirenin, ateşkes sorusuna yanıt vermeyen (Rusya) Devlet Başkanı Putin olduğunu hatırlatalım. Ve (Ukrayna) Devlet Başkanı Zelenskiy pazar gece, bence çok haklı ve çok cesur davranarak 'Türkiye'ye gelmeye hazırım, çünkü talebiniz bu.' dedi. İşte tam bu noktadayız. Her zamanki gibi, Rusya'nın cevabını bekliyoruz."

Macron, Rusya-Ukrayna savaşında 30 günlük ateşkes sağlanmasını istediklerini dile getirerek, "Barışı istiyoruz." dedi.

"3'üncü bir dünya çatışması başlatmak istemiyoruz"

Rusya'nın ateşkesi kabul etmeyi reddettiği takdirde, Avrupalıların gelecek günlerde bu ülkeye karşı yeni yaptırımlar uygulamak istediğini ifade eden Macron, dondurulmuş Rus varlıklarının savaştan sonra Ukrayna'nın yeniden inşa edilmesi için kullanılabileceğine işaret etti.

Macron, 3'üncü bir dünya savaşını önlemek adına Ukrayna'ya birlik göndermediklerini vurgulayarak, "Ukrayna'nın kendisini savunmasına yardım etmeliyiz ancak, 3'üncü bir dünya çatışması başlatmak istemiyoruz." şeklinde konuştu.

Ukrayna için güçlü bir ordu istediklerini dile getiren Macron, "Ukrayna'ya yardım etmeyi, ancak gerilimin tırmanmasına asla dahil olmamaya karar verdik." dedi.

Macron, Fransa'nın nükleer caydırıcılığında bir "Avrupa boyutunun" da olduğunu ancak ülkesinin başkalarının güvenliği için bedel ödemeyeceğini söyleyerek, nükleer bombalarla donatılmış uçakların belirli Avrupa ülkelerine konuşlandırılması konusunda konuşmaya başlamaya hazır olduğunu ifade etti.

Trump'ın ABD'nin ekonomisinin büyümesine zarar verdiğini savunan Macron, Güney Asya ülkelerinin haksız rekabeti ve ABD'nin ticaretteki son kararları nedeniyle Avrupa'daki sanayi krizinin derinleştiğini vurguladı.

Macron, spor müsabakalarında başörtüsü dahil dini simgelerin yasaklanmasından yana olduğunu ifade ederek, farklı spor dallarında bu yasağın geçerli olup olmamasına ise federasyonların karar vermesi gerektiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Macron, Hristiyan öğrencilerin gittiği Notre-Dame de Betharram adlı özel okuldaki şiddet ve cinsel istismar iddialarıyla ilgili yarın meclis soruşturma komisyonunda açıklamalarda bulunacak olan Fransa Başbakanı François Bayrou'ya güvendiğini dile getirdi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *